GEÇTİĞİMİZ YIL ZORLU HOLDİNG İÇİN DE PEK KOLAY DEĞİLDİ. Yıla
enflasyonun 10 puan üzerinde
büyüme hedefiyle giren grup,
2015’i bu hedefin birkaç puan gerisinde tamamladı.
Özellikle kurdaki hareketin kendilerini etkilediğini
belirten Zorlu Holding CEO’su Ömer Yüngül, bu yıla dair daha umutlu. Yurtiçindeki ve yakın coğrafyadaki gelişmelere rağmen karamsar olmadığının altını çiziyor. “Bu yıl enflasyon üzerinden 10 puan büyüme hedefliyoruz. Bu tüm sektörler için geçerli. Bizim 10 yıllık planlarımız var. Bunları hiçbir şekilde revize etmiyoruz ama fırsatlar çıkarsa bunların üzerine koymaya çalışıyoruz” diyor. Büyümede yaşanan zorluklar, maliyet artışları ve rekabet, Yüngül ve yönetimindeki grubun işe bakışını farklılaşmaya odaklamış durumda. Yüngül, “2016’dan itibaren her işimizi nasıl daha farklı yapabiliriz diye sorguluyoruz, o yöne gidiyoruz” diye konuşuyor. Her sektörde çok ciddi atağa geçme planları olduğunu açıklıyor. Yüngül’ün ana hedefi ise grubun büyüklüğünü 10 yılda 5’e katlamak. Bunu nasıl yapacağını da şöyle özetliyor: “Zorlu’yu üretim yönü öne çıkan bir grup olarak görüyorum. Üretimde mutlaka farklı ve büyük sektörlere gireceğini düşünüyorum. Herkesin soyunmadığı, soyunamadığı işlere girmek istiyoruz. 10 yılda ciroyu en az 3’e, hatta 3 bile yetmez 5’e katlamamız lazım”. Zorlu Holding CEO’su Ömer Yüngül, grubun yeni rotasını Capital’e şöyle anlattı: * Geçtiğimiz yıl Zorlu Holding açısından nasıl bir yıl oldu? Hedeflerinizi tutturabildiniz mi? Geçtiğimiz yıl memnun olduğumuz, az memnun olduğumuz ve memnun olmadığımız işler var. Tabii kurun çok oynamasından dolayı iç piyasada bazı işler bizde sıkıntılıydı. Rusya’daki işimizden memnun değiliz. Malum Rusya’da ekonomi iyi değil, bu nedenle oradaki işlerimizi yavaş yavaş azaltıyorduk. Onun dışındaki işlerimizden memnunuz. Hedefleri tutturduk. * 2015’e yönelik yüzde kaçlık bir büyüme hedefiniz vardı? Her sektörde enflasyonun üzerine 10 puan büyüme hedefi koyuyoruz. Geçtiğimiz yıl enflasyon biraz yüksek çıktı. Biz de enflasyonun üzerine 10 puan değil ama 6-7 puan büyüme gerçekleştirdik. Özellikle yılın ikinci yarısından itibaren banka ve kredi faizleri artınca büyüme yavaşladı. Merkez Bankası’na yönelik “Faiz artır, faiz artır” deniliyor ama faizi artırınca iş yapmak zorlaşıyor. Zaten şu andaki faiz bile yüksek. Amerika’da ve Avrupa’da faizler yüzde 1-2 seviyesindeyken Türkiye’de döviz bazında yüzde 6-8 arasında. Yani 4-5 misli daha fazla. Bu durumda nasıl rekabet edeceksiniz? Tabii ki herkes maliyet düşürmeye gidiyor. O işin bir parçası ama en önemlisi farklılık yaratmak. Biz 2016’dan itibaren her işimizi nasıl daha farklı yapabiliriz diye sorguluyoruz, o yöne gidiyoruz. * Kurdaki hareketlilik özellikle hangi işlerinizi olumsuz yönde etkiledi? En çok tüketici elektroniği etkilendi. Devlet ihaleleri TL ile oluyor. Fatih Projesi’nde teklifi TL verdiğimiz için kârdan zarara geçtik. Yapacak bir şey de yok. O yönüyle bizi negatif etkiledi. Tüketici elektroniğinde kurdaki artışları tüketiciye yansıtmak da zorluyor. Ne yapacaksınız? Bunlarla yaşamayı öğreneceksiniz. * 2015 yıl sonunda cironuz ne oldu? Yılın ilk 9 ayında ciromuz 9 milyar 200 bin TL idi. Tahminlerimize göre yıl sonunda ciromuz 12 milyar 200 bin TL.~* Bu yıla hangi hedeflerle girdiniz?
Bu yıl enflasyon üzerinden 10 puan büyüme
hedefliyoruz. Bu tüm sektörler için geçerli.
l Enflasyon tahmininiz nedir?
n Enflasyon tahminimiz 7,5-8. Biz de neye
göre tahmin ediyoruz derseniz, anketlere bakıyoruz
bunlara göre tahminde bulunuyoruz.
* Geçtiğimiz yıla göre bu yıl nasıl olacak?
Ben hiçbir şekilde karamsar değilim. Tabii
ki çevre kötü, herkes jeopolitik risklerden,
kurlardan, enerji fiyatlarından bahsediyor. Ama
bence bunlara çok fazla kafayı takmamamız lazım.
Bizim bir etki alanımız, bir de ilgi alanımız
var. İlgi alanımızdan biraz uzaklaşacağız, etki
alanımızı ise nasıl daha iyi yönetebiliriz ona bakacağız.
* İlgi alanımıza değil etki alanımıza odaklanmamız
gerekiyor derken tam olarak neyi kast
ediyorsunuz?
Bu kişisel bir şey. Ben bunu hayat felsefesi
olarak görüyorum. Televizyonu açıyorsun doğuda
savaş oldu, batıda şu oldu haberleri… İster
istemez kafayı bunlara taktığınızda mevcut işlerinizi
konuşamıyorsunuz. Tabii ki bunlara duyarsız
kalamıyorsunuz ama sonuçta bunlar bizim
manen ve madden işimizden çalıyor. Dolayısıyla
biraz daha ilgi alanımızı daraltıp etki alanımızdaki
işlerle daha yoğun ve iç içe olmamız lazım.
* Siz etki alanınıza yoğunlaşma stratejisi
kapsamında neler yapacaksınız? İş her yerde var. Şimdi İran açılıyor, herkes İran’a saldıracak. Biz avantajlıyız. Çünkü çok yakınındayız. İran bir fırsat. Bizim de İran planlarımız var. Zaten ülkede vardık ama şimdi daha farklı bakmaya başlayacağız. Enerji fiyatları düştü, bunu avantaja çevirmek lazım. Petrol fiyatları hep böyle gider mi? Gidebilir de ama gitmeyecekmiş gibi tedbirleri almalıyız. Yenilenebilir enerjiye kesin yatırım yapmak lazım. Türkiye güneşi, rüzgarı bol bir ülke. Enerjimizi çeşitlendirmeliyiz. Dolayısıyla bunu ben bir fırsat olarak değerlendiriyorum. Yatırımları da bu bazda tekrar gözden geçirmek gerek. Ülkenin finansal gücünü en iyi şekilde değerlendirmek lazım. ~* Peki bu yıl grubu nasıl büyüteceksiniz?
Bizim 10 yıllık planlarımız var. Bunları hiçbir
şekilde revize etmiyoruz ama fırsatlar çıkarsa
bunların üzerine koymaya çalışıyoruz. Tekstilde
yeni bir iş planıyla çok ciddi atağa geçiyoruz.
Teknik tekstilden sanayi tekstiline birçok kalemde
tekstil ürünlerini içeren bir atak olacak
bu. İşimizi farklı bir şekilde yapacağız. Tekstilin
perakendecilik kısmı da kalıp değiştiriyor. Bütün dünya bunu biliyor. Biz de kendi verilerimizden yararlanarak bir şeyler yapacağız. Enerjide yenilenebilir enerjiye odaklanıyoruz. Jeotermalde devam eden bir işimiz var. Jeotermalde de her yıl 60-70 megavatlık bir büyüme planlıyoruz. Bu 10 yılı kapsayacak bir plan. 10 yıl sonra toplam 600-700 megavatlık bir jeotermalimiz olacak. Rüzgar ve güneş işimiz var. Rüzgarda Osmaniye’de 2016 yılı Haziran ayında devreye girecek ikinci faz yatırımımız olacak. Güneşte yatırım için regülasyonları bekliyoruz. Orada Avrupa’nın sayılı yatırımcıları arasında olmayı planlıyoruz. Türkiye’nin güneşte çok büyük bir potansiyeli var. Enerjinin depolanmasıyla ilgili de çalışmalarımız devam ediyor. İsrail’de hissedarı olduğumuz iki santralimiz devreye girdi. Orada 1.000 megavatlık bir güce sahibiz. Bu da İsrail pazarının aşağı yukarı yüzde 7-8’ine tekabül ediyor. Rusya’da da enerji santrallerimiz var. Bu yatırımdan memnun değiliz ama yapmış bulunduk, gelişmeleri bekliyoruz. Vestel’de de yeni işimiz telefon. Telefon işimizi yazılım gücünü ekleyerek dış ülkeler seviyesine getirmemiz lazım. Yazılımla ilgili çalışma yapıyoruz. Burada da büyüme bekliyoruz. Cep telefonunda 5 yıl içinde 25-30 milyon telefon satabilir hale gelmemiz lazım. * Geçtiğimiz yıl ne kadarlık yatırım yaptınız? 500 milyon dolarlık bir yatırım yaptık. * Bu yıl yatırım ajandanızda neler var? Ne kadarlık bir yatırım planladınız? Hiç yatırım yapmıyoruz dediğimiz yılda bile yatırım tutarımız 200 milyon doların altına inmiyor. Bütçelerimiz yeni yeni ortaya çıktı. Jeotermalde 10 yıl boyunca her yıl 60-70-80 megavat ek yatırım gerçekleştireceğiz. Bu yıl 250-300 milyon dolarlık yatırım yaparız. * Yatırımlar hangi alanlarda gerçekleşecek? Ürünler, yeni ürünler ve kapasite artışıyla ilgili oluyor yatırımlar. * Tüketici elektroniğinde bu yıl sizi büyütecek ürünler ve kategoriler neler olacak? Cep telefonu daha yeni olduğu için orada hızlı büyümeleri göreceğiz. Orada enflasyon 5 ise yüzde 15 değil yüzde 40-50’lerde büyümemiz lazım. Televizyon normal büyümesini yapacak. Bu kategoriler enflasyonun üzerinde 10 puanı yakalamaya çalışacak. ~* Vestel’le sektörün ihracat şampiyonusunuz.
İhracat anlamında Avrupa’dan veriler nasıl
geliyor?
Avrupa düşüyordu, stabilize oldu. Bence
bundan sonra ufak ufak burnunu kaldıracak.
Eskiden Rusya pazarı iyiydi şimdi çok kötü, neredeyse
durdu. Onun bir boşluğu olacak onun boşluğunu da Ortadoğu’da telafi edeceğimizi düşünüyorum. * Enerjide toplam kapasiteniz ne oldu? 4 tane doğalgaz çevrim santralimizden 2 tanesinin lisansını iade ettik. Çünkü gaz fiyatları elektrik fiyatları kurtarmıyordu. Şimdi enerjideki toplam kapasitemiz 967 megavat, bunun 627 megavatı Türkiye’de. * Yeni sektörlere girmeyi planlıyor musunuz? Fırsatları değerlendiriyoruz. * Sağlık yazılımına ilgi duyduğunuzu açıklamıştınız. Bu alana girecek misiniz? Şu anda böyle bir düşüncemiz yok. Bizim en büyük konumuz şu anda mevcutları nasıl farklı yapacağımız. * CEO’luğa ilk geldiğiniz yıl strateji ve yatırım bölümü kurmuştunuz. O bölümde neler yapıldı? Şu anda bölümün gündeminde neler var? Tüm grupların 10 yıllık stratejileri belirleniyor ve ona göre kaynak kullanımları saptanıyor. Bir de yeni alanlarda daha araştırmacı oluyoruz. Arkadaşlar devamlı farklı sektörleri araştırıp bize bilgi veriyor. * Kurumsallaşmanın en büyük unsuru olarak gördüğünüz aile anayasası hayata geçti mi? O bir günde olacak bir şey değil, uzun bir iş. Yaşayan bir şey. Her gün üstüne bir şey koyuyoruz. * Bu yıl grubu yönetirken sizi en çok neyin zorlayacağını düşünüyorsunuz? Zorlu 25 bin kişilik bir grup. Tabii ki odaklı olmamız lazım. Asgari ücretin çok artması bizi etkiliyor, etkilemedi dersek yalan olur. Dolayısıyla bunu çıkartmak için verimliliğe daha fazla odaklanmalıyız. İnsan kaynağını daha iyi değerlendirmemiz lazım. Biz bu yıl markalaşmaya, perakendeciliğe ve mevcut diğer işleri farklı yapabilmeye odaklanacağız. * Zorlu Holding’i nereye taşımayı hedefliyorsunuz? 10 yıl sonra Zorlu Holding’i Fortune500’de görmek istiyorum. Olabiliriz de… Zorlu’yu üretim yönü öne çıkan bir grup olarak görüyorum. Üretimde bir kere mutlaka ve mutlaka farklı ve büyük sektörlere gireceğini düşünüyorum. Herkesin soyunmadığı, soyunamadığı işlere girmek istiyoruz. Girmemiz gerekir. * Ciro bazında hedefiniz nedir? 10 yılda ciroyu en az 3’e hatta o bile yetmez, 5’e katlamamız lazım. * Grubun gelirlerinin sektörel dağılımında bir değişim olur mu? Bugün gelirlerin gruplara dağılımında Vestel yüzde 68, enerji yüzde 18, tekstil yüzde 13 pay alıyor. Dördüncü sırada maden geliyor. Böyle giderse önümüzdeki 5 yılda gayrimenkul dördüncü sırada olabilir.~BİRKAÇ BAŞARI HİKAYESİ YARATMAMIZ LAZIM
YOLUN ÇOK BAŞINDA
Son olarak Vestel Ventures’ı kurduk. En son
Las Vegas Fuarı’na gittiğimizde dünyada bu
tür yenilikçi işlerin acayip bir yerlere gittiğini
ve bir iş olduğunu gördük. Şimdi bu konuda
bir ekibimiz var. Onlar hem çalışıyor hem
araştırıyor. Bazı girişimleri desteklemeye de
başladılar. Büyütüyorlar. Ama daha yolun
çok başında. Bu işin güzelliği bir yaşam
biçimi olmasında.
NEYİ FARKLI YAPABİLİRİZ?
Bizim Türkiye’de mutlaka birkaç tane güzel başarı hikayesi yaratmamız
lazım. Böylelikle herkes bunun cazibesiyle bu şekilde iş yapmayı
düşünebilir. Neyi farklı yapabiliriz, nasıl farklı yapabiliriz, ne koyabiliriz diye
düşünmek gerekiyor. Apple’a baktığınız zaman gelirlerinin yüzde 50’sinin
ürün satışından yüzde 50’sinin de iş modelinden geldiğini görüyorsunuz.
Bunlar değeri yaratıyor, şirketin 600-700 milyar dolar değeri var. Bizde
şimdilik belli bir bütçe yok. Ama işin gereği neyse ona kaynak bulunur.
MEGA PROJELER GELİŞTİRMEK İSTİYORUZ
IŞIĞI GÖRDÜK
Gayrimenkulde Zorlu Centre
projemiz vardı, çok şükür tünelin
sonunda ışığı gördük. Çok güzel
bir proje oldu. Böyle bir projenin
içinde olmaktan çok mutluyuz.
Biz sektöre yeni girdik ama en
tepeden girdik. Onun için yeni
projemiz mutlaka bundan daha
büyük bir şey olmalı.
UZUN VADELİ DÜŞÜNÜYORUZ
Gayrimenkulle ilgili araştırmalarımız devam
ediyor. Kendi yerlerimiz var onları nasıl
değerlendireceğimizle ilgili çalışıyoruz. Yeni
projeler bu yıl devreye girmez. Daha uzun vadeli
düşünüyoruz. Biz alım satım yapmak değil, mega
projeler geliştirmek istiyoruz. Bu tür projeleri
geliştirmek nereden baksanız 3-4 yıl sürüyor.~15 YILDIR YATIRIM YAPIYORUZ 1 TANE FATURA KESTİK
İNANILMAZ POTANSİYEL
Vestel Savunma ile ilk insansız hava aracı Karayel’i ürettik. Orada
inanılmaz bir potansiyel var. İnsansız uçakta en büyük nokta devlet
referansı. Devlet referansı olduğunda dışardaki müşteriler size farklı
bakıyor. Ben uçağı yaptım, çok ciddi paralar harcadım, karşılığını
aldım mı? Almadım. Teknoloji var mı? Teknolojinin her şeyi var.
DEVLET BİZİ ÖNE ÇIKARMALI
Devlet bana para versin demiyorum ama alırken bizi öne
çıkarması lazım. Bu işin üzerine yeterince gidilmiyor. Kore,
Samsung ve LG’yi dünya piyasasına koyuyorsa bu devletin
sağladığı destekle oluyor. Bizde bu maalesef yok. Biz bu işe 15
yıldır yatırım yapıyoruz. Şu ana kadar sadece bir tane fatura kestik.
BU İŞİ UÇURURUZ
Amerikan uçak sanayi çok iyi bir yerde. Airbus yine devlet
desteğiyle kuruldu. Bizi öldürmeyecek alım desteği verilmeli. Biz
hasbelkader bu işe girmişiz ama yeteri kadar bu işin nerelere
gideceğinin bilincinde olmadığımızı düşünüyorum. Bilincinde olsak
daha farklı yapılanmalarla bu işi uçururuz.
MADENDEN ÇOK MUTLU DEĞİLİZ
UFKUMUZU AÇTI Avrupa’nın en büyük nikel tesisini kurduk. Bir yıldır deneme çalışmaları yapıyoruz. Bu hakikaten çok zor bir iş. Aşağı yukarı 400 milyon dolarlık bir yatırım yaptık. Ama ufkumuzu açtı. Maden metalürjisinde anormal büyük değişimler olacak. Biz buraya yatırım yapmakla bu değişimlerin ne olduğunu, nereye gittiğini görebiliyoruz. dolayısıyla yarınlar açısından çok büyük bir varlık. DEĞİŞİMİN ÖN SIRALARI En azından nikel piyasasında değişimin ön sıralarında biz de olacağız. Maden sektöründeki fiyat ve talep düşüşü bizi de etkiliyor. Ama şöyle bir durum var; bu kullanılan bir ürün. Biz konsantre nikelle işe başladık, o konsantre nikel para kazanmayınca onun türevlerine geçtik. Şu anda nano nikelle uğraşıyoruz. Daha değerli türevlerini yapmaya başlayınca durum çok kötü değil. KROMCULAR ÖLDÜ Fiyat düştü ama maliyetler de düşüyor. Biz bu işe en son girdiğimiz için en son teknolojiye sahibiz. Dolayısıyla herkesin yapamadığı farklı türevleri daha kolay yapabiliyoruz. Madende salt maden ihraç ettiğiniz zaman zarar büyük. Örneğin kromcular öldü. Ama saf krom diye düşünmeyeceksiniz onu nasıl farklı bir şekle getirebilirim diye bakacaksınız. FIRSAT VAR AMA… Bu uzun bir yol ve nefes lazım. Madende fırsat var ama uygun işlemek lazım. Madendeki yatırımımızdan mutlu olup olmadığımıza gelince… Parasal olarak çok mutlu değiliz. Ama mutsuz da değiliz. Bunlar çok uzun vadeli stratejik yatırımlar. Bu alanda yeni bir yatırım planımız ise yok. Önce var olanı yoluna sokalım.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?