Memorial Sağlık Grubu CEO’su Uğur Genç’le CEO’luğunun ilk dönemiyle bugün arasındaki farkı, yatırım planlarını ve hedeflerini konuştuk...
Ayçe Tarcan Aksakal
atarcan@capital.com.tr
UĞUR GENÇ, 10 yıldır Memorial Sağlık Grubu’nun CEO’su. Henüz 36 yaşında iken CEO olan Genç, 10 yılda grubunu 20 kat büyüttü. Hastane sayısını 11’e, çalışan sayısını ise 6,5 katına çıkardı. Sağlık pazarında daha büyük yer kapmak istediklerini söyleyen Genç, “10 yıl sonra taşlar yerine oturunca büyümek daha zor olacak” diyor. Genç, sağlık sektörünün konsolide olacağını ve bu süreçte ölçek ekonomisini kullananların pazarı domine edeceğini belirterek “Bunlardan biri de biz olacağız” diye konuşuyor.
Memorial, Türkiye’nin en büyük 3’üncü özel sağlık grubu. Bu yıl, 80 milyon dolar yatırımla 11’inci hastanesi Bahçelievler’i açan grubun başarısının arkasındaki isim CEO’su Uğur Genç. Mühendis kökenli Genç, 36 yaşında başına geçtiği grubunu 10 yılda 20 kat büyüttü. Pazar konsolide olana kadar büyümeyi sürdüreceklerini söyleyen Genç, “Şu an sektör ivmelenirken büyümemiz gerekiyor. 10 yıl sonra taşlar yerine oturduktan sonra büyümek daha zor” diyor.
Özel sağlık sektörünün önümüzdeki dönemde konsolide olacağını ve bu süreçte ölçek ekonomisini kullananların sektörü domine edeceğini belirten Genç, “Bunlardan biri biz olacağız” diye konuşuyor. Genç, pazar konsolide olduktan sonra yurt dışı fırsatlara bakacaklarını belirterek kısa ve orta vadede konsolide olan pazarda daha büyük yer kapmayı hedeflediklerini söylüyor. Mevcut başarılarla yetinmediğini, sektörde ilkleri hayata geçirmeyi sevdiğini söyleyen Genç, “Geçtiğimiz ay açılışını yaptığımız Bahçelievler Memorial 10 yıl sonranın hastanesi” diyor. Sağlık turizminde de iddialı olduklarını söyleyen Genç, İstanbul’un dünyanın Houston’ı olabileceğini belirtiyor. Memorial Sağlık Grubu CEO’su Uğur Genç’le CEO’luğunun ilk dönemiyle bugün arasındaki farkı, yatırım planlarını ve hedeflerini konuştuk:
Memorial’da ekibimizle büyük bir başarı hikayesi yazıyoruz. 2007’de 1.000 kişiydik. Şu an 6.500 kişiye ulaştık. 10 yılda çalışan sayımız 6,5 kat, ciromuzsa 20 kata yakın arttı. Kârlılığımız daha fazla arttı.
2014’ten beri sisteme yeni hastane katmadığımız halde mevcut hastanelerle büyüyoruz ve çok da iyi gidiyoruz. Bu yıl, Bahçelievler hastanemiz devreye girdiği için daha radikal büyüyeceğiz.
Bahçelievler hastanemizle 1.750 yatağa ulaştık. Toplamda 11 hastanemiz oldu. İstanbul, Ankara, Antalya, Diyarbakır ve Kayseri olmak üzere 5 şehirdeyiz.
Geçen yıl 2 milyon ayakta, 200 bin de yatan hastamız oldu. 75 bin ameliyat yaptık.
Yabancı hasta açısından 2016 sıkıntılıydı. Güvenlik sıkıntıları nedeniyle Avrupa ülkelerinden gelen hastalar azaldı. 2017’de ise kaybettiğimiz yabancı hastaları yeniden kazandık. 2017 yabancı hasta açısından çok daha fazla büyüdüğümüz bir yıl oldu.
Geçen yıl, 20 bine yakın yabancı hastaya toplam 50 bin kez hizmet verdik.
Rusya’dan çok fazla hastamız geliyordu. Olaylardan sonra Rus hastalar epeyce azaldı ve neredeyse sıfıra yaklaştı. Ancak işler düzelince Rusya pazarı tekrar ağırlık kazandı. Son dönemde yeni pazar olarak Afrika’ya girmeye başladık. Burası bizim olmadığımız bir pazardı. Şu anda bu pazarda tanıtım ve pazarlama çalışmalarına ağırlık verdik. Afrika’dan yeni hastalar gelmeye başladı.
Sağlık turizminde bu pazarın çok büyüyeceğine ve gelişeceğine inanıyorum. Bizim de Afrika’da ofislerimiz var. Hekimlerimiz oradaki hekimlere eğitim veriyor, daha sonra onları burada ağırlıyoruz.
~
Ağırlıklı olarak İstanbul’u düşünüyoruz. İstanbul bizim için hasta profilinin yüksek olduğu, farklı kesimden hastaların olduğu bir şehir. Nüfus kalabalık, daha fazla özel sağlık sigortalı insan var. Tüm bu nedenlerle yeni yatırımlarımız İstanbul ağırlıklı olacak.
Anadolu’nun güçlenen, büyüyen, nüfusun fazla olduğu ve gelir düzeyinin yüksek olduğu şehirleri kapsama alanımızda. İzmir, Konya, Gaziantep ve Bursa olabilir.
Tabi ki… Büyüme bu sektörün dinamiğinde var. Şu an sektör ivmelenirken büyümeniz gerekiyor. Bizim de büyümemizin iki ayağı var. Biri organik diğeri ise satın almalarla büyümek. 10 yıl sonra taşlar yerine oturduktan sonra büyümek daha zor olacak.
Sağlık sektörü çok parçalanmış bir pazar. 560 hastanenin olduğu pazarda çok fazla tekil oyuncu var. Ayrıca sektör, çok devlet bağımlı. 10 yıldır fiyatlar artmıyor. Bu nedenle pek çok hastane gerekli cihazların değişimlerini yapamıyor. Artık hastanelerin pek çoğu teknolojik ve mali açıdan zor durumda. Maalesef sektör de iyi yönetilmiyor. Bunun getirdiği handikaplar var. Sektör bir şekilde konsolide olacak. Konsolide olurken ölçek ekonomisini kullananlar bu sektörü domine edecek. Onlardan biri de biz olacağız.
Pazar konsolide olana kadar büyümek her zaman gündemimizde oldu, olmaya da devam edecek. Pazar konsolide olduktan sonra yurt dışı fırsatlara bakacağız. Kısa ve orta vadede konsolide olan pazarda daha büyük yer kapmak gibi bir amacımız var.
Sıralama değişmez. Sonuçta diğer oyuncular da büyüyecek. Ancak daha büyüklerin büyümesi daha zor. Ben 11 hastaneyi 30 yapabilirim. Ancak 30 hastaneyi 90 yapmak çok zor.
Sektörde zor durumda olan kurumlar var. Onlarla görüşmelerimiz devam ediyor.
~
Bu yıl bütün eforumuzu Bahçelievler hastanemize harcıyoruz. Aynı zamanda halka arz için çalışıyoruz. Dolayısıyla kısa vadede bir satın alma hedefimiz yok.
Halka arz bizim için zorunluluk değil. Bu süreci planlıyoruz, hazır olmaya çalışıyoruz. Doğru zaman geldiğinde hazır ve hızlı bir şekilde halka arz edilme planımız var.
Türkiye’de çok önemli bir sağlık birikimi oluştu. Biz de diğer gruplar gibi yurt dışına gideceğiz. Sonuçta bu bilgi birikimini yurt dışına aktarıyor olmamız lazım. Ancak kısa vadede böyle bir stratejimiz yok. Şu anda Türkiye’ye odaklandık. Türkiye’de kısa ve orta vadede büyümek istiyoruz. Ancak uzun vadede mutlaka bilgi birikimimizi yabancı ülkelere aktarıyor olacağız. Mutlaka yurt dışı yatırımlarımız olacak. Hatta şu anda farklı ülkelerde hastane işletmek konusunda hastane operatörleriyle görüşüyoruz.
Memorial’ın Türkiye’deki en önemli farkı zor, kompleks alanlarda çok önde olması. Zor, kompleks işlemler büyük takımların yaptığı işler. Afrika gibi yerlerde de sağlık alanında basit işlemler yapılıyor. Sağlık turizminin en önemli ihtiyacı zor, kompleks işlemleri yapmak. Bunları kendi ülkelerinde yapamadıkları için daha iyi teknoloji ve bilgi birikimin olduğu ülkelere geliyorlar.
O zamandan bugüne odağımdaki konular çok değişti. 2007-2011 arasında öncelikle destek ve idari süreçlerimizi mükemmelleştirmeye çalıştım. O zaman çağrı merkezimiz yoktu, bunu kurduk. Şu anda günde 9 bin çağrı alıyoruz. İnsanlara medikal bilgi veriyoruz. Bütün süreçlerimizi yeniden dizayn ettik. 2010’a kadar tek hastanemiz vardı. 2010-2014 yılları arası ise tamamen büyümeyle geçti. 4 yılda 9 hastane sisteme girdi.
Bugün Türkiye’de çok fazla konuşulmayan bir konu var: “Hasta deneyimi”. 2014’ten beri hasta deneyimini mükemmelleştirmek için projeler üretiyoruz. İlk defa Türkiye’de CEO’ya bağlı hasta deneyimi direktörlüğü kurduk. Hasta deneyimini iyileştirmek için 300 proje belirledik. Bugüne kadar bunun 150’sini tamamladık. 150’si devam ediyor. Hastamızın bizi aradığı andan itibaren tedavi sonrasına kadar olan süreçte bütün adımları mükemmelleştirmeye çalışıyoruz. Bunun için pek çok araştırma yapıyoruz.
Hastalarımıza bizi dostlarına tavsiye edip etmeyeceklerini soruyoruz. Son 1 yılda hastanın tekrar gelme oranına bakıyoruz. Ayda 10 bin civarında veri topluyoruz. Her ay bu verileri inceleyip buradan nerelerde eksiklerimiz olduğunu, hangi noktalarda gelişmeye ihtiyacımız olduğunu ortaya koyuyoruz.
En büyük amaçlarımdan birisi de hastayı bilgilendirmek. Şu an Türkiye’deki en büyük sıkıntı hastanın bilgi seviyesiyle kurumların bilgisi arasında büyük bir asimetri olması. Bu nedenle hastalar bizim gibi kaliteli hizmet veren kurumların değerini anlayamıyor. Kalitemizi anlamadığı için bunu fiyata yansıtamıyoruz. Hastayı bilgilendirmeye ve eğitmeye çalışıyoruz ki benim farkımı algılasın. Hastaya gideceği sağlık kurumunu seçerken nelere dikkat etmesi gerektiğini anlatıyoruz. Hemşirenin güler yüzlü olması önemli ancak yeterli değil. Ameliyathanenin altyapısı, partikül miktarı çok daha önemli. Sağlık sektöründe memnuniyet yaratmak çok zor. Hasta zaten mutsuz geliyor. Mutsuz insanı eve mutlu göndermek çok büyük maharet. Çok zor bir iş yapıyoruz.
Yeni gelişen, daha kurumsallaşmamış bir sektörde kendi içimizde mükemmelleşmeye çalışıyoruz. Bugün bunları yapmasam da çok hastam var. Ancak ben bunları bugün için yapmıyorum gelecek 5 yıl için yapıyorum.
Sadece destek süreçlerinde değil bütün hizmetlerde mükemmel olmaya çalışıyorum. Hekim altyapımı iyileştirmeye çalışıyorum. Yurt dışına ve sağlık turizmine odaklanıyorum. Afrika’ya odaklanıyorum. Halka arza odaklanıyorum.
~
“10 YIL SONRASININ HASTANESİNİ YAPTIK” “KAPASİTEMİZİN YÜZDE 20’Sİ” Bahçelievler Memorial, 18 yıllık bilgi birikimimizi her anlamda yansıttığımız bir hastane oldu. 72 bin metrekareyle çok büyük bir hastane, Türkiye standartlarında 7-8 hastane büyüklüğünde. Kapasitemizin yüzde 20’sini oluşturuyor. “EN ZOR VE KOMPLEKS VAKALAR İÇİN” Bahçelievler Memorial organ nakli, onkoloji, kalp cerrahisi, kemik iliği nakli gibi bu sektördeki en zor ve en kompleks işlemlerin yapıldığı bir hastane olacak. Ayrıca burada Türkiye’de olmayan üst seviye cihazlar var. 10 yıl sonrasının hastanesini yaptık. “LEED PLATINUM ALDIK” Dünyada 5 hastanenin “leed platinum” sertifikası var. Bahçelievler Memorial dünyada bu büyüklükteki hastaneler arasında “leed platinum” sertifikası alan tek hastane oldu. Bu hastanenin yerinde eskiden CarrefourSA vardı, burayı yıkarken molozlarını bile ayrıştırarak doğaya verdik. Daha hastaneyi kurmadan teknolojiye ve doğaya duyduğumuz saygıyı gösterdik. |
“İSTANBUL BÖLGENİN HOUSTON’I OLABİLİR” 350 BİN YABANCI HASTA Türkiye’ye yılda 350 bin civarında yabancı hasta geliyor. Fiyat-kalite dengesinde ve lokasyonda çok iyiyiz. Bu avantajlarımızı kullanabilmemiz gerekiyor. POTANSİYEL BÜYÜK Türkiye’nin etrafında 3-4 saat uçak mesafesinde 1,2 milyar insan var. Bunların çoğu bizden çok daha kötü kalitede sağlık hizmeti alıyor. Türkiye bu potansiyele seslenebilir. “KALİTEMİZ İÇİN GELİYORLAR” Yabancı hastalar kalitemiz için geliyor. Bu açıdan Türkiye sağlık turizminde çok büyük potansiyele sahip. İstanbul’u sağlık turizminde bu bölgenin Houston’ı yapabiliriz. Bunun için çalışıyoruz, iyi de gidiyoruz. “HIZLI OLMALIYIZ” Sağlık turizminin bir ömrü var. 10 yıl sonra Bulgarlar, 15 yıl sonra Romenler, 20 yıl sonra da Azeriler Türkiye’ye sağlık turizmi için gelmeyecek. Buralarda da sağlık sistemi gelişmeye başladı. Bu nedenle çok hızlı olmamız lazım. |
“AİLEMİ EMANET ETMEYECEĞİM HEKİMİ ALMIYORUM” “YÜZDE 90’INI GÖRÜYORUM” Kadromuza aldığımız hekimlerin yüzde 90’ını ben de görmeye çalışıyorum. Takdir ettiğimiz, cerrahisine ve dürüstlüğüne güvendiğimiz iyi bir ekip oyuncusu olduğuna inandığımız hekimlerle çalışıyoruz. Bu nedenle kadromuzda genç hekim yok. Hekimlerimizin hepsi Türkiye’de alanındaki en üstün isimler. “DÜRÜSTLÜĞE BAKIYORUZ” Anne, baba ve kardeşimizi emanet edemeyeceğimiz hekimleri sistemimize koymuyoruz. Hekimlerimizi seçerken en önemli kriterimiz dürüst olması. Sağlık sektöründe bilgi asimetrisinden yararlanıp çok kolay para kazanabilirsiniz. Bizim için dürüstlük, etik kurallara bağlılık çok önemli. Hekimin medikal bilgisinin, cerrahsa da el yeteneğinin çok iyi olması lazım. Referanslar ve iletişim becerisi de çok önemli. Hekimin takım oyununa uygun olması lazım. |
MEMORIAL GRUBU'NUN BÜYÜME ROTASI
|
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?