“Küçülmedik doğru ölçeğe geldik”

Mudo CEO’su Ömer Taviloğlu, ilk söyleşisini Capital’e verdi ve Mudo’nun geri dönüşünü şöyle anlattı...

22.10.2024 11:38:030
Paylaş Tweet Paylaş
“Küçülmedik doğru ölçeğe geldik”

Özlem Aydın Ayvacı

oaydin@capital.com.tr

Mudo CEO’su ÖMER TAVİLOĞLU, 8 yıldır Mudo’ya liderlik ediyor. Taviloğlu, Mudo’nun en zor günlerinde kaptan köşküne geçti ve inisiyatifi ele aldı. Kendi deyimiyle Mudo, kusursuz bir fırtınadan çıktı. “Küçülmedik doğru ölçeğe geldik” diyen iş insanı, “2021 Temmuz’dan itibaren iyi bir performans sergiliyoruz. Buna da Mudo’nun dönüşü diyebilirsiniz” diyor. Bu yılı 5 milyar TL ciroyla kapatmaya hazırlanan şirket, “En tavsiye edilen, en beğenilen marka olma” hedefine kilitlenmiş durumda.

Türkiye’nin perakende okulu diye de tanımlayabileceğimiz Mudo, sıkıntılı bir dönemin ardından eski performansına geri dönüyor, üstelik bu geri dönüş başlayalı 3 yıl oldu. 2016’da kaptan koltuğuna oturan Ömer Taviloğlu, “kusursuz fırtına” olarak tanımladığı Mudo’nun yüksek borçlulukla yakalandığı krizden çıkışı doğru önceliklendirme ve doğru ölçeğe ulaşarak başardıklarını anlatıyor. Mudo, ilk 30 yılında giyim markası olarak vardı. Sonrasında hediyelik eşya, dekorasyon, bahçe ve iç mekan mobilya ürün gruplarının katılmasıyla yıllar içinde hep dönüşüm geçirdi. Taviloğlu, “Şimdi yine dönüşüyoruz. CEO’luk görevine başladığım 2016, kriz yönetim dönemi oldu. Tam 2019’un sonlarına doğru ‘Artık başardık’ diye düşünerek finans kuruluşlarına bir plan sunduk. Ancak akabinde pandemi başlayınca mağazaları kapatmak zorunda kaldık. Yani tam uçak kafayı kaldırmış, irtifa kazanırken tekrar kriz yönetimi moduna geçtik. O da 1,5 yıl sürdü. 2021 Temmuz’dan itibaren iyi bir performans sergiliyoruz. Buna da Mudo’nun dönüşü diyebilirsiniz” diyor. Geri dönüş sürecinde, kendimize hedef ve sınır olarak en büyük ciroyu yapan, en kârlı perakende markası olmayı değil en tavsiye edilen, en beğenilen marka olmayı koyduk. Kurulduğumuzdan beri olduğu gibi bize has bir yerdeyiz ve yeniliklerimizi de sürdürüyoruz” diyor.

Mudo CEO’su Ömer Taviloğlu, ilk söyleşisini Capital’e verdi ve Mudo’nun geri dönüşünü şöyle anlattı: 

Mudo, bu yıl 60’ıncı yılında. Şirkete uzun zamandır siz liderlik ediyorsunuz. Mustafa Bey, işi size nasıl devretmişti? Bu süreci anlatabilir misiniz? 

Mudo’da çalışmaya 20 yıl önce başladım. Çalışmaya başladığım ilk yıllarda her departmanda farklı görevler aldım. Yeni açılım yapmak adına atıldığımız birçok geliştirme projesine katıldım, liderlik ettim. İcradan sorumlu yönetim kurulu üyesi olarak çalışmaya başladığım 2012 yılında yeni bir CEO’muz vardı. Daha sonra Mayıs 2016’da CEO’luk görevini devraldım. 

Mudo, Türkiye için gerçek bir perakende okulu. Sizin işe hazırlığınız nasıl oldu? Bu ortamda babanızdan neler öğrendiniz?

Çok şey öğrendim. Köy enstitüleri gibi bizim evimiz de perakende enstitüsü gibiydi. İş her zaman her yerde konuşulurdu. Erken yaşta masanın etrafında bulunarak birçok şeyi deneyimleme şansım oldu. Mustafa Bey’le çok seyahat ettim, fuarlara katıldım. Seyahatler benim ilk stajımdı. Okul dışında yaz tatillerinde ise bir mağazada çalışırdım. Mudo’nun bir giyim markası olarak mağaza zincirine dönüşmesi, yabancı markaları devreye sokması dönemlerinin ardından 30’uncu yılına doğru Mustafa Bey ‘Her sezon koleksiyonla yenilik yapmak yetmiyor’ diyerek ilk adıyla Mudo Pera’yı kurdu. Bu mağaza daha sonra Mudo Concept’e evrildi. Akmerkez’in ilk açıldığı dönemde dekorasyon ve hediyelik odağında büyüme eğrisine girdik. Akabinde 2000’lerin başında bahçe mobilyası ve sonra iç mekan mobilya konseptimizi bir arada sunmaya başladık. Bugün sektörel buluşmalarda “Alışveriş merkezlerinin ev katlarına biz öncülük ettik” diyebiliyorum. Tabii öncülük etmek adına o sıradaki ölçeğimizdeyken bu kadar yenilik yapmak, yayılmak doğru muydu bunu da değerlendirebiliriz. 

Mudo’nun yenilikçiliği fazla mı geldi o döneme? 

Son yıllarda yaşadığımız birtakım sıkıntıların temelinde kontrolsüz yatırım, geniş ürün grubu ve çok fazla şeyi aynı anda yapmaya çalışmak yatıyor. Türkiye gibi sık ekonomik kriz yaşanan bir ortamda daha dikkatli hareket edebilirdik. Bir yandan da bizi biz yapanın yenilik heyecanı ve ihtiyacı olduğunu da belirtmem gerek. O nedenle geri dönüş sürecinde, kendimize hedef ve sınır olarak en büyük ciroyu yapan, en kârlı perakende markası olmayı değil en tavsiye edilen, en beğenilen marka olmayı koyduk. Buna Mudo’nun dönüşü mü diyorsunuz? Mudo, ilk 30 yılında giyim markası olarak vardı. Sonrasında hediyelik eşya, dekorasyon, bahçe ve iç mekan mobilya ürün gruplarının katılmasıyla yıllar içinde hep dönüşüm geçirdi. Şimdi yine dönüşüyoruz. CEO’luk görevine başladığım 2016’daki ilk dönemim, kriz yönetimi dönemi oldu. Tam 2019’un sonlarına doğru “Artık başardık” diye düşünerek finans kuruluşlarına bir plan sunduk. Ancak akabinde pandemi başlayınca mağazaları kapatmak zorunda kaldık. Yani tam uçak kafayı kaldırmış, irtifa kazanırken tekrar kriz yönetimi moduna geçtik. O da 1,5 yıl sürdü. 2021 Temmuz’dan itibaren iyi bir performans sergiliyoruz. Buna da Mudo’nun dönüşü diyebilirsiniz. 

2016’da devraldığınızda şirket ne durumdaydı? Nasıl bir kriz yaşanıyordu? 

O dönem birkaç şey bir araya geldi. Aslında bu dönemi “kusursuz fırtına” olarak tanımlıyorum. Türkiye’nin cari açığı sonucu her kategoride karşı karşıya kaldığımız sistemli bir ithalat vergilendirmesiyle birlikte esasında bizi en çok mobilya tarafı zorladı. Öte yandan 2015-2016 döneminde bir yılda 5 seçim, seçimler arası yaşananlarla iç talebin de ciddi şekilde sekteye uğradığı bir dönem geçirdik. Döviz bedelleri üzerinden vergi aniden yüzde 5’ten 50’ye çıktı. Mudo Concept’in hızlı büyüdüğü bir dönemdeydik ve bir yıllık sipariş girmiş durumdaydık. Yedi ülkeyle bayilik sözleşmesi imzalama aşamasındaydık. Bütün bunlar üst üste gelince birçok nedenle ters pozisyonda yakalandık, makas ters açıldı. İthalatın dışında yurt içi talebin azalmasıyla ve dövizin dalgalanması nedeniyle yerli tedarik ettiğimiz alanlarda da sorunlar oldu. Örneğin giyim işimizin yüzde 80’ini Türkiye’den tedarik ederken sezondan sezona yüzde 100’e varan maliyet artışlarıyla karşılaştık. Yatırım döneminden çıkıyorduk. Kaynağımızı kullanmıştık. Yüksek borçluluk durumundaydık ve bu ortamda cirolar birden düştü. O nedenle kusursuz fırtına diyorum. 

Peki nasıl bir çıkış planıyla ilerlediniz?

O dönemde henüz büyük Türk gruplarından önce ilk biz çok partner’li yeniden yapılandırmayı yaptık. Bizim ölçeğimizde 12 bankayı masaya oturtup anlaştırmak, 2016 yılında hakikaten büyük başarıydı. Aynı zamanda bize olan güvenin de eseriydi. Öyle bir pozisyondaydık ki belli bir ölçeğin üzerinde olduğunuzda küçülmek de maliyetli. Küçülmek için de para gerekiyor. İngilizcede “right sizing” doğru ölçeklendirme sözünü bu tarif için kullanıyorum. Biz küçülmedik, doğru ölçeğe geldik. Bunları yaparken de satış ağımızın gücünü kullandık. Bunu minimum maliyetle yaptık. 2016 sonunda 127 mağazadayken, bugün 122 mağazadayız, satış alanı olarak 110 binden 90 bin metrekareye indik. 1,5 yılın sonunda 2018’i de iyi geçirdik. 2019’da stabilize olduk. Hala bir şekilde akıntıya karşı kürek çekiyorduk. 

Geri dönüşün en önemli adımları neler oluyor? 

Herkes için her şey olmaktan, her ürün grubuna girmekten vazgeçtik. Sadeleşmeye gittik. Giyim markalarımızı Mudo çatısı altında topladık. Mudo Collection, Mudo FTS64, Mudo Sportswear ve Mudo Accessoires markalarıyla devam ediyoruz. Mudo Concept’te ayrıma gittik. Mutfak, ev tekstili ve dekorasyon ürünlerimizi Mudo Home markası altında topladık. Mudo Home mağazalarını da ziyaret sıklığı daha çok olan alışveriş noktalarına konumlandırıyoruz. Caddelere ve mobilya çarşılarına taşıdığımız mobilyacılığımızı Mudo Concept ismiyle sürdürüyoruz. Ayrıca Mudo Concept Business adı altında otel, restoranlar gibi kurumsal satış hizmeti verdiğimiz alana odaklanıyoruz. Bu da işimizin yüzde 12’sini oluşturuyor, bizim için önemli bir yer tutuyor. Bize başarı getirmiş uygulamaları yeniden hayata geçirdik. Bir de en önemlisi kaynak olmadan da çok şey yapılabileceğine kendimizi ikna ettik. Başardıkça da ateş harlandı. 

Peki nasıl hedefler koymuştunuz? Son yıllarda nasıl büyüme oranlarına ulaştınız? 

2021-2024 döneminde yıllık bileşik büyüme oranımız yüzde 86 oldu. Son 3 yılda enflasyonun 25-30 puan üzerinde ciro büyümesi elde ettik. Pandemiye rağmen son 10 yılda düzenli artan faaliyet kârı elde ettik. Pandemi sonrası çift haneli faaliyet kârı, düşük borçluluk, güçlü nakit pozisyonuyla sağlıklı bir finansal yapı kurduk. 

2023’te ciroda nereye ulaştınız? 2024’te ciro nereye ulaşır? Cironun dağılımı nasıl?

2023 yıllık ciromuz 2,7 milyar TL oldu. 2024 yılı hedefimiz 5 milyar TL’ye yakın bir ciroyla yılı kapatmak. Gelirimizin yüzde 55’i giyimden, yüzde 45’i Mudo Concept’ten geliyor. 

Mudo’nun ciddi bir sadık müşteri kitlesi vardı. Orada nasıl rakamlarınız var? 

Mudo Card sektörün ilk sadakat programlarından biri, bizim için çok değerli. Üç milyona yakın müşteriyle aktif iletişimdeyiz. Mağazalarımızda gerçekleşen alışverişin yüzde 85’i Mudo Card ile yapılıyor. 

Son 3 yılda hangi alana ne kadar yatırım yaptınız? 

Temmuz 2021’den bu yana ağırlıklı mağaza yenilemeleri ve yeni mağazalar olmak üzere toplam 250 milyon TL yatırım yaptık. Tüm yatırımları, büyümeyi kendi öz sermayemizle gerçekleştirdik. 

2024 nasıl gidiyor? 

Piyasa tabii ki ekonomiyle ilgili alınan tedbirlerin etkilerini hissediyor. Temmuzda bu daha net şekilde hissedildi. Yılın başından itibaren mobilya satışlarında yavaşlamayı öngörmüştük. Konut satışlarında olduğu gibi faiz ortamı yatırımı desteklemediği için kurumsal proje ve yatırımlarda da azalma var. Yine de ilk yarı yıl hedeflerimizi gerçekleştirdik. Mağazalarımızı yenilemeye uzunca bir süre ara vermek zorunda kaldığımız için bunu yapmamız gerekiyor. Bu yıl 10 mağazayı yenilemiş olacağız, 3 yıl içinde tüm mağazalarımız yenilenmiş olacak. 

Kaç mağazanız var?

Türkiye genelinde 27 ilde, toplam 122 mağazamız var. Yıl sonuna kadar 2 mağaza daha açacağız. Ayrıca Mudo Concept olarak yurt dışında 6 mağazamız var; bunlar Arnavutluk, Kosova, Özbekistan, KKTC’de. Nijerya Abuja’ya da bir mağaza açacağız. Geçen yıl Fiba Perakende ile giyimde Rusya’ya girdik. 7 mağazada iş birliği yaptık. KKTC’de giyim mağazamız var. Toplam 14 yurt dışı mağazamız var, Nijerya ile 15 olacağız. Cironun yüzde 5’i yurt dışı mağazalarımızdan geliyor. 

Sizde çok fazla ürün çeşidi de var. Bunu nasıl yönetiyorsunuz? 

Şu an sadece Mudo Concept’te 13 bin aktif çeşidimiz var. Toplamda 25 bini gördüğümüz oldu. Ürün çevirme hızımızı 2 kat artırdık. Bu perakende için çok önemli, bu sayede daha sağlıklı bir finansal yapıya geldik. 

Gelecek birkaç yılda Mudo’yu hangi noktaya taşımayı hedefliyorsunuz? 

Operasyonel mükemmeliyet ve müşteri memnuniyeti için teknoloji yatırımları yapacağız. Bir mobil uygulama yatırımı yapıyoruz. Sadakat kartımızı geliştireceğiz. Kolay iade, mağazadan eve sevkiyat konularında gecikmiş yatırımları hızlıca hayata geçireceğiz. 2026’nın 9’uncu ayına kadar 36 mağaza daha yenileyeceğiz. 

Yurt dışı hedefleriniz neler? 

Türkiye’nin son 5 yılda bozulan maliyet dengesinin tekrar düzelmesiyle beraber markalı ihracat da muhakkak gelişim eğrisine girecektir, ama şu an maalesef orada değiliz. Maliyetler tutmuyor. Yurt dışı için kısa vadeli e-ihracata yönelmek istiyoruz. Ana trend bu. Hizmet sağlayıcılarla yapacağız. Toptan satış fırsatlarını takip ediyoruz. Türkiye’deki maliyet eğrisinin kontrol altına alındığını hissettikten sonra yurt dışı büyümeye daha çok enerji harcamak istiyoruz. Bugün için mevcut partner’leri ayakta tutmayı yeni partner bulmaktan daha kıymetli buluyoruz, gerekli tüm fedakarlıkları yapıyoruz.


MUDO’NUN GERİ DÖNÜŞÜ

 
  1.  2016’daki ilk dönemim, kriz yönetimi dönemi oldu. 
  2.  Yapılandırmaya 2016’da 185 milyon TL borçla girdik. 2026’nın ilk çeyreğinde borcumuz tamamen bitiyor. Son düzlükteyiz.  
  3. 2019’un sonlarına doğru ‘Artık başardık’ diye düşünerek finans kuruluşlarına bir plan sunduk. Ancak pandemi başlayınca mağazaları kapatmak zorunda kaldık. 
  4.  2021Temmuz’dan itibaren iyi bir performans sergiliyoruz. Buna da Mudo’nun dönüşü diyoruz. 
  5. Geri dönüşte hedef olarak en büyük ciroyu yapan, en kârlı perakende markası olmayı değil en tavsiye edilen, en beğenilen marka olmayı koyduk. 
  6. Küçülmedik, doğru ölçeğe geldik. 2016 sonunda 127 mağazadayken, bugün 122 mağazadayız. 
  7.  2021-2024 döneminde yıllık bileşik büyüme oranımız yüzde 86 oldu. Son 3 yılda enflasyonun 25-30 puan üzerinde ciro büyümesi elde ettik. 
  8.  2023 ciromuz 2,7 milyar TL oldu. 2024 hedefimiz 5 milyar TL ciroyla yılı kapatmak. 
  9.  Gelirimizin yüzde 55’i giyimden, yüzde 45’i Mudo Concept’ten geliyor. 
  10.  Temmuz 2021’den bu yana ağırlıklı mağaza yenilemeleri ve yeni mağazalar olmak üzere toplam 250 milyon TL yatırım yaptık. Yatırımları, büyümeyi öz sermayemizle gerçekleştirdik.



“TÜRKİYE MUDO’YA SAHİP ÇIKTI”

BORÇ YÖNETİMİ 
Yapılandırmaya 2016’da 185 milyon TL borçla girdik. Bugün 2024 sonunda borç, 145 milyon TL olacak. Yapılandırmanın ikinci beş yılındayız. Borcumuz yönetilebilir, sağlıklı bir yere geldi. Şirket aşağı yukarı 10 yıldır artan yüzdelerde, çift haneli kârlılığa ulaştı. On yıldır her yıl kâr rasyosunu artırmışız. 2026’nın ilk çeyreğinde borcumuz tamamen bitiyor. Son düzlükteyiz.

ÖNCELİKLENDİRME Sadece finansal çalışmalar yetmiyor. Stratejik düşünerek doğru ölçeklendirme yapmak zorundasınız. On liran var, çalışana mı, ürüne mi, kiraya mı, zorunlu yatırımlara mı ayıracaksın, nereye yönlendireceksin? Bu sorgulamayı hemen her gün yaptık. Şunu unutmamamız lazım. Çalışanlarımız, müşterilerimiz, tedarikçilerimiz, mal sahipleri, finansal sektörün aktörleri yani herkes bize destek oldu. Biz üzerimize düşeni yaptık, bu samimiyet karşıya geçti. Türkiye Mudo’ya sahip çıktı.

“PANDEMİYE HAZIRDIK” Hasbelkader 2016’da bunları yaşarken piyasa bugünkü kadar sıkıntılı değildi, bize has bir sıkıntıydı. O dönemde yaptığımız çalışmalar, ardından karşılaştığımız pandemiye verimlilik odağımızla görece hazır girmemizi sağladı. Çünkü biz 3,5 yıllık bir iyileştirme çalışması döneminden antrenmanlı çıkıyorduk. Tabii çıksak daha mutlu olurduk ama pandemiye nispeten daha hazır yakalandık.



“MÜŞTERİ BİZİ KANDIRDIĞINI HİSSETMELİ”

KALİTE-FİYAT DENGESİ 
Mustafa Bey, “Müşteri bizim mağazamızdan çıktığı zaman bizi kandırdığını hissetmeli” derdi. Bu hissi yaratmanın önemli olduğuna inanıyoruz. Biz her zaman kaliteli ve o kaliteye göre doğru fiyatta konumlanmayı önemsiyoruz.

“YARIŞTAN KENDİMİZ ÇIKTIK” Biz en büyük ve en kârlı yarışından kendi arzumuz ve irademizle çıktık. En beğenilen olma yarışında başı çekmek istiyoruz. Özgün kaliteli ürünlere karşı ilgileri ve müşterilerimizden gelen talepler doğrultusunda, piramidin üstündeki grubu büyütmek üzere çalışıyoruz. Uyumlanma sürecinde fazla büyümeyerek rakiplere göre niş alanda kaldık.

“TÜRKİYE YAŞLANIRKEN BİZ GENÇLEŞTİK” 
Bizden aldığınız bir ürünü başkalarında görmeyebiliyorsunuz. Akıllı alışverişçilerin kaçış noktasıyız. Halen düzenli olarak yüzde 20 oranında yeni müşteri kazanımımız var. Son 5 yılda müşterilerimizin yaş ortalaması 2 yıl gençleşti. Türkiye yaşlanırken bizim gençleşmemiz, bizi yeni keşfeden kitlelerin olduğunu gösteriyor.



Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz