İbrahim Erdemoğlu ile polyester yatırımını ve başta tekstil olmak üzere sanayideki sorunları konuştuk...
Ayçe Tarcan Aksakal
atarcan@capital.com.tr
İbrahim Erdemoğlu’nun, 35 yıl önce tek bir halı makinesiyle kurduğu Merinos, bugün dünyanın en büyük halı üreticisi oldu. Dünya makine halısı üretiminin yüzde 5’ini tek başına yapan Erdemoğlu, Merinos ile halıda, Sasa ile polyesterde Türkiye’nin en büyük üreticileri arasında yer alıyor. 2 yıl önce Sabancı Holding’den satın aldığı Sasa’yı dünya ölçeğine taşıyarak polyesterde bölgesel liderliği hedeflediklerini söyleyen Erdemoğlu, 8 yılda dünya polyester üretiminin yüzde 3’ünü gerçekleştirmeyi planlıyor. Erdemoğlu, “Sasa’yı satın aldıktan sonra en büyük iş alanımız polyester oldu. Bundan sonra en hızlı büyümeyi polyesterde yapacağız” diyor. Polyester üretimine 8 yılda toplam 3,6 milyar dolar yatırım yaparak Türkiye’yi yüksek polyester ithalatçısı olmaktan kurtaracaklarını söylüyor. Dünyanın en büyük halı üreticisi İbrahim Erdemoğlu ile polyester yatırımını ve başta tekstil olmak üzere sanayideki sorunları konuştuk:
2002 ciromuz 35-40 milyon dolardı. Bu yılsonunda 1,5 milyon doları geçeceğiz.
Sürekli işimizi ve dünyayı takip etmemiz büyümemizi sağladı. Bunun yanında en önemli faktörlerden biri kârlarımızın tamamını holdingde tutuyoruz, kendi şahsımızda ya da ailemizde kullanmıyoruz. Hızlı büyüme bundan dolayı oluyor. Her yaptığım işi küresel boyutta düşünerek hayata geçiriyorum.
2 yıl önce Sasa’yı satın aldığımızda en büyük iş kolumuz polyester oldu. Bugün de ciro olarak baktığınızda Sasa’nın cirosu halıdan daha fazla. Sasa’nın cirosunun bu yılın sonunda 1,6 milyar TL olmasını bekliyoruz.
Polyester bizim açımızdan çok doğru bir yatırım kararı oldu.
Halıda ciromuz 400-500 milyon dolar seviyesinde. Bu yıl halıda ciro hedefimiz 1,1 milyar TL olacak.
1983 yılında bir makineyle makine halısı üretimine başladık. Bugün Merinos olarak Rusya ve Türkiye’deki üretim tesislerimizle dünyadaki makine halısının yüzde 5’ini tek başımıza üretiyoruz. Son 2 yıldır da makine halısında dünyanın en büyük üreticisi konumundayız.
33 yılda dünya lideri olduk.
Bizden sonra halıda dünyadaki en büyük firma Mısırlı bir üretici. Aramızda pazar payı anlamında çok büyük fark yok. Ancak yatırımlarımız devam ettiği için aramızdaki fark önümüzdeki süreçte daha da açılacak.
Önümüzdeki 3 yıllık süreçte dünya makine halısı üretimindeki payımızı yüzde 5’ten yüzde 6’ya çıkarmayı planlıyoruz.
~
Halıda markalarımız yeterli, yeni marka düşmüyoruz. En iyi kaliteyi en ucuza vermek için mücadele ediyoruz, bunu da başarıyoruz.
Geçen yıl 4,2 milyar TL idi. Bu yıl ise yüzde 30’un üzerinde büyüyerek yılı 5,5 milyar TL seviyesinde kapatacağız.
Tüm şirketlerimizde sürekli büyümeyi düşünen bir grubuz. Hiçbir dönemde frene basmadık. Yatırımlarımıza devam ediyoruz. Bunun etkisi doğal olarak ciro ve büyüme rakamlarımıza yansıyor.
Grup olarak planımız her yıl yüzde 25-30 seviyesinde büyümek. 2016’da da yaklaşık yüzde 25-30 seviyesinde büyüdük.
Genelde hepsi büyüyor. Ancak önümüzdeki süreçte büyüme ağırlıklı Sasa tarafında olacak. Sasa’da 3,6 milyar dolarlık polyester yatırımı yapacağız. Bu yatırım 3 bin kişilik ilave istihdam yaratacak.
Yatırıma başlamak için Adana’daki Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nın arazisini satın alma noktasında bakanlıktan onay bekliyoruz.
Polyesterde dünya üretiminin yüzde 3’ünü üretmeyi planlıyoruz. Bunu gerçekleştirirsek Sasa’yı Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika, Rusya ve Türkiye’nin polyester üssü yapmış olacağız. En önemli hedefimiz polyesterde bölgesel lider olmak.
8 yıllık süreçte bunu yapacağız.
Polyesterde Türkiye ithalatçı konumda. Her yıl 1,5 milyar dolar değerinde polyester ve türevlerini ithal ediyoruz. Türkiye’nin çıkış noktası polyesterde ithalatçı olan konumumuzu ihracatçı haline getirmek. 3,6 milyar dolarlık yatırımla bunu sağlamayı hedefliyoruz.
Hammadde olarak polyester kullanan birçok sektörde domino etkisi yaratacak. Yeni yapılacak bu yatırım sayesinde hammaddeye kolay ve dünya fiyatlarıyla ulaşılabildiği için tekstilden sağlığa kadar birçok sektör hızla gelişecek. Herkes Türkiye’de tekrar yatırıma yönelecek. Yapacağımız yatırım dalga etkisi yapacak. Dalganın ana noktasını da biz atıyoruz. 1,5 milyar dolar sadece polyester hammaddesi seviyesinde ithalatımız var. Ayrıca polyester mamullerini de Çin ve Hindistan’dan ithal ediyoruz. Bir süre sonra bugün ithal ettiğimiz polyesterdeki son mamulleri yerli üreticiler üretecek.
~
Bizi hiçbir şekilde rahatsız etmez, tam tersi mutlu eder. Onlar da bu alana yatırım yaparsa dünyada Türkiye’nin polyesterde üretim ölçeği yüzde 3 değil yüzde 6 olur. Önemli olan yapılacak işi dünya ölçeğinde rekabet edebilecek seviyede yapmak.
Şu aşamada sadece polyester yatırımına odaklandık. Polyester yatırımızı dört dörtlük seviye getirdikten sonra yeni yatırım düşünürüz.
Mobilyada çok fazla başarılı olduğumuz söylenemez. Mobilya emek yoğun bir iş, zorlukları çok fazla. Mobilyada ciromuz şu anda 90-100 milyon TL seviyesinde. Ancak şu anda mobilyada büyüme noktasında önemli bir hedeflerimiz yok.
Çıkmayı düşünmüyoruz, sadece şu aşamada çok fazla yoğunlaşmıyoruz.
Hangi alanlara yoğunlaşıyorsunuz?
Polyestere ve halıya yoğunlaşıyoruz.
Türkiye’deki 7 bölgenin 5’inde fabrikalarımız var. Yurt dışında da sadece Rusya’da üretim tesisimiz bulunuyor. Üretim tesislerimizde 8 bin 200 kişi çalışıyor.
Şu an için düşünmüyoruz, mevcutları daha ileriye götürmeyi hedefliyoruz.
Şu aşamada düşünmüyoruz. Önümüze çok enteresan bir teklif gelirse düşünürüz.
Kendi iş alanlarımızda sektörün en iyisiyiz. Bu gruplarda satın alma gibi bir planımız yok. Farklı sektör olursa oturur değerlendiririz.
Serbest pazar ekonomisinde dünyadaki tüm firmalar yaşayacak diye bir kural yok. Başarılı olanlar büyüyecek. İşini doğru yönetemeyenler maalesef işini kaybedecek. Bu dünyanın bir gerçeği. Amerika’da da tekstil sektöründe başarılı olanlar ve kapananlar var. Türkiye’de de bu böyle. Çünkü artık Türkiye’de de oturduğun yerden kolay para kazanma dönemi bitti.
Türkiye’de herkes üretecek, işinin başında olacak ve çalışacak. Tarlan varsa içinde, işin varsa başında olacaksın. Her şeyi takip edeceksin, çünkü artık bol kârlar dönemi bitti. Cüzi kârlarla malzemelerle en iyi helvayı yapmaya çalışmak gerekiyor. Yüksek kârların olduğu eski dönem bir daha gelmeyecek. Sanayiciler bunu bekliyorsa buna göre hareket ediyorsa yanılıyor.
Daha verimli, daha dinamik ve daha aktif oluyoruz. Her noktadaki kontrol mekanizmamızı daha da hızlandırıyoruz. Her kuruşun hesabını yapıyoruz.
Tüm şirketlerimizde kapasite ve ciro artışı devam edecek. Ancak önümüzdeki süreçte en büyük, en hızlı büyüme Sasa’da polyester tarafında olacak.
Gücümüzün yettiği oranda ülkemize, milletimize, devletimize faydalı olmak için mücadele ediyoruz. 10 yıl sonra nerede oluruz onu zaman gösterecek.
~
“İÇ PAZAR DARALIYOR” NE KADAR KÜÇÜLDÜ? Halıda iç pazarda büyüme yok, hatta küçülme var. 2016’ya göre iç pazarda yüzde 5-10 arası daralma gözlemliyoruz. Halı öncelikli tüketim olmadığı için pazar daralıyor. İnsanlar öncelikle günlük ihtiyaçlarını satın alıyor. Diğer tarafta iç pazarın geleceği Türkiye ekonomisiyle ilgili. Türkiye’de insanların refah düzeyi yükselirse pazar olumlu yönde iyileşir. İHRACAT ARTTI Halıda ihracatta ciddi bir artış var. Büyümenin çoğu da ihracattan geliyor. Bizde ihracat tarafı büyüyor. İhracatta halı tarafında dolar olarak ilk 6 ayda yüzde 28’lik büyüme gerçekleştirdik. “ABD’YE YOĞUNLAŞTIK” Halıda son dönemde sanayileşmiş, gelişmiş ülkelerde yoğunlaştık. Halıda hedef pazarlarımız arasında Avrupa ve ABD öne çıkıyor. Daha önceden de Amerika’ya halı ihracatımız vardı ancak son dönemde bunu artırdık. SATIŞ 4’E KATLANDI Son 5 yılda Amerika’ya yaptığımız halı ihracatını 4’e katladık. Amerika pazarına daha hakim olmaya başladık. Artık ABD’de Walmart gibi büyük zincir mağazalarla iş birliği yapıyoruz. |
"HERKES KENDİNİ EN İYİ ZANNEDİYOR" “KIYASLAMA YAPMA DÖNEMİNDEYİZ” İçinde bulunduğumuz dönem, Türkiye’deki şirketlerin tamamının kendini dünyadaki diğer üreticilerle kıyaslayıp kendine çeki düzen verme dönemidir. Eğer kendilerine çeki düzen vermezlerse kapanmaya mahkumlar, çeki düzen verirlerse önleri açık. “FİRMA SAYISI AZALDI” Türkiye’nin şu an üretim ve ihracat rakamlarında azalma yok. Ancak şirket sayısı azalıyor. Bu da ölçek ekonomisinden kaynaklanıyor. Ayrıca “herkes yaşayacak” diye bir kaide yok. İşini doğru yapan en önde olacak, doğru yapmayan kapanabilir. Bu dünyanın gerçeği. “ÇALIŞAN MUTLULUĞU TAKİBİMDE” Benim için en önemli gösterge çalışanların mutluluğu… Her zaman çalışanların mutluluğunu takip ederim. Eğer çalışanlarınız, tedarikçileriniz, bayileriniz mutluysa bu size işinizi doğru yaptığınızı gösterir. |
"PERAKENDECİ DEĞİL ÜRETİCİ OLMAYA KARAR VERDİK" “STRATEJİ DEĞİŞTİRDİK” Merinos’un ne iç ne dış pazarda mağazalaşma hedefi yok. Mağazalaşmayı iç pazarda denedik ancak olmadı. 3 yıl önce strateji değiştirdik ve üretici olmaya karar verdik. Son 3 yıldır bu konudaki kararımız net. “BAYİLERE BIRAKTIK” 3 yıldır pazarlama tarafını tamamen bayilerimiz üzerinden yapıyoruz. Bundan sonra da halıda satış ve pazarlama tarafında olmayacağız, üretici tarafında olacağız. Yurt dışında da perakende ve pazarlama konusundaki stratejimiz aynı şekilde devam edecek. “ÜRETİME ODAKLANDIK” Mağazalaşma mantığımız yok. Baktığınızda üretim ve pazarlama birbirinden çok farklı sektörler. Perakende dediğinizde işin içine hizmet sektörü giriyor. Diğer taraftan biz sanayiciyiz, üretim yapıyoruz. Kendi işimizi doğru yaptığımızda daha iyi olacağına karar verdik. |
"HERKESE KÂRDAN PAY VERİYORUZ" “ÇALIŞANLARIMIZA 840 KONUT YAPTIK” Çalışanlarımıza bugüne kadar 840 konut yapıp teslim ettik. Bu sosyal projemizi geliştirmek için üretim tesislerimizin olduğu Adana, İzmir ve Çerkezköy’de arazi talebimiz var. Bunu gerçekleştirirsek çalışanlar için konut projesini devam ettireceğiz. “HERKESE KÂRDAN PAY” 3 yıl önce çalışanlarımıza kârdan pay dağıtmaya başlattık. Önümüzdeki dönemde bunu tüm şirketlerimizde uygulayacağız. Dağıttığımız kâr payı emek yoğunluğuna göre yüzde 8-15 arasında değişiyor. Kâr payını diğer şirketlerdeki gibi sadece üst yönetim almıyor. “YÖNETİMDE 3 ERKEK KARDEŞİZ” Grubumuzu 3 erkek kardeşimle birlikte yönetiyorum. Onlar Gaziantep’te yaşıyor, ben ağırlıkla İstanbul’dayım. Aramızda sektör ayrımı yok. Problem olduğunda hepimiz birlikteyiz. “KIZIM EN ALTTAN BAŞLADI” Büyük kızım ekonomi okudu. 1 yıl önce grupta en alt departmandan işe başladı. Diğer çalışanlardan farkı yok, başarılı olursa kıdemi artar. Diğer iki kızım Amerika’da işletme okuyor. Yeğenler ve çocuklar okullarını bitirdikten sonra grupta çalışmak isterlerse çalışır. Çocuklara bağımlı iş yapmıyoruz. “HOBİM YOK” İşim ne kadar gerektiriyorsa o kadar çalışırım, hobim falan yoktur. Benim için önce ve hep iş gelir. Spor konusunda tembelim. En büyük tutkum Türk halk müziği…Hem dinlemeyi hem söylemeyi severim. |
RAKAMLARLA ERDEMOĞLU HOLDİNG RAKAMLARLA ERDEMOĞLU HOLDİNG
|
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?