2015, SEÇİMLERİN YARATTIĞI GERGİN
psikolojik ortamın yanı sıra yeniden güçlü şekilde
gündeme giren terör ve yakın coğrafyadaki
savaş konularıyla geçti. Savaştan kaçan mülteciler
ve beraberinde gelen temel insan hakları
sorunları ve bunun ekonomiye yansımaları hem Türkiye’nin
hem dünyanın gündemindeydi. Yeni hükümet, ekonomik
programını kasım sonunda açıkladı. Programda mali disiplinle
kamu harcamalarının rasyonelleştirilmesi ve AB uyum
programına verilen stratejik önem oldukça dikkat çekiyor.
Şirketler ise seçim vaadi yapılan asgari ücret artışları konusunda
hükümetin işverene omuz vermesini bekliyor. Öte
yandan global yavaşlama devam ediyor. FED’in aylardır
beklenen faiz artırım kararı sonunda gerçekleşti. Bunu takip
edecek şekilde Merkez Bankası’nın alacağı faiz kararları
da büyüme rakamlarının dikkatle izlenmesine neden olacak.
Önemli bir diğer konu olan cari açığı kontrol altına almak ise
en büyük ihracat pazarlarımızdan biri olan Rusya ile ortaya
çıkan uçak krizi sonrasında iyice zorlaştı. Beklentiler en kötünün
geride kalmış olması yönünde.
Peki, 2016 nasıl bir yıl olacak? CEO Club üyesi 146
CEO’nun katılımıyla 2016’ya dair iş dünyasının gündemini, beklentilerini ve ajandalarını ortaya koyduk. Anket sonuçlarından çıkan en önemli mesaj, Türk iş dünyasının 2016’ya “temkinli” yaklaşması oldu. CEO’ların gündeminde ise yüzde 24,8’le “sürekli iyileştirme projeleri” ve yüzde 22,6 ile “maliyet indirimi ve tasarruf” başlıkları dikkat çekiyor. Bu yıl ilk defa “kriz yönetimi” de ajandalara girdi. CEO’ların ajandalarının ilk maddesinde ise “kârlılık” ön plana çıktı. BÜYÜME 3-4 ARALIĞINDA OLACAK Uzmanlar 2016 yılında Türkiye ekonomisinin geçmiş yılların altında da olsa hala sağlıklı bir seviye olan yüzde 3 civarında bir reel büyüme yakalayabileceğini öngörüyor. CEO Profil anketine katılan CEO’lar da aynı fikirde. CEO’ların yüzde 51,4’ü 2016 yılında Türkiye’nin yüzde 3, yüzde 32,7’si ise yüzde 4 büyüyeceğini öngörüyor. Akkök Holding CEO’su Ahmet Dördüncü, yüzde 3,2 olarak tahmin ettiği büyüme oranının getireceklerini şöyle analiz ediyor: “Potansiyelin altında büyüme ortamının devamına dair farklı dinamikler söz konusu. Küresel büyüme sıkıntıları, ana ihracat pazarlarındaki devalüasyonların getirdiği sıkıntılar, iç politika istikrarının tekrar oluşturulması, tüm bunlar bu ortamı doğuruyor.” Sarkuysan Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Çaycı da ülke büyümesinin yüzde 3 olarak gerçekleşeceğini tahmin edenler arasında. Çaycı, 2016’nın 2015’e kıyasla daha olumsuz bir yıl olacağını da düşünüyor. Gülman İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Polat Gülman ise 2016’da yüzde 4 büyüme gerçekleşeceğini tahmin ediyor. Yine CEO Profil araştırmasına katılanların yüzde 46,7’si 2016’nın 2015’ten daha iyi bir yıl olacağı görüşünde. CEO’ların yüzde 35,5’i 2016’nın 2015’le aynı olacağına inanırken kötü ve çok daha kötü olacağını düşünenlerin oranı yüzde 13,1.
~KAYIPLAR YAKIN COĞRAFYADAN
2015, özellikle yakın coğrafyadaki politik ve ekonomik
risklerden dolayı oldukça zor geçti. İhracatta en önemli
pazarlar olan Suriye ve Irak’ın yanı sıra Rusya’nın kendi
krizinin üzerine eklenen uçak krizi, 2016’yı da tehdit
ediyor.
CEO Profil araştırmasına katılan CEO’lar da ihracatta
yaşadıkları en büyük kayıpların yakın coğrafyada
gerçekleştiğini ifade ediyor. CEO’ların yüzde 29,7’si en
büyük kaybı Rusya’da, yüzde 24,9’u Suriye’de, yüzde
22,3’ü Irak’ta yaşadıklarını dile getiriyor.
İnoksan Yönetim Kurulu Başkanı Vehbi Varlık,
Rusya’da yaşanan ve yaşanacak kayıpların çok önemli
olduğunu vurguluyor ve ş��yle devam ediyor: “Türk Cumhuriyetleri’nde ve Rusya’da etkindik. Bu ülkelerin ihracatımızdaki payı yüzde 20. Bu, metal sektöründe önemli bir rakam. Afrika pazarıyla çalışıyorduk. Şimdi Rusya’daki kayıpları telafi etmek için Afrika ve Ortadoğu’ya daha çok yöneleceğiz.” LC Waikiki Yönetim Kurulu Başkanı Vahap Küçük, 2016’da da bölgedeki istikrarsızlık, komşu ülkelerde yaşanan belirsizlikler, öngörülemeyen terör olaylarının ajandadaki en zorlayıcı konular olacağını söylüyor. Akkök Holding CEO’su Ahmet Dördüncü, bu çerçevede 2016’ya bakışını şöyle özetliyor: “Ortadoğu ve Rusya’da artan jeopolitik riskler söz konusu. Burada da arzu edilen, bu durumun uzun sürmemesi ve daha önce yaşananlardan farklı boyutlara çıkmaması. Planlamalarımızı bütün bunları göz önünde bulundurarak yapıyoruz.” 2015’te CEO’ları en fazla zorlayan konuların başında kurdaki dalgalanmalar geliyordu. 2016’da da CEO’ların en çok dikkat edecekleri risklerin başında kurdaki oynaklıklar geliyor. CEO Profil Araştırması’na katılan CEO’ların yüzde 23,1’i kurdaki oynaklıklara karşı önlem alacaklarını söylüyor ve “Future, swap ve opsiyon işlemlerini kullanacağız” diyorlar. CEO’ların yüzde 23’ü ise temkinli bir bütçe yapmaktan yana… Alarko Holding CEO’su Ayhan Yavrucu da dikkatini kura verenlerden. FED’in izleyeceği politikanın Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere yansımalarının çok önemli olacağını belirten Yavrucu, şöyle devam ediyor: “Gerek sermaye bulma gerek borçlanma bakımından nasıl bir atmosfer oluşacağı konusu bizi çok etkileyecek. Kurdaki dalgalanmalara karşı borçlanırken daima hangi döviz cinsinden gelirimiz varsa o cinsten borçlanmaya dikkat ediyoruz. Döviz borçlarımızı mümkün mertebe hedge etmeye çalışıyoruz.” CEO’lar kur tahminlerini FED’in faiz artırımı kararının sonrasına bıraktığı için 2016 bütçesini yapmakta oldukça zorlandı. Örneğin Ekinciler Holding Eş Başkanı Faruk Ekinci, bütçe çalışmalarının aralık ayına sarktığını söylerken, “Belirsizliğin arttığı böyle bir ortamda bütçemizi hazırlayıp gerektiğinde revize ediyoruz. Artık bütçeyi aylık güncellemek gerekiyor. Bu şekilde gelişmelere adapte oluyoruz” diyor. Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar’ın da önlem alacağı ilk 3 risk arasında kurdaki oynaklıklar ilk sırada yer alıyor. Aybar, ayrıca yatırım yaparken temkinli olacaklarını ve temkinli bir bütçeyle yola devam edeceklerini de belirtiyor. KÂRLILIK İLK SIRADA Peki CEO’ların 2016 ajandasının ilk sıralarında hangi başlıklar var? CEO Profil anketine katılan 146 CEO’nunyüzde 15,2’sinin ajandasında ilk sırada kârlılık yer alıyor. Geçen yıl CEO’ların ajandasının ilk sırasında yüzde 29,6 oranıyla sürdürülebilirlik yer alırken 2016’da sürdürülebilirlik yüzde 14,3 oranıyla 2’nci sıraya geriledi. Verimlilik de CEO’ların en önemli gündem maddelerinden biri. Bu yıl ilk olarak kriz yönetimi de CEO’ların ajandalarına girmiş durumda. CEO’ların yüzde 9,5’i kriz yönetiminin ajandalarındaki en önemli maddelerden biri olduğunu ifade ediyor. Yine büyüme, ajandaların üst sırasındaki bir diğer önemli konu. CEO’ların yüzde 9,6’sı büyümenin öneminin altını çiziyor. Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil, ajandasının en önemli maddelerini ve kârlılığın önemini şöyle açıklıyor: “Önümüzdeki yıl kârlılığın artırılması, özkaynak gelişiminin sağlanması, kredi-mevduat oranının yönetilmesi bankacıların ana gündem maddeleri olacak. Teknoloji kullanımı, verimliliğin artırılması ve dijitalleşme gibi konulara da bankalar giderek daha fazla odaklanacak. Akbank, güçlü sermayesi, yüksek aktif kalitesi, likiditesiyle ülkemizin büyümesine önemli destek vermeye devam edecek. Kurumsal, ticari, KOBİ, bireysel ve özel olmak üzere tüm müşteri segmentlerinde büyüme hedefliyoruz. Dijitalleşme ve mobil bankacılığı stratejimizin odağında tutarak altyapımızı geliştirmeye, sektöre yenilikler getirmeye devam edeceğiz.”~YATIRIMLAR SÜRECEK Mİ?
İş dünyası her ne kadar 2016’da temkinli
bütçelerle yola devam edecek olsa da
yatırımlarını durdurmayacak. Özetle dikkatli
harcayacaklar.
BCG Genel Müdürü Burak Tansan,
yeni konjonktürde hızlı hareket edenin
kazanacağı yeni bir oyundan söz ediyor.
Tansan, “Bazı şirketler değişim karşısında
‘bekle-gör’ politikasını tercih edecek.
Bizce gelecekte başarılı olacak şirketler
değişimle en az aynı hızda hareket ederek
stratejilerini dinamik olarak adapte
edebilen şirketler olacak” diyor.
CEO Profil anketine katılan CEO’ların
yüzde 8,3’ü 200 milyon dolar ve üzerinde yatırım yapacağını
açıkladı. CEO’ların çoğunluğu yani her 4 CEO’dan
1’i ise 2016’da yatırımlarının miktarını 1-5 milyon dolar
arasında tutacak. Yine 10-50 milyon dolar arasında yatırım
yapacakların oranı yüzde 24 iken, CEO’ların yüzde
22,2’si 5-10 milyon dolar arasında bir yatırım bütçesi
oluşturdu.
Polisan Holding CEO’su Erol Mizrahi, 2016’da gerekli
maliyet tedbirlerini ve yatırım harcamalarını gerçekleştirerek
kârlı büyümelerini sürdüreceklerini belirtiyor. Yatırım kararlarını her zaman değiştirmek ya da askıya almak seçeneklerinin olduğunu belirten Mizrahi şöyle devam ediyor: “Özellikle ekonomide tansiyonun yüksek olduğu zamanlarda yaptığımız reklam, sadakat ya da yatırım harcamalarının uzun vadede olumlu geri dönüşlerini aldık. İşler iyi giderken değil de zorlu ortamlarda yapılan atılımların kıymetinin bilincindeyiz. Bizi rakiplerimizden ayıran unsur, manevra kabiliyetimiz.”
BURAK TANSAN / BCG GENEL MÜDÜRÜ VE YÖNETİCİ ORTAĞI AJANDADAKİ GLOBAL BAŞLIKLAR
İHRACAT STRATEJİSİ Rusya ile yaşanan gelişmeler nedeniyle cari açığı kontrol altına almak daha da zorlaştı. Rusya, “2023 yılı 500 milyar dolar ihracat hedefi stratejik planı” çalışmasında 24 sektörle en fazla sayıda sektör tarafından hedef alınan pazar konumundaydı. Rusya ile ekonomik ilişkilerde kalıcı bir değişiklik, Türkiye’nin ihracat stratejisini de yeniden gözden geçirmesini gerektirebilir. Gümrük Birliği’nin kapsamının genişletilmesi de Türkiye için eskiden olduğundan da önemli bir noktaya gelmiş durumda. ÇİN VE ABD Dünya ekonomisindeki son konjonktürel durum coğrafyalar bazında oldukça büyük farklılıklar ve etkileşimler içeriyor. Çin’in yatırım temelli büyümeden tüketim temelli büyümeye geçişinin ne kadar sağlıklı ve hızlı olacağı önemli. ABD ekonomisindeki toparlanmanın dünyadaki büyümeyi destekleyecek kadar güçlü olup olmadığı merak konusu. FED kararları kapsamında yeniden şekillenen sermaye akışlarının gelişmekte olan ülke ekonomilerine etkisini izleyeceğiz. SIKIŞANLAR Avrupa’da güçlü desteklere rağmen istenilen seviyelere gelmeyen büyümesinin ne şekilde gelişeceği de oldukça yakından takip edilecek. Gelişmekte olan ülkelerin, Çin’in azalan talebi, ABD’deki büyüme ile ABD’ye geri dönen sermaye yatırımlarıyla iki yönden sıkışmaları ve bu zorlukla nasıl başa çıkacakları da çözülmeyi bekleyen sorunlar arasında.
AHMET DÖRDÜNCÜ / AKKÖK HOLDİNG CEO’SU
“ORGANİK VE İNORGANİK YOLLA BÜYÜYECEĞİZ”
SATIN ALMA SÜRECEK 2016 yılında özellikle kimya ve gayrimenkul alanında yapacağımız satın almalarla organik ve inorganik büyümeyi hedefliyoruz. 2016 yılında 250 milyon dolar yatırım planlıyoruz. Gizem Frit’i Ak-Kim Kimya bünyesine kattık. Başarılı bir alım gerçekleştiren Ak-Kim Kimya’nın 1 milyar dolar ciro hedefine ulaşması için bu yıl da bir veya iki şirketi bünyemize katmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İHRACATA KATMA DEĞER Ülkemizin kimya ithalat açığının kapatılmasına katkı sağlayacak daha katma değerli ürünleri üretmeye devam ediyoruz. Downstream ürünlere yönelmek için de Ak-Kim Kimya bünyesinde AR-GE çalışmalarını sürdürüyoruz. Su konusu, grubumuz için en önemli. Su arıtma konusunda hem kimyasallar, hem membrane alanında yaptığımız yatırımların 2016’da meyvesini almaya başlayacağız. YENİ PROJELER DowAksa, Ford ile birlikte karbon elyaf projesine başladı. Gayrimenkul alanında Akiş GYO, cadde mağazacılık yatırımlarına ve konut projesi geliştirme çalışmalarına devam ediyor. Akenerji’de önceliğimiz piyasa dinamiklerini göz önünde bulundurarak var olan santrallerimizi optimum şekilde işletmek. SEDAŞ tarafında ise çevreye zarar vermeden, enerjinin ticari ve teknik kalitesini en üst sınırda sağlanması için altyapı çalışmalarına ağırlık vererek ilerliyoruz. Sepaş Enerji, çalışma alanını her geçen gün genişletiyor. Aktek Bilişim hem iç hem dış girişimcilere destek olmak için Aktek Garage Projesi’ni başlattı. ~ÖMER YÜNGÜL / ZORLU HOLDİNG CEO’SU
“RİSKLERİ FIRSATA ÇEVİRECEĞİZ”
ORTADAN KALDIRAMIYORSAN
YÖNET
Riskleri ortadan kaldırmak gibi
bir şansımız yok, ancak yönetebiliriz.
Maddi kaynaklar, ülke değerleri ve
insan kaynağı olmak üzere 3 farklı
kaynağımız var. Biz de bu üç kaynağı çok
iyi değerlendirerek riskleri yönetiyor ve
krizleri uzun dönemli fırsata çeviriyoruz.
ÜÇ RİSK ÖNEMLİ
2016 yılı için dış
kaynaklı üç risk var: FED’in faiz artırım
sürecine piyasaların vereceği tepkiler,
dış finansman imkanının daralması
ve bölgesel politik istikrarsızlıklar…
Grup olarak yaptığımız başarılı
işlerle kredibilitemizi her geçen gün
yükseltiyoruz. Zorlu Enerji’nin kısa bir süre önce Türkiye’nin önde gelen dört
bankası ile 815 milyon dolar değerinde özel bir kredi anlaşması imzalaması
bunun en büyük göstergesi. YATIRIMA DEVAM
27 bine yaklaşan bir istihdamımız var. 2016 yılında yüzde 6 civarında istihdam artışı öngörüyoruz. Yatırım harcamalarımız 250 milyon dolardan aşağı olmayacak. 2015 yatırımlarımızın meyvesini almaya başladığımız bir yıl oldu. 2016’da mevcut faaliyet alanlarımızdaki yatırımlarımızı derinleştirmeye devam edeceğiz. STRATEJİK YATIRIMLAR
Avrupa pazarıyla ilgili Vestel’in Sharp ile yaptığı anlaşmadan sonra bu yıl da İspanyol telekom şirketi Telefonica de Espana ile internet tabanlı televizyon üretimi için proje planlıyoruz. Güney Amerika ve Afrika gibi pazarlar için raştırmalarımız sürüyor. Türkiye pazarında farklı faaliyet alanlarında yaptığımız yatırımlarla pazar payımız yüzde 29’u aşmış bulunuyor. Bu stratejik yaklaşımımızı güçlendirerek olası risklere karşı daha dirençli olacağız.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?