Vadede son tablo

İşte 21 sektörde vadenin son 1 yıllık görünümü ve bunun maliyeti…

14.09.2018 13:19:000
Paylaş Tweet Paylaş
Vadede son tablo

Özlem Aydın Ayvacı

[email protected]

Önde gelen işadamlarından birisi, iş dünyasında yaşanan önemli bir sıkıntıya dikkat çekerken şunları paylaşıyordu: “Türkiye pazarında vade uyuşmazlığı var ve büyük bir sıkıntıya neden oluyor. Sadece küçükler ya da orta ölçekliler değil, büyüklerde de benzer sorun yaşanıyor. Bunun ana üç nedeni var: Faizler, Kurdaki dengesizlik ve piyasalardaki güvensizlik ortamı.” Yıldız Holding’deki “borçların yeniden yapılandırılması” konusuna açıklık getiren gruptan önemli bir yönetici, sıkıntıyı aynı nedenlere bağlamış ve Capital editörüne, “Vade uyumsuzluğunu aşmaya çalışıyoruz” demişti. Yıldız Holding, 6,5 milyar dolarlık borçları için bankalarla görüşmelerine bu nedenle başlamıştı. Ardından Doğuş Grubu’nun kredi borcu yapılandırması için bankalarla görüşmeye başladığı duyuldu. Grup, dövizdeki kur farkından dolayı zarar ettiği gerekçesiyle borç yapılandırması istedi. Son olarak İtalyan Ansaldo Energia ile Ünal Aysal’ın sahibi olduğu Unit Investment NV’nin ortaklığındaki Yeni Elektrik Üretim A.Ş.’nin 2019’da bankalarla kredi yapılandırmasına gitmeye hazırlandığı öne sürüldü. Bunlar vade sorunu nedeniyle ortaya çıkan ve kamuoyuna yansıyan büyük boyutlu sorunlar… Bir de çeşitli boyutlarda çok sayıda şirketin karşı karşıya olduğu “vadelerin uzaması” ve “vade uyuşmazlığı” sorunu var. Capital, bu sorunu, çeşitli sektör ve büyüklükteki şirketler cephesinden araştırıp, sorunu etraflıca ortaya koyan bir araştırma hazırladı. İşte “vade” konusundaki son tablo: 

VADEDE REKOR DÜZEY!

Züccaciye, pek çok alt sektörü içine alan dev bir sektör. 2017 yılında sektörde vadeler 6 ay iken, 2018’de 24 aya varan uzamalar yaşanıyor. ZÜCDER Başkanı İsmail Erdoğan, 4’e katlanan vade sürelerinde yaşananları şöyle açıklıyor: “2017’de vadeler maksimum 6 aya kadardı. Şimdi 24 aya kadar uzamaya başladı.” Piyasalarda yaşanan daralma, sıkı para politikası, enflasyon, Suriye operasyonu ve döviz kur artışının vade sürelerini olumsuz etkilediğini söyleyen Erdoğan, “Nakit sıkışıklığı arttı. Yüksek faiz oranlarına rağmen banka kredilerine talepler de arttı. Kredi kotaları dolanlar ise faktoring şirketlerinden daha yüksek oranlarda kredi kullanma yoluna gitti. Bu durum maliyetlerin yükselmesine, fiyat artışlarına ve enflasyon artışına neden oldu” diyor. Yumurta ve tavukçuluk, vadelerin en fazla uzadığı bir başka sektör. Sektörde vadeler 3 kat artarak 40 günden 120 güne uzamış durumda. Keskinoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mehmet Keskinoğlu, nakit döngüsünün uzamasının doğal olarak nakit akış yönetimini sıkıntıya soktuğuna dikkat çekiyor ve ekliyor: “Kredi maliyetleri arttı. Şirketler, limit sıkıntıları nedeniyle zorunlu olarak tedarikçi vadelerini uzatmaya gidiyor. Bu, iş nakit dengesini bir ölçüde rahatlatırken aynı zamanda satın alma fiyatlarının vade uzaması nedeniyle yüzde 5-8 arasında artmasına neden oluyor. Bu durum piyasalarda mali açıdan daha güçlü olan şirketlerin lehine piyasada finans kaynaklı haksız rekabete yol açıyor.” Keskinoğlu, ayrıca piyasadaki şirketlerin vadelerin sürekli uzamasının önüne geçmek için açık hesap satış yerine evrak karşılığı yani çek, senet, teminat mektubu ile ticaretlerini sürdürmeye çalıştıklarını belirtiyor. 

OLAĞAN DIŞI GELİŞMELER

Gıda sektörünün önemli oyuncularından Mondelez Türkiye CEO’su İhsan Karagöz, “Perakende piyasasında geçmiş yıllara göre nakit akışında bir sıkışıklık gözlemliyoruz” sözleriyle önemli bir saptama yapıyor. Karagöz, şunları ekliyor: “Bu durumun hızlı tüketim sektörünün büyüme oranlarında yavaşlamaya yol açabileceğini düşünüyoruz. Özellikle küçük işletmelerde kredi ve teminat mektubu alımının zorlaşması, potansiyelin altında bir büyümeye yol açıyor.” Deri sektöründe son 10 yılda kademeli olarak vadelerde uzama olduğu dikkati çekiyor. Orjin Group’tan Lemi Tolunay, 10 yıl öncesinde ortalama vade süresinin 3 ay ila 6 ay arasında değiştiğini hatırlatıyor. Ancak, son yıllarda yaşanan sıkıntılar nedeniyle, ham deri temini, deri üretimi, ayakkabı, konfeksiyon ve saraciye kategorilerinde vade sürelerinin uzama eğilimine girdiğini söylüyor ve şunları ekliyor: “2017 yılında 10-12 ay vade uygulanırken, 2018 yılında 15-18 aylık vadelerin müşterilerce talep edildiğini ve üreticilerin hiç arzu etmemekle birlikte bu teklifleri kabul etmek zorunda kaldıklarını duyuyoruz. Sürekli borç ötelemesi, zincirleme olarak tüm reel sektörün finansal olanaklarını zorluyor.” Mobilya sektöründen de benzer haberler geliyor. MOBSAD Başkanı Nuri Gürcan, çek kullanımında, toptan satış piyasasında vadelerin son 1 yılda 10 aydan 24 aya kadar uzadığına dikkat çekiyor. Gürcan, “Tahsilatlarda aksama yaşıyoruz. İflas koruma taleplerini kötüye kullanan şirketlerin sayısı arttı. Ödemelerini vadeleri uzatarak çözemeyen önemli sayıda şirket, sektörde risk algısını büyüttü” diye konuşuyor. 

İNŞAATTA VADE 2’YE KATLANDI 

İnşaat sektöründe başlayan finansal sıkıntılar pek çok sektörü de etkiliyor. Son dönemde inşaat ve inşaat malzemeleri sektöründe vade süreleri 2’ye katlanırken, seramik ve konutta 1,7 katına çıkmış durumda. Son 1 yılda yaşanan bu değişime dair Polat Holding CEO’su Baran Demir şöyle konuşuyor: “Şu anda Türkiye’de 360 gün vade ile mal satan şirketler maalesef var. 2017 yılının 6’ncı ayından itibaren sektörde yeni yatırımların ve atıl stok miktarının artması, vadelerin artışını da beraberinde getirdi. Bu durum stok seviyesi yüksek ve yüklü miktarda satış baskısı olan şirketlerin vade enstrümanını kullanarak çok uzun vadelerle satış yapmasına yol açtı.” Demir, vadelerin uzamasının sektörde riskleri artırdığına dikkat çekiyor ve “Oluşan nakit açıklarını kapatmak amacıyla kullanılan krediler de arttı” diye konuşuyor. Konut sektöründe faaliyet gösteren Setup Yatırım’ın eş başkanı Umut Ekşi, geçen yıl vade farksız projelerini 36 ay takside kadar yayabildiklerini belirtirken, bu yıl ise taksitlerin 60 aya kadar uzadığını söylüyor. Ekşi, geçen yıl taşeronlara yapılan ödemelerinin vade süresinin 4-6 ay arasında değişirken bugün 12 aya kadar uzadığını belirtiyor. Bu uzamaları şöyle açıklıyor: “Talebin daralması ve satışların düşmesi vade ile birlikte fiyat üzerinde ciddi bir baskı oluşturdu. Giderek artan maliyetler fiyata bir türlü yansıtılamadı. Bu da özellikle kentsel dönüşümün yoğun olduğu bölgelerde iş hızını oldukça yavaşlattı. Taksit vadelerinde 60 ay ve üzeri artık maalesef çok sıradan bir hale geldi.” 

UYUŞMAZLIĞA ÖNLEM

Şirketler “vade sorununu” aşmak için çeşitli stratejiler geliştirip, önlemler almaya çalışıyor. ABC Deterjan Mali İşler Direktörü Hakan Hayırseven, şirketlerine özel yaklaşık 15-20 günlük aleyhte bir vade uyuşmazlığı yaşadıklarını söylüyor. Hayırseven, bunun azalması ya da artmaması için yaptıklarını şöyle anlatıyor: “Satış ve satın alma üzerinde devamlı bir baskımız var. Her müşterinin vade raporlarını düzenli takip ediyoruz, aşım olursa satış temsilcisi uyarılıyor. İmkan varsa bir sonraki tahsilatın daha kısa vadeli yapılması sağlanıyor. Satın alma departmanı da sürekli olarak alımlarının vadesini artırmak için çaba sarf ediyor. Fiyat pazarlığı ile birlikte vade pazarlığı da öncelikler arasında. Finans departmanı tedarikçilerin nakit akışını bozmadan anlaşmalı vadenin de üstüne çıkabiliyor.” Saat&Saat Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Kaya, saat sektöründe vadelerin son 1 yılda değişmediğini ve 180 gün düzeyinde seyrettiğini belirtiyor ve “2018’de vadeleri geri çekmeye çalışıyoruz” diyor. Saat&Saat Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Kaya, vade uyuşmazlığına nasıl önlem aldıklarını şöyle anlatıyor: “Nakit akış planlarımızı yıllık yapıyoruz. Yılın hangi ayında muhtemel nakit akışı sorunu olabilecekse önceden uyumsuzlukları görerek kredi, satış, perakende politikamızda önlemlerimizi alıyoruz. İhtiyati olarak banka mevcudumuzda yedek nakit bulundurarak olası krizlere karşı önlem alıyoruz.” Kiğılı CEO’su Hilal Suerdem ise vade uyuşmazlığı sorununu nasıl aştıkları hakkında “Satış planlamalarımızı yıllık yaparak bir nakit akış tablosu oluşturduk. Satın almalarımızı, ödemelerimizi ve yatırımlarımızı bu hesaba göre yapıyoruz. Böylece işlerimizi mali sıkıntıya veya kredi talebine düşmeden yürütüyoruz” diyor. Teksüt Satış ve Pazarlama Direktörü Murat Keleş ise konu uyuşmazlık aşamasına gelmeden, teminat, doğrudan borçlandırma sistemi, risk analizleri gibi önlemleri değerlendirdiklerini ifade ediyor.

~


GÖKHAN SIĞIN BSH TÜRKİYE CEO'SU
BEYAZ EŞYADA 30 GÜNLÜK ARTIŞA VAR

SON 1 YIL 
Bayilerimizin alım vadelerinde geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık 30 günlük artışlar yaşanıyor. Geçen yıl ÖTV indirimi teşvikiyle sektörde önemli canlılık yaşandı. Satışların yüksek olduğu bu dönemde bayilerin vadeli alım trendlerinde değişiklik gözlenmediği gibi zaman zaman ortalama vadelerde düşme eğilimi yönünde de tespitlerimiz olmuştu.
ŞİMDİLİK OLAĞAN Sektörde bu yılın ilk aylarının doğal olarak geçen yıldan daha durağan geçeceği beklentisi vardı. Bu beklenti gerçekleşti. BSH olarak plan ve bütçelerimizi de bu projeksiyona göre oluşturduk. Nihai tüketici taleplerinde düşüş trendi otomatik olarak bayi alım vadelerini de etkiledi ve bayiler de tedbirli davranma adına alım vadelerini küçük ölçeklerde artırdı. Ancak bu artışlar şimdilik olağan dışı boyutlarda gözükmüyor.



ÖZLEM ÖZÜNER EULER HERMES TÜRKİYE CEO
TÜRKİYE'DE SEKTÖREL OYNAKLIK YÜKSEK

5 YILDAN SONRA İLK KEZ
Alacak tahsil sürelerindeki vadelerin küresel ortalaması, 2016 yılına göre 2 günlük artışla 2017 yılında 66 gün olarak gerçekleşti. Sektörler ve ülkeler arası vadelerde kayda değer farklılık olmakla birlikte, 2012-2016 arası istikrarlı bir görünüm sergileyen tahsil süresi, 5 yılın ardından ilk kez yükselişe geçti.
BÜYÜME ETKİSİ Burada üzerinde durulması gereken nokta, tahsilat sürelerindeki vade ile küresel büyüme arasındaki yakın ilişki. Küresel ekonomik krizin etkisini hissettirdiği 2008 döneminde büyüme daralırken, vadeler de 60 güne kadar geriledi. 2016 sonrası özellikle gelişmiş ekonomilerin büyüme oranlarındaki toparlanma beklentisi, ödeme davranışlarında da bir rahatlama getirmiş ve ortalama vadelerin 2 gün yükselmesine neden oldu.
TÜRKİYE’NİN FARKI Türkiye’de vadeler, 2017 yılında küresel ortalamanın üzerinde, 3 gün artış kaydetti ve 83 güne ulaştı. Türkiye’de vade görünümünün olumsuz yanı, gün sayısındaki artıştan çok, sektörler arası dağılımın ülke ortalamasından kayda değer farklılık göstermesidir. İstikrarlı ekonomilerde sektörlerdeki vade süresi, ülke ortalamasına çok yakınken, Türkiye’de maalesef daha oynak bir görünüm sergiliyor. İnşaat, elektronik ve teknoloji ürünleri 4 ay üzeri vade ile sektörlerde başı çekerken; perakende, ulaşım ve metal sektörleri vadelerin en kısa olduğu sektörler olarak öne çıkıyor.




SEKTÖRLERDE NELER YAŞANIYOR?

ÖMER TAVİLOĞLU / Mudo CEO: 
Perakende sektöründe alım tarafında 150 güne varan vadeler artık ‘Yeni normal’ oldu. Daha önce 90 gün düzeyinde olduğunu söylemek mümkün. Biz de 2015’den beri böyle çalışıyoruz. Sektör alt kümelerinde 240 - 300 gün civarı vadeler de olduğunu biliyorum. Ancak biz o vadelere, fiyata etkisi endişesiyle çıkmamayı tercih ediyoruz.
GAMZE ÇUHADAROĞLU Danone Türkiye CEO: Satın almalarımız açısından tedarikçilerimizin kendi vadelerinde giderek daha hassaslaştığını ve mümkün oldukça vadelerini kısaltmaya çalıştıklarını görüyoruz. Kendi tahsilatlarımız tarafında ise geleneksel kanalda müşteri çeklerinde ek 3 aya kadar bir artış var.
SAMİ KARİYO / Penti Yönetim Kurulu Başkanı: Finansman imkanlarıyla ilgili belirli limitlerin olması nedeniyle piyasada bir çok firma tedarikçisi kanalı ile borçlanmaya yani işletme sermayesinden faydalanmaya çalıştı. Dolayısıyla vadeleri de uzatacak bir durumun ortaya çıkması söz konusu oldu.
YUSUF ÖZTÜRK / Öztürk Holding Başkanı: İnşaat sektöründe eçtiğimiz yıllara göre vadeler aşırı uzun ve ödeme güçlükleri mevcut. İnşaat projelerinin malzeme tedarik zincirini ele alırsak geçen yıl 60-90 gün olan vadeler bu yıl 150-180 güne çıktı.
HAYRETTİN ÇAYCI / Sarkuysan Yönetim Kurulu Başkanı: Sektörde vadeler geçen yıllarda 120 güne kadar çıkmıştı. Ancak biz 90 günü aşmamaya gayret ettik. Bizde vade 2017’de ortalama 70 gün idi, 2018’de 60 güne çekiyoruz. Vade uyumsuzluğunu ise “hedge” yaparak aşmaya çalışıyoruz.
DAVUT DOĞAN / Doğtaş Yönetim Kurulu Başkanı: Bizim sektörde toptanda vadeler doğrudan 3-4 ve 5 aylık çeklerle yapılıyor. Ancak, genelde bayiler, alımlarının yüzde 70’ini peşin alıyor. Böyle baktığımızda son dönemde ciddi bir değişiklik olmadı.



HADİ KARASU / TÜRKİYE GİYİM SANAYİCİLERİ DERNEĞİ BŞK.
VADE UYUŞMAZLIĞI 3 ARAÇLA AÇILDI

İKİ EĞİLİM
Son 1 yıl içinde iki önemli eğilim var. İlki ihracatçıların satış öncesi ve sonrası alacaklarında tedirginlikler ortaya çıktı. 2016 yılında yaşanan olayların etkisiyle Türkiye’den tedarik, riskli görülmeye başlandı ve peşinatlar ortadan kalktı. Ancak geçen süre içinde bu endişe ortadan kalktı. İkinci olaraksa yurt dışından ithal edilen hazır giyim ürünlerine konulan ek vergiler ve döviz kurlarındaki artışlarla Türk perakende markaları tedariklerini büyük ölçüde yurt içine kaydırdı. Artan rekabet tedarikte peşin ödeme gibi farklı eğilimleri ortaya çıkardı.
MALİYETLER YUKARI İlk eğilim sektördeki şirketlerde sevk öncesi işletme sermayesi ihtiyacını artırdı. Ancak bu süreçte devreye Eximbank’ın yeni olanakları ile Merkez Bankası reeskont kredi olanakları girdi. Böylece şirketler bu süreci kaynak ve maliyet olarak en az sıkıntıyla atlatabildi. Yurt içinde üretim için yaşanan rekabet ise üretim maliyetlerini artırıyor. Oluşan kapasite yetersizliği ile artan talep üretim maliyetlerini yukarı itiyor.
KGF, REESKONT, VADE Hazır giyim sektörü son 1 yıl içinde ortaya çıkan vade uyuşmazlıklarını aşabilmek için üç önemli araç kullandı. Bunlardan ilki KGF ile kısa vadeli ve rotatif kredilerin 1 yıl ödemesiz 5 yıl vadeli hale çevrilmesiyle şirketler nefes aldı. İkincisi vade uyuşmazlıkları ile ortaya çıkan nakit ihtiyacı için Eximbank ve Merkez Bankası reeskont kredileri kullanıldı. Üçüncü olarak ise şirketler oluşan nakit açığını kapatabilmek için ödeme vadelerini uzattı.



1 MİLYON TL’LİK GECİKMENİN AYLIK FATURASI

SERAMİK: 
NG Seramik Yönetim Kurulu Başkanı Nafi Güral, seramik sektöründe 1 milyon TL’lik vade uzamasının şirkete yıllık maliyetinin 135-160 bin TL arasında olduğunu söylüyor.
GİYİM: Penti Çorap Yönetim Kurulu Başkanı Sami Kariyo’ya göre, bu miktarda vade uzamasının sektöre aylık maliyeti 10-12 bin TL düzeyinde gerçekleşebiliyor.
METAL İŞLEME: Sarkuysan Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Çaycı, “Bizim sektörümüzde 1 milyon liralık bir vade uzamasının şirketlere aylık maliyeti bugün için 16 bin TL” diye bilgi veriyor.
MOBİLYA: Linea Decor Pazarlama Direktörü İpek Çobanoğlu, vadedeki 1 aylık uzamanın sektörlerindeki maliyetinin yüzde 1,2 olduğunu paylaşıyor.
GIDA: İsminin açıklanmasını istemeyen bir CEO, bu sektörde aylık vade uzama maliyetinin 15 bin TL’ye kadar ulaşabildiğine dikkat çekiyor.
UN ÜRETİMİ: TUSAF Başkanı Eren Günhan Ulusoy, “Yıllık finansman maliyetini yüzde 18 olarak baz aldığımızda, aylık 15 bin TL maliyet oluştuğunu görmekteyiz” diye konuşuyor.
SÜT ÜRÜNLERİ: SETBİR Başkanı Tarık Tezel, “Şirketin kredibilitesine göre bir ayı geçmeyen bir kredi ihtiyacının maliyeti yüzde 1,25 ile yüzde 2,08 arasında değişiyor. 1 milyon TL için bir aylık maliyet 12 bin 500 TL ile 20 bin 800 TL arasında gerçekleşiyor” diyor.
SAĞLIK ÜRÜNLERİ: Otacı CEO’su Aylin Kurt’a göre, 1 milyon TL’lik vade uzamasının aylık maliyeti kendi sektörlerinde 16 bin TL düzeyinde.
EV TEKSTİLİ: Cottonbox Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Turgut, “Yıllık banka finans maliyetinin yüzde 18 olduğunu düşünürsek 1 milyon TL’nin aylık yüzde 1,5 karşılığı 15 bin TL olduğunu çok basit ve kısaca hesap edebiliriz” diyor.


Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz