Daralma endişesi

Kriz neredeyse her sektörü vurdu. Alım gücüyle birlikte düşen talep başta inşaat, otomotiv, beyaz eşya ve mobilya olmak üzere Türkiye’nin lokomotif sektörlerinde daralmaya neden oldu...

1.09.2019 00:55:000
Paylaş Tweet Paylaş
Daralma endişesi

Nilüfer Gözütok Ünal

[email protected]

2019’un ilk yarısında pek çok sektörde ciddi daralmalar dikkat çekti. Alım gücüyle birlikte düşen talep başta inşaat, otomotiv, beyaz eşya ve mobilya olmak üzere Türkiye’nin lokomotif sektörlerine önemli darbe vurdu. Bu daralmaların faturası ise şirketlerin ekosisteminde yer alanlara da oldukça yüklü yansıdı. OSD (Otomotiv Sanayicileri Derneği) Yönetim Kurulu Başkanı Haydar Yenigün, daralma nedeniyle, yetkili satıcılar, distribütörler ve yetkili servisler gibi ticari faaliyetlerini direkt iç pazar talebine bağlı olarak sürdüren paydaşların birinci derecede olumsuz etkilendiğini söylüyor. 1 milyon adetlik bir iç pazara göre yapılanan bu grupta yer alan işletmelerin 2018 yılında 642 bin adetlik bir iç pazarla karşı karşıya kaldığını belirtiyor ve ekliyor: “Şimdi 2019 sonu için 400 bin adetlik bir iç pazar öngörüsü var. Talebin canlanma süreci geciktikçe birçok işletmenin faaliyetlerinin daralması hatta bazılarının faaliyetlerine son vermesi kaçınılmaz.” Yenigün, ilk 6 ayda yüzde 45,6 oranında daralan yurt içi otomotiv pazarında talebin canlanması gecikirse sanayicilerin orta ve uzun vadede daha büyük zorluklarla karşılaşacağına dikkat çekiyor. Sektör için, “Ülkemiz ekonomisinin vazgeçilmez sanayisi olarak istihdam, vergi ve ihracat kaybı yaratma riski taşıyor” yorumunu yapıyor. 

KÜÇÜLME KARNESİ

Rakamlarla konuşacak olursak bu yıl ilk 6 ayda inşaat yüzde 27, iş makineleri yüzde 74, hazır beton yüzde 46,6, otomotiv yüzde 13, mobilya yüzde 30, beyaz eşya yüzde 9, seramik yüzde 25 daraldı. Daralma tıpkı otomotivde olduğu gibi ağırlıklı iç pazardan kaynaklandı. Enflasyon etkisiyle düşen alım gücü, kur etkisiyle oluşan fiyat artışları, yükselen faizlerle finansmana erişimin azalması ve ÖTV indirimleri gibi tüketimi teşvik edici uygulamaların kaldırılmasıyla birlikte iç pazarda birçok sektörde talep  ciddi ölçüde frenlendi. Örneğin beyaz eşya sektöründe iç pazar yüzde 25 daralırken ihracat etkisiyle toplam pazar daralması yüzde 9 seviyesinde gerçekleşti. Aynı şekilde otomotiv üretiminde yüzde 13 daralma yaşanırken iç pazarda bu daralma yüzde 45,6 oldu. Tüm bu tabloyu oluşturan ana etkenlere baktığımızda ise yaşanan seçim süreci, siyasi belirsizlikler ve jeopolitik risklerdeki yükseliş öne çıkıyor. AGT Genel Müdürü Didar Sevdil Yıldırım, “Seçim süreçlerinden kaynaklanan dalgalanmalar inşaat sektörünü derinden etkiledi. Parke ve plaka sektörü de söz konusu gelişmelerden etkilenerek, ilk altı ayda yüzde 30 küçüldü” diyor. MAKFED (Makine İmalat Sanayi Dernek Federasyonu) Başkanı Adnan Dalgakıran, makine ve teçhizat sanayi üretiminin 2019’un ilk yarısında yüzde 13,2 oranında gerilediğini belirtiyor. “Yılın ilk yarısında ekonomik belirsizliklerle siyasi, dış politik ve jeopolitik riskler yatırımları olumsuz etkiledi. Yüksek faiz oranları da bu durumda etkili oldu” diye konuşuyor. 

İLK SONUÇLARA DİKKAT

Her sektörde daralmanın ayrı bir faturası var. Asaş Alüminyum Genel Müdürü Derya Hatipoğlu, kendi sektöründeki bu yılın ilk altı ayında iç pazarda yüzde 30-35’lik toplamda ise yüzde 20’ler civarındaki daralmanın istihdama yansıyan faturasını şöyle açıklıyor: “Krizin başladığı geçtiğimiz ağustostan bu yana oluşan istihdam kaybı sektörün toplam iş gücünün yüzde 10-15 civarında. Bu orana tedarikçi ve yan sanayi dahil değil.” Faktoring sektörü de ilk yarıda yüzde 28-30 daraldı. TEB Faktoring Genel Müdürü Çağatay Baydar, bu süreçte müşteri sayısının yüzde 30 düştüğünü söylüyor. Baydar, daralmanın diğer sonuçlarına ilişkin şöyle konuşuyor: “Takipteki alacaklarımız yüzde 40 arttı. Son 1 yılda 4 faktoring şirketi sektörden çekildi. Kârlılık sorunu yaşanmaya başladı. 389 olan şube sayısı 350’ye geriledi. Personel sayısında da yaklaşık yüzde 10 gerileme oldu.” Elektrolitik bakır sektörünün 6 aydaki yüzde 12’lik küçülmesinin sektöre faturası ise 340 milyon TL civarında bir ciro kaybı oldu. Sarkuysan Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Çaycı, “Sektörde istihdam kaybı yüzde 8, pazardan çekilen şirket oranı yüzde 3 civarında.” diyor. Ankastre sektörü de daralmanın olumsuz etkilerini farklı alanlarda hissediyor. “Yaklaşık 600 bin kişilik istihdam yaratan sektörün küçülmeden etkilenmediğini söylemek çok zor” diyen Silverline Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Laçin, sözlerine şöyle devam ediyor: “Üretiminin yüzde 75’ini ihraç eden sektör için maliyet artışları Türkiye’nin yurt dışı pazarlarda avantajlı konumu açısından risk teşkil ediyor. Ortalama yüzde 5-7 bandında seyreden ihracat büyüme oranı yüzde 1’e geriledi.” 

BÜYÜK KAYIP NEREDE?

Birçok sektörde daralma yatırımları durdurdu. Otomotiv yan sanayi adına konuşan SIO Automotive Genel Müdürü Kemal Görgünel, sektörde kapanan bir işletme ve ciddi bir istihdam kaybı olmadığını ancak ertelenen yatırımların söz konusu olduğunu söylüyor. AGT Genel Müdürü Didar Sevdil Yıldırım da ağaç ürünlerinde bazı üretici şirketlerin yatırımlarını ertelemek durumunda kaldığını ifade ediyor, “Ülkemizdeki makine parkının bir kısmı da maalesef yurt dışına taşındı” diye konuşuyor. Erkunt Traktör Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Erkunt, “Traktör ve tarım makineleri sektöründe de yatırımların tamamen durduğunu biliyorum” diyor. Plastik sektöründe yüzde 18’lik daralma en çok istihdamı vurdu. PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu, “Sektördeki küçülmenin minimum 20 bin kişilik istihdam kaybına sebep olacağını tahmin ediyoruz. Üstelik ortam böyleyken yapılması planlanan pek çok yatırımın da bekletilerek hayata geçirilmediğini üzülerek görüyoruz” diye konuşuyor. TÜRKBESD Başkanı Ergün Güler de yüzde 9’luk daralmayla beyaz eşya sektöründe üretim ve ihracat artış hızında yavaşlama olduğunu dile getiriyor. 

ÇIKIŞ GÖRÜNDÜ MÜ? 

Yılın ikinci yarısına yönelik beklentiler çok olumlu değil. Birçok sektör daralmanın yılın devamında da sürmesini bekliyor. Garenta ve ikinciyeni.com Genel Müdürü Emre Ayyıldız, operasyonel araç kiralama sektörünün yılsonuna kadar daralmaya devam edeceği görüşünde. Ayyıldız, “Sektörde konsolidasyonlar olmasını bekliyoruz” diyor. Bütem Metal Yönetim Kurulu Başkanı Merve Mollamehmetoğlu Keleş de metal sektöründe ilk 6 ayda yüzde 35,2 oranında tüketimde düşüş olduğunu dile getiriyor ve şöyle devam ediyor: “Sektör genel olarak 2019’dan umutsuz. İlk 6 ayda ciddi düşüşler oldu, son 6 ay için daha fazla düşüşün olmayacağını umuyoruz.” Beyaz eşya sektöründe ise daralma daha da artacak görünüyor. TÜRKBESD Başkanı Ergün Güler, ilk yarıda yüzde 9 olan daralmanın yılsonunda yüzde 15 olacağını ifade ediyor. Peki daralmanın önüne geçmek için yapılması gerekenler neler? Asaş Alüminyum Genel Müdürü Derya Hatipoğlu, mevcut durumu aşmak için tüm sektörlerin ihracat için yeni pazarlar bulmaya, maliyet ve nakit akışını optimize etmeye odaklandığını söylüyor.” Erkunt Traktör Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Erkunt, “TCZB kredilerine çiftçinin ulaşması giderek zorlaştı. Ziraat Bankası kaynakları başka maksatlar için kullanıldı. İvedilikle bu yanlış uygulama durdurulup kaynaklar çiftçiye aktarılmalı” diyor. TÜRKBESD Başkanı Ergün Güler de ÖTV teşvikinin, uygulandığı dönemlerde küçülmeyi azalttığını hatırlatıyor. 

ŞİRKETLER NE YAPIYOR?

Daralma yaşayan sektörlerin ne zaman büyüme beklediklerine gelince… Küresel bir daralmayla karşılaşılmazsa ve ticaret hızlanırsa birçok sektör yetkilisi 2020’de büyüme olabileceği görüşünde. Alüminyum profil, otomotiv, faktoring, parke ve plaka, operasyonel filo kiralama, makine ve plastik sektörleri bu kategoride… Büyüme beklentisi gelecek yıla odaklanmışken şirketlerin bu yıl mevcut tablodan en az seviyede etkilenmek için neler yaptıklarına gelince… TEB Faktoring müşterilerinin yurt içi ticaretine destek olurken verdiği garanti ve finansman hizmetiyle ihracata aracılık ederek ürün yelpazesini geniş tutmaya çalışıyor. TEB Faktoring Genel Müdürü Çağatay Baydar, “Bu sayede yüzde 30 küçülen sektörden çok daha olumlu bir 6 ay geçirdik” diyor. AGT, yatırımlara devam ederek büyümeye çalışıyor. Şirket II. MDF Hattı ve Biyokütle Enerji Santrali’nin tamamlanmasıyla doğrudan ve dolaylı olarak 15 bin kişiye iş sağlamış olacak. Kemal Görgünel, yeni müşteriler ve pazarlar yaratmaya çalıştıklarını söylüyor. “Bununla birlikte şirketimiz için gerekli tasarruf tedbirlerini alıyor ve şirket içinde huzursuzluk yaratmadan doğal işten ayrılmaları destekliyoruz” diye konuşuyor. Tezmaksan Makine Genel Müdürü Hakan Aydoğdu, bu dönemde ellerini taşın altına koyduklarını söylüyor, bunu nasıl yaptıklarını da şöyle paylaşıyor: “Avrupa ve Amerika’da sık kullanılan ancak ülkemizde olmayan ‘Teknoloji kiralama modelini’ kurduk. Bu sayede yatırım yapacak şirketler risk almadan proje süresi kadar makine kiralayabiliyor.” Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı da dönemsel güçlükleri aşmak için bir gayret içinde olmak yerine her dönem inovasyon yaptıklarını belirtiyor, “Farklı tüketici kitlelerine ve pazarlarına yönelme, yeni iş birlikleri gibi yöntemlerle heyecanı, tutkuyu ve ilgiyi daima diri tutuyoruz” diyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz