Yeni Otellerle Büyüyeceğiz

Doğuş Turizm Grubu, 2005'te 75 milyon Euro ciroya ulaştı. Hedef, bu rakamı 2006'da 81, 2007'de 85 milyon Euro'ya taşımak. Grup başkanı Doğan Günay, "Holdingin cirosu içinde küçük bir yer tutmasına ...

1.07.2006 03:00:000
Paylaş Tweet Paylaş

Doğuş Turizm Grubu, 2005'te 75 milyon Euro ciroya ulaştı. Hedef, bu rakamı 2006'da 81, 2007'de 85 milyon Euro'ya taşımak. Grup başkanı Doğan Günay, "Holdingin cirosu içinde küçük bir yer tutmasına rağmen yatırımlar cephesinde turizmin payı artıyor" diye konuşuyor. YİD modeliyle alınan Didim ve Dalaman'daki marina projelerine 2007'de başlanacağını belirterek "Otelcilik tarafında ise, 6 tesiste toplam 4 bin 373 yatağa ulaştık" diyor. Gelecek stratejilerini ise şöyle anlatıyor: "Özelleştirmelerle ilgileniyoruz. Bazı otel alımları olabilir. Çeşitli fırsatları değerlendirmek için çevremize bakıyoruz. Turizm önem verdiğimiz bir sektör. İlave yatırımlarımız olacak."

Turizm, Doğuş Grubu'nun son dönemde önem verdiği sektörlerden. Doğuş Turizm Grubu Başkanı Doğan Günay, bunun nedenini şu sözlerle anlatıyor: Türk turizmi dünya raporlarına göre ciddi bir büyüme yaşayacak. 10 yılda yıllık büyüme yüzde 10 civarında olacak. Bu da Türkiye?yi turizmde en hızlı büyüyen ülke konumuna getiriyor. Ayrıca, turizme yapılan yatırım dörde katlanıyor. Yani yatırılan 1 dolar, 4 dolar olarak geri geliyor.

Doğuş Grubu, bu çerçevede turizmdeki yatırımlarını artırıyor. Bu yatırımlar içinde marina yapımından yeni otel inşaatlarına, hatta otel satın almaya kadar birçok proje yer alıyor.

Doğuş Turizm Grubu bünyesinde faaliyet gösteren 6 tesiste toplam 4 bin 373 yatak var. Bunların hepsi uluslararası otel zincirleri tarafından işletiliyor. Grup, daha çok bir gayrimenkul yatırım ortaklığı şeklinde çalışıyor. Yatırımı yapıyor ve tesisi işlettiriyor.

Grup bünyesindeki önemli projelerden biri, 2007 yılı sonuna doğru açılacak olan ve Maçka Palas binasında yapımı süren Park Hyatt Oteli. Günay, 25 milyon dolarlık yatırımla gerçekleşecek projeden çok umutlu olduklarını belirtiyor. Ultra lüks bu butik otelin, SPA ağırlıklı olacağını söyleyerek, ?Hatta bazı odalarda SPA hizmeti direkt odalarda verilecek? diyor.

Grup bünyesindeki Hyatt Regency ise geçtiğimiz yıl 17 milyon dolara yenilendi. Grand Hyatt olarak markası değişiyor. Sezon sonunda Alanya?daki Iberostar Club Alantur ve Antalya'daki Sheraton Oteli?nde büyük bir yenilemeye gidilecek. Alanya?daki tesis için 3- 4 milyon Euro, Antalya Sheraton için de 6-7 milyon dolarlık yatırım yapılacak.

Doğuş Turizm Grubu'nun ağırlık verdiği yatırımlardan bir diğeri de marinalar. Yap-işlet-devret (YİD) modeliyle ihalesi alınan ve 35 milyon dolarlık yatırımla hizmete giren Turgut Reis Marinası?nın bu yıl ikinci yılı. Didim ve Dalaman marinalarının inşaatına ise 2007 yılının ortasında başlanacak. Böylece Turizm Grubu'nun marinalara yaptığı toplam yatırım tutarı 110 milyon doları bulacak. Günay, Türkiye'nin yat turizmine daha çok önem vermesi gerektiğini çünkü bu turistlerin çok daha varlıklı olduklarını ve daha fazla döviz bıraktıklarını söylüyor.

Yeni yatırımlar kapsamında özelleştirmelerle de ilgilenebileceklerini söyleyerek, ?Yapacağımız yatırımlar ekonomik konjonktüre bağlı. Biz çeşitli fırsatları değerlendirmek için de çevremize bakıyoruz. Alıcı konumdayız. Enteresan projelerle ilgiliyiz? diye konuşuyor.

Doğuş Turizm Grubu Başkanı Ve Doğuş Holding Yönetim Kurulu Üyesi Doğan Günay ile Turizm Grubu'nun planları ve hedefleri üzerine konuştuk:

Doğuş Grubu'nda turizmin cirodan aldığı pay nedir? Grubun yatırımlarının yüzde kaçı turizm için ayrılıyor?

Doğuş Grubu'nun faaliyetleri içinde turizmin cirosu oldukça küçük. Garanti Bankası, medya, inşaat ve otomotiv deyince, turizmin bunların içindeki payı çok küçük kalıyor. 2005 sonu itibariyle 80 milyon Euro ciromuz var. Toplam grup içindeki payımız da bu rakama göre yüzde 1 düzeyinde.

Ancak, yatırımlar cephesinde hareket var, payımız giderek artıyor. Yatırımlardaki payımız toplam yatırımlar içinde yüzde 4 düzeyinde. Yani yıllık olarak 4 milyon YTL?den bahsediyoruz.

* Doğuş Turgut Reis Marina İşletmeler'nin ihalesini aldığı 5 marina projesi var. YİD modeliyle alınan projelerden kaç tanesi tamamlandı? Proje bittiğinde yapılan toplam yatırım tutarı ne olacak?

YİD modeliyle toplam 5 tane marina aldık. Bunların iki tanesi daha sonra iptal oldu. Sonuçta elimizde 3 tane marina var. Bunlardan ise bir tanesi yapıma uygundu. Biz de 35 milyon dolarlık yatırımla Turgut Reis?i açtık. Buranın kapasitesi denizde 550, karada ise 100 tekne. Bu ikinci yılımız ve marinamız dolu. Bunun yanında ticari alanlarımız, yani mağazalarımız da doldu. Biz şu an durumdan çok memnunuz ama yapılan yatırımın geri dönüşü çok hızlı olmuyor.

Bunun dışında Didim ve Dalaman?a, bürokratik bazı engeller nedeniyle başlamış değiliz. Sanırım, 2007 yılında, bu pürüzler ortadan kalkınca, bu iki projeye de başlamış olacağız. Didim?e 40 milyon dolar, Dalaman?da ise 30 milyon dolar düzeyinde yatırım yapacağız. Yani bu 3 marinaya toplamda 110 milyon dolarlık yatırım yapmış olacağız.

* Artur, Garanti Turizm, Göktrans , Voyager Turizm ve Datmar Turizm bünyesinde birçok oteliniz var. Toplam kapasiteniz nedir? Bu yıl kaç turist bekliyorsunuz?

Bizim toplamda 6 tesiste, 4 bin 373 adet yatağımız var. Bunların hiçbirini kendimiz işletmiyoruz. Geçmişte kendimiz işletmiştik ama şimdi bu tesisler tamamen uluslararası otel zincirleri tarafından işletiliyor. Bizim için gelen turist sayısından ziyade geceleme sayısı önem taşıyor. Bu sene beklentimiz 750 bin geceleme.

* İnşa ettiğiniz otellerinin işletmeciliğini başka şirketlere veriyorsunuz. Siz turizm sektörünün hangi alanında büyümek istiyorsunuz? Otel inşa etme mi yoksa işletmecilik mi?

Biz turizm işinde yatırımcıyız. Otel işletmeciliğinden ziyade yatırımcı olarak faaliyet gösteriyoruz. Gerçi Antur diye bir turizm acentemiz var. Sonuçta o bilet kesiyor, otel rezervasyonu yapıyor, kapalı turlar düzenliyor. Ama bizim bir zincir markamız ve incoming tur operatörü şirketimiz yok. Tamamen stratejik olarak yatırımcı konumda yer alıyoruz. Yatırımı yapıp, bunu işlettiriyoruz. Yaptığımız yatırımı hızlı bir şekilde geri almaya çalışıyoruz. Gayrimenkul yatırımı gibi yürüyor bizde bu iş. Sonuçta bizim şu andaki stratejimiz yine bu doğrultuda gitmek.

Bütün otellerimizde işletme sözleşmeleriyle yabancılarla iş yapıyoruz. Yabancılar satışı planlıyorlar ve yönetimi üstleniyorlar. Ama biz oldukça aktifiz. Tesislerin bütçeleri, fiyat politikaları, satış politikaları, hepsiyle yakından ilgiliyiz. Tüm nakit kontrolü ve yatırımlar Doğuş Grubu'na ait. Yani, hasılatlar her gün Doğuş?un hesaplarına yatırılıyor.

Biz, otellere gerekli olan finansmanı sağlıyoruz. Bu, oteli kiraya vermekten çok daha farklı bir sistem. Bunun karşılığında işletmeciler de kârdan ve cirodan pay alıyorlar. Bize yabancı markaların getirdiği şey ise satışta oluyor. Bu şekilde bir markanın parçası oluyorsunuz ve o markayla birlikte satılıyorsunuz.

* Yeni otelinizle ilgili bilgi verebilir misiniz?

Nişantaşı?ndaki Maçka Palas binamızı butik bir otele çeviriyoruz. Ultra lüks bir otel olacak. Hyatt Grubu'nda daha lüks ve Hyatt içindeki üst kesime hitap eden marka Park Hyatt işletecek. 2007 sonbaharında hizmete girecek. 90 odalı ve 180 yataklı bu tesis için 25 milyon dolarlık yatırım yaptık.

Projeleri ABD?de çiziliyor. Daha çok SPA ağırlıklı olacak. Hatta bazı odalarda SPA hizmetleri direkt odada verilecek. Gelişmiş bir teknolojiyle inşa edilecek.

Maçka Palas zaten bizim Armani ve Gucci markalarımızın yer aldığı bina. Koruma altında olduğu için dış cephesine hiçbir şey yapamıyorsunuz. Anıtlar Kurulu?ndan gerekli izinleri aldık. Beklentimiz çok yüksek bu otel konusunda. Bu bizim Hyatt ile ikinci otelimiz. Biliyorsunuz bir de Hyatt Regency var. 1 yıl önce bu otelimiz yenilendi. Yaklaşık 17 milyon dolar yatırım yaparak 360 odayı tamamen yeniledik. Grand Hyatt olarak markayı değiştiriyoruz.

* Türkiye?de turizm sektörünün bu yıl sıkıntılı bir dönem yaşayacağı söyleniyor. Bu fikre katılıyor musunuz?

Bu sezon kötü başladı. Gerilemenin etkileri hala sürüyor. Nisan sonunda gelen turist sayısı açısından düşüş yüzde 12-13 civarındaydı. Bizim tesislerimiz doluluk açısından bugün itibariyle oldukça iyi durumda. Kendi tesislerimiz açısından geçen seneyi yakalarız diye düşünüyoruz. Bu yıl Marmaris biraz daha sıkıntılı bir yöre. Orada İngiliz piyasası hakim. Gelen turistler İngiliz, Belçika, Hollanda ağırlıklı. Oradan Türkiye?ye yapılan rezervasyonlar açısından yüzde 29 oranında bir düşüklük var.

Kurların da sektör üzerinde ciddi bir etkisi olacak. Son 2-3 yılda kurlar sabitti. Şimdi kurların daha gerçekçi bir hal almasından dolayı, hiç olmazsa turizmcilerin gelirleri artacak.

* Türk turizminin gelişmesi ve dünya çapında rekabet edebilmesi için neler yapılması gerektiğini düşünüyorsunuz?

Türkiye?de turizm çok mevsimlik. Daha çok kıyı turizmi denen, güneş-deniz-kum alanında yoğunlaşmış. Öncelikle turizmin 12 aya yayılması ve bununla birlikte çeşitlendirilmesi lazım. Bu durum Türkiye'nin istihdam sorununu çözecek. Turizm, inşaattan sonra ikinci büyük istihdamı sağlayan sektör. İstihdama katkısı büyük. Ayrıca turizme yapılan yatırım dörde katlanıyor. Yani yatırılan 1 dolar, 4 dolar olarak geri geliyor.

Türk turizmi dünya raporlarına göre ciddi bir büyüme yaşayacak. 2020 yılına kadar Türkiye'nin turist sayısının 21 milyondan, 42 milyona; turizm gelirinin de 18 milyar dolardan 66 milyar dolara çıkacağı öngörülüyor. 10 yılda yıllık büyümenin yüzde 10 civarında olacağı öngörülüyor. Bu da Türkiye?yi turizmde en hızlı büyüyen ülke konumuna getiriyor. Tabii bunun için bir master planı çerçevesinde büyüme gerekiyor. Bunu sağlarsak Türkiye'nin önü çok açık.

* Türkiye?ye yabancı yatırımcı ilgisini nasıl görüyorsunuz? Artacak mı? Kimler, ne zaman gelir?

Yabancılar Türkiye?de ellerini taşın altına koymuyorlar. Yatırımcı olarak gelmek istemiyorlar. Genelde bizim gibi yatırımcı kurumlarla birlikte çalışıp, yapılmış tesisleri işletmeyi tercih ediyorlar. Şu anda büyük bir yabancı yatırımı beklenmiyor. Ama bizim çok yakından takip etmemiz gereken bir konu var. Bu da Avrupa Birliği. Turizmle ilgili olarak AB nedeniyle gündeme gelecek mevzuat, projeler gibi birçok konu var. Turizmin geleceğini planlarken, bunları yakından takip ederek, bunlarla uyum içinde davranmak gerekiyor.

* 2006 yılı sonuna kadar takviminizde neler var?

Şu anda Park Hyatt'a devam ediyoruz. Sezon olduğu için hiçbir yatırım faaliyetimiz yok. Tesislerin kapanmasından hemen sonra, kasımın ilk haftasında, bizim renovasyon işlerimiz başlıyor. Bizim her yıl, rutin renovasyon işlerimiz var. Ama bu sene daha büyük renovasyon işlerimiz olacak. Alanya?daki tesisimiz Iberostar Club Alantur?da köklü bir yenileme çalışmamız olacak. Odalar değişecek, eski binalar yıkılacak, yerine daha modern tesisler yapılacak.

Ayrıca, Antalya'daki Sheraton Oteli'nde büyük bir yenileme çalışmamız olacak. 400 üzerinde oda, toplantı odaları, lobi yenilenecek. Sezon sonrasında bu iki otel yenilenecek. Nereden baksanız, Alanya?daki tesise 3- 4 milyon Euro, Antalya Sheraton için de 6-7 milyon dolarlık yatırım yapacağız. Diğer otellerimizin yenilenmesini tamamlamıştık zaten.

* 2006 ve 2007 cirolarınız nasıl gerçekleşecek? 2007 yılı sonunda kapasiteniz ne olacak?

2005 yılında ciromuz 75 milyon Euro'ydu. 2006 yılı hedefi 81 milyon Euro, 2007 hedefi ise 85 milyon Euro. 2007 sonunda toplam yatak kapasitemiz 4 bin 500?ün üzerinde olacak.

* Turizm alanındaki hedefleriniz neler?
Faaliyetlerimize yatırımcı olarak devam edeceğiz. İlave oteller ekleyeceğiz. 2007 yılı içinde Dalaman ve Didim?de 2 tane daha marina yapacağız. Bunlar 2-2,5 senelik projeler. Özelleştirmelerle ilgileniyoruz. Bazı otel alımları olabilir. Ankara?da bir otel olabilir. İstanbul?da sayımızı artırabiliriz. Güney?de Bodrum civarında ilave bir otel olabilir.

Biz turizmde devamlılığı öngörüyoruz. Yapacağımız yatırımlar ekonomik konjonktüre bağlı. Yani sonuçta biz çeşitli fırsatları değerlendirmek için de çevremize bakıyoruz. Alıcı konumdayız. Enteresan projelerle ilgiliyiz. Her an bir şey olabilir. Faaliyetler bütün içinde az yer kaplasa da, turizm alanında Doğuş kalıcı. Turizm önem verdiğimiz bir sektör. İlave yatırımlarımız olacak. Örneğin, 2007 sonuna kadar İstanbul?da Park Hyatt adlı ultra lüks butik otelimizi bitireceğiz.

Marinalardan Yılda 3 Milyar Dolar Geliyor

Potansiyel Çok Yüksek Marina büyüyen bir sektör. Türkiye'nin turizm yatırımları içinde bu alana ağırlık vermesi gerekiyor. Tüm Türkiye'nin geçtiğimiz yıl marinalardan elde ettiği gelir 3 milyar doları buluyor. Bu rakama mega yat inşaları, yat yapımları, marina, yat hizmetleri, bağlama ücretleri de dahil. Türkiye?de bu alandaki potansiyel oldukça yüksek.

Turistler Daha Varlıklı Marinalar aracılığıyla gelen turist çok daha varlıklı olduğu için, daha fazla döviz bırakıyor. Genellikle kalma süreleri de daha uzun. Kendi teknesiyle gelen bir yat sahibi Türkiye?de yaklaşık 30 gün konaklıyor. Günde de 100 dolar gibi bir para harcıyor. Ama charter yapan yani Türkiye?ye gelip tekne kiralayıp, limanları dolaşan kişiler yaklaşık 15 gün kalıyorlar, günde 50 dolar civarında harcama yapıyorlar.

10 Bin Yat Kapasitesi Var Bu turistlerin harcamaları, paketlerle gelen turistlerin harcamalarının çok üzerinde. Türkiye'nin bu nedenle turizmi çeşitlendirirken marinalara da önem vermesi gerekiyor. Yat turizmi bizim için önemli. Biz de orada bir menfaat görüp, böyle bir yatırıma giriştik. Türkiye?de şu anda yaklaşık olarak 10 bin 800 civarında belgeli, yat bağlama kapasitesi var. Bu çok kolay 2 katına çıkarılabilir.

Grubun Çatısı Altındaki Markaları Neler Bekliyor?

* Grubunuzun çatısı altında faaliyet gösteren perakende şirketlerinin durumu nedir? Bu alandaki hedefler neler?

Bu şirketlerin grup içindeki payı çok küçük. Yaklaşık 10 milyon Euro civarında bir cirodan bahsediyoruz. Burada ithal edilen tekstil, deri, deri aksesuar, çantalar var. Üretim yapmıyoruz. Orada da mağaza sayımızı artırıyoruz.
Yeni mağaza açma hedeflerimiz var. Şu anda İstanbul?da Maçka Palas binamızda Emporio Armani, Gucci ve Informal olarak üç mağazaya sahibiz. Abdi İpekçi Caddesi?nde bir tane Tod?s mağazamız var. Bodrum Turgut Reis Marina?da bir Armani, bir de Informal mağazamız var.

Bunlara ilaveten İstinye Park Projesi?nde bir Emporio Armani, bir Gucci mağazası ve bir de Armani Restoran açacağız. İstinye Park, Doğuş?un ortaklaşa gerçekleştirdiği bir proje. Holding bünyesinde gerçekleştirilen bu proje, İstinye?de büyük bir alışveriş merkezini kapsıyor. Onun dışında Asya tarafında da yine Armani, Gucci mağazaları açmayı düşünüyoruz. Şu anda açık olan 6 mağazamız var.

Yatırımcı Olarak Devam Edeceğiz

Türkiye?de Marina Hizmetleri Ucuz
* Dünyadaki marinalarla karşılaştırıldığında Türkiye?yi nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye?de bağlama ve hizmet bedelleri çok ucuz. Doğu Akdeniz?in en ucuz marina hizmetlerini sağlıyoruz. Batı Akdeniz?le aramızda yüzde 30-40 oranında bir fark var. Tabii Türkiye doğa olarak çok avantajlı. Bunun dışında hizmet kalitesi olarak da çok avantajlıyız. Mesela Fransa?da kendi işinizi kendiniz yaparsınız. Teknenizi kendiniz bağlarsınız. Burada ise çok güzel ve dostça bir hizmet var.

Marinalarımız teknoloji olarak çok daha iyi ve bakımlı. Kapasitemiz düşük ama bunu 2 katına çok rahat çıkarabiliriz. Devam eden yatırımlar var. Zaten çok büyük marinalar da yapmaya gerek yok. 400-500 teknelik küçük ama yaygınlaştırılmış marinalar yeterli olur. 

Özgür Gözler
ogozler@capital.com.tr

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz