Odakta insan var

İtibar ligine girmekte büyük önem taşıyan insan odaklı yaklaşımı benimseyen şirketlere bu anlamdaki stratejilerini sorduk…

16.01.2020 12:28:000
Paylaş Tweet Paylaş
Odakta insan var

Nil Dumansızoğlu 

ndumansizoglu@capital.com.tr

Capital Dergisi’nin bu yıl 19’uncu kez gerçekleştirdiği İş Dünyası’nın En Beğenilen Şirketleri Araştırması’nda yer alan şirketler, değerler tanımlayarak bu değerleri iş süreçlerine taşıyan, tüm çalışanlar adına mükemmel bir iş yeri yaratmayı hedefleyen stratejileriyle ön plana çıkıyor. “En beğenilen” olmak ya da listedeki yerini sağlamlaştırmak isteyen şirketler ise dijitalleşme, Ar-Ge, inovasyon konularında yaptıkları çalışmalarla fark yaratsa da “her şeyden önce insan” felsefesini benimsiyor. İtibar ligine girmekte büyük önem taşıyan insan odaklı yaklaşımı benimseyen şirketlere bu anlamdaki stratejilerini sorduk…

MURAT YILDIRAN / POLİSAN HOLDİNG CEO’SU 

“BİZİM İÇİN DAİMA DAHASI GELECEK” 

“Hayalleri babasının manifatura dükkanına sığmayan Sayın Necmettin Bitlis’in tekstil işiyle temellerini attığı ve kimya sanayinin çeşitli kollarına hizmet veren 55 yıllık bir tecrübeye sahibiz. Yunanistan’dan Fas’a uzanan yatırımlarımız, dünyanın lider şirketleriyle ortaklıklarımızla daima gücümüze güç, bu toprakların rengine renk katarak geldik bugünlere. Motivasyonumuz, bu sağlam temeller üzerinde, global alanda bilinir bir marka olarak ve daha da güçlenerek büyümek. Önümüzdeki yıllarda holding ve tüm grup şirketlerimizi, Türkiye’nin En Beğenilen Şirketleri arasında görmeyi hedefliyoruz. Çünkü bizim için daima dahası gelecek. Boya, kimya, liman faaliyetlerimiz ve varlıklarımızla muazzam bir büyüme potansiyeline sahibiz. Yaptığımız işin merkezindeki insan kaynağımızın kalitesi ve davranış şekilleri asıl olan. Beraberinde tedarikçilerimiz, iş ortaklarımız, çalışanlarımız, müşterilerimiz, faaliyet alanımızda etkilediğimiz popülasyon ve nihayetinde hissedarlarımıza sağladığımız katma değeri, yani tüm paydaşlarımızın faydasını maksimize etmek nihai hedefimiz. Geçen yıl temelleri atılan ve benim de 1 Ekim itibarıyla CEO ve yönetim kurulu üyesi olarak görev aldığım yeni yapımız, yönetim kurulu başkanımız Emin Bitlis’in ‘Geleceğin Polisanı’nı inşa etme vizyonuyla yola çıktı. Bu kapsamda, grup şirketlerimizin yönetim kurullarında ağırlıklı olarak profesyonellerin yer aldığı bir yapı oluşturduk. İnsan kaynağımız alanında yalın, belirsizlikte inisiyatif alabilen, daha çevik düşünen bir yapıya evrilerek verimliliği artırmak üzere takım çalışmasının önemini ve her çalışanın kendi işinin patronu olduğu bilincini vurguluyoruz. 

Finansal açıdan, nakit yönetimine her zamankinden daha fazla önem veriyoruz. Hem çalışma sermayesi yönetimi hem katma değerli ürünler geliştirmek adına inovasyon, Ar-Ge ve dijitalleşme alanında yapabileceklerimizi değerlendiriyoruz. Dijitalleşmeye, veri analizi yaparak verimliliğimizi artıracak bir unsur olmanın ötesinde önem veriyoruz. Arzumuz, dijitalleşmeyi, kimya endüstrisindeki değer zinciri açısından son kullanıcının talebini etkileyebilecek ve müşterilerimiz için değer yarattığımız iş modellerini değiştirebilecek bir unsur olarak konumlandırmak. Globalleşme yolunda bir şirket olarak kimya alanındaki yıkıcı yenilikler de radarımızda.” 

UMUT ZENAR / AKÇANSA CEO’SU 

“ÇALIŞANLARIMIZA YATIRIM YAPIYORUZ”

“Akçansa olarak Türkiye’nin en önemli projelerinde geniş ürün portföyüyle çözüm ortağı olarak yer alıyoruz. İnovasyonu çimento sektörüne taşıyarak üretimden pazarlamaya kadar kendimizi tüm iş süreçlerinde sürekli yeniliyor ve büyük altyapı projelerine imza atıyoruz. Hayata geçirdiğimiz ve sektörde öncülük ettiğimiz birçok projemiz var. Bunun yanında vizyoner bir liderlik anlayışının var olduğu, gelişime odaklanmış, tüm çalışanlar için anlamlı iş ve mutlu bir çalışma ortamı sunan bir şirket iklimi oluşturuyoruz. 2030 sürdürülebilirlik hedeflerimizi, ekonomik güç ve inovasyon, iş sağlığı ve güvenliğinde mükemmeliyeti sağlama, çevresel ayak izimizi azaltma, döngüsel ekonomi sağlama, iyi bir komşu olma ve şeffaflık üzerine kurguladık. Tüm bunlar bir araya geldiğinde başarı kaçınılmaz oluyor. İşimizin odağına her zaman insanı koyuyoruz. Akçansa insan odaklı yönetim kültürü ve çalışanına yaptığı yatırımlarla uluslararası insan yönetimi ve gelişim standardı olan Investors In People tarafından Türkiye’de ilk yeni nesil ‘Altın Standart’ ile değerlendirildi. Ulusal ve uluslararası değerlendiricilerin yaptığı süreç ve saha incelemeleri, tüm çalışan gruplarımızla birebir görüşmeler sonrasında 75 ülkede tanınan ve 685 sanayi şirketiyle yapılan karşılaştırma sonucunda, IIP sürecini başarıyla tamamladık ve Altın Standart’la değerlendirildik. Bu sonuç, esas başarının birbirine inanan, güvenen ekiplerle olabileceğini gösterdi. İnsana değer veren yaklaşımımız, müşterilerimizin tüm taleplerini karşılayacak ürünler ve çözümler üretirken sektörümüzün dijital dönüşümüne yön verecek uygulamalara da imza atıyoruz. Dijitalleşmeyi tüm iş süreçlerimize dahil etmeyi hedefliyoruz. Dünyaya örnek olacak projeler üzerine çalışıyoruz. Tüm fabrikalarımızı en üst dijital çözümlerle donatıyoruz. Hedefimiz, Türkiye’de fabrikalarımızda uygulayacağımız bu dijital çözümleri dünyadaki çimento üreticilerine ulaştırmak. Şimdiye kadar gerçekleştirdiğimiz çalışmaların temelini sürdürülebilirlik oluşturuyor. Sektörüne yön veren bir şirket olarak yatırımlarımızı bu alana yönlendiriyoruz. Gerçekleştirdiğimiz projelerin de devamlılığını sağlayarak gücümüze güç katmayı hedefliyoruz.” 

ANDAÇ GÜNSOY / POLONEZ GENEL MÜDÜRÜ 

“MÜŞTERİNİN SESİNİ DİNLİYORUZ” 

“En beğenilen marka olmamızdaki başarının temelinde; kaliteden ödün vermemek, müşterilerimizi tanımak, seslerine kulak vermek ve yaptığı işe gönül vermiş Polonez çalışanlarının özverisi bulunuyor. İşimize göstermiş olduğumuz hassasiyet, bizi en beğenilen marka olma yolculuğunda yukarılara taşıdı. Yarım asrı geçkin bir süredir bu işi yapıyoruz. Uzmanlık alanımızı her zaman koruduk. Bu alanda en iyisi olmaya odaklandık. Bunun için de teknolojinin ve müşterimizin yakın takipçisi olduk. Ar-Ge’ye yatırım yaptık. Değişen beslenme alışkanlıklarındaki yeni ihtiyaçları gözlemledik. Buna bağlı olarak inovatif ve fonksiyonel gıdaların çeşitliliğini artırdık. Ürün gamımızı geliştirdik ve geliştirmeye de devam ediyoruz. Polonez Fit Yaşam ve Polonez Glutensiz bu anlayışın ürünleri oldu. Özetle Polonez markasını geleceğe taşımak için sürekli çalışıyor ve üretiyoruz. Geleneksel ama gelecek vizyonuyla hareket ederek tükettikçe azalan ürünlere değil, tükettikçe kalplerde daha çok yer eden marka olmaya yatırım yaptık. Bütün bu süreçte yanımızda olan Polonez Ailesine, bize sofralarında yer açan müşterilerimize teşekkürlerimizi sunuyoruz.” 

AHMET ZEYTİNOĞLU / SODEXO TÜRKİYE CEO’SU 

“BAŞARI, MUTLU ÇALIŞANLA MÜMKÜN OLUR” 

“Sodexo olarak hizmet verdiğimiz 67 ülkede sürdürülebilirliği göz önünde bulundurarak global tecrübemizi yerel bilgimiz ve iş gücümüzle çeşitlendiriyoruz. En önemli hedefimiz, bulunduğumuz ülkeye ve çalışanlarımıza katkı sağlamak. Türkiye’de tedarik zincirimizi yüzde 100 yerel kaynak kullanarak yönetiyoruz ve yerel üretimi destekliyoruz. Çeşitlilik ve eşitlik ilkeleri İK süreçlerimizin temelinde yer alıyor. Çalışanlarımız için ‘Sosyal Asansör’ olmayı hedefliyoruz ve bu hedefle yoğun eğitim programlarıyla kariyerlerini destekliyor, yetenekli oldukları alanlara yönlendirerek hem verimliliği hem çalışan mutluluğunu artırıyoruz. İş ortaklarımızın yaşam kalitelerini yükseltmenin ancak mutlu çalışanlarla mümkün olabileceğine inanıyoruz. Bu kapsamda yaptığımız çalışmaların başarısını, ‘Aon Global Best Employers’ araştırmasında ‘Best Employer’ (En İyi İşyeri) unvanını 2 kez alarak kanıtladık. Bütün bunları yaparken sosyal sorumluluklarımızı da unutmuyoruz. 2016 yılından bu yana devam eden ‘Gelecek Atölyeleri’ projemizle Türkiye genelinde açtığımız atölyelerle eğitime destek oluyor, öğrencilerin uygulamalı derslerde kullanacakları tüm hammaddeleri sağlıyor, öğrencilerimize Sodexo çatısı altında staj ve istihdam fırsatı sunuyoruz.” 

MUHAMMET NEZİF EMEK / BEREKET DÖNER CEO’SU 

“AİDİYET DUYGUSUNU GELİŞTİRDİK” 

“En üst düzey yöneticisinden mavi yakalı personeline kadar tüm çalışanların Bereket Döner’i sahiplendiği bir iş çalışma ortamını kurmak yıllarımızı aldı. Çalışanlarımızın heyecanını, üretim sürecinin her aşamasında anlık hedefler yerine uzun vadeli sürdürülebilirliğe uygun planlamayla bütünleştirmek öncelikli görevimiz oldu. Çalışanlarımızın keyif almasını ve şirketi ailesi gibi görmelerini sağlayarak aidiyet duygusunu geliştirdik. Biz tüm çalışanlarımıza sürekli yatırım yaparak kişisel gelişimine katkıda bulunuyoruz. Şeffaf ve profesyonel bir yönetim işleyişiyle önceliğimizi insan odaklı yatırımlarla yapıyoruz. İş ortaklarımız Bereket Döner ailesinin bir parçası. Tüm paydaşlarımızı bünyemize alırken üretim tesislerimizi mutlaka tanıtıyoruz, onları üretimin her aşamasını anlatarak gezdiriyoruz. Şeffaf, güvene dayalı bir iletişim dili geliştiriyoruz. Bereket Döner, müşteri memnuniyetine yüksek özen gösteren bir marka. Yaklaşık 695 bin müşteriyle telefon görüşmesi yapılırken bu görüşmelerin süresi 12 bin 100 saate ulaştı. Bereket Döner’e e-posta aracılığıyla ulaşan 12 bin 100 kişiye ise e-posta yoluyla cevap verildi. Sosyal medyanın olmazsa olmaz mecralarında hakkımızda yapılan yorumlar özenle takip edildi. Sosyal sorumluluk projelerimiz ve içerisinde insan odaklı olan tüm çalışmalarımızın sonucunda, Türk dönerinin dünyadaki sözcüsü ve savunucusu vizyonumuzla Türkiye’nin en değerli markaları arasında yer alıyoruz.” 

EROL TOKER / ESTÉE LAUDER MARKA MÜDÜRÜ 

“ÇEŞİTLİLİĞE ÖNEM VERİYORUZ”

“Estée Lauder, 1946 yılında Bayan Estée Lauder’ın kadın girişimci ruhuyla kurulmuş bir şirket. O yıldan bugüne ikonik, yenilikçi ve sofistike ürün ve servisleri kadın tüketicilere ulaştırmış, bu yolda özellikle kadın çalışanlara ilham kaynağı olmayı başarmış bir marka. Gücünü ikonik ürünleriyle yenilikçi ve sofistike çalışma yapısından alan, her geçen gün kendini yenileyen yatırımları sayesinde kadrosunu geliştiren Estee Lauder; kapsayıcı bakış açısıyla özellikle kadınlar arasında çalışmak istenilen şirketler arasına girdi. Biz de onun vizyonunu, yaptığımız tüm çalışmalara aktarıyor, şirketimizde ve ürünlerimizde kapsayıcılık ve çeşitliliğe çok önem veriyoruz. Tüketici isteklerinin yönlendirdiği kampanyalarımızda trend belirleyen konumumuzla dijitalleşen dünyada yalnızca Türkiye’de değil, tüm dünyada öncü olmaya çalışıyoruz. Çok kanallı bakış açımız sayesinde yürüttüğümüz kampanyalarla hem online hem offline kanallarda 360 derece müşteri deneyimini önemsiyoruz. Bu sayede lüks kozmetik sektörüne her gün yeni ve sadık müşteriler katmaya çalışıyoruz. Güzellik ve moda sektörünün önde gelen isimleriyle yaptığımız iş birlikleri sayesinde Estee Lauder markasını lüks kozmetik denince akla gelen ilk marka olarak konumlandırmaya çalışıyoruz. Çalışanları olarak bizler de en az tüketicilerimiz kadar marka bağlılığına sahip olduğumuz için her platformda bu markanın bir parçası olmaktan gurur duyduğumuzu mutlulukla paylaşıyoruz.”

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz