Endişe listesi

IBM’in C Level yöneticilerle yaptığı araştırmanın sonuçları...

17.10.2016 14:57:330
Paylaş Tweet Paylaş
Endişe listesi
IBM’İN C LEVEL YÖNETİCİLERLE YAPTIĞI ARAŞTIRMANIN SONUÇLARI, yöneticilerin uykularını kaçıran konuların başında dijital girişimlerin geldiğini ortaya koyuyor. Araştırmaya katılan yöneticiler, dijital girişimin kendi endüstrilerini ve işlerini olumsuz yönde etkileyeceğini düşünüyor ve önümüzdeki 3,5 yıl içinde teknolojinin, iş yapış şekillerini değiştirecek en büyük güç olacağını belirtiyorlar. Bunu mevzuatlara ilişkin sorunlar, globalleşme ve kalifiye eleman sıkıntısı izliyor. IBM’in 18 kez yaptığı C Suit araştırmasında, iki yıl öncesine kadar bilgi teknolojileri en az etkilenen konuyken şimdi CEO’ların en az yüzde 68’i bunu en büyük risk olarak gösteriyor. Dünyada durum böyleyken Türkiye’deki yöneticilerin uykularını kaçıran konular ise bambaşka... Kriz ortamında Türkiye’de yöneticileri en çok endişelendiren konuların başında döviz kurundaki dalgalanmalar geliyor. Onu komşularla ilişkiler, makro ekonomik sorunlar, asgari ücretin artması gibi konular takip ediyor. Perakende sektörünü değerlendiren Ayaydın- Miroglio Grubu Başkanı Yalçın Ayaydın, döviz kurundaki artışların kâr marjlarını tehlikeye attığını işaret ediyor. Doğan Holding’in yönetim kurulu başkanı Begümhan Doğan Faralyalı ve Akfen Holding’in yönetim kurulu başkanı Hamdi Akın ise “belirsizlik” konusunun altını çiziyor. Vodafone CEO’su Gökhan Öğüt de en büyük endişelerinin “Ezber bozan değişimlere ayak uyduramamak” olduğunu ifade ediyor. İş dünyasının liderlerine “uykularını kaçıran endişelerini” sorduğumuzda bakın daha başka neler anlattılar:
“HIZA” YETİŞEMEMEK
Teknoloji müthiş bir hızla değişim gösterirken doğru gelişmeleri doğru zamanda yakalayan şirketler rekabette öne geçiyor. Günümüzde yaşanan dönüşümün tüm sektörlerde ezber bozan iş modellerini gündeme getirdiğini ifade eden Vodafone Türkiye CEO’su Gökhan Öğüt, bu dinamik sürecin kendilerini heyecanlandırırken bir o kadar da endişelendirdiğini söylüyor. “Heyecanımız müşterilerimize yeni teknolojileri sunarak onların hayatını kolaylaştırmak ve zenginleştirmek. Endişemiz ise bu gelişmelerin hızına ayak uyduramama riski” diyen Öğüt, konuyla ilgili aldıkları önlemleri ve attıkları adımları şu sözlerle ifade ediyor: “Hızla gelişen ezber bozan teknolojiler karşısında hem kurumsal müşterilerimiz hem kendi organizasyonumuz için Accenture ile birlikte güçlü bir araç geliştirdik. Yarına Hazırım Platformu’yla lanse ettiğimiz Dijitalleşme Endeksi sayesinde, Türkiye’de işletmelerin dijital haritasını çıkarıyoruz. Toplamda 41 bin işletme Dijitalleşme Endeksi’ni hesapladı. Türkiye’nin yüzde 53 olan Dijitalleşme Endeksi’ni yüzde 75’e çıkarmak için çalışıyoruz. Geleceğe hazırlanmak için değişimi iyi kavramış bir ekip kurmak gerektiğini düşünüyoruz. Bu doğrultuda üst düzey yöneticilerimizi de kapsayacak şekilde şirketimizde, Dönüşüm Liderliği programını başlattık. Bu kapsamda, tüm çalışanlarımızın kendine güvenen bireyler olarak yer aldığı bir değişim kültürü oluşturmaya odaklanıyoruz. Ayrıca inovasyonu bir şirket kültürü haline getirme hedefiyle kendi bünyemizde Vodafone Kurum İçi İnovasyon Programı’nı hayata geçirdik. Bu programla kurum dışındaki girişimcileri de kurum içinden çıkan fikir ve girişimleri de destekliyoruz.”
GLOBAL OLUMSUZLUKLAR
Dijital gelişmelerin dışında yöneticilerin uykularını kaçıran konuların ortak noktası makroekonomik konjonktür... FED’in faiz kararları, Avrupa bankalarının durumu, Çin ekonomisinin seyri bu sorunların başında gösteriliyor. İnşaat sektörünü değerlendiren Nef İcra Kurulu Başkanı Erden Timur, “Türkiye dışa açık ekonomik yapısı, uluslararası ilişkileri ve coğrafi konumu gibi özellikleriyle pek çok ülkeye göre global konjonktürden hızla ve yoğun olarak etkilenmeye açık” diyor. Riskleri kaldırmanın mümkün olmadığını, bu yüzden olumsuz etkilerin artarak devam edeceğini belirtiyor. Pegasus’un CEO’su Mehmet Nane de kendini endişelendiren konunun “belirsizlik” olduğunu söylüyor. Türkiye’nin dinamikleri dışında gelişen olayların olumsuz etki gösterdiğini ifade eden Nane, “Temel kaygımız, ülkemiz dışında çevre ülkelerdeki gelişmeler. Kontrolümüz dışında gelişen olayları öngöremiyor ve önlem alamıyoruz. Olaylar geliştikçe ona göre politika izliyoruz. Ancak kontrolü bizim elimizde olan olaylar için aksiyon alabiliyoruz. Dijitalleşme konusu bizim elimizde ve Pegasus olarak dijitalleşmeyi Türkiye’nin çok önünde yaşayan bir şirketiz. Örneğin satışlarımızın yüzde 63’ünü online kanallardan alıyoruz” diyor.~GÜVEN SIKINTISI
Perakende sektörünü ise küresel ekonomideki dalgalanma nedeniyle döviz kurunda yaşanan artışlar ve asgari ücretin yükselmesi olumsuz etkiliyor. Tüketici güveninin düşüşü ve düşük kâr marjı sorunu da perakendecilerin kabusları arasında. Ayaydın-Miroglio Grubu’nun yönetim kurulu başkanı Yalçın Ayaydın, globalde ve ülke çapında yaşanan ekonomik ve siyasi gelişmelerin, kur dalgalanmalarının, perakende sektöründe faaliyet gösteren şirketlere ciddi bir maliyet artışı olarak geri döndüğünü ifade ediyor. Bunun yanı sıra perakende sektöründe zaten var olan düşük kâr marjı probleminin bu gelişmelerle daha da derinleştiğini belirtiyor. Aldıkları önemleri ise “Bizim hedefimiz sadık ve mutlu müşteri portföyümüzü sürekli geliştirmek. Yeni lokasyonlarımızda ve dijital platformlarda müşterilerimize yenilikler sunacak, yurtdışında yeni mağazalar açacağız” sözleriyle belirtiyor. Perakende sektörü oyuncularından Terteks’in yönetim kurulu başkanı Sinan Öncel de endişe sebebi olarak makroekonomik sorunlara işaret ediyor ve şunları söylüyor: “Bölgemizde yaşanan çatışma ortamının daha geniş zemine yayılması bizi endişelendiriyor. İnsanlar, güvenlik endişesinden dolayı alışveriş noktalarına gitmek istemiyor. Bu durum satışlarımıza olumsuz yansıyor. Ayrıca döviz kurundaki dengesizlik de tüketicinin alım gücünü etkiliyor.”
Bimeks’in yönetim kurulu başkanı Murat Akgiray, şirketleri doğru yapılandırmaya ve stratejileri doğru planlamaya dikkat çekiyor. Akgiray, tecrübelerine dayanarak şunları söylüyor: “Endişe yönetmedeki en etkili yöntem, endişeye sebep olan sorunu analitik bir şekilde tespit etmektir. O zaman konjonktürel ya da sektörel konularda çıkan sorunlar uyku kaçırmaz.”
BİLGİ KİRLİLİĞİ KORKUTUYOR
Makarna sektöründe yaşanan sıkıntıları değerlendiren Barilla Türkiye, Ortadoğu ve Afrika Bölge Direktörü Güneş Karababa, Türkiye’nin özellikle durum buğdayında dışa bağımlı hale gelmesine dikkat çekiyor. Ayrıca gıda konusunda gittikçe artan yanlış bilgilendirme ve güvenilir otorite boşluğu nedeniyle tüketicilerin duydukları her şeyi genellemesi ve inanmasının da endişe yarattığını söyleyen Karababa, bu konularda aldıkları önlemleri şöyle ifade ediyor: “Hem tüketici hem tüm paydaşlarımızı daha düzenli ve geniş içerikte bilgilendirmeye çalışıyoruz. Ayrıca bu konuyu sektörel dernekler ve federasyon çatısı altında sürekli gündemde tutup gerekli önlemlerin alınmasını sağlamaya gayret gösteriyoruz. Durum buğdayında dışa bağımlı hale gelmemiz konusunda ise Türkiye’de sözleşmeli durum buğdayı üretimi yapan tek marka olduğumuzu söyleyebilirim. Biz iyi tarım uygulamaları sayesinde Türkiye ortalamasından yüzde 40-50 daha yüksek verim alıyoruz. Sözleşmeli tarım, iyi tarım uygulamaları ve durum buğdayına verilecek teşvikler sayesinde hem durum buğdayı ithalatını bitirebilir hem ülkemizde üretilen buğdayın kalitesini artırabiliriz. Bu sorunu çözebilirsek rüyalarımız, hayallerimiz gerçek olacak. Sektörümüzün stratejik önceliklerini belirlemek ve gerekli çalışmaları yapmak için sektördeki tüm paydaşlarımızla çözüm arayışına girdik.”
EN BÜYÜK RİSK
Gedik Yatırım’ın genel müdürü ve yönetim kurulu üyesi Metin Ayışık ise “Çin’de yıllık yüzde 7’nin altına düşen büyüme oranları, emtia üreticisi ülkeler ve şirketler için 2016’da en büyük risk” diyerek bu yıla ilişkin endişesini dile getiriyor. Ayışık, sektördeki yatırımcı sayısının yavaş büyümesinin de kendi adına büyük bir sıkıntı olduğunu belirtiyor ve konuyla ilgili şu analizi yapıyor: “Türkiye’de sermaye piyasaları hala üst segmente hitap eden bir sektör olarak görülüyor. Küçük yatırımcı dediğimiz tasarruf sahipleri, yatırımlarını sabit gelirli ürünler ya da altın gibi ürünlere yapmayı benimsiyor. Bunda, sermaye piyasalarının tam olarak tanıtılmamasının etkili olduğunu düşünüyorum. Bu sorunun çözümüne katkıda bulunmak için ‘Bilinçli Yatırım Seferberliği’ adıyla eğitimler başlattık. Eğitimlerde yatırımcı psikolojisi, yurtdışı piyasalar ve türev ürünler üzerinde duruyoruz.”~HAMDİ AKIN AKFEN HOLDİNG YÖNETİM KURULU BAŞKANI
“HER AN YENİ BİR ŞEY ÇIKABİLİR ENDİŞESİ VAR”
BELİRSİZLİK
En önemli sorun, belirsizlikler ve her an her yerden yeni bir şey çıkabilir endişesi. Buna önlem olarak mümkün olduğunca kuralların içinde kalmaya, tam kurumsallığı uygulamaya çalışıyoruz.
ÖNLEMLER Kanunun ya da yönetmeliklerin gösterdiğinin dışına çıkmamak ve bu konuda hata yapmamak için her birimi zorluyoruz. Güncel gelişmeleri yakinen takip ediyoruz. Devlet birimleriyle sürekli temaslarımızla tavsiyelerini alıyoruz. Yetişmiş eleman istihdam ederek geçmiş tecrübelerden yararlanıyoruz.

BEGÜMHAN DOĞAN FARALYALI DOĞAN HOLDİNG YÖNETİM KURULU BAŞKANI
“ÖNGÖREMEDİĞİMİZ BİR DÖNEMDEYİZ”
GÜVENLİK SORUNU
Türkiye’de güvenliğin olmaması ve bölgedeki sorunların gelecekte nasıl şekilleneceğini bilmememizden kaynaklanan ekonomideki öngörüsüzlüğümüz benim için en önemli sorunların başında geliyor. Aslında yıllarca bunu yaşadık, ama bir dönem ekonomide gözlenen gelişmeler öngörebilme lüksü doğurdu. Şimdi yine öngöremediğimiz bir dönemdeyiz. İNOVASYONA ODAKLANDIK Türkiye ortamı, sektörel dönüşümden daha çok güvenlik konusunda endişelenmemize yol açsa da sürdürülebilir büyüme için şirket içi inovasyon, şirket içi girişimcilik gibi konulara odaklanıyoruz ve bu konuları nasıl geliştirebileceğimiz üzerine çalışıyoruz. Bence inovasyon kültürü için biraz daha özgürlükçü ve hayal eden bir topluma, pozitif bir kültüre ihtiyacımız var. 

ABDÜLKADİR KONUKOĞLU
 “PANİĞE KAPILAN YÖNETEMEZ” 
GELİŞMELER
Türkiye’nin komşularıyla olan ilişkilerinin durumu, Ortadoğu ülkelerindeki istikrarsızlık, çatışma, gergin ortam ve terör, endişelenmemize neden oluyor. Endişeye rağmen paniğe kapılmıyoruz, çünkü paniğe kapılan yönetemez. Sağduyu ve komşularla ilişkilerin zaman içinde düzelmesiyle çözüm bulunacağını düşünüyorum.
SORUMLULUK Şirketimizin de içinde bulunduğu coğrafyadan kaynaklanan endişelerimizi dile getirdiğimi belirtmek isterim. Komşu ülkeler ve Ortadoğu ülkeleri şirketimizin öncelikli ve önemli pazarı değil. Daha çok ülkemiz, milletimiz ve kentimize duyduğum sevgi ve sorumluluktan dolayı endişelendiğimi söyleyebilirim.

TUNCAY ÖZİLHAN
“YATIRIM PERFORMANSI ZEDELENİYOR ”
GÖZLER KURDA
Siyasi, ekonomik ve toplumsal gelişmeler birbiriyle sıkı bir ilişki içinde. Herkesin kurdaki değişiklikleri sürekli takip ettiği günlere geri döndük. Bu nedenle uzun vadeli düşünmeyi zorlaştıran, yatırım kararı alma koşullarını mümkün kılmayan kurdaki oynaklığın, zayıf olan yatırım performansını daha da zedelemesi ve tüketim talebini zayıflatması riskiyle karşı karşıya kaldık.
CARİ AÇIK Türk Lirası’nın değer kaybetmesinin ihracatı olumlu etkileyeceği düşünülüyordu. Ancak Türkiye’nin yoğun ihracat yaptığı birçok ülkenin para biriminin de değer kaybetmesi sebebiyle ihracatta istenen artış gerçekleşmiyor. İthalatın ise daha pahalı hale gelmesiyle enflasyon tırmanıyor. Cari açık sorunu varlığını korumaya devam ediyor. Bu nedenle Türkiye’de cari açığı azaltacak yatırımların teşvik edilmesi gerekiyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz