Yeni kuşağın ajandası

Türkiye’nin pek çok köklü şirketinde 2’nci veya 3’üncü kuşak temsilciler ya iş başında ya da grup şirketlerinde liderliğe hazırlanıyor. Hepsinin farklı hedefi var...

24.01.2018 16:01:000
Paylaş Tweet Paylaş
Yeni kuşağın ajandası

Aslı Sözbilir

[email protected]

Türkiye’de şirketlerin neredeyse yüzde 95’i aile şirketi. Köklü aile şirketlerinde ise 2’nci ve 3’üncü kuşak temsilciler, ya işin başında ya da grup şirketlerinde hazırlık yapıyor. Hepsinin birinci kuşaktan farklı bir gündemi var. “Şirketinizin uzun vadeli hedefleri kapsamında önümüzdeki dönemde nasıl bir rol almayı düşünüyorsunuz” diye sorduğumuz genç liderlerin önemli bir bölümü şirketini uluslararası platforma çıkarmayı istiyor. Kiminin gönlünde global bir marka olmak var, kimi global yatırımlar peşinde, kimi de iş birlikleriyle büyüme planı yapıyor. Bazı yeni kuşak liderler ise kurucu değerlere bağlı kalarak şirketin kurumsal kimliğini geliştirme derdinde… Bunların yanında yeni teknolojiyle şirketini buluşturmak, iş yelpazesini çeşitlendirmek veya ana iş alanlarında güçlenmek isteyenler de var. İşte köklü aile şirketlerinin “yeni neslinin” planları:  İKİ 

LİDER NE İSTİYOR?

Yeni kuşak liderler, genelde spesifik alanlara yoğunlaşarak şirketlerini geliştirmeyi tercih ediyor. Esas Holding’in 3’üncü kuşak liderlerinden Kazım Köseoğlu, kariyerini gayrimenkul etrafında şekillendirdi. 2009’da Türkiye’ye döndü ve Esas Gayrimenkul’ün altyapısını kurmak için çalışmaya başladı. Şirketin CEO’luğunu yürüten Köseoğlu, uzun vadede özellikle Anadolu’da gayrimenkulü büyütmeye odaklanacağını söylüyor ve hedeflerini şöyle anlatıyor: “Öncelikli hedeflerimizden biri de Anadolu’da AVM’si olmayan illeri yeni alışveriş ve yaşam merkezine kavuşturmak. Bu doğrultuda benim de hedeflerimden olan, bu alışveriş ve yaşam merkezlerini şehrin sosyal buluşma noktası haline getirmek için çalışmaya devam edeceğiz.” Esas Holding’in veliahtlarından bir diğeri Fethi Kamışlı ise hazır bir sistemde çalışmak yerine hayallerinin peşinden gitmeyi tercih edenlerden... Bir süredir yeni coğrafyaları gezerek teknoloji alanındaki farklı şirketlere kişisel yatırım yapan Kamışlı, şunları söylüyor: “Her ay aile üyelerinin/ hissedarların katıldığı aile ofisi toplantılarımız oluyor. Burada genel konular üzerine birde yeni teknoloji yatırımı fırsatları hakkında konuşuyoruz. Yatırım amaçlı seyahatlerim neticesinde uzun vadedeki hedeflerimden biri, kurduğum ilişkileri Türkiye’deki start up ekosistemiyle birleştirip bir sinerji yaratmak. Bunun dışında portföyümün profesyonelce işleyen, aktif, pasif, sektörel ve coğrafi dağılımı olan bir platform haline getirmeyi planlıyorum. Kim bilir belki bir gün Esas aile ofisi olarak teknoloji yatırımlarımız için ayrı bir fon kurarız.” 

KURUCU FELSEFEYLE YÜKSELENLER 

Aile şirketlerinde kurucu felsefeye sımsıkı bağlı ve bu temeller üzerinde kurumsallaşmayı tamamlamak isteyen genç liderler de var. Sanko Holding’in 3’üncü kuşak üyelerinden Turgut Konukoğlu bunlardan biri… Hem Sanko Enerji’nin hem Sankonline’ın CEO’luğunu yapan Konukoğlu, uzun vadede kurucu mirasına sadık kalarak şirketin kurumsal kimliğini geliştirmeyi hedefliyor ve ekliyor: “Yönettiğim şirketlerdeki büyümeyi sürdürmek, çalışan memnuniyetini üst seviyede tutmak, uzun yıllardır sahip olduğumuz iş yapma kültürünü ve etik değerlerini koruyarak bunları geleceğe taşımak uzun vadeli görevlerim arasında yer alıyor.” Dimes Grup CEO’su Ozan Diren de kurucu değerlerle kurumsal kültürü geliştirmeyi kafasına koyanlardan… Diren, dedesi merhum M. Vasfi Diren’in kurduğu aile şirketinin 2011’den beri kaptanlığını yapıyor. Onun liderliğinde şirket, 100’ü aşkın ülkede büyümeye ve küresel ayak izini geliştirmeye odaklandı. Ozan Diren, hedeflerini şöyle aktarıyor: “Doğadan insana uzanan değer zincirimizin tüm paydaşları için sürdürülebilir değer üretmesi en büyük hedefimiz. Bu hedefi içselleştirmiş, birbirine ve değerlerine sıkı sıkıya bağlı, bunlardan ödün vermeden değişime açık şekilde samimi bağlarla çalışabilen bir takım yapısını güvence altına alacak bir iş kültürüne imza atabilmek en büyük şahsi başarı kriterim.” “Öncelikli hedefim kurumsallaşma” diyen bir diğer lider de Kipaş Holding’in veliahtlarından Hikmet Gümüşer… Bugüne dek özellikle bütçe, denetim ve şirket anayasası gibi konularda değişim gerçekleştiren Gümüşer, “Önümüzdeki dönemde mali konularla ilgili çalışmalarımın yanında İK, sürdürülebilirlik ve etik konularına daha da çok yönelmeyi planlıyorum” diyor. 

GLOBAL MARKA PEŞİNDE 

Yeni kuşak liderler arasında gözünü dış pazara dikenler çoğunlukta... Türkiye’nin en büyük ton balığı üreticisi Dardanel’in veliaht Mehmet Önen, bu isimlerin başında geliyor. Önen, 2,5 yıldır aile şirketinde global satış ve tedarikten sorumlu yönetim kurulu üyesi olarak şirketin tüm hammadde alımı ve yurt dışı satışını yönetiyor. Hint ve Atlantik okyanusundan alternatif hammadde tedarikçileriyle tedarik zincirlerini güçlendirdiklerini anlatan Önen, 30 ülkeye markalı ihracat yaptıklarını ve son 3 yılda markalı ihracatı yüzde 35 artırdıklarını söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Uzun vadede pazar lideri olduğumuz Türkiye’de satışlarımızı organik ve yeni ürünlerimizle artırmak ve ihracat pazarlarımızda ilk 3 marka içine girebilmek için çalışacağım.” Dış pazarda markalaşma hedefiyle yola çıkan bir başka genç lider de Dilara Altınkılıç Kutmangil… Kahve Dünyası gibi şirketlerle birlikte 2 milyar TL’nin üzerinde ciroya sahip Altınmarka Grubu’nun yönetim kurulu üyesi. Grubun kurucusu Birol Altınkılıç’ın kızı olan Kutmangil, 2009’dan bu yana Detay Gıda Genel Müdürü olarak görev yapıyor. Genç lider, bu süreçte şirketin organizasyonel yapısının baştan oluşturulması, müşteri portföyünün oluşturulması ve ürün portföyünü geliştirmek için yeni yatırımların planlanması çalışmalarını yönetti. Liderlik ettiği 7 yılda şirketin cirosunu 35 milyon TL’den 383 milyon TL’ye çıkardı. 2017 hedefinin ise ciroyu 485 milyon TL’ye ulaştırmak olduğunu vurgulayan Kutmangil, “Uzun vadede, ihracatta büyümek, özellikle Amerika ve Orta Doğu ülkelerinde markalaşarak yayılmak en önemli hedefim” diyor. 

~

DAHA ÇOK ÜLKE DİYENLER

Global markalaşma hedefi olan bir diğer isim de Ece Sarar… Sarar Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sabahattin Sarar’ın kızı Ece Sarar, 2017 Nisan’da Sarar’ın Avrupa ve Amerika’daki yurt dışı operasyonlarından sorumlu oldu. Bu görev kapsamında Almanya ve Amerika başta olmak üzere İspanya, Avusturya, Kanada ve Fransa’daki grup şirketlerinin yönetim kurulu üyesi olarak görevlendirildi. Ece Sarar, yeni pozisyonunda Sarar markasını daha global bir boyuta taşımaya odaklandı. Şirketle ilgili liderlik hedefleri de bu konuda oluştu: “Orta vadede en önemli stratejimiz, özel dikim kalitesindeki ürünlerimizin yurt dışındaki marka algısını pekiştirmek olacak. Bizden önceki iki nesilde olduğu gibi adımızı daha çok ülkeye taşımak için çalışmaya devam edeceğim.” Başta gıda olmak üzere inşaat, turizm, AVM, perakende, enerji ve tekstil gibi birçok sektörde hizmet veren Kayserili Başyazıcı Grubu’nun üçüncü kuşak lideri Mahmut Başyazıcıoğlu, tüm iş kollarında şirketi küresel bir marka haline getirmek istiyor. 8 yıldır şirketin yönetim kurulu başkan yardımcısı olan Başyazıcıoğlu, hedeflerini şöyle anlatıyor: “Gelecek yıl sonunda grup şirketi olarak toplam hedefimiz olan 400 milyon liralık ciroyu elde etmek ve ulusal marka olma sürecini tamamlayarak küresel marka olma yoluna girmek için bunu şart olarak görüyoruz. Nihai hedefim ise grubumuzun Türkiye’nin ilk 100 şirketi arasında yer aldığını görmek.” 

DÜNYAYI HEDEFLEYENLER 

Satış ve yatırımla yurt dışında büyümeyi planlayan liderler arasında Polat Gülman da var. Gülman Holding’in kurucusu Kemal Gülman’ın oğlu Polat Gülman, 2013’ten bu yana CEO... Gülman, “Daha az projeye daha fazla odaklanmayı ve yurt dışında geliştirdiğimiz yatırım ortaklıklarımıza yenilerini eklemeyi düşünüyorum” diyor. BYS Holding’in 3’üncü kuşak liderlerinden Rasim Narin de dış yatırımlara odaklanmış durumda. 8 yıldır yönetim kurulu başkan yardımcılığı yapan Narin, önümüzdeki dönemde hedefinin var oldukları dış pazarlarda paylarını büyütmek olduğunu söylüyor. Narin, “İtalya ve Amerika gibi mevcut bulunduğumuz piyasalarda satışlarımızı ve cirolarımızı yüzde 35 büyütmek istiyorum. Antrepo yatırımlarımızı da ilave 50 bin m2 daha büyütmek arzusundayım” diye konuşuyor. Global pazarlarda büyümeyi planlayan bir lider de Çorumlu Alapala Grubu’nun 3’üncü kuşak temsilcisi ve yönetim kurulu başkan yardımcısı Görkem Alapala… 2015 yılından beri grup şirketlerinden Alapala Makine’nin CEO’luğunu yapan genç yönetici, yeni görevi kapsamında Japon Satake firmasıyla bir stratejik ortaklık gerçekleştirerek 130 yıllık bir İngiliz markası olan “Henry Simon”u gruba kazandırdı. Alapala, “Uzun vadeli planlarım arasında şirketin sektördeki global pazar payını yüzde 15’e çıkarmak var. Alapala, Henry Simon ve İtalya’da sermayedarlarından olduğumuz MS-Italia markalarıyla toplam 200 milyon dolarlık satış hedefimiz var” diye değerlendiriyor. 

FIRSATLARI İZLİYORLAR 

Otomotiv tedarik sanayiinin liderlerinden İnci Holding’in 3’üncü kuşak temsilcisi Neşe Gök de özellikle dış pazarlarda satış ve yatırımı artırmayı hedefliyor. Yönetim kurulu başkanlığı görevini yaklaşık 2 yıldır sürdüren Gök, orta vadeli hedeflerini şu sözlerle özetliyor: “İnci GS Yuasa’da ortaklık anlaşmasına imza atarken 2020’ye kadar 250 milyon TL’lik yatırım hedeflemiştik. Geçtiğimiz günlerde temelini attığımız yeni fabrikamızla da birlikte 2 yılda bu yatırım hedefinin 150 milyon TL’sini hayata geçirdik. Bu alanda 2021’e kadar satış gelirlerimizi 3 katına, ihracat satış gelirimizi ise 2,5 katına çıkarmayı planlıyoruz. Ayrıca önümüzdeki 5 yılda tüm ürün gruplarında toplamda 400 milyon TL’den fazla yatırım hedefliyoruz. Bu süreçte küresel işbirliği fırsatlarını yakından takip etmeye devam edeceğiz.” Şirketinin yatırım yelpazesini genişletmek isteyenler arasında Ahmet Cengiz de yer alıyor. Cengiz Holding’in ikinci kuşak liderlerinden olan Ahmet Cengiz, 10 yıldır Cengiz Enerji şirketinin yönetim kurulu üyesi olarak tüm enerji işlerini yönetiyor. Enerjide yatırım faaliyetlerini çeşitlendirmek ve fırsat yatırımlarını değerlendirmek başlıca hedefleri arasında. Cengiz, “Şu an elektrik ve doğal gazda üretim tesisleri, dağıtım faaliyetleri ve ticaret operasyonları yapıyoruz. Bu yatırımlarımızı yurt dışında da çeşitlendirmek ve ülkemizde edindiğimiz know how’ı yurt dışına da taşımak ajandamda yer alıyor. Ayrıca uzun vadeli planlarım arasında yatırım yelpazemizi daha da genişletmek var” diye konuşuyor.

~


“HEDEFİM SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK”
PELİN AKIN ÖZALP AKFEN HOLDİNG YÖNETİM KURULU ÜYESİ

PROJELER
Mayıs 2012’den beri yönetim kurulu üyesi olarak görev yapıyorum. Bu kapsamda 2016’da sigorta şirketimiz IBS Sigorta ve İstanbul Deniz Otobüsleri’nin (İDO) kurumsal yönetişim ve teknolojik algı yapısıyla ilgili projelerde rol aldım. Bundan önce ise Akfen Holding’in sürdürülebilirliğini sağlayacak ve algı yönetimini geliştirecek disiplinlere odaklanarak bütün paydaşların aynı mesaja yönlendirilmesine yoğunlaştım.
İKİNCİ NESİL İkinci nesil olarak holdingin sürdürülebilirliğini en şeffaf ve adil şekilde kurumsal yönetişim ilkeleri dâhilinde devam ettirmek bize biçilen öncelikli görev. Önümüzdeki dönemde de yatırımlarımızın verimliliğini sağlamak ve bunları yeni yatırımlarla canlı tutmak anlamında yoğun mesai harcamaya devam edeceğiz. Şirketlerimizin çok dinamik bir yapısı var. Bu nedenle kendime çok uzun vadeli hedefler koyamıyorum. Kısa vadede şartların çok çabuk değişebildiği düşünülürse bulunduğum pozisyonun hakkını verip şirketin sürdürülebilirliğini sağlamak bile yeterince dikkat gerektiren bir hedef diye düşünüyorum.



“BÜYÜME İÇİN HER ROLÜ ÜSTLENİRİM”
ALİZE DİNÇKÖK EYÜBOĞLU / AKKÖK HOLDİNG YÖNETİM KURULU ÜYESİ VE İCRA KURULU ÜYESİ

AKTİF GÖREVDE 
Ocak 2017’den beri Akkök Holding İcra Kurulu Üyesi’yim. Çeşitli Akkök Grup şirketlerinin de yönetim kurullarında görev alıyorum. Ayrıca Akmerkez Lokantacılık yönetim kurulu başkanıyım. Daha önce 2005 yılında Proje Koordinatörü olarak girdiğim Akiş Gayrimenkul’de satış ve pazarlama genel müdür yardımcısı olarak çalışıyorum. Aralık 2015’te kurulan Akkök Grubu Pazarlama Platformu’ndaki görevime halen devam ediyorum.
ÖNCELİK ŞİRKETİN Öncelikle yaptığım işi, en iyi şekilde ve her zaman bir öncekinin üzerinde bir başarıyla yapmak için gayret ediyorum. Bu, konu ne olursa olsun kendime koyduğum öncelikli bir hedef. Bunun yanı sıra sürdürülebilir büyüme ve kârlılığı odak noktamıza alarak Akkök’ün gelecek planlarına uygun hareket etmek benim için çok önemli. Dolayısıyla önceliğim üstlendiğim rolden ziyade Akkök Holding’in geleceği için fayda sağlayabilecek işler yapmak istiyorum diyebilirim. Bunun için de her türlü rolü üstlenmeye hazırım.



“DEDEMİN VE DAYIMIN FELSEFESİNİ SÜRDÜRÜYORUM”
NİV GARİH / ALARKO HOLDİNG YÖNETİM KURULU ÜYESİ

İLK YILLAR
2008 sonunda Alarko’daki yolculuğum başladı. İlk 3 yılım iş geliştirme ve fizibilite departmanlarında geçti. Ardından yatırımcı ilişkileri departmanının başına geçerek bu alandaki faaliyetlerimizi yeniden yapılandırdım. 2014’te yönetim kurulu üyeliği görevini üstlendim. 2017 başında ise bu görevlerime ek olarak Alarko Carrier Yönetim Kurulu Başkanlığı’na atandım.
KÖPRÜ GÖREVİ Jenerasyonlar arası köprü sağlamak en önemli görevlerimden biri. Modern fakat geleneklere bağlı bir vizyona sahibiz. Şirketimiz içerisinde son derece yetenekli genç beyinlerin sorumluluklarını daha da artırmaya başladık. Gençlerle aynı jenerasyonda olmam, onlarla iletişim kurmamda faydalı oluyor. Onlara kurum içinde yol gösterici olmam önceliklerimin başında geliyor. Bu arada şirket hafızasına sahip, tecrübeli büyüklerimiz var.
DEĞERLİ MİRAS Yaşça büyük yöneticilerimizin tecrübeleriyle genç değerlerimizin bilgilerini birleştirip şirketimizi daha da ileriye taşıyacağız. Rahmetli dedem Dr. Üzeyir Garih ve dayım İzzet Garih, hep Türkiye’ye yatırım konusunu aşıladılar. Yurt dışındaki tecrübe ve birikimlerini her zaman Türkiye’ye taşıyarak ülkemize katma değer sağlamak öncelikleriydi. Ben de bu felsefeye gönülden inanarak Türkiye’deki yatırımlarımıza tüm enerjimle katkıda bulunmaya çalışacağım.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz