“2009’da zam yapılmadı. Sadece primlerimizi aldık. Bu yıl ise zamlar
belli değil. Primler verilecek mi onu da bilmiyoruz.”
Bu sözler, Türkiye’nin önde gelen yabancı bir otomotiv şirketinin
yöneticisine ait. Bugünlerde pek çok profesyonel de tıpkı onun gibi
2010’da zam oranlarının ne olacağını merak ediyor.
Herkesin kafasında aynı soru var: Zam yapılacak mı? Yapılacaksa
oran ne olacak? Uzmanlar ise zam konusunda temkinli. Hemen herkes ilk
etapta zam yapılsa bile bunun enflasyon oranında olacağı görüşünde
birleşiyor. Bu da 2010 için zam oranının pek çok şirkette yüzde 5
civarında gerçekleşeceğini gösteriyor.
Dünyanın en büyük ücret araştırma kuruluşlarından Mercer,
Türkiye’nin önde gelen şirketlerinde ortalama zam beklentisinin yüzde 7
düzeyinde olacağını tahmin ediyor. Türkiye’de 90 şirkette, 160 bin
veriyi analiz ederek yaptıkları anket sonucunda 2010’da zam yapacak
şirketlerin bu oranı yüzde 7 olarak belirlediklerini söyleyen Mercer
Türkiye Genel Müdürü Sibel Yücesan, “2010’da ücret artışı geçen yıldan
daha az olacak” diyor ve ekliyor: “Şirketler eskiye göre daha temkinli
davranıyor.”
Araştırmamıza katılan 50 kadar uzman da onunla benzer görüşleri
paylaşıyor. İşte Türkiye’nin önde gelen şirketlerinin 2010 ücret
politikaları ve pozisyonlara göre ücret analizi…
YENİ YILIN ANA TRENDİ
Geçen yıl bazı şirketler küresel krizden dolayı hiç zam
yapmadı. Zam yapanlar ise yüzde 9 ila 13 arasında bir artış oranı
uyguladı. 2010’da ise şirketler ücret artışları konusunda daha temkinli
davranıyor. Zam oranlarını belirlerken ilk kez piyasayı değil de kendi
nakit akışlarını, ödeme kapasitelerini dikkate alıyorlar. Karar
sürecinde performans ve şirketin durumu dışında etkili olan en önemli
unsur ise enflasyon oranı oluyor.
2010 için zam yapacak şirketlerdeki genel eğilim ise zam
oranlarını yüzde 5 ila 7 arasında sınırlı tutmak. Doğan ve Sabancı gibi
büyük holdingler yüzde 5 oranında baz ücrette zam yapmaya hazırlanıyor.
Uzmanlar ise geçen yıl zam yapmayan şirketlerin 2010’da hedeflenen
enflasyonun biraz üzerinde zam yapabileceğini belirtiyor. Şirketlerin
büyük bir bölümü de 2010’un ilk çeyreğini gördükten zam oranları
konusundaki son kararını verecek.
Yurtdışında da benzer bir trend öne çıkıyor. Towers Perrin’in
yaptığı araştırmaya göre, 2010’da her 2 şirketten 1’i ücret artış
oranlarını düşürecek. Yine aynı araştırma sonuçları, “Yönetici ve üstü
pozisyonlarında Avrupa’nın önde gelen şirketlerinde ücret artışlarının
yüzde 2 ila 2,5 arasında seyredeceğini ortaya koyuyor.~
Kariyer.net Genel Müdürü Yusuf Azoz, enflasyon yaşanan ülkelerde,
enflasyon oranında ücret zammı yapılacağını söylüyor ve ekliyor:
“Enflasyon olmayan ülkelerde ücret artışı beklenmiyor.”
Kariyer.net’in bu yıl binin üzerinde şirketle yaptığı araştırma,
insan kaynakları yöneticilerinin yüzde 78’inin zam oranlarını
belirlemediklerini ortaya koyuyor. 2010 için “Zam oranını tespit ettik”
diyenlerin oranı ise yüzde 22’de kalıyor.
İnsan kaynakları şirketi Jobula.com’un genel müdürü Erdal Büyük,
“2010’da ücret zamlarındaki genel eğilim kalifiye çalışanı elde tutacak
şekilde minimum artış yapmak olacak” diyor.
BÜYÜKLERİN ZAM STRATEJİSİ
Büyük grup ve şirketlerin önemli bir kısmı, 2010’da ücret
zammını enflasyon düzeyinde ya da bunun biraz üzerinde tutacak. Krize
rağmen bütçelerini tutturan şirketlerdeki genel eğilim, 2010’da
enflasyon oranında artış yapmak yönünde. Bu da yüzde 5 ila 7 oranında
artış anlamına geliyor.
Adecco Satış ve Pazarlama Direktörü Betül Mumcu ise 2009’da bütçe ve
hedeflerini tutturamayan şirketlerinin ‘sıfır zam’ yapacağını söylüyor.
Personel Yöneticileri Derneği Başkanı Yiğit Oğuz Duman’ın da
şirketi için belirlediği zam oranı buna benzer. Duman, 2010’da şirket
olarak zam yapacaklarını ve bunun da oranının yüzde 6 ila 7 civarında
olacağını söylüyor.
Yenibiris.com Genel Müdürü Deniz Ceylan Kılıçloğlu ise işverenler
arasında yaptıkları anket sonuçlarına göre 2010’da şirketlerin yüzde
40’ının hedef enflasyon oranında zam yapacağını söylüyor. Kılıçoğlu’na
göre, performansa göre ücret artışı yapacağını söyleyenlerin oranı
yüzde 25 düzeyinde….
2009 gibi bu yıl da sektör ortalamasının üzerinde ücret artışı
yapacak şirketlerin başında Investors In People ödüllü firmalarla çok
uluslu şirketler bulunuyor. Yücesan, “Eskiden olduğu gibi uluslararası
şirketlerde çalışanların daha fazla kazanma trendi bu yıl da devam
ediyor” diye konuşuyor.
Bankacılıkta Garanti ve HSBC, sigortacılıkta Axa, bilişimde
Microsoft ve Turkcell, enerjide Shell ve BP, hızlı tüketimde Unilever
ve P&G sektörlerinin ücret liderliğini koruyor. Çalışanlarına
sektör ortalamasının en az yüzde 30 üstünde ücret ödeyen bu şirketler,
2010’da da çalışanlarına sektör ortalamalarının üzerinde zam yapacak.
~ EN DÜŞÜK ARTIŞ HANGİ SEKTÖRDE?
Ücret artışı liginin en şanslıları ve şanssızları sektör ve
şirket performansına göre farklılaşıyor. Krizden en çok etkilenen
tekstil, otomotiv, inşaat, hizmet ve üretim sektörlerinin çalışanları,
doğal olarak 2010’da tatminkar ücret zamları beklemiyor. Egon
Zehnder’den Ayşe Güçlü Onur, bu sektörlerde ücret artışlarının maksimum
yüzde 6 ila 7 arasında olacağını söylüyor. Hatta bu sektördeki pek çok
şirket bu yıl içinde zam yapmayı planlamıyor. Baz ücret artışlarından
çok prim sistemine yöneliyor.
HP, Mercedes gibi dünyanın en büyük şirketleri bile 2 yıldır ücret
zammı yapmıyor. HP İK Müdürü Adnan Erdoğmuş, “Son 2 yıldır ücret artışı
yapmıyoruz. Yüksek performanslı çalışanlarımızı cazip primlerle
ödüllendiriyoruz” diyor.
2010 için zam oranlarını belirlemeyen çok sayıda şirket ve finans
kuruluşu bulunuyor. Geçen yıl, ücret artışı yapan HSBC, Akbank, BAT,
Anadolu Sigorta, Turkcell, Pensa İlaç, Eti Pazarlama, Alarko ve
Eczacıbaşı Holding’in 2010 için kesinleşmiş ücret zammı yok.
Öte yandan, geçen yıl ücret artışı yapmayıp, bu yıl yapacak
şirketler de var. Lojistik sektöründen Reysaş’ın İK Müdürü Alev Yüksel,
geçen yıl ücret artışı yapmadıklarını ancak bu yıl yüzde 15 zam
planladıklarını söylüyor.
Her şeyin yolunda gittiği bilişim ve telekomünikasyonda da
enflasyonu düzeltici ücret artışları dışında bir zam beklentisi
bulunmuyor. Sigortada da benzer durum hakim. Anadolu Sigorta Genel
Müdür Yardımcısı Filiz Taşyumruk, “Sigorta sektöründe ücret artışları
enflasyon paralelinde gerçekleşecek. Sektörün ortalama ücret artış
beklentisi yüzde 7 ila 10 aralığında ” diyor.
2010 ÜCRET LİGİNİN LİDERLERİ
Sektör bazında en yüksek ücretlerin telaffuz edildiği alanların
başında enerji, telekomünikasyon, bilişim ve hızlı tüketim bulunuyor.
HRM Kurucu Ortağı Aylin Coşkunoğlu Nazlıaka, “Telekom, hızlı tüketim,
enerji sektörleri diğer sektörlere göre piyasa ortalamalarının üzerinde
ücret sunma konumlarını sürdürüyor. Bunlar büyüme stratejileri
doğrultusunda çalışanlarını memnun eden ve büyümeyi destekleyen
artışlar sağlayabilirler” diyor.~
Pozisyon bazında en iyi kazananlar ise hemen her sektörde müşteriye en
yakın ve satış ağırlıklı pozisyonlarla finans bölümlerinde çalışanlar
oluyor. Bankalarda müşteriye daha yakın olan bireysel ve kurumsal
bankacılık yöneticileriyle hazine bölümündekilerin ücretleri
diğerlerine göre daha yüksek seyrediyor. Holdinglerde ise başta finans
ve satış-pazarlama risk ve strateji departmanlarının yöneticileri en
yüksek ücretleri alıyor. Son dönemde bilgi işlem direktörlerinin
ücretlerinde de önemli artış yaşanıyor. Büyük, “Bankalar ve
telekomünikasyon şirketleri bilişim çalışanlarına yatırım yapmaya ve
yüksek maaş ödemeye devam ediyor” diyor.
Yüksek ücretlerin verildiği ilaç sektöründe ise son dönemde
fiyatlarda yaşanan belirsizlikten dolayı genel uygulama enflasyon
farkını vermek ve üzerine performans artışı yapmak yönünde olacak.
Genenis İlaç Genel Müdürü Tufan Diker, “İlaçta ücreti artıran en önemli
unsur primler oluyor. Bizim de yüksek satış performansına yüksek prim
verme uygulamamız devam edecek” diyor. İlaçta satış kadrolarında yıllık
maaşlarının yüzde 50’si kadar üçer aylık dönemlerde primler veriliyor.
CEO VE GENEL MÜDÜRE ARTIŞ YOK
Tüm yöneticilerin altını çizdiği bir gerçek var ki o da pek çok
şirketin rekabet avantajını artırabilmek için orta kademeye verdiği
önemi artırması. Buna göre 2010’da üst düzey yönetici ücret artışları,
orta kademeye göre daha düşük kalacak. Son 3 yıldır CEO ve genel
müdürlerin ücret paketlerinde değişiklik olmadığını söyleyen Egon
Zehnder International’dan Ayşe Güçlü Onur, sadece enerji ve hızlı
tüketimde üst seviyelerde iyi olan maaş paketlerinin göreceli olarak
daha da iyileşeceğini söylüyor.
Üst kademelerde zamsız bir yıla girişin söz konusu olabileceğini
söyleyen Heidrick&Struggles Türkiye Yönetici Ortağı Ayşegül Aydın
ise “2010’da CEO’lar en fazla fedakarlığı yapmak zorunda kalacak grubun
içinde yer alacak” diyor. Aydın bu tabloyu şöyle açıklıyor: “Bu yıl
kendi adına başarılı olan üst düzey yöneticiler, şirketlerinin
bütününde meydana gelen satış ve kârlılık kayıplarını desteklemek,
muhtemel işten çıkarmaları engellemek adına kendi zamlarından ve
bonuslarından fedakarlık yapmak zorunda kalabilecek.”~
Dünyanın en büyük ücret araştırma şirketlerinden Mercer’a göre ise
2010’da CEO ve genel müdür ücretleri aylık 18 bin ila 45 bin lira
arasında seyredecek. Orta kademedekiler kadar yüksek zamlar alamayan
üst kadrolar için bu durum bir nebze de olsa prim ve bonuslarla telafi
edilebilecek. Oneworld Consulting’den Gizem Gurson ise şirketlerin
özellikle üst düzey pozisyonlarda sabit ücret uygulamasından daha
değişken maaş ödemelerine geçme eğiliminde olduğunu söylüyor. Bu durum
gerçekleşirse üst düzey yöneticilerin baz ücret düzeyleri daha düşük
tutulacak, bunun yerine performansa dayalı bonus ödemelerinin payı
artırılacak.
PRİM UYGULAMALARINDA YENİ BİR DÖNEM
Baz ücrette artış yapmayan şirketler, bu açığı performans
primleri ve bonuslarla kapatacak. Tüm çalışanlara yönelik genel bir
ücret artışı yapmaktansa performansa göre farklılaşan ücret sistemi
uygulanacak.
Kelly Services Genel Müdürü Derya Türkkonmaz ise “Kriz dönemleri
prim ve performansa dayalı sistemleri çekici kılıyor” diyor.
Türkkonmaz’a göre bu sistemlerin en özelliği çalışanlardan beklentileri
artıracak olması. Böylece çalışanlar genişleyen hedef skalalarını
tutturmak için daha yüksek performans göstermek zorunda kalacak.
Satış sonuçlarına bağlı verilen primlerle, performans değerlendirmesi
sonunda verilen bonusları birbirinden ayırmak gerekiyor.
Prim tutarları şirkete göre değişse de ortalamada yıllık 3 maaşı
geçmiyor. Mercer Türkiye Genel Müdürü Sibel Yücesan ise şirketlerde
prim ödemelerinin yıllık baz ücretin yüzde 4’ü ila 40 arasında
değiştiğini belirtiyor. Üst yönetim seviyelerine çıktıkça prim ve bonus
oranları da artıyor. Üst yönetimde prim tutarı yıllık baz maaşın yüzde
40’ı ila 45’i kadar olabiliyor. Örneğin bankacılıkta bankanın ve
kişinin performansına paralel olarak yıl sonu bonusları 6 ila 12 maaşa
denk gelebiliyor.
Turkcell gibi Türkiye’nin en çok çalışılmak istenen şirketlerinin
ücret paketlerinde ise son dönemde birçok farklı ihtiyacın
karşılanabildiği gelişmiş yan hak paketleri sunuluyor. Turkcell Genel
Müdür Yardımcısı Selen Kocabaş, 2 yıl önce çalışanlarının ek
menfaatlerini kendilerinin oluşturmasına olanak tanıyan “Flex Menü”yü
hayata geçirdiklerini söylüyor. Kocabaş, “Çalışanlarımız değişen
ihtiyaçlarına göre ek menfaat seçimlerini de değiştirebiliyor. Örneğin,
evliliğe hazırlananlar teknoloji mağazası, ev tekstili ya da tatil
çekine yönelirken,~ bekarlar eğitim desteği ya da giyim çeki almayı
tercih edebiliyor” diyor.
SİBEL YÜCESAN / MERCER TÜRKİYE GENEL MÜDÜRÜ
“ORTA KADEME AVANTAJLI”
ÖNEMLİ DEĞİŞİKLİK Eskiden
şirketler, her yıl yeniden pozisyon ve sektörlere göre ücret oranlarını
ve zamları belirlerken piyasa verilerini de dikkate alırdı. Bu yıl,
piyasadaki trendlere bakmadan kendi içlerine döndüler. Gelirlerine,
ödeme güçlüklerine göre karar vermeyi tercih ettiler. Bu durum da daha
çok günü kurtarma gereksiniminden kaynaklandı.
GEÇEN YILIN GERİSİNDE 2010’da ücret artışı geçen yıldan daha az
olacak. Zamlar konusunda en şanslı kesimin başında uzman ve üstü
kadrolar geliyor. Bunlar üst yönetim ve giriş seviyesi pozisyonlara
göre daha yüksek zam oranları alabilecek.
ÜST YÖNETİM ARKA PLANDA Ücret artış oranlarında üst yönetim
geride kalıyor. Ancak Türkiye’de üst yönetimle ile alt düzey arasındaki
uçurum kapanmış değil. Üst düzey yönetici ücretleri Avrupa ve
Amerika’yla aynı düzeyde seyrederken, alt ve orta kademe yurtdışına
göre daha az kazanıyor. En iyi ücretler ise telekom, enerji ve hızlı
tüketim sektörlerinde.
AYŞE NAZMİYE UÇA / DATASSIST GENEL MÜDÜRÜ
“TELAFİ ZAMMI YOK” YÜZDE 5-8 ARASI
Bu yıl, kayda değer ücret zamları beklemiyoruz. Pek çok şirket,
çalışanlarına zam yapabilecek durumda değil. Zam yapacak şirketlerin de
maksimum yüzde 5 ila yüzde 8’i planladıkları görülüyor.
SIFIR ZAM HALA OLASI Öte yandan, 2009’u kârla kapatan
şirketlerin bir kısmı da diğer şirketlerin zam yapmayacağı, hatta belki
de ücret indirimi yoluna gideceğini öngörüp, piyasalardaki dengeleri
bozmamak adına, sıfır ücret zammında karar kılabilir.
BÜYÜK ARTIŞ YOK Geçen yıl zam yapmayan şirketlerin çoğundan bu
yıl telafi zammı yapmasını beklemek zor. Tam da ileriye dönük
güvensizlik senaryoları gündeme gelirken bu şirketlerin gelecekten yana
çok güvenli bir adım atmaları ve geçen yılı unutturacak bir zam oranını
gündeme getirmeleri ‘Keşke’ dedirtecek bir gelişme olur.
BONUSLAR AZALABİLİR İş sözleşmesinin parçası haline gelmiş olan
yan haklar konusunda geri adım atabilmek, şirketler açısından yasal
anlamda mümkün değil. Ancak, önümüzdeki dönemde düzenli olmayan,
miktarı değişen ve işverenin inisiyatifine bağlı olarak verilen ‘bonus’
olarak nitelendirilen primlerden vazgeçiş söz konusu olabilir.
GÜRAY MERT/ MONSTER.COM GEN.MÜD.
“REEL ÜCRETLER GERİLİYOR”
ENFLASYON ESAS ALINACAK
2010 yılı için zam oranlarında enflasyonun baz alınmasını ve artışın
ortalama yüzde 6-7 arasında olmasını bekliyoruz. 2009 başında ücret
artışı yapan şirketlerde bu yılki zam oranları yüzde 5 ila 10
aralığında olacak.
TELAFİ YAPANLAR OLACAK MI? 2009’da hiç zam yapmayan şirketlerin
bir bölümünde ise zam oranları yüzde 15 ila 16 arasında değişecek.
Ancak bu oranlar bile çalışanları tatmin edemeyecek.
REEL GERİLEME YÜZDE 12 Geçen yıl reel ücretlerdeki gerileme
yüzde 12’yi buldu. Normal şartlarda geçen yılki kayıpların telafi
edilebilmesi için zam oranının en az yüzde 12 olması gerekiyor.
NORMAL ŞARTLAR HALA OLUŞMADI Ancak hala ‘normal şartlar’ oluşmuş
değil. 2009’da zam yapmayan şirketler bu yıl zam yapmak zorunda
kalacak. Yoksa nitelikli elemanlarını ellerinde tutmaları mümkün
olmayacak.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?