Şirketler uzun zamandır sürdürülebilirliğe kafa yoruyor. Ancak salgın bu alandaki farkındalığı artırdı. Peki bu tablo, 2021 ajandalarına nasıl yansıdı?
Nil Dumansızoğlu
Capital Nisan 2021 sayısından
Şirketler, bu yıl hangi başlıklara odaklanıyor? Yaptığımız çalışma, 2021’de iklim krizi, gıda israfının önlenmesi, enerji verimliliği, su tasarrufu, atık yönetimi, döngüsel ekonomi, toplumsal cinsiyet eşitliği gibi pek çok konunun şirketlerin gündeminde olduğunu gösteriyor.
Tüm dünyayı etkisi altına alan COVID-19, 2020 yılında iş dünyasına sürdürülebilirliğin ne kadar önemli olduğunu hatırlattı. Şirketlerin attıkları her adımın dünyanın geleceğine önemli bir etkisi olduğunu ortaya koyan sağlık krizi, tek çözümün yeşil yatırım politikaları olduğunu bir kez daha gösterdi. Sürdürülebilirliği odağına alan iş modellerinin önemi artarken şirketler de var olan sürdürülebilirlik politikalarına hız veriyor. Türkiye’nin önde gelen 20 şirketiyle yaptığımız araştırmamızda, sürdürülebilir finansman, iklim krizi, gıda israfının azaltılması, enerji verimliliği, su tasarrufu, atık yönetimi, döngüsel ekonomi, toplumsal cinsiyet eşitliği ve dijital dönüşüm gibi pek çok odak alanında projeler geliştirildiğini görüyoruz. Bu projelere ciddi kaynak ayıran kurumlar, üretimde ekosisteme verilen zararı telafi etme peşine düşerken sosyal konularda da toplumsal meselelerin çözümünde sorumluluk üstleniyor.
UZUN DÖNEMLİ STRATEJİ
Sürdürülebilir iş modelleri oluşturarak gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmayı hedefleyen iş dünyası, hazırladıkları eylem planlarıyla uzun vadeli projeler üretmeye çalışıyor. Sürdürülebilirlik çalışmalarını “Pozitif Etki Planı” çatısı altında ele alan Anadolu Efes Türkiye, toplum, çevre, değer zinciri ve çalışanlar olmak üzere dört ana başlığa odaklanıyor. Şirketin genel müdürü Tuğrul Ağırbaş, “2010 yılından bu yana Global Reporting Initiative (GRI) tarafından yayınlanan raporlama kriterlerini baz alarak hazırladığımız Sürdürülebilirlik Raporu’yla çalışmalarımızı kamuoyuyla paylaşıyoruz. raporda, 2030 sürdürülebilirlik hedeflerimizi de paydaşlarımızla paylaşmayı planlıyoruz” diyor. Watsons Türkiye ise stratejisini “Sürdürülebilir Yaşam” başlığı altında kurguluyor. Watsons Türkiye Genel Müdürü Mete Yurddaş, sürdürülebilirliği DNA’larının bir parçası olarak konumlandırdıklarını belirtiyor ve çevresel, ekonomik ve toplumsal sürdürülebilirliği iş yapış biçimlerinin temel taşı olarak gördüklerini söylüyor. Sürdürülebilir başarının, ortak hedefe birlik içinde koşmaktan geldiğine inandıklarını belirten Hayat Kimya Genel Müdürü Enes Çizmeci ise şöyle konuşuyor: “Sürdürülebilirlik önceliklerimiz iş sağlığı ve güvenliği, ürün kalitesi ve güvenliği, inovasyon ve Ar-Ge çalışmaları, ekonomik performans. Bunların dışında su yönetimi, atıklar ve geri dönüşüm gibi konularda da çalışmalar yapıyoruz. Sürdürülebilir büyüme odağında yatırımlarımızı artırarak bulunduğumuz ekosisteme katkı sağlamayı sürdüreceğiz.”
YATIRIMLARIN SONUÇLARI
Enerji ve su tasarrufu, karbon ayak izinin azaltılması, atık yönetimi gibi konularda yapılan yatırımlar, sürdürülebilirlik çalışmalarının başında geliyor. Hayata geçirilen projeler kapsamında alınan sonuçlar ise çarpıcı. Signify Türkiye ve Maghreb Bölge CEO’su Eran Görgen, 2020 yılında tüm operasyonlarını karbon nötr hale getirdiklerini ve 2010 yılından bu yana operasyonel emisyonlarını yüzde 70’in üzerinde azalttıklarını söylüyor. Gürmen Group Markalardan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Doğan ise şunları söylüyor: “Hem enerji tüketimini hem de fire oranlarını düşürmek için sipariş asortilerine göre en optimum kesim plan algoritmasını hesaplayan, otomatik pastal yerleşimleriyle serilen kumaştan tasarruf sağlayan, tasarruf düzeyini yüzde 3-4 artıran yapay zeka bazlı programların kullanımının yardımıyla yıllık 25 bin metre kumaş tasarrufu sağlıyoruz.” Boyner CMO’su Nurçin Koçoğlu, Lee Cooper ile gerçekleştirdikleri jean projesinde, Repreve içeriğe dayalı üretim sayesinde yüzde 45 daha az enerji ve yüzde 20 daha az su tüketildiğini anlatıyor ve şöyle devam ediyor: “Gaz emisyonu ise yüzde 30 azaldı. İyiliğe Dönüştür projemiz kapsamında şimdiye kadar 176,1 ton tekstil atığını geri dönüşüme kazandırdık. 79,3 ton kıyafet temizlenerek ihtiyaç sahiplerine bağışlandı. 26,8 ton tekstil atığı ipliğe, 64 ton tekstil atığı enerjiye dönüştürüldü.”
GIDADA ÖNEMLİ ADIMLAR
Gıda perakendesi ve üreticisi şirketlerin, bulundukları sektör gereği diğerlerinden farklı olarak günümüzün en büyük problemlerinden gıda israfı ve gıda güvenliği konularında özel projeleri bulunuyor. Ülker Operasyonel Mükemmellik, İSG, Kalite ve Sürdürülebilirlik Başkan Yardımcısı Süheyl Aybar, “2020 yılında toplam atıklarımızın yüzde 91’ini geri dönüştürdük. Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü’yle ortaklaşa yaptığımız ‘Aliağa Bisküvilik Buğday’ projesiyle Türkiye’de ilk olan bir buğday türü kazandırdık. Buğday özelinde çalışmalarımıza devam edeceğiz” diyor. Migros Ticaret Sürdürülebilirlik Komitesi Başkanı Demir Aytaç, gıda atıklarının azaltılması için 2030 yılına kadar gıda imha tonajının, gıda satış tonajına oranını yarı yarıya indirmeyi hedeflediklerini söylüyor. “2020 yılında 2,5 milyon öğünlük gıda bağışını ihtiyaç sahipleriyle buluşturduk. Ayrıca insan tüketimi için tercih edilmeyen bin 120 ton gıdayı da sokak hayvanlarının beslenmesi için bağışladık. Son iki yılda gıda imha oranlarımızda yüzde 24’lük düşüş gerçekleştirdik” diyor. Metro Türkiye Kalite Güvence Grup Müdürü Tülay Özel ise şöyle konuşuyor: “Coğrafi İşaretli Ürünler projemizle Türk mutfak kültürünün sürdürülebilirliği, değerlerimizin korunarak gelecek nesillere aktarılabilmesini hedefliyoruz. Bunun dışında Fazla Gıda ile gerçekleştirdiğimiz iş birliği kapsamında da hala satılabilir olan gıdaları atık olmaktan kurtarıyoruz. 2017 yılından bu yana yaklaşık 1 milyon 800 bin öğüne denk gelen yaklaşık 800 ton gıdayı çöp olmaktan kurtararak ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık.”
HEDEFTE NE VAR?
Sürdürülebilirlik stratejilerini uzun dönemli planlayan şirketler, daha hızlı adımlar atarak hedef büyütüyor. Coca-Cola İçecek 2020 sonunda Türkiye’deki tüm fabrikalarını “Sıfır Atık” statüsüne geçirdi. Şirketin hedefi, merkez ofis ve satış merkezlerinin de sıfır atık statüsüne geçerek yüzde 100 geri dönüşüm oranına ulaşması. Enerji verimliliğini korumak ve daha da artırmak amacıyla sürekli iyileştirme çalışmaları yaptıklarını belirten Tatmetal Genel Müdürü Remzi Örnek, yıl boyunca hayata geçirecekleri 20’den fazla projeyle verimliliği maksimum düzeye çıkarmayı hedeflediklerini söylüyor. Siemens Türkiye Akıllı Altyapılar Satış Direktörü Hakan Özdemir, “2023 karbon nötr olma hedefi kapsamında son beş yılda attığımız adımlarla yüzde 20 enerji tasarrufu elde ederken sunduğumuz ürün ve hizmetlerle de her yıl ortalama 360 milyon TL’lik tasarruf sağlıyoruz. Enerji verimliliği projelerimizle karbon emisyonunu yüzde 39 oranında azaltıyoruz. Hedefimiz, 2021 yılında bu oranı yüzde 63’e çıkarmak” diyor. Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Hasan Süel ise şunları söylüyor: “2025 yılı çevre hedeflerimiz; kullanılan elektriğin yüzde 100’ünü yenilenebilir enerji kaynaklarından elde etmek, sera gazı emisyonlarında yüzde 50 azaltım sağlamak, e-atıkların yüzde 100’ünü yeniden kullanmak, satmak veya geri dönüştürmek.”
3 devin gündemi DÖNGÜSEL EKONOMİ BSH Türkiye CEO’su Gökhan Sığın, önümüzdeki dönem için üç alanı şöyle anlatıyor: “İlk olarak döngüsel ekonomi odaklarımızdan biri olacak. ‘Üretim-kullanımelden çıkarma’ döngüsünü, ‘üretim-kullanım-onarım-yeniden imalat-yeniden kullanım-geri dönüşüm’ olarak dönüştürmeyi amaçlıyoruz. Enerji ve su tasarrufu sağlayan cihazlar odaklandığımız konulardan olacak. Son olarak çocuklarımızın ve gençlerimizin sosyal, kültürel ve teknolojik anlamda gelişimini destekleyecek çalışmalara odaklanıyoruz.” ORTAK GELECEK Kastamonu Entegre CEO’su Haluk Yıldız, ağırlık verdikleri konuların başında enerji yönetimi, döngüsel ekonomi projeleri ve sürdürülebilir orman yönetimi geldiğini söylüyor ve ekliyor: “Geliştirdiğimiz inovatif projelerle enerji verimliliği performansımızı sürekli iyileştiriyoruz. Uluslararası kuruluşlarla birlikte yürüttüğümüz Ar-Ge ve inovasyon projeleriyle katma değerli ürünleri sektöre kazandırırken döngüsel ekonomiye, insanlığın ortak geleceğine katkıda bulunuyoruz. Endüstriyel plantasyon uygulamaları da sürdürülebilirlik gündemimizin önemli başlıkları arasında.” 5 YILLIK PLAN Philips Türkiye CEO’su Haluk Karabatak, “Sağlıklı insanlar, Sürdürülebilir Gezegen 2016-2020” programları kapsamında çevresel, sosyal ve yönetim olmak üzere 3 alana odaklandıklarını aktarıyor ve şöyle devam ediyor: “Çevresel, sosyal ve yönetim stratejilerimiz doğrultusunda belirlenen tüm hedeflerimize ulaşarak operasyonlarında karbon nötr hale gelen dünyadaki ilk sağlık teknolojileri şirketlerinden biri olduk. Bu stratejilerimizi yeni hedef ve eylem planlarıyla önümüzdeki beş yıllık sürede geliştirmeyi, bu alanda başarı çıtasını daha da yükseltmeyi hedefliyoruz.” |
İki holdingin sürdürülebilirlik ajandası BORUSAN'IN PLANLARI Borusan Holding CEO’SU Erkan Kafadar, yenilenebilir enerjiyi daha yaygın bir şekilde kullanmaya gayret ettiklerini anlatıyor. “Devam eden rüzgar enerjisi yatırımlarımız dışında 2021 sonuna kadar yeni rüzgar türbinlerimiz devreye alınacak” diyen CEO şunları aktarıyor: “Bu projelerle grup şirketlerindeki emisyon azaltma projeleri dışında 1,1 milyon tonun üzerinde karbondioksit eşdeğeri emisyonu önlemeyi hedefliyoruz. Üç yıl içinde tüm şirketlerde üst yönetim kademesinde yüzde 30, orta yönetim kademesinde yüzde 40 kadın yönetici oranına ulaşma hedefimiz bulunuyor. 2023’e kadar ofis çalışanları için yüzde 40, fabrika, saha ve atölye çalışanları için ise yüzde 20 kadın işe alım oranı olarak belirlendi.” “100 MİLYON TL EK BÜTÇE AYIRDIK” Kibar Holding CEO’su ve Sürdürülebilirlik Komitesi Başkanı Haluk Kayabaşı, grubun odak alanlarını şöyle değerlendiriyor: “Toplumsal cinsiyet eşitliğine sağladığımız katkının en yüksek seviyeye çıkarılması, düşük karbonlu döngüsel ekonomiye geçiş modeline tam uyum ve dijital dönüşümün tamamlanması odak alanlarımız. Bununla birlikte sürdürülebilirlik ilkelerimiz çerçevesinde yüksek teknolojili yenilikçi yatırımlara devam ettiğimizi de ifade etmek isterim. Dijital dönüşüm için bu yıl 100 milyon TL ek bütçe ayırdık. Tüm grup şirketlerimizde dijitalleşme süreçlerine ivme kazandırıyoruz. Hedefimiz, en geç 2025 yılında tüm tesislerimizde dijital dönüşümü tamamlamak.” |
“4 değer alanı belirledik” EBRU GÜVENİR AKBANK YATIRIMCI İLİŞKİLERİ VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK BÖLÜM BAŞKANI YOL HARİTASI Önümüzdeki dönemde sürdürülebilirlik faaliyetlerinde önceliklendireceğimiz dört değer alanı belirledik: Sürdürülebilir finansman, insan ve toplum, ekosistem yönetimi, iklim değişikliği. Önceliklendireceğimiz alanlara ilişkin, 100’den fazla aksiyonu içeren detaylı bir yol haritası oluşturduk. Önümüzdeki dönemdeki gündemimiz, bu aksiyon planını hayata geçirmek olacak. HEDEF Bu doğrultuda hedeflerimiz şöyle: Daha iyi bir gelecek için 2030 yılına kadar ekonomimize 200 milyar TL sürdürülebilir finansman sağlamak ve sürdürülebilir yatırım kategorisine giren yatırım fonları bakiyesini de 15 milyar TL’ye çıkarmak, sunduğumuz dijital ve yenilikçi ürün ve hizmetleri geliştirerek yaygınlaştırmak, yine 2030 yılına kadar finansal açıdan güçlendirdiğimiz kişi sayısını artırmak, 2025 yılına kadar operasyonel salımlarımızı sıfırlayarak karbon nötr banka haline gelmek. |
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?