EasyJet, Avrupa’nın 4’üncü büyük havayolu şirketi. 12 yılda 200 milyon yolcu taşıyan şirket, geçtiğimiz yılın sonunda 1,8 milyar sterlin ciro ve 202 milyon sterlin kâr elde etti. Şirketin bu ...
EasyJet, Avrupa’nın 4’üncü büyük havayolu şirketi. 12 yılda 200 milyon yolcu taşıyan şirket, geçtiğimiz yılın sonunda 1,8 milyar sterlin ciro ve 202 milyon sterlin kâr elde etti. Şirketin bu performansının arkasında ise neredeyse tüm işletme-yönetim kitaplarına konu olan düşük fiyat modelinin önemi büyük. Şirketin CEO’su Andy Harrison’a göre maliyetlerde yapılan kısıtlamalar, düşük fiyatlı uçuş stratejisinin temelini oluşturuyor. Piyasada bu modeli izleyen oyuncu sayısının artması ise Harrison’u hiç rahatsız etmiyor. Çünkü ona göre bu şirketlerin, yüksek maliyetli yapılarıyla piyasada fazla tutunmaları çok da mümkün değil. Türkiye’de büyümeyi planladıklarından da bahseden Harrison, “Uzun vadede İstanbul’u uzun seferlerimizde uğrak yer olarak üs yapmayı düşünüyoruz” diye konuşuyor.
Andy Harrison, easyJet’in CEO’su. Farklı modeliyle son yıllarda en fazla izlenen şirketin, tüm stratejisi ondan soruluyor. easyJet’in Avrupa’nın 4’üncü büyük havayolu şirketi olmasında da payı büyük. Şirket, 12 yılda 200 milyon yolcu taşımış durumda. 1,8 milyar sterlinlik cirosuyla da sadece sektöründe değil, tüm alanlarda kısa sürede önemli bir performansa imza atmasıyla dikkat çekiyor.
Andy Harrison, şirketi kısa zamanda başarıya taşıyan modelin temelinde maliyetlerde yapılan kısıtlamalar olduğunu söylüyor. “Temel ürünümüz olan A noktasından B’ye düşük fiyata direkt uçuş hizmetini, genç ve güvenli filomuzla en iyi biçimde veriyoruz” diyen Harrison, piyasada düşük tarife modeliyle iş yapan başka havayolu taşımacıları olmasını da olağan karşılıyor. Yine de çoğunun yüksek maliyetli yapılarıyla bu modelde fazla tutunmalarını olanaklı görmüyor.
easyJet 2008 mali yılının ilk 6 ayında, 48 milyon sterlin zarar açıkladı. Harrison bu zararın sezonla ilgisi olduğunu söylüyor. Yine de bu yılın ilk yarısında yakıt fiyatlarına yapılan yüzde 42’lik zammın etkisine değiniyor. Harrison bu zarara rağmen yıl sonunda hedefledikleri kârlılık konusunda ise herhangi bir revizyona gitmemiş. Hatta “Burada yakıtın en önemli faktör olduğu ve fiyatlarda dalgalanma beklendiği halde genel olarak iş performansı açısından yaptığımız tahminlerde herhangi bir değişiklik yok. Analistlerimiz de tüm yıl kârının 180 milyon sterlin olarak gerçekleşeceğini öngörüyor” diye konuşuyor.
easyJet Ceo’su Andy Harrison, easyJet’in tartışılan modelini, yakıt fiyatlarındaki artışın etkilerini ve Türkiye operasyonundan beklentilerini anlattı:
*Bu yılın başında easyJet’in hisse fiyatları yüzde 14 düştü; rakipleriniz de buna benzer durumlar yaşadı. Sizce bunun sebebi nedir? Bu durum yıl sonu planlarınızı nasıl etkileyecek?
Elde ettiğimiz rakamlara göre bu mali yılın, ilk 6 ayında 48 milyon sterlin zarar ettik. GB’nin alımından doğan bir kerelik maliyeti de eklersek bu değer, 58 milyon sterline çıkıyor. Faaliyetlerimiz, işimizin doğası gereği sezonlara bağlı olduğundan, kış sezonunda zarar etmemiz ve kârımızın neredeyse tamamını yaz aylarında elde etmemiz gibi bir durum her zaman söz konusu. Ancak bu değerler, tamamen yılın ilk yarısında yakıt fiyatlarına yapılan yüzde 42’lik zamdan kaynaklanıyor. Bu, geçen yılki artışın 2 katından daha fazlaydı.
*Yükselen yakıt fiyatları, sektörünüzdeki diğer oyuncuları nasıl etkiledi peki?
Yüksek yakıt fiyatları, bütün havayolu şirketlerini etkileyecektir, hatta daha şimdiden bazı havayollarının artan mali yükün altından kalkamadıklarını görüyoruz. easyJet, bunun üstesinden gelebilecek durumda, çünkü güçlü bir iş modelimiz, iyi bir maliyet avantajımız, yeni yakıt tasarruflu uçaklarımız ve güçlü bir mali tablomuz var. Ayrıca Avrupa’nın bir numaralı hava ağına sahibiz.
*Haziran ayında ilk yarı yıl sonuçlarınız açıklandı. Buna bakarak ilk yarıyı nasıl değerlendirirsiniz?
Yüksek yakıt fiyatlarını saymazsak temel faaliyetlerimiz, bu mali yılın ilk yarısında oldukça iyi bir performans gösterdi. GB Havayolları’nın satın alınması bizi, Gatwick’teki en büyük havayolu şirketi haline getirdi. Avrupa’da da hızla büyümeye devam ediyoruz. Özellikle de yılın ilk yarısında yeni merkezler açtığımız Milano ve Fransa’da, performansımız oldukça iyi. Yük faktörümüz hala güçlü bir konumda ve ileri tarihli rezervasyonlarımızın sayısı geçen yılın aynı dönemine göre biraz daha yüksek.
*Sürekli yeni uçak alıyorsunuz. Bu alımların geri dönüşü nasıl gerçekleşti?
Ortalama olarak 2 haftada bir yeni uçak teslim alıyoruz ve halihazırda teslim alacağımız 100’den fazla uçağımız var. Eski uçakları kullanmak yerine yeni uçak satın almak, yakıt tüketimimizi düşürüyor ve yakıt verimliliğimizi artıyor. Ayrıca daha az teknik sorunla karşılaştığımız için aksamalardan kaynaklanan masraflardan da tasarruf etmiş oluyoruz.
*Bazı açıklamalarınızda “yeşil büyümeden” söz ediyorsunuz. Bir havayolu şirketi “yeşil büyüme”yi nasıl başarılır? Siz kendi bünyenizde bu tür bir büyüme için neler yapıyorsunuz?
İklim değişikliği, hepimizin ciddiye alması gereken bir gerçek ve yakın bir tehlike olduğu şüphe götürmez. Sorumluluk almak zorundayız. Gelecek nesillere yaşanabilir bir gezegen bırakabilmek için bireyler, şirketler ve hükümetler olarak zekice ve iyi planlanmış eylemlere girişmeliyiz. easyJet, havacılık sektörünün, CO2 ve diğer sera gazları salan ve bu nedenle iklim değişikliğine doğrudan etki eden birçok sektör ve faaliyetten biri olduğunun farkında. Bu nedenle havacılık sektörünün, çevresel ve ekonomik olarak sürdürülebilir bir şekilde gelişmesini ve havacılık sektörüne yönelik kısıtlamaların, bu sektörün iklim değişikliği üzerindeki etkisiyle orantılı olmasını sağlayacak mekanizmaların yürürlüğe konulması önemli.
Ne easyJet ne havacılık sektörü, iklim değişikliğiyle ilgili sorumluluklarına karşı kayıtsız kalamaz ve verimliliği artırmak için çaba harcanmalıdır. Bugünün uçakları genel olarak 1960’lardaki emsallerinden yüzde 70 daha temiz ve yüzde 75 daha sessiz. Dünyadaki havacılık ve uzay şirketleri, 2020 yılına kadar çok önemli bir değişim yaratacak, bundan sonra hava taşımacılığından ortaya çıkacak tüm CO2 salınımlarının 2050 yılında bugünkünden daha düşük bir seviyeye inmesini sağlayacak bir teknoloji üzerinde çalışmaktadır. Bu çalışmalar sırasında yolcu ve uçuş sayısındaki artış da göz önünde bulundurulmaktadır.
*Yakıt fiyatlarının tavan yapmasıyla birçok rakibiniz, kârlarının yarı yarıya düşeceği tahmininde bulunuyor. Bu yıl sonu için sizin beklentileriniz, büyüme ve kârlılık konusundaki öngörüleriniz neler?
Burada yakıt en önemli faktör olduğu ve fiyatlarda dalgalanma beklendiği halde genel olarak iş performansı açısından yaptığımız tahminlerde herhangi bir değişiklik yok. Analistlerimiz de tüm yılın kârının 180 milyon sterlin olarak gerçekleşeceğini öngörüyor.
*Ucuz havayolu şirketlerinin birçoğu piyasada uzun süre tutunamadı. EasyJet’in sırrı nedir? Modeliniz nasıl işliyor ve bu modelin temeli nedir?
Düşük tarifeli havayolları dendiğinde genellikle müşterilerine önem vermeyen ve seyahat için uygun olmayan uzak havaalanlarına uçan havayolları akla geliyor. easyJet servis kalitesi, güvenilirliği ve uçtuğu havalimanlarının merkezlere olan yakınlığıyla bu algıyı değiştirdi.
Daha yeni model uçaklardan oluşan filomuz, acenta ve satış ofislerinin oluşturduğu dağıtım maliyetimizin olmaması, sayıca çok ve uzun uçuş hizmeti sunmamız ucuz havayolu modelimizin başarıyla işlemesinde önemli yer tutuyor.
Ayrıca her zaman maliyet ve verimliliğe odaklanmayıp müşterilerin ihtiyaçlarının bilincinde olmak, büyüme ve inovasyon fırsatlarını belirlemek de bizim sırrımız.
*EasyJet tüm dünyada kaç merkeze gidiyor? Uçtuğunuz yerlerin sayısını artırmayı planlıyor musunuz?
Şu anda 26 ülkede 103 havaalanı arasında 392 güzergahta uçuyoruz. Her gün 1.000 uçuş gerçekleştiriyoruz ve yıllık yüzde 15 oranındaki büyümeyi sürdürmeyi planlıyoruz.
*Diğer ucuz havayolu şirketlerini bünyenize katma ya da bunlardan biriyle birleşme planı yapıyor musunuz? easyJet’in Türkiye operasyonu için böyle bir planınız var mı?
GB Havayollarının alımını henüz tamamladık ve şu aşamada başka bir şirket satın almayı düşünmüyoruz.
*Türkiye’deki operasyonunuzun performansı nasıl? Türkiye’deki faaliyetlerinizden beklentileriniz neler?
Şu andaki performansımızdan çok memnunuz, hatta geçen aylarda Londra ve Dalaman arasında yeni bir güzergah daha açarak konumumuzu güçlendirdik. Basel uçuşlarımızı da haftada 4’ten 6’ya çıkararak uçuş sıklığımızı artırdık. İstanbul-Basel ve İstanbul-Londra uçuşlarımız 2006 yılından beri devam ediyor. Zaten Türkiye’de şimdiye kadar ulaştığımız başarıyı daha da yükseklere taşımak istediğimizin bir göstergesi olarak Nisan 2008 itibarıyla Dalaman-Londra uçuşlarımıza başladık. Böylece Türkiye’de toplam 3 güzergahta hizmet veriyoruz.
Kısa vadede markamızın bilinirliğini artırmaya, pazarı düşük tarifeli seyahatin yarattığı farklılık ve sağladığı kâr konusunda bilinçlendirmeye, bilet tedarikinde internet kullanımını teşvik etmeye odaklanıyoruz.
*Sizce Türk tüketicileri düşük maliyet modeline hazır mı?
Çok büyük bir potansiyel var ve Türk piyasasının bu modele çok iyi karşılık verdiğini düşünüyoruz. Aldığımız sonuçlar da bu görüşümüzü destekliyor zaten. Müşterilerimize, diğer tüm şirketlerden daha yüksek standartlarda sunduğumuz kaliteli ve güvenilir servis sayesinde tüketicinin fiyat odaklı kalite algısını değiştirdik. Temel ürünümüz olan A noktasından B noktasına düşük fiyata direkt uçuş hizmetini, genç ve güvenli filomuzla en iyi biçimde veriyoruz.
*Şirketler düşük maliyet modelinde nasıl bir fark yaratabilir? İş modelinizin sırrını, hangi başlıklarla özetlerdiniz?
Güvenlik, her zaman birinci sırada geliyor. Bunun yanında düşük maliyet, özen ve rahatlık da önemli. Maliyetlerimizdeki kısıntılar, düşük fiyatlı uçuş stratejimizin temelini oluşturuyor. easyJet’in gücü, faaliyet gösterdiği bütün pazarlarda ürün sürekliliğini sağlamasından ve istikrarlı servis kalitesinden ileri geliyor. Türk halkı da bugüne kadar çok uygun fiyatlara uçak seyahati yapamıyordu. easyJet, özenli servis ve konfor sağlamanın yanında düşük ücret fırsatları sunarak bu boşluğu doldurdu.
*Düşük fiyat uygulamasını başarmak adına hangi alanlarda kısıtlamaya gidildi?
Bilet satışlarımızı herhangi bir aracı üzerinden değil, sadece online olarak gerçekleştiriyoruz. Ortalama yaşı 2,5 yıl olan genç uçaklar sayesinde önemli ölçüde yakıt tasarrufu sağlıyoruz. Uçak içinde ücretsiz yiyecek içecek servisimizin ve mil toplama programımızın olmamasını da maliyetlerimizi düşüren önemli faktörler arasında sayabiliriz.
Tüm bunlara ek olarak, yönetim binamızda uyguladığımız çeşitli tasarruf yöntemlerimiz de mevcut. Örneğin biletlerimizi basmıyoruz, sadece e-bilet olarak satışa sunuyoruz. Ofislerimizde renkli yazıcılar kullanmıyoruz, CEO’muzun ve üst düzey yöneticilerimizin şirket araçları, özel asistanları ve özel odaları yok, hepimiz açık ofis düzeninde çalışıyoruz.
*Günümüzde bu modelle kurulmasa bile pek çok şirketin düşük fiyat ya da agresif fiyat politikası izlemeye başladığı gözleniyor. Siz bu gelişmeyi neye bağlıyorsunuz?
Piyasada düşük tarife modeliyle iş yapan başka havayolu taşımacıları var, ancak onların yüksek maliyetli yapılarıyla bu modelde fazla tutunmaları olanaklı görünmüyor. Örneğin, uçak içinde ücretsiz sandöviç servisini kaldırmak düşük tarifeli havayolu olmaya yetmez. Bu şirketlerin sabit maliyet kalemleri var.
Biz easyJet olarak yüzde 10- 15 arası tüm satışlarımızı ilan etmiş olduğumuz en düşük fiyatlarımızdan gerçekleştiriyoruz. Ayrıca fiyatlarımızı her şey dahil, yani vergiler ve harçlar dahil olarak sunuyoruz.
Rakamlarla Easyjet
*Sadece bu yılın ilk 6 ayında, easyJet ağına 29 yeni güzergah eklendi. Şirket, şu anda 26 ülkede 103 havaalanı arasında 392 güzergahta hizmet veriyor. Her gün 1.000 uçuş gerçekleştiriyor.
*2007’de 1,8 milyar sterlin ciro elde etti. Kârı ise 202 milyon sterlin olarak gerçekleşti. Yolcu sayısı 2007’nin ilk altı ayına göre 2008’de yüzde 14,7 artarak 18,9 milyona ulaştı. Geçen 6 ayda GB havayollarının yaptığı uçuşlar çıkarılırsa da yüzde 12,2’lik bir artış söz konusu. Son 12 ayda 40 milyon kişi easyJet’le uçtu.
*Şirketin kâr marjında ise geçen yılın ilk yarısına göre 2008’de yüzde 5,4 oranında azalma yaşandı. Bu durum GB’nin alımından kaynaklanan 9,1 milyon sterlinlik bir kerelik birleşme gideri hariç, geçen yılki yüzde 4,8 oranında yaşanan azalmadan daha kötü bir değer.
*Koltuk başına toplam gelir, geçen yılın ilk yarısına göre yüzde 8,1 artarak, 38,40 sterline çıktı. Burada döviz kurlarının da etkisi oldu.
* GB’nin alımından doğan bir kerelik birleşme giderleri dışında, koltuk başına toplam maliyet, yakıt hariç 2007 yılının ilk altı ayına göre yüzde 11 artarak 40,48 sterline yükseldi. Aynı dönemde GB’nin alımının ve döviz kurlarının etkisiyle koltuk başına taban maliyet yüzde 0,9 oranında düştü. Havaalanı ücretlerindeki artış göz önüne alındığında bu iyi bir sonuç olarak görülüyor.
* GB’nin alımından doğan bir kerelik birleşme giderleri dışında, geçen yıl 0,85 sterlin olan koltuk başına zarar, bu yılın ilk yarısında 2,08 sterlin oldu. easyJet’in sahip olduğu ya da easyJet tarafından kiralanan uçak sayısı, 31 Mart 2008’de 157’ydi. Bu sayı 30 Eylül 2007’de 137, 31 Mart 2007’de ise 127’ydi. İlk rakama GB’nin 15 uçağı da dahil.
“İstanbul’u Üs Yapacağız”
Türkiye’nin Potansiyeli Yüksek
Türkiye, talebi giderek artan büyük nüfusuyla hem iş hem tatil amaçlı yapılan seyahatlerin gelişmesine paralel olarak, easyJet’in düşük tarifeli servisleri için büyük bir potansiyele sahip. Türk havacılık endüstrisi, Avrupa Birliği’ne yeni üye olan ülkelerin havacılık pazarlarına benzer rakamlarla büyüyor. Gün geçtikçe gelişiyor ve artan taleplerle birlikte daha etkili hale geliyor.
Easyjet Türk Pazarında Kabul Gördü
Biz de Türkiye’deki gelişmeyi izliyoruz ve Avrupa’daki diğer güzergahlara yeni uçuşlar koymayı umuyoruz. easyJet Türkiye pazarında kabul gördü. İstanbul, Avrupa ile Asya arasında bir geçiş olarak önemli uçuş noktalarından biri.
“Open Sky” Üyesi Olmak Şart
Uzun vadede İstanbul’u uzun seferlerimizde uğrak yer olarak üs yapmayı düşünüyoruz. Ancak bu gelişmenin önündeki temel sorun, Türkiye’nin “Open Sky” üyesi olmaması. Bunun gelecekte değişeceğini umuyoruz, böylece genişlemeyi düşünebiliriz. Türkiye’de yaşayan insanların uygun fiyat, özen ve konforla daha çok yere ulaşmalarını sağlamak için gelecekte burada büyümeyi düşünüyoruz.
“Verimli Olmak Düşük Kalite Anlamına Gelmez”
Avrupa 4’üncüsüyüz
EasyJet, düşük ücretle birlikte özen ve konfor sağlayarak sadece 12 yılda 200 milyon yolcu taşıdı ve Avrupa’nın en büyük 4’üncü havayolu şirketi haline geldi. Verimli olmak, düşük kaliteli olmak anlamına gelmez; hava yolculuğunda neyin gerekli olduğu konusundaki algının değişmesi ve insanlara kullandıkları şeylerin karşılığını ödeme şansı tanımak anlamına gelir.
Kullandığın Kadar Öde
Yani, “kullandığın kadar öde” ilkesinin izlenmesi önemli. Eğer sadece A’dan B’ye uçmak istiyorsanız uçuş için temel ücreti ödersiniz. Örneğin, İstanbul’dan Londra’ya easyJet’in gidiş ücreti 26,99 Euro’dur.
İlave Hizmet İçin Ödeme
Ancak easyJet ile gittiğiniz kentin uzağındaki bir iniş pistine değil, istediğiniz ana havaalanlarından birine yepyeni, teknoloji harikası uçaklarla uçarsınız. Eğer ilave mal ve hizmetlerden yararlanmak isterseniz ihtiyacınız kadarını alır ve yalnızca bunun karşılığını ödersiniz.
Şeyma Öncel Bayıksel
soncel@capital.com.tr
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?