Son 3 yıldaki büyümede özellikle kurumsal katılımın payı büyük. Sistem
başlangıcından bu yana bir türlü istenilen ivmenin yakalanamadığı
kurumsal katılımlar tarafında ciddi hareketlenme var. Yeni vergi
düzenlemesi (vesting) sonrasında sisteme katılan şirketlerin sayısı
artıyor. Halihazırda çok uluslu şirketlerin öncü olduğu tabloda, yeni
dönemde, henüz sisteme dahil olmamış yaklaşık 350 büyük şirket ve
KOBİ'ler tarafında hareketlilik bekleniyor. Bireysel Emeklilik Sistemi,
faaliyete geçtiği 2003 yılından bu yana memnun edici bir performans
gösteriyor. 2,7 milyon katılımcıya ulaşan sektörün fon büyüklüğü 15
milyar 731 milyon TL'ye yaklaşmış durumda. BES, bu performansına büyük
ölçüde bireylerin lokomotifliğinde ulaştı. Emeklilik Gözetim Merkezi'nin
açıkladığı verilere göre, sektördeki bireysel ve kurumsal katılım
oranları hala bireysel sözleşmeler lehine. Kurumsal sözleşmeler, toplam
sözleşmelerin sadece yüzde 16'sını oluşturuyor. Oysa en başından bu yana
asıl potansiyelin kurumsal tarafta olduğu konuşuluyor. Peki BES
şirketleri kurumsaldaki bu potansiyeli neden açığa çıkaramadı? AvivaSA
CEO'su Meral Eredenk, "İşveren katkılı sözleşmelerde, özelikle 2008
yılına kadar mevcut sistem hakkındaki yönetmelik, işveren katkılı
planları ve kurumların ihtiyaçlarını destekleyecek noktada değildi"
diyor. 2009 yılında gerekli düzenlemeler yapıldı ama bu kez de global
kriz beklenen büyümeyi kısıtladı. Türkiye'de kurumsal katılımın öncüleri
uluslararası şirketler, kriz nedeniyle yatırımlarına ara verdi. Ancak,
yine de geçtiğimiz yıldan bu yana dikkat çeken bir ivme yakalanmış
durumda. Yeni vergi uygulamasının (vesting) başlangıcından sonra 1 yıl
içinde kurumsal katılımcı sayısında yüzde 29 büyüme yakalandı. 2010'dan
2011'e bu oran yüzde 41'e ulaştı. Son açıklanan verilere göre sistemde
115 bin 440 işveren katkılı grup emeklilik sözleşmesi ve 595 bin 948
gruba bağlı bireysel emeklilik sözleşmesi bulunuyor. İşveren katkılı
grup emeklilik sözleşmelerinde 480 milyon 949 bin TL'nin üzerinde fon
büyüklüğüne ulaşılmış durumda. İşverenin ödemeye dahil olmadığı gruba
bağlı sözleşme türünde ise toplam fon büyüklüğü 2 milyar 873 milyon TL
düzeyinde. 500'ün yüzde 30'u sistemde
Kurumsal tarafta iki grup var. Birinci grupta çalışanlarının bireysel
emeklilik sözleşmelerini tamamen ödeyen şirketler yer alıyor. Diğer
grupta ise gruba bağlı sözleşmeler söz konusu. Burada şirketler
çalışanlarının sözleşmelerinin bir bölümünü ödüyor ya da şirket
çalışanları bir araya gelip sözleşme yapıyor. Tamamen kurum katkılı
sözleşmeler tarafında uluslararası ilaç, tütün gibi şirketler öncü.
Emeklilik şirketlerinin çalıştığı firmaların ortak bir takibini yapma
olanağı yok.~
Dolayısıyla net bir veri de yok. Ancak Capital 500'deki şirketlerin
özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir merkezli olanlarında yüzde 70
oranında kurumsal katılım olduğu tahmin ediliyor. Meral Eredenk, "Bu
oran içinde şu an çalışanları adına ödeme yapan firma sayısının yüzde
30'un altında olduğunu söyleyebiliriz" diye konuşuyor. Son 3 yıldır
vakıf, dernek ve sandıklardaki birikimlerin BES'e aktarımı gündemde.
Ancak, bunların önemli bir bölümü henüz sisteme dahil olmadı.
Dolayısıyla bu yıl da bu grup BES şirketlerinin takibinde olacak. Vakıf
Emeklilik Genel Müdürü Mehmet Bostan, "Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi
bu yıl da çok uluslu ve yabancı sermayeli şirketlerin ağırlıklı olarak
takip edileceğini ve bunun yanı sıra KOBİ çalışmalarına da ağırlık
verileceğini öngörüyoruz" diyor. Görünen o ki BES şirketleri bu yıl ve
sonrasında ilk 500 şirket arasında yer alan henüz sisteme dahil olmamış
350 büyük şirketi ve KOBİ'leri yakın takibe alacak.
Şirketlerin planı
Vakıf Emeklilik geçtiğimiz yıl iki büyük şirketle işbirliği yaptı.
İlksan ve Polsan şirketlerinin 400 bin çalışanını sisteme kattı. Vakıf
Emeklilik Genel Müdürü Mehmet Bostan, Vakıf Emeklilik portföyünün yüzde
38'inin işveren katkılı ve gruba bağlı sözleşmelerden oluştuğunu
söylüyor ve ekliyor: "Sektördeki işveren katkılı ve gruba bağlı
sözleşmelerden yüzde 17,3'ü portföyümüz içerisinde yer alıyor." AvivaSA,
kurumsal pazarda, işveren katkılı sözleşmelerde yüzde 31'lik pazar
payıyla lider. AvivaSA CEO'su Meral Eredenk, gruba bağlı bireysel
emeklilik sözleşmelerinde 2011'in son çeyreğinden başlayarak pazar
payını artırma eğiliminde olduklarını söylüyor. Eredenk, "Büyüme
stratejimiz çerçevesinde 2012 sonuna kadar, banka kanalı üzerinden ve
kanallar arası referans yoluyla kurumsal pazar payımızda büyük bir artış
yaratmayı hedefliyoruz" diyor. Anadolu Hayat Emeklilik Genel Müdürü
Mete Uğurlu, işveren katkısı içeren grup emeklilik planlarının yeni
dönemde sistemdeki büyümenin lokomotifi olacağını söylüyor. Anadolu
Hayat'ın toplam 147 bin 535 adet kurumsal sözleşmesi var. Uğurlu, yeni
dönemde daha çok şirketi sisteme katarak kurumsal pazardaki pazar
paylarını artıracaklarını söylüyor. Garanti Emeklilik'in ise grup
planlarında 153 bin sözleşmesi var. Yüzde 25,7 pazar payıyla pazarda
lider konumda. Garanti'nin portföyünün sözleşme bazında yüzde 26,3'ü,
yatırıma yönlendirilen katkı payında ise yüzde 28,6'sı grup planlarından
geliyor. Sadece işveren katkılı planlarda bu oranlar yüzde 2,3 ve yüzde
1,7 düzeyinde. Garanti Emeklilik Genel Müdürü Erhan Adalı, "Sektörün
geleceğinin kurumsal işlerde olduğunu düşünüyoruz ve bu paralelde
önümüzdeki dönemde toplam portföyümüzün içindeki kurumsal işlerimizin
ağırlıklarını artırmayı planlıyoruz" diye konuşuyor.
Yeni dönem ne getirecek?
Gelişmiş ülkelerde toplam fonlarının yarısından çoğunu kurumsal katkılı
fonlar oluşturuyor. Bu da Türkiye'nin önünde uzun bir yol olduğu
anlamına geliyor. Vakıf Emeklilik Genel Müdürü Mehmet Bostan, "Yasal
düzenlemelerin tamamlanması ve şirketlerin insan kaynakları
politikalarında insana yatırım bilincinin yerleşmesiyle kurumsal
katılımdaki gelişim, sisteme ciddi bir fon büyüklüğü sağlayabilir"
diyor. Anadolu Hayat Genel Müdürü Mete Uğurlu, halihazırda çok uluslu
şirketlerin sisteme olan ilgisinin artarak devam ettiğini söylüyor. ~
"Yerli şirketlerin ise en azından çok uluslu şirketlere benzer bir ivme
yakalamaları için zamana ihtiyaçları var" diyor. Bireysel Emeklilik
Sistemi'nin bu yıl 20 milyar TL düzeyinde bir fon büyüklüğüne ulaşması
bekleniyor. Katılımcı sayısının da 3,1 milyona çıkacağı öngörülüyor.
Meral Eredenk, bu yıl ve sonrası için şu değerlendirmeyi yapıyor:
"Gelecek dönemde büyüme getirecek 3 ana konu kurumsal katılım, yeni
yasal düzenlemeler ve çeşitlenen fonlar olacak. Kurumsal katılımda yüzde
30 büyüme bekliyoruz. Vergi teşviği beklediğimizden daha iyi gelirse
büyüme yüzde 35 olur. Fonlarla ilgili gelişim daha hızlı olursa
sistemdeki büyüme yüzde 40'a kadar gider. "
METE UĞURLU / ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK GM.
TAKİPTE HANGİ ŞİRKETLER VAR?
MEVCUT PORTFÖY
Daha çok yurtdışı merkezli, çok uluslu firmaların ya da turn-over
oranlarının yüksek olduğu ilaç, bilişim ve finans sektörlerinde faaliyet
gösteren şirketlerin çalışanları adına katkı payı ödeyerek sisteme
dâhil olduklarını görüyoruz. İşverenlerin çalışanları adına ödedikleri
katkı payı tutarları şirket bünyesinde istihdam edilen personel sayısı
ve mevzuatta belirtilen vesting süresine bağlı olarak değişkenlik
gösterebiliyor. YENİ DÖNEM PLANI
Anadolu Hayat Emeklilik olarak bu yıl hedefimizde henüz sisteme girmemiş
çok uluslu firmalar, insan kaynağına önemli yatırımların yapıldığı
otomotiv, hizmet ve hızlı tüketim sektörlerinde faaliyet gösteren
şirketler var. Bunlara ek olarak, şirket bünyemizde bulunan şirketlere
yönelik tutundurma ve derinleştirme faaliyetlerimize hız vermeyi
planlıyoruz.
MERAL EREDENK / AVIVASA CEO
KOBİ'LERİN İLGİSİ ARTTI
Son dönemde BES şirketlerinin KOBİ portföyüne önemli yatırım yaptıkları
görülüyor. Her ay onlarca KOBİ'ye sistemin sağladığı vergi ve rekabet
avantajını anlatan şirketler var. KOBİ'lerin de BES'e ilgisi artıyor.
AvivaSA CEO'su Meral Eredenk, AvivaSA'nın işveren katkılı fon
büyüklüğünde KOBİ'lerin payının yüzde 10 düzeyinde olduğunu söylüyor.
KOBİ kesiminin sisteme bakışını şöyle özetliyor: "KOBİ'lerle yaptığımız
görüşmelerde, bünyesinde profesyonel yöneticilere yer veren ve
kurumsallaşma yolunda ilerleyen firmalardan daha kolay sonuç alıyoruz.
İşveren katkılı BES uygulamalarına alışık çalışanlar, bu tip firmalara
transfer edildiklerinde bu yan faydayı talep ediyor. Buna karşılık,
KOBİ'lerde sıklıkla karşılaşılan patron tipi yönetimlerde, özellikle
yönetsel kademelerde çoğunlukla aile fertleri olduğundan ilerleme
kaydetmek daha güç oluyor."
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?