En Güçlü 30’a Kimler Katıldı?

İş dünyasında “güç” sahibi olan isimleri sadece şirketlerinin büyüklüğü, başkanı oldukları derneklerin etkinliği gibi etkenler belirlemiyor. Karizmaları, son dönemde gösterdikleri perfo...

1.09.2006 03:00:000
Paylaş Tweet Paylaş

İş dünyasında “güç” sahibi olan isimleri sadece şirketlerinin büyüklüğü, başkanı oldukları derneklerin etkinliği gibi etkenler belirlemiyor. Karizmaları, son dönemde gösterdikleri performans ve atakları gibi çok sayıda unsur iş liderlerinin gücünün boyutlarını ortaya koyuyor. Bu bakış açısıyla hazırladığımız listeye Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Çolakoğlu Şirketler Grubu Başkanı Hasan Çolakoğlu ve Koç Finansal Hizmetler’in CEO’su Kemal Kaya gibi 6 yeni isim eklendi. İşte iş dünyasının “En Güçlüler Kulübü”nün son tablosu…

Harvard Business School’dan Prof. John Kotter, gücü tanımlarken “Güç, insanları sizin yapmalarını istediğiz şeyleri yerine getirmeleri için etkileme, onları buna ikna etme ya da zorlayabilme kapasitesidir” diyor. Ona göre, “güç”, kaynağını daha iyi bir gelecek görebilme becerisi ve bu vizyonu karşı tarafa aktarma başarısından alıyor.

Şirketin büyüklüğü, çalışan sayısı, yer aldığı sektörler, bulunulan pozisyon, sahip olunan servet… Aslında liderlerin güçlerini bu kadar kısıtlı kalıplarda tanımlamak pek mümkün değil. Ekonomist Ege Cansen, ahlaki değerlere bağlılığın ve devletle olan “partiler üstü” iyi ilişkilerin gücü belirleyen önemli unsurlardan olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Sahip olduğu imkanların halkta bıraktığı ‘güven’ duygusu bir işadamını güçlü kılar. Son zamanlarda ‘yurtdışında başarılı olmak’ da öne çıkan bir diğer unsur.”

Bunların hepsi de iş dünyasında güç sahibi olmanın kriterleri olarak gösteriliyor. Türkiye’de iş dünyasında gücü elinde bulunduran isimler var. Capital, herkesin yakından izlediği “İş Dünyasının En Güçlüleri” araştırmasında, bu yıl da Türkiye’nin en güçlü isimlerini uzmanlardan aldığı görüşler ışığında, yeniden bir araya getirdi. İş dünyasının en güçlü 30 ismini, güçlerini aldıkları kaynakları da belirterek sıraladı.

İlk Üç Değişmedi
“İş Dünyasının En Güçlüleri” araştırmasında bu yıl da ilk 3’te değişiklik olmadı. İlk sırada yer alan Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç’u 2’nci sırada Doğan Şirketler Grubu Başkanı Aydın Doğan ve 3’üncü sırada da Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı izledi.

Rahmi Koç’un, önceki yıllarda olduğu gibi, bu yılda listede ilk sırada yer almasında iş dünyasındaki ağırlığını koruması rol oynadı. Her ne kadar işleri oğlu Mustafa Koç’a devretse de, 2005 yılında 18 milyar 200 milyon dolar konsolide ciro açıklayan Koç Holding’de hala etkin bir isim. Ayrıca, Ankara üzerindeki etkisini de koruyor. Öyle ki teknesiyle dünya turuna çıktığı dönemde bile Türkiye’deki gelişmeleri yakından takip edip, ses getiren açıklamalarda bulundu.

Listede 2’nci sırada yer alan Doğan Şirketler Grubu Başkanı Aydın Doğan ise Türkiye’nin gazete, televizyon ve dergicilikte en etkili işadamı. Doğan’ın 2’nci sıradan listeye girmesinde Türkiye’nin en önemli medya kuruluşlarına sahip olmasının yanı sıra, akaryakıt sektöründeki yatırımları ve Dışbank’ın Fortis’e satışını gerçekleştirerek önemli bir nakit girdisi elde etmesi etkili oldu. Doğan Holding, 9 milyar 804 milyon dolar konsolide cirosuyla Türkiye’nin son 10 yılda en hızlı büyüyen grupların başında geliyor.

Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı ise Sakıp Sabancı’nın vefatın ardından 2004 yılının mayıs ayında Sabancı Holding’in başına getirilmişti. Güler Hanım, 2 yıldır bu zor sorumluluğu başarıyla sürdürüyor. Sadece Türkiye’de değil, dünyada da en güçlü kadınlar arasında gösterilen Güler Hanım, son iki yılda dünya sıralamasındaki yerini de yükseltti.

Fortune Dergisi’nin “İş Dünyası’nın En Güçlü Kadınları” listesinde bu yıl 3 sıra birden yükselerek, 17’inciliğe yerleşti. Dergideki haberde, Güler Hanım’ın ailesinden kalan 8,6 milyar dolarlık bir serveti yönettiği ve kendine özgü kişiliğiyle dikkat çektiği belirtiliyor.

Koç, Bir Basamak Yükseldi

Bu yıl ki araştırmada, Koç Holding Başkanı Mustafa Koç bir basamak yükselerek 4’üncü sıraya yerleşti. Koç’un öne çıkmasında 60 binin üzerinde çalışanı olan Koç Holding’de üstlendiği başkanlık sorumluluğu etkili oldu. Bu yıl konsolide ciro açıklayan kuruluşlar arasında 18 milyar doları aşan cirosuyla lider durumda olan Koç Holding’in stratejik kararlarında önemli rol oynuyor.

Ömer Sabancı ise Türkiye’deki en önemli iş dünyası örgütlerinden biri olan TÜSİAD’da başkan olarak üstlendiği sorumlulukla dikkat çekiyor. Sabancı’nın bu yıl listeye bir basamak gerileyerek 5’inci sırada girmesinde ise Mustafa Koç’un liderliğindeki Koç Holding’in konsolide ciro da Türkiye’de liderliği elinde bulundurması etkili oldu.

Anadolu Grubu İcra Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan ise listedeki yerini koruyan isimlerden biri. Geçen yıl olduğu gibi, bu yılda 6’ncı sırada yer alıyor. Özilhan, özellikle yurtdışındaki yatırımlarıyla ön plana çıkan Anadolu Grubu’nun 3 milyar doların üzerinde cirosu ve 15 bin çalışanı var.

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise pek çok önemli ismi geride bırakarak listede geçen yıl olduğu gibi, 7’nci sırada yer alıyor. Hisarcıklıoğlu’nun başkanlığını yürüttüğü Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ilçelere kadar uzanan yerel ağıyla oldukça güçlü bir örgüt. TOBB aynı zamanda Türkiye’deki iş dünyası örgütleri arasında en fazla bütçeye sahip. 119 bin 700 kurum ve kuruluşun üye olduğu TOBB’un 2006 yılı bütçesi 250 milyon YTL.

Ceo’ların Gücü Arttı

Türk iş dünyası CEO kavramıyla tanışalı çok uzun süre olmadı. Ancak, CEO’ların iş dünyasındaki ağırlığı her geçen gün artıyor. Bunu “İş Dünyasının En Güçlüleri” araştırması da destekliyor. Öyle ki araştırmanın yapıldığı her yıl listeye giren CEO sayısı artıyor. Bu yıl da araştırmaya iki yeni CEO eklendi; Sabancı Holding CEO’su Ahmet Dördüncü ve Eczacıbaşı Holding’in CEO’su Ercan Karamercan…

Güler Sabancı’nın başkanlığının ardından CEO olan Ahmet Dördüncü, 2005’te 10 milyar 606
milyon dolar ciro elde eden Sabancı Holding’i yönetiyor. Sabancı Holding’in varlıklarının bir önceki yıla göre yüzde 42 artarak toplam 46 milyar 10 milyon dolara, özkaynaklarının ise yüzde 9 artış göstererek 5 milyar 67 milyon dolara ulaşmasından onun payı büyük. Ahmet Dördüncü, bu nedenle listeye 17’nci sıradan girdi.

Ercan Karamercan ise 2 milyar 600 milyon dolar cirosu olan ve 8 bin 300 kişiyi istihdam eden Eczacıbaşı Holding’in en üst düzey profesyonel yöneticisi. Topluluğun stratejik kararlarına yön veren Karamercan, iş dünyasında güçlü isimlerden.

2005 yılında da araştırmada yer alan Koç Holding CEO’su Bülent Özaydınlı, bu yıl 16’ncı sırada bulunuyor. Koç Holding’in bütün kararlarında imzası olan Özaydınlı, Türkiye’nin en büyük grubunu yönetiyor. Doğan Yayın Holding CEO’su Mehmet Ali Yalçındağ ise geçen yıl ki yerini korudu ve bu yıl yine 11’inci sırada yer aldı. Türkiye’nin en güçlü medya kuruluşlarının başında olan Yalçındağ, iş dünyasında oldukça etkin bir yönetici.

Listedeki isimler arasında CEO pozisyonundaki bir diğer yönetici de Petrol Ofisi’nin CEO’su Jan Nahum, uzun yıllar Koç Holding’de görev alan Nahum, akaryakıt gibi zor bir sektörde fark yarattığı başarılı çalışmalarıyla dikkat çekiyor.

Finansın Güçlü İsimleri

 “İş Dünyasının En Güçlüleri” araştırmasında da 4 güçlü finans yöneticisi yer alıyor. Bu yıl iki basamak yükselerek 8’inci sıraya yerleşen İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, aktif büyüklüğü 63 milyar 712 milyon, brüt kârı ise 2 milyar 749 milyon YTL olan bankayı yönetiyor. Çok sayıda iştiraki olan İş Bankası Türkiye’nin en büyük özel bankası konumunda.

24’üncü sırada olan Ergun Özen ise 2006 Haziran sonunda 46 milyar 710 milyon YTL aktif büyüklüğe ulaşan Garanti Bankası’nın genel müdürü. Türkiye’nin en büyük özel bankalarından biri olan Garanti, yenilikçi yaklaşımlarıyla sektörde dikkat çekiyor.

Kemal Kaya ise finans sektöründen bu yıl listeye giren yeni bir isim. Kaya, Yapı Kredi ve Koç Bank’ın birleşmesiyle ortaya çıkan yapıyı yönetiyor. 2005 yıl sonu itibariyle Yapı Kredi Bankası, 23 milyar 866 milyon, Koçbank ise 14 milyar 791 milyon YTL aktif büyüklüğe sahip bulunuyor. İki bankanın toplam aktif büyüklüğü de 38 milyar 657 milyon YTL’ye çıkıyor. Bankanın 7 milyon müşterisi ve 560’ı aşan yaygın bir şube ağı var.

HSBC’nin genel müdürü Piraye Antika ise araştırmadaki bir diğer banka yöneticisi. Avrupa, Asya Pasifik Bölgesi, Kuzey ve Güney Amerika, Ortadoğu ve Afrika’da faaliyet gösteren HSBC Grubu’nun Türkiye’deki genel müdürü Antika, 2 milyonu aşkın müşterisi ve 7 milyar 380 milyon 209 bin YTL aktif büyüklüğü olan bankanın başında.

Güçlü Holdinglerin Başındalar

Doğuş Grubu’nun Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk, 2005 sonunda 6 milyar 800 milyon dolar ciro açıklayan ve toplam 85 şirketinde 16 bin 450 kişiye istihdam sağlayan Doğuş Holding’i yönetiyor. Zorlu Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Zorlu ise 10’uncu sırada bulunuyor. Toplam 32 bin 500 çalışanı olan grubun 2,5 milyar doları ihracatı var. Beyaz eşya, tekstil ve enerji alanında faaliyet gösteren grup, geçen yıl 4,5 milyar dolara yakın üretim cirosu elde etti. Ahmet Zorlu, Türkiye’nin 7’nci büyük bankası olan Denizbank’ı da 3 milyar 250 milyon dolara satarak ciddi bir nakit girdisi elde etti.

Ciner Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Ciner ise iştirakleri hariç yaklaşık 13 bin 600 kişi istihdam eden holdingin başında. Ciner Grubu, medya, enerji, madencilik ve hizmet alanında faaliyet gösteriyor.

Çukurova Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin Karamehmet, listede bu yıl 13’üncü sırada. Son yıllarda holdingin yaşadığı sıkıntılar gücünü azaltmış olsa da, Türkiye'nin en büyük GSM operatörü Turkcell’in hala grup bünyesinde olması önemli. Ayrıca radyo, televizyon kanalları, dergi ve gazeteleriyle medyada da söz sahibi.
Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, 36 şirket ve 8 binin üzerinde çalışanı olan holding başında.

Erol Sabancı ise Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Akbank Yönetim Kurulu Başkanı. Grubun finans yatırımlarında onun aldığı kararlar etkili oluyor. Akbank, 2005 yılında 1 milyar 438 milyon 294 bin YTL net kâr elde etti.

Forbes’ın En Zenginler Listesinde

“İş Dünyasının En Güçlüleri” araştırmasına bu yıl 23’üncü sıradan giren Çolakoğlu Grubu’nun patronu Hasan Çolakoğlu, Forbes’un 2006 yılındaki “Dünyanın En Zenginleri” listesinde de 1,5 milyar dolarlık servetiyle yer alıyor. Çolakoğlu, sahip olduğu Türk Ekonomi Bankası’nın (TEB) hisselerinin yarısını Fransız bankacılık devi BNP Paribas’ya satarak nakit yapısını güçlendirdi. Listedeki yeni isimlerden bir diğeri de Merkez Bankası’nın yeni başkanı Durmuş Yılmaz. İş dünyasının en yakından takip ettiği bürokrat olan Yılmaz, para piyasalarına yön veriyor. Oyak Grubu Genel Müdürü Coşkun Ulusoy, 60 şirketi ve 30 binin üzerinde çalışanı olan grubun stratejik kararlarına yön veriyor.

Yaşar Holding’in yönetim kurulu başkanı olan Feyhan Kalpaklıoğlu, koltuğu babası Selçuk Yaşar’dan devraldıktan sonra holdingin faaliyet gösterdiği sektörlerdeki gücünü artırdı. Grubun 2005 yılı sonu itibariyle konsolide cirosu 1 milyar 900 milyon doları buldu.

Murat Ülker ise Türkiye’de artık bir gıda devi haline gelen Ülker Grubu’na yön veriyor. Holding’in icra kurulu başkanı olan Murat Ülker, geçen yıl 6,6 milyar dolar ciro yapan grubun, stratejik kararlarında önemli bir rol üstleniyor.

Boyner Grubu’nda yenilikçi yaklaşımları ile ön plana çıkan Cem Boyner, 4 binin üzerinde çalışanı olan ve geçtiğimiz yılı 630 milyon dolar ciro ile kapatan Boyner Holding’in başında. Akkök Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Dinçkök, grubun 1 milyar 421 milyon dolar olan cirosunu yönetiyor. 4 bine yakın kişiye istihdam sağlayan grubun yatırımlarına yön veriyor. Fiba Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Özyeğin, iş dünyasında önemli başarılara imza atan bir işadamı. Pamukbank ve Yapı Kredi genel müdürlüğünün ardından Finansbank’ı kuran Özyeğin, geçtiğimiz yıl Gima ve Endi’yi Carrefour’a satarak gruba önemli bir nakit girdisi sağladı. Bu yıl da Finansbank’ın satışını gerçekleştirdi. Özyeğin, bankadaki yüzde 55,68'lik hissesinin yüzde 46'sını ve kurucu hisselerin tamamını Yunan bankası National Bank of Greece'e (NBG), 2 milyar 774 milyon dolara sattı.

Ege Cansen/Ekonomist

“Onlar Geçmişin Üç Atlısıydı”

Şirketin Rekabet Gücü Bir iş adamını şirketin rekabet gücü güçlü kılar. Ayrıca bilanço yapısı yani öz kaynak borç kaynak oranında önemlidir. Ahlaki değerlere bağlılığı ve devletle olan “partiler üstü” iyi ilişkileri gücü etkilen önemli unsurlardan.

Yurtdışında Başarılı Olma İşçileri arasındaki adil işveren inancı ve sahip olduğu imkanların halkta bıraktığı “güven” duygusu bir iş adamını güçlü kılar. Son zamanlarda “yurtdışında başarılı olmak” da öne çıkan bir diğer unsur.


Kimler Listeye Girerdi? Eski işadamları ve üst düzey profesyonel yöneticileri düşündüğümde, Türkiye’nin en güçlüleri araştırmasında Vehbi Koç, Sakıp Sabancı, Nejat Eczacıbaşı’nın yer alabileceğini düşünüyorum. Onlar geçmiş devrin üç atlısıydı.

Hilmi Güvenal/Yönetim Danışmanı

“Güçün Tanımında İtibar Paradan Daha Önemli”

O Seviyede Para Yeterli Değil İş dünyasının en güçlü isimleri arasında yer alan yöneticiler için paradan ziyade temsil itibar ve temsil ettiği değerler ön planda. O seviyede paradan çok bu değerler önemli.

Güçlü Profesyoneller Geçmişteki güçlü profesyoneller denildiğinde akla ilk gelen isimler Rüştü Saracoğlu, Akın Öngör ve Burhan Karaçam. Profesyonel yönetici olarak gücü temsil ediyorlardı.

Eski Patronlardan Öne Çıkanlar? Hiç kuşkusuz Sakıp Sabancı ve Vehbi Koç’un Türk iş dünyasındaki ağırlıklarını unutmak mümkün değil. Onlar sanayinin temellerinin atıldığı bir dönemde Türkiye’de işadamı kimliğini temsil eden çok önemli işadamlarıydı.

Phıl Harkıns/ Lınkage Danışmanlık Ceo’su

Lideri Güçlü Kılan Etkenler Neler?

Takımı Ajandalarıyla Yönlendirirler Güçlü liderler sonuç alan liderlerdir. Onlar her şeyin yapılmasını sağlar. Beklemezler, kesin sonuç alırlar. Çok net ajandaları vardır, bu net ajandalara yöneticilerinin de uymasını isterler. Bu ajandalarıyla bütün takımı sürüklerler. Güçlü lider olmalarının unvanlarıyla bir ilgisi yoktur. Çünkü bu liderler organizasyonun her bölümünde etkin çalışabilecek kapasiteye sahiptir.

Karizmatik Olmaları Şart Değil Güçlü liderler her şeyden önce tutarlı, kesin ve güvenilir kişilikleriyle dikkat çeker. Kimileri ise karizma yönünden oldukça şanslıdır. Fakat bu güçlü lider olmaları için bir ön koşul değildir. Yani güçlü liderlerin karizmatik olması gerekmez. Bulundukları ortamda bütün yetkinin onların elinde olduğunu rahatlıkla hissedersiniz. Çoğunlukla çalıştıkları insanlar bu liderlerin yanında yer almak isterler, hatta bu tür liderlerle çalışmak ve takımları içinde yer almak bir kariyer hedefidir. Bu nedenle bu liderler işlerinden ya da bölgelerinden ayrılıp başka yere gittiklerinde asla yalnız olmazlar. Mutlaka onlarla birlikte gidecek kişiler de vardır.

Çalışanları Onları İzler Bu liderler güçlü iletişim becerileriyle takımlarındaki kişileri etkiler. Onların daha açık, dürüst olmalarını sağlarlar. Çalıştıkları kişilerin hedeflerini önemser ve onların bu hedeflere ulaşmasında büyük rol oynarlar. Bu sayede çalıştıkları kişilerin bağlılıklarını kazanırlar. Kazanılan bu bağlılık ve güvene layık olduklarını da iş sonuçlarındaki başarıyla gösterirler. En önemlisi bu başarıya katkıda bulunanları ödüllendirerek çalışanları motive ederler.

Fadime Bazzal
[email protected]

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz