Şisecam
Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü AHMET KIRMAN, Sisecam’ın
gelecek stratejilerini anlatırken, müthiş rakamlar paylaşıyor. “Dünyanın
en büyük 3 üreticisinden biri” olacaklarını söylüyor. Bunun için “7
yılda 3 kat büyüyeceklerinin” altını çiziyor. Hedefinde 2020’da 10
milyar dolar ciro olduğuna dikkat çekiyor. Bunu da organik ve inorganik
büyümeyle gerçekleştireceklerini, dünyanın dört bir yanına yayılıp, yeni
coğrafyalarda yatırım yapacaklarını söylüyor. Kırman, “Küresel olmak
finans meselesi değil. Sektöründe trendleri izleyen değil, belirleyen
bir şirket olmak önemli. Apple gibi... Biz de camın Apple’ı olmak
istiyoruz” diye konuşuyor. Bu yıl 78’inci yaşına girecek olan Şişecam, 3
milyar doları aşan cirosuyla Türkiye’den çıkan az sayıdaki küresel
şirketten biri. 170’e yakın tesisiyle Türkiye dahil 9 ülkede faaliyet
gösteriyor, Kromda dünya birincisi, cam ev eşyasında dünya 3’üncüsü ve
düzcamda dünya sıralamasında 8’inci konumda. Toplam olarak bakıldığında
ise küresel cam liginde ilk 10’da yer alıyor. Ama gözü çok daha
yükseklerde... Şişecam Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü
Prof. Dr. Ahmet Kırman, hedeflerini “dünyanın ilk 3’ü” olarak özetliyor.
Buna nasıl ulaşacaklarını sorduğumuzda “Tek kelimeyle değişerek” diye
yanıt veriyor ve ekliyor: “Camda ilk 3 üreticiden biri olma hedefine
2018-2020 döneminde ulaşmayı umuyoruz. 2020’de 10 milyar dolarlık
cirolara çıkmak gibi bir arzumuz var.” Ancak Ahmet Kırman, tüm bunların
sadece finansal başarıyla sağlanacak şeyler olmadığına inanıyor. Ona
göre Şişecam asıl gücünü 18 bin kişilik insan kaynağı ordusundan alıyor.
“Küresel bir oyuncu olmak, sanılanın aksine bir finans meselesi değil.
Küresel ölçekte düşünmek anlamına geliyor” diyor ve farklı ülkelerden 18
bin kişiyi yönetmenin sırrını “Gerektiğinde gerilmek, gerektiğinde
esnemek” olarak özetliyor. Prof. Dr. Ahmet Kırman ile küresel bir devi
yönetmeyi ve Şişecam’ın hedeflerini konuştuk.
Capital: 3 milyar dolarlık ciroyla camda güçlü bir küresel oyuncusunuz. Şu anda dünya ligindeki konumunuz nedir?
- Cam alanında ilk 10 içinde yer alıyoruz. Düz cam, cam ev eşyası, cam
ambalaj ve kimyasalda faaliyet gösteriyoruz. Kromda dünya birincisiyiz,
cam ev eşyasında Avrupa ikincisi ve dünya 3’üncüsü, düz camda Avrupa’da
4’üncü, dünyada 8’inci, sodada ise dünyada ilk 10’dayız. Özetlersem, her
uğraştığımız alanda dünyanın birinci ligindeyiz.
Capital: Sizin açınızdan küresel oyuncu olmanın anlamı nedir?
- Küresel bir oyuncu olmak, sanılanın tersine bir finans meselesi değil.
En azından biz konuya sadece finansal açıdan bakmıyoruz. Küresel bir
oyuncu olmak, tedarikten satış sonrası hizmetlere kadar bütün bir
sanayicilik etkinliği anlamına geliyor. Küresel ölçekte düşünmek
anlamına geliyor.~
Daha dar bir tanım içinde söylersek, bütün dünyayı pazarınız olarak
görebiliyor ve bunun gereklerini yapabiliyorsanız, o zaman küresel bir
oyuncu olmuşsunuz demektir. Bu çok dilli, çok kültürlü bir organizasyon
olmak anlamına geliyor. Yani “küresel bir oyunu” icra edecek,
gerçekleştirecek şirketin oyuncuları, yani insan kaynağı böyle bir
ideale göre biçimlenmiş olmalı. Bütün bunlar, aslında büyük bir değişim
olmadan şirketlerin küreselleşemeyeceğinin, küresel bir oyuncu
olamayacağının kanıtı. Değişim dediğimiz şey, liderin yöneleceği en zor
ama en önemli yönetim unsuru bence. Küresel bir şirket, aslında sürekli
değişen şirkettir. Böyle bir alana oynayan şirketin gündemi tekdüze
değildir.
Capital: Peki küresel olmanın avantajları ve dezavantajları neler?
- Yerellikten küreselliğe geçişin yarattığı en önemli avantaj, büyüme ve
büyük olmanın getirdiği güce sahip olmak. Bu güçten anladığımız,
sektöründe trendleri izleyen değil, belirleyen bir şirket olabilmek. Tek
örnek değil ama çok popüler olduğu için Apple’ın i-Phone’unu
hatırlatmak isterim. Biz de camın Apple’ı olmak istiyoruz. Böylelikle
müşteriye halen talep ettiği değil, gelecekte onun daha konforlu
yaşamasını mümkün kılacak ürünleri sunabileceğiz. Küresel şirketler, tek
bir coğrafyaya bağlı kalmanın tehdidinden de kurtulur, riskleri
dağıtmış olurlar. Bunun da şirketin hayatta kalma şansını artırdığını
düşünüyoruz. Dezavantajlarına gelince. Doğal olarak böy-lesi bir
organizasyonu yönetmek çok daha zordur. Büyüklüğün bir gereği olarak
çevik ve esnek davranmak zorundayız. Yerel olanla küresel şirket
arasındaki en önemli fark, şirketin niteliğindedir. Entelektüel açıdan
zayıf bir şirketin sadece satın almalarla devasa ölçeklere ulaşması
devamlılığının garantisini oluşturmuyor. Biz de gerçek bir küreselleşme
için entelektüel sermayemizi her açıdan kuvvetlendirmeyi stratejik
yönlenmemizin en önemli unsuru olarak görüyoruz.
Capital: “Dünyanın ilk 3”ü hedefine nasıl ulaşacaksınız?
- Tek kelimeyle değişerek. Şişecam uzun bir zamandır aslında böyle bir
değişimin gereklerini yerine getiriyor. İzlediğimiz ana ilke, ekonomik
bir değer yaratmak şartıyla dünyanın her noktasında işimizi yapmak. Bir
yandan bu iddiayı yaşama geçirirken, bir yandan da değişmeye devam
edeceğiz. “İlk 3” hedefi uzun vadeli bir hedef. Bizim açımızdan hemen
yapılabilecek bir plan değil.
Capital: Ne kadar uzun vadeli bir plan? Örneğin 2023 mü, sonrası mı?
- Camda dünyanın ilk 3 üreticisinden biri olma hedefine 2023’ten önce,
2018-2020 döneminde ulaşmayı umuyoruz. Tabii bunlar beklenti. Ve bu
beklentiler de ekonomi ve taleple çok yakından alakalı. Bu hedefe
ulaşmak için istikrarlı olarak her yıl ortalama yüzde 10 civarında
büyüme gerçekleştirmemiz gerekiyor. 2020 döneminde 10 milyar dolarlık
cirolara çıkmak gibi bir arzumuz var. Ama tabii ekonomi böyle giderse
biraz sıkıntılı olur yine de arzumuz bu yönde.~
Capital: Şu an bu hedefin neresindesiniz? Ne kadar yaklaştınız?
- Şişecam 3 milyar dolarlık ciroya sahip. Bu rakam bizi dünya cam
liginin ilk 10’u içine sokuyor. Makul bir süre içinde ligin derbisinde
yer almak için bu büyüklüğü en az 3 katına çıkarmak gerek. Bu büyük bir
iddia gibi görünebilir. Ancak krizlerin böylesi büyük meydan okumalar
için en elverişli dönemler olduğunu düşünüyoruz. Şişecam, 2020’lere
yıllık ortalama yüzde 10’un üzerinde büyüyerek ulaşmayı planlıyor.
Bununla ilgili hazırlıklarımız büyük oranda tamamlandı.
Capital: Büyüme stratejinizde inorganik mi organik mi daha baskın?
- Hem organik hem inorganik olarak büyüyoruz. İlk önceliğimiz, yerel
ortak desteğini de arkamıza alarak ve kendi imkanlarımızla mevcut
tesislerin satın alınması, kalite, teknik donanım ve kapasitelerin
geliştirilmesi. Bu olmadığı takdirde pazar potansiyellerini çok iyi
değerlendirerek sıfırdan tesis şeklinde yatırım planlaması yapıyoruz.
İlgili ülkede yatırımcıya sağlanan yatırım teşvik ve destekleri, girdi
maliyetleri gibi faktörleri de göz önünde bulunduruyoruz. Camda dünyanın
ilk üçünün arasında olmak, cam pazarının kendi doğal büyüme temposu
içinde gerçekleştirilmeyecek bir hedef. Bunun iki kaçınılmaz yolu var.
Konsolide etmek ve camın yeni kullanım alanlarına eğilmek. Biz her
ikisine de oynuyoruz. Örneğin Şişecam daha yenilikçi olmak,
düşünülmeyeni düşünmek ve üretmek, tek kelimeyle yeni olanı paraya
çevirmek konusunda ciddi bir dönüşüm içinde. Bundan sonra Şişecam’ın
etkinlik yelpazesi her geçen yıl daha inovatif ürünler ve hizmetlerden
oluşacak.
Capital: Küresel pazarda konsolidasyon süreci çok hızlandı mı? Nasıl bir stratejiyle ilerliyorsunuz?
- Küresel düzeyde birinci lige baktığımızda 10 yıl önceki rakiplerle
şimdikiler aynı. Bunlar Saint Gobain, Asahi ve NSG gibi çok büyük
oyuncular. Bu kulvardaki sıralamanın hemen değişmesi söz konusu değil.
Bir alt ligde ise orta ve küçük ölçekli şirketler arasında hızlı
değişimler, satışlar söz konusu. Çünkü, küresel kriz camcıları da
sarstı. Ya büyükler tarafından yutuluyorlar ya da kendi aralarında biraz
konsolide oluyorlar. Bu durum bizim için ciddi bir konsolidasyon ve
şirket satın alma fırsatları oluşturdu. Biz bir yandan kriz koşullarında
operasyonel mükemmelliği sağlamak için verimlilik ve maliyet
optimizasyonun-da detaylı planlar ve iyileştirmeler yaparken, bir yandan
da bu satın alma fırsatlarını değerlendirip projelendiriyoruz. Bunun
son örneği de Romanya’da satın aldığımız oto cam tesisidir. Ancak bundan
sonra çok daha büyük boyutlarda satın almaların bizi beklediğini
söyleyebilirim.
Capital: En çok hangi ülkelere bakıyorsunuz? Ne tür şirketler radarınızda?
- Bizim “hayati coğrafyamız” yakın coğrafya. Rusya ve Bulgaristan’ı da
içine alan bu bölgede faaliyetlerimiz yeterince olgunlaştı. Şimdi daha
uzaklara da gidiyoruz. Artık bölgeselden öte küresel bakış açısıyla
ilerliyoruz. Asya, Latin Amerika ve Doğu Avrupa bölgeleri başta olmak
üzere, fırsat gözüyle incelediğimiz tüm bölge ve ülkeleri
değerlendirmeye alıyoruz.~
Capital: Satın almalara ne kadar bütçe ayırdınız?
- Şişecam bu anlamda önemli nakit varlığa sahip. Bunu bir alt değer
olarak kabul edip 1/5’lik bir kaldıraç etkisini de hesaba kattığımızda 4
milyar dolara kadar satın almaları çok rahatlıkla finanse
edebileceğimizi düşünüyorum. Ama reel olarak bakıldığında net bir bütçe
ayırmak mümkün değil. 2013 yılı için 1 milyar dolar civarında yatırım
hedefimiz var. Bunun içine organik, inorganik ve idame yatırımların tümü
dahil.
Capital: 2012 nasıldı? 2013 beklentileriniz nedir?
- 2012 yıl sonu için net bir rakam veremeyiz ama yine 3 milyar dolara
yakın bir rakamla kapatırız. 2012 ihracatımız ise 2011’e göre yüzde 8-10
seviyelerine düşebilir. 2013’e gelirsek, küresel ekonomi açısından
görece bir toparlanmadan bahsedebiliriz. Ancak bu toparlanma ve ekonomik
canlanmanın çok tatmin edici olmayacağını düşünüyoruz. Şişecam olarak
olağan potansiyelimiz dolar bazında yüzde 10 büyümek. 2013 için tabii ki
satışlarımızı ve ihracatımızı artırma hedefimiz var. Ancak bu ekonomik
düzelmenin veya stabilitenin teminiyle mümkün. Bazen mevcut
rakamlarınızı korumak da çok önemlidir. Yine de bu ortamın göreceli
olarak iyileşeceğini tahmin ediyoruz. Satışlarımız artacaktır ama çok
zıplamayacağız. Yatırımların ana karakteri ise 2013’te de değişmeyecek.
Zamanlama açısından uygun olmayan kapasite artırıcı yatırımlarda çok
cevval davranmayacağız.
Capital: 2023’te nasıl bir Şişecam göreceğiz?
- Aslında biz daha yakın zamanları rakamlandırıyoruz. Şişecam’ın vizyonu
kendi alanının 3 önemli oyuncusundan biri olmak. Bu en az 10 milyar
dolarlık ciroyu yaratmak anlamına geliyor. Fakat 3 katlık bir sıçrama,
kâr kalitesinde herhangi bir zafiyet göstermeden gerçekleştirilmesi
gereken bir hedef. Yani gelecek 10 yılda Şişecam bu düzeylerde büyürken,
niteliğini de büyük oranda değiştirmiş olacak. Bugün Avrasya’da var
olan Şişecam, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılında bütün kıtalarda
bayrağını dalgalandıracak.
"KATMA DEĞERLİ URUNE YÖNELMELİYİZ"
SEKTÖRÜN ÖNÜ AÇIK
Türk cam sanayiinin hacmi 2 milyar doları biraz aştı. Gelişmekte olan,
önü açık bir sanayi. Bizim dışımızda da gayet iyi cam üreticileri var ve
rekabet ilerliyor. Ama tabii dünya çapında bir şeyler yaratmak çok
kolay değil. Sanayimizin ileriye gidebilmesi için katma değerli ürünlere
yönelmemiz lazım. Zaten amacımız da bu. AR-GE YATIRIMLARI
AR-GE harcamalarımızın toplam ciro içindeki payı yaklaşık yüzde 1-2
düzeyinde. Tutar olarak ise 2012’de yaklaşık 30 milyon dolar oldu
diyebiliriz. Ancak yüksek iddialarını vizyonuna yerleştirmiş bir şirket
için bu yeterli sayılamaz. 2013’te AR-GE’nin hem yatırım hem operasyonel
gündemimizden daha ağırlıklı pay alacağını söyleyebilirim. TASARRUF TEDBİRLERİ
1,4 milyar metreküp ile Türkiye’nin en çok gaz tüketen tüketicilerinden
biriyiz. Bunlar kurabiye fırınları değil... Dolayısıyla doğalgaz zammı
bizi doğrudan etkiliyor. Elektrik tüketimimiz de yüksek. Topluluk olarak
800-900 milyon kilovat/saate gelen tüketimimiz var. O nedenle enerji
tasarrufuna ilişkin ciddi tedbirler alıyoruz.~
Geleceğin Şişecam’ı nasıl olacak?
1- Cam alanında ilk 10 içinde yer alıyoruz. Her alanımızda “Dünyanın 1’inci ligindeyiz.” 2- Bundan sonra Şişecam’ın etkinlik yelpazesi her geçen yıl daha inovatif ürünler ve hizmetlerden oluşacak. 3- Camın Apple’ı olmak istiyoruz. Gelecekte daha konforlu yaşamı mümkün kılacak ürünleri önce biz sunmayı hedefliyoruz. 4- 2013 yılında organik ve inorganik yatırımlar için 1 milyar dolar civarında yatırım hedefimiz var. 5- Camda dünyanın ilk 3 üreticisinden biri olma hedefine 2018-2020 döneminde ulaşmayı umuyoruz. 6- Bunun için yılda ortalama yüzde 10 civarında büyümeyi ve 2020’de 10 milyar dolar ciroya çıkmayı arzuluyoruz. 7- Bundan sonra çok daha büyük boyutlarda satın almaların bizi beklediğini söyleyebilirim. 8- Bugün Avrasya’da var olan Şişecam, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılında bütün kıtalarda bayrağını dalgalandıracak. 9- Latin Amerika, Ortadoğu, Hindistan, Çin, Tayland, Vietnam ve Endonezya’yı, yatırım yapmak için yakından takip ediyoruz. 10- Gelecek 10 yılda Şişecam bu 10 düzeylerde büyürken, niteliğini de büyük oranda değiştirmiş olacak.
ŞİŞECAM'IN DNA'SINDA NE VAR?
EN GÜÇLÜ YÖNÜMÜZ
Şişecam, Cumhuriyet ile özdeşleşmiş bir kurum. En güçlü olduğumuz nokta,
eğitimli ve yetenekli insan kaynağımız. Ayrıca teknolojik yetkinlik,
operasyonel beceri, güçlü sermaye yapısı Şişecam’ın gücünün kaynağı.
Faaliyet alanlarında derin bir bilgi ve deneyime sahip. Tüm bunlar,
şirketin geleceğe yönelimi açısından sahip olduğumuz önemli avantajlar. ÇOK KÜLTÜRLÜ YAPI
30 yıldır İş Bankası Grubu’ndayım, 2006’dan beri de Şişecam’dayım.
Sadece Türkiye’de değil, dünyada da bu ölçekteki küresel şirketleri
yönetmenin sorumlulukları daha farklıdır. Böyle küresel bir şirkette çok
kültürlü bir yapıya geçiyorsunuz. Bu yapı değişik insanlarla çalışma,
değişik kültürlere göre düşünebilme, bazen gerilme, bazen esneme
kabiliyeti gerektiriyor. ZOR BİR YÖNETİCİYİM
Zorlukları yok mu? Tabii ki var. 9 ülkede, 18 bin kişiyle ve bu kadar
geniş bir müşteri ağına sahip olursanız, her gün farklı bir aksiyon
yaşarsınız... Bu tempoyu idare etmenin getirdiği zorluklar tabii ki var,
ama keyfi de var. Nasıl bir yönetici olduğuma gelirsek... İnsanın kendi
kendini değerlendirmesi çok doğru değildir. Bu konuda kendimi
tanımlamaktan da özellikle kaçınırım. Ama zor bir yönetici olduğumu
söyleyebilirim.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?