Amacımız liderliği korumak

Yapı Kredi Sigorta’yı satın alan Alman Allianz, Türkiye’de liderlik koltuğuna oturdu. Allianz’ın bugün elementer tarafta 3 milyon TL prim üretimi ve BES’te 5 milyar TL’yi geçen fon büyüklüğü mevcut.

Allianz Türkiye CEO’su Solmaz Altın,“Türkiye’ye ciddi bir yatırım yaptık, orta vadede bu lider konumumuzu korumak amacındayız” diyor ve ekliyor: “Pazar payını büyütmek için de en güçlü şirket biziz. Sektörde başka hiçbir şirket bu güce sahip değil.”

Allianz Türkiye, temmuz ayında Yapı Kredi Sigorta’yı satın alarak sektörde liderlik koltuğuna oturdu. Bu konsolidasyon, hem elementer hem bireysel emeklilik tarafında dengeleri değiştirirdi.

Rakiplerin yeni oyun planları kurmasına neden oldu. Allianz şimdilik yoluna 4 şirketle devam etme kararı aldı. Elementer tarafta Yapı Kredi Sigorta ve Allianz Sigorta 2014 yılının ilk yarısında birleşecek.

BES tarafında ise isim değişimi sonrası Allianz Hayat ve Emeklilik ile Allianz Yaşam ve Emeklilik şirketleriyle faaliyeti sürdürecek. Satın alma sürecini de yöneten Allianz Türkiye CEO’su Solmaz Altın, yakaladıkları liderliği uzun süre daha korumayı hedefliyor.

Solmaz Altın, “İlk 8 ay verilerine göre hayat dışında yüzde 15,6 pazar payıyla lideriz. Hayat sigortalarında 9,2 ile üçüncü sıradayız. Bireysel emeklilikte yüzde 20,4 ile ilk sıradayız. Fonlarımızın toplamı 5 milyar TL’nin üzerinde, toplam katılımcı sayımız 520 bin. ~
Türkiye’ye ciddi bir yatırım yaptık, orta vadede bu liderlik konumumuzu korumak amacındayız” diye konuşuyor. “Bu yıl sonunda iki şirkette toplam prim üretimimiz 3 milyar TL’yi geçecek” tahmininde bulunan yönetici, sağlık ve motor branşlarında penetrasyon oranını artırarak pazar payı kazanma planları yapıyor.

Yapı Kredi Sigorta’nın satın alımı sonrası 4 şirketin de başında olan isim Allianz CEO’su Solmaz Altın ile elementer ve BES pazarlarında gelecek planlarını, ortak yönetim stratejilerini konuştuk:

Yapı Kredi Sigorta’nın alımı sonrası şirketler arası entegrasyon süreci nasıl gidiyor?
Şu an Allianz çatısı altında 4 şirketle çalışmaya devam ediyoruz. Süreç gayet iyi ilerliyor. Satın almayı tamamladığımız 12 Temmuz sonrasında 100 günlük bir programa başladık. Tüm yapı taşlarını başarıyla uygulamaya çalışıyoruz.

Burada önemli bir adım Yapı Kredi Emeklilik’in Allianz Yaşam ve Emeklilik ismini alması oldu. İsim değişikliğini başarıyla yaptık. Ekiplerin morali yüksek. Verimli çalışıyoruz.

Bu satın alma Allianz’ı Türkiye pazarında nereye taşıdı?
Türkiye Sigorta Birliği’nin ilk 8 ay verilerine göre hayat dışında yüzde 15,6 pazar payıyla lideriz. Hayat sigortalarında yüzde 9,2 payla üçüncü sıradayız. Bireysel emeklilikte de yüzde 20,4 ile ilk sıradayız. Allianz Hayat ve Allianz Yaşam ve Emeklilik’in fonları toplamı 5 milyar TL’nin üzerinde ve ilk sırada geliyoruz. Toplam katılımcı sayımız 520 bin.

Türkiye’ye ciddi bir yatırım yaptık, orta vadede bu liderlik konumumuzu korumak amacındayız. Ancak bizim için liderlik sadece pazar payı, prim üretimi rakamları demek değil. Sigorta sektöründe bir noktadan sonra rekabet bazı fiyatlamalarda bizim için çok anlamlı olmayan bir noktaya gelirse biz o şirketleri takip etmekten ziyade kendi yolumuzu belirleriz. ~
İstikrarlı ve sürdürülebilir fiyatlamaya devam ederiz. Bizim için önemli olan doğru riske doğru fiyatı vermek. Kasko branşında sinyallerini gördüğümüz gibi sektör yeniden yön değiştirir kâr getirmeyen fiyatlar verirse o zaman birincilikten de vazgeçebiliriz. Liderlik olmazsa olmaz değil.

Şirketlerin birleşmesi söz konusu değil mi?
Bireysel emeklilik tarafında Allianz Hayat ve Allianz Yaşam ve Emeklilik olarak bulunuyoruz. Elementer sigortacılıkta da Allianz Sigorta ve Yapı Kredi Sigorta olarak faaliyet gösteriyoruz. Tabii nihai hedefimiz, bir noktada sigorta ve hayat şirketlerini bir çatı altında toparlamak olacak.

Biz, satın alma sonrası her 4 şirketten oluşan yöneticilerle teknik, yönetim ve müşteri konularında çalışma ekipleri ve komiteler kurduk. Birleşmeyle ilgili henüz resmi bir karar verilmiş değil. Ancak 2014’ün ilk yarısında Yapı Kredi Sigorta ile Allianz Sigorta’yı birleştireceğiz. Uzun vadede üç şirket olarak hayata devam edeceğiz.

Şu anda hangi branşlarda daha güçlüsünüz?
Tüm branşlarda çok güçlüyüz. Bu, stratejimizin bir parçası, tek bir branşa ağırlık vermiyoruz. Sağlıkta yüzde 33 düzeyinde çok ciddi bir pazar payına sahibiz. Kaskoda yüzde 15’i geçen bir payımız var. Trafik branşında toplam payımız yüzde 12’ye yaklaşıyor. Yangın sigortalarında da payımız iki şirket toplamında yüzde 13’e ulaşıyor.

Nasıl bir stratejiyle büyüyeceksiniz?
Önümüzdeki 3 yıl için çift haneli büyümeyi planlıyoruz. Piyasa payı olarak da aynı seviyede kalmayı, mümkünse bir adım daha ileriye gitmeyi istiyoruz. Bazı branşlarda fiyatlar toparlanmadan yeniden düşüş trendine giriyoruz. Bu nedenle pazar payımızı istikrarlı tutmak istiyoruz.

Biz sağlık ve motor branşlarında penetrasyon oranlarının büyümesine önderlik yaparak pazar payı kazanacağız. Stratejimiz bu yönde geliştiriyoruz. Pazar payını büyütmek için de en güçlü şirket biziz. Sektörde başka hiçbir şirket bu güce sahip değil.~
Bu yılın ilk 6 ay verilerine göre net kârımız iki kat arttı ve 55 milyon TL olarak gerçekleşti. Kârlılıkta rekor yılımızı yaşıyoruz. Yıl sonu rakamı da buna paralel gidecek. Pazar payı olarak da iki elementer şirketi toplamında yıl sonunda yüzde 1 büyüme yakalarız.

Prim üretimi anlamında ilk 8 ayda Yapı Kredi Sigorta 800 milyon TL’yi geçti ve Allianz Sigorta 1,4 milyar TL’ye ulaştı. Yıl sonunda iki şirket toplamında prim üretimimiz 3 milyar TL’yi geçecek diye tahmin ediyorum. Sektör büyümesinin önümüzdeki 3 yıl için yüzde 12 ila 14 düzeyinde olacağını varsayıyoruz. Biz de bu durumda yüzde 15 ila 17 arası büyürüz.~

Elementerde hangi branşlarda daha aktif olacaksınız?
Dengeli şekilde gitmemiz gerektiğine inanıyorum. Ama her dönemde rekabete göre bazı ürünler ön plana çıkıyor. Örneğin bu yıl trafik sigortalarında ciddi büyüme kaydetti, fiyatlar arttı. Kasko da bu yıl kârlı, ancak bu alanda fiyatlar yeniden kızışıyor. Gelecek yıl kasko ve trafik sigortaları zarar yazabilir, o nedenle 2014’te büyümeyi nasıl dengeleyebiliriz diye şu an başka ürünlere bakabiliyoruz.

Birleşmeyle ürünlerde optimizasyon yapacağız. Örneğin Yapı Kredi Sigorta’nın trafik tarifesini Allianz birikimiyle zenginleştirerek acentelerimize sunduk. Aynı şekilde sağlıkta nasıl ürünleri yeknesak bir hale getirebiliriz diye hareket ediyoruz. Bu durum, acenteler için de geçerli, aynı komisyon yapısına girecekler.

Sizce gerçekleştirdiğiniz bu satın alma nasıl bir rekabet doğurdu?
Konsolidasyon, Türk sigorta sektörü için olması gereken bir değişim. Biz de bu konsolidasyona katkıda bulunduk. Bu durumun, rekabeti artıracağını düşünmüyorum. Rekabet had safhada devam ediyor, Bazı şirketler pazar payı elde etmek için fiyatları sağlıksız bir şekilde kırmaya devam edecek.

BES tarafında nasıl bir büyüme planınız var?
Liderliği korumayı amaçlıyoruz. BES’te üretimin büyük parçası bankalar üzerinden oluyor. Bizim iki tarafta da güçlü acentelerimiz var. Dağıtım ağında 2 bin banka şubesiyle en büyük şirketiz. İki şirketle de pazar payımızı artıracağız.~
Neden iki ayrı emeklilik şirketi ile faaliyet göstermeye devam edeceksiniz?
İki şirketin sermaye yapıları farklı. Allianz Yaşam ve Emeklilik’in yüzde 20’si Yapı Kredi Bankası’na ait. Bu ortaklık, bankasüransta15 yıllık stratejik ortaklığın bir göstergesi. Aynı zamanda iki şirket farklı müşteri kitlesine hizmet veriyor.

Allianz Hayat ve Emeklilik daha çok acente kanalına ve HSBC müşterilerine hizmet verirken, Allianz Yaşam ve Emeklilik Yapı Kredi bankası şubelerine ve müşterilerine ağırlık veriyor. Bu nedenlerle iki şirketi ayrı tutmakta stratejik olarak fayda var.

Allianz Yaşam ve Emeklilik isim değişikliğinin negatif etkisi oldu mu?
Allianz Yaşam ve Emeklilik’in katılımcı sayısı ve fon tutarı rakamlarına baktığınızda resim çok net. Allianz Yaşam ve Emeklilik, sektör ortalamasının üzerinde büyüyen, varlıklarını en fazla büyüten şirket.

İsim değişimiyle bir negatif oluşum söz konusu değil. Perfomansından son derece memnunuz. Tüm şirketlerde bayram aylarında yavaşlama oldu. Bu anlamda isimden kaynaklanan bir negatif etki söz konusu değil.

Allianz olarak Türkiye’ye ne kadar yatırım yaptınız?
Allianz 90 yıldır Türkiye’de, bu sürede 1 milyar Euro��nun üzerinde yatırım yaptık. Yapı Kredi’nin Yapı Kredi Sigorta’daki yüzde 93,95’lik hissesini net 1,6 milyar TL karşılığında satın aldık.

Satın alma sonrası yeni Allianz
1- Allianz’ın 4 şirketi var. 2014’ün ilk 6 ayında Yapı Kredi ile Allianz Sigorta’yı birleştireceğiz.
2- Yapı Kredi Emeklilik’in ismini değiştirerek Allianz Yaşam ve Emeklilik yaptık.~
3- İlk 8 ayda hayat dışında yüzde 15,6 payla lideriz, hayatta 9,2 ile üçüncü sıradayız.
4- Emeklilikte yüzde 20,4 ile ilk sıradayız. Fon büyüklüğümüz 5 milyar TL’nin üstünde.
5- İlk 6 ayda net kârımız iki kat arttı ve 55 milyon TL oldu.
6- Yıl sonunda iki şirket toplam prim üretimi 3 milyar TL’yi geçecek.
7- 2014-2017 arası sektörden fazla, yüzde 15 ila 17 arasında büyüyeceğiz.
8- Tüm branşlarda çok güçlüyüz. Strateji olarak tek bir branşa ağırlık vermiyoruz.
9- Sağlık ve motor branşlarında penetrasyon oranlarını artırarak pay kazanacağız.
10- Orta vadede lider konumumuzu korumak amacındayız.

“EK SERMAYE İSTEĞİ, SERMAYEDARLARI BIKTIRDI"
EK SERMAYE, RİSK DEMEK
Türkiye’de sigorta sektörünü yabancı oyuncular domine ediyor. Sektörün zararını da sermayedarların taşıması gerekiyor. Sürekli sermaye girişi ciddi şekilde negatif etki yaratıyor. İçinde bulunduğumuz dönemde Türkiye’de ekonomi, volatilite FED politikalarına çok bağlı.

Cari açık, Türkiye ekonomisine ciddi bir hassasiyet getiriyor. Bu yapıda ek sermaye vermek, yeni bir riske teşebbüs etmek anlamına geliyor. Bir riske yatırım yapıyorlar. Bu durum bazı sermayedarlar için artık çok mümkün değil.~
ARTIK MÜMKÜN DEĞİL
Butabii gruptan gruba değişiyor. Sigorta sektörüne yıllar boyunca ek sermaye yapılması isteği nedeniyle birçok şirket satıldı, çünkü ek sermaye gereksinimleri artık sermayedarları bıktırdı. Dolayısıyla artık bu yol açık değil. Artık sektör kâr yazmak zorunda.

Sigorta işinin sürdürülebilir ve güvene dayalı olmasına dikkat etmek gerekiyor. Bir yıl trafik sigortasını 500 TL’ye yapıyorsunuz gelecek yıl aynı şirket 1.500 TL istiyor. Bu, çok sağlam giden bir sigorta sektörünü göstermiyor. Güven oluşturmak lazım.

FİYAT REKABETİ GERİ GELDİ'
KASKO VE TRAFİK BÜYÜYOR
Bu yılın ilk 8 ay sonuçlarına göre kasko branşı, yüzde 14,6 büyüme ve 3,3 milyar TL prim üretimiyle en büyük alan olarak dikkat çekiyor. Trafik sigortaları da fiyat artışlarının etkisiyle yüzde 45,8 büyüdü.

Geçen yıl hayat dışında 680 milyon TL’yi geçen zarar yazılınca artık şirketler kârsızlığa dayanamadı. Bu yılın kasko branşında şirketler güzel kâr yazıyor. Ancak şimdi bazı şirketler bu kârı da riske atıyor.

REHABİLİTASYON YILI
2013, sektör için bir rehabilitasyon yılı oldu. Sektörde bundan sonra atılacak adımlar önemli. Elementer sigortada 288 milyon TL kâr mevcut, bu yıl sektör kârlı bir dönem geçiriyor. 2014’te büyümenin yüzde 12-14 civarında olacağını tahmin ediyorum.~
Yalnız kârlılıkta gelecek yıllar için maalesef aynı iyimserliği gösteremiyorum. Bazı şirketler küçük kârlılığı kullanarak fiyatları yüzde 20-30 indirmeye başlıyor. Bu tarz hızlı davranışlar sağlıklı değil.

ANLAMSIZ OYUNDA YOKUZ
Rekabete her zaman varız, ancak burada anlamsız, sürdürülebilir olmayan rekabete girmeyiz. Eğer şirket maliyet tabanını doğru kurgularsa hizmet kalitesini aynı tutacak rekabetçi bir fiyat vererek de kârlı olabilir. Bu dengeler içinde rekabette kesinlikle varız.

Kaskoda anlamsız rekabetin sinyallerini görüyoruz. Anlamsız, kıyasıya giden bir rekabette gerçekten yokuz. Sigorta Genel Müdürlüğü’nün bağımsız bir kurul olarak yapılanmasını destekliyoruz, bu tip regülatör güçlü piyasayı şekillendirir.