Borusan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kocabıyık, 10 yıllık suskunluğunu yine Capital için bozdu. Grupta yaşanan değişimleri ve gelecek hedeflerini paylaştı...
Nilüfer Gözütok Ünal
ngozutok@capital.com.tr
Borusan Holding, 80’inci yaşında her şeye yeniden başlıyor. İkinci kuşaktan AHMET KOCABIYIK’ın liderliğinde 200 yıllık bir vizyonla yol alan grup, temel, yakın ve yeni alanlarda büyüyerek geleceğe açılmayı hedefliyor. Babasının vefatı sonrası bir dönem motivasyonunu kaybettiğini ancak sonrasında “Babam yok ama torunlarım var” diyerek toparlandığını itiraf eden Kocabıyık, “Üçüncü neslin de dahil olduğu yeni başlangıçta kendimize 200 yıl sonra da var olalım diye bir hedef koyduk” diyor. İş insanı, 3-4 yıl içinde de görevini yeni nesle devretmeye hazırlanıyor. “Onların devralmasıyla geleceğimizi parlak görüyorum” diye konuşuyor.
2023 yılını 185 milyar TL ciroyla kapatan Borusan Holding, 25 milyar TL’nin üzerinde FAVÖK elde ederek rekor bir yılı geride bıraktı. TL bazında yüzde 73, dolar bazındaysa yüzde 20 büyüme yakaladı. Bu yılın biraz zor geçtiğini itiraf eden Borusan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kocabıyık, 2024’ün öngörüldüğü şekilde belirsizliklerin çokça yaşandığı bir yıl olmayı sürdürdüğünü söylüyor. “Bütçenin biraz altındayız, enflasyonun yüksek olması nedeniyle zorlanıyoruz. Ancak bizde fren yok, hep gazdayız. Sıkıntı var diye durmuyoruz. Uygulanan politikaları devam ettirebilirsek herkes için sıkıntılı geçen bu sürecin biteceğine inanıyorum” diye konuşuyor. Dev grup, ikinci kuşak patron Ahmet Kocabıyık liderliğinde yeni bir döneme de giriyor. Kocabıyık, bu dönemde kısa vadeli değil, gelecek odaklı büyüme planları yapıyor. Bu anlamda hedefindeyse şirketin 200 yıl sonra da var olması var. Kocabıyık, bu vizyon doğrultusunda temel, yakın ve yeni alanlarda büyüyerek geleceğin ekonomilerine açılmayı hedefliyor. Gelecek odaklı büyümesine yön verirken bir taraftan da yeni neslin yönetimde daha aktif olması için çalışmalarını yürüten iş insanı, 3-4 yılda da görevi üçüncü nesle devretmeyi planlıyor. Borusan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kocabıyık, 10 yıllık suskunluğunu yine Capital için bozdu. Grupta yaşanan değişimleri ve gelecek hedeflerini paylaştı:
Dünyada son yıllarda hızlı bir değişim yaşanıyor. Hem ekonomik sistemler hem iş yapış şekilleri bundan etkileniyor. Siz lider olarak bu değişimi nasıl görüyorsunuz?
Bence en kritik başlık iklim krizi. Dünyadaki liderlerin daha etkin kararlar alması lazım. Ne yazık ki almıyorlar. İkinci önemli başlık globalleşmenin nereye varacağını tam göremiyoruz. Globalleşme, milletlerarası serbest ticaret ileride popülist politikalar yüzünden engellenir mi diye düşünüyorum. Bence dünya düzeni değişikliği gerekiyor. Ben görür müyüm emin değilim. Bu çok uzun bir süreç. Bir de teknoloji konusu var. Yapay zeka harika işlerde kullanılabilir ama çok kötü kullanılma potansiyeli de var. Özellikle dezenformasyon konusu beni biraz korkutuyor. Liderlerin bunun olmaması için kurallar koyması lazım. Onu koymada geç bile kaldılar. Orada da kendi ülkelerindeki yapay zeka çalışmalarına sekte vurmamak için başkalarını engelleyerek çifte standart uygularlar mı bilmiyorum. O da beni rahatsız eden bir konu. Bütün bunlar çok uzun vadede çözüme ulaşacak ama hepimizin bilincinde olması gereken konular.
Bu dönemde sizin gördüğünüz en önemli riskler ve fırsatlar neler?
Fırsat olarak düşündüğümüz konular enerji ve mobilite olarak önümüze çıkıyor. Bunlar aynı zamanda bizim ilgilendiğimiz, kendimize yakın bulduğumuz konular. Açıkçası hiç bilmediğimiz alanlara girmekte tereddüt ediyoruz. Örneğin sağlıkta fırsatlar var. Ama biz kendi bildiğimiz üretim ve sanayi gibi alanlarda var olmak istiyoruz. Bulunduğumuz işlere benzer, onlara katkı yaratacak işlerle ilgileniyoruz. Borusan Ventures’ı kurduk. Orada ABD ve Avrupa gibi potansiyel pazarlarda büyümeyi hedefleyen girişimcilerin yenilikçi fikirlerini hayata geçirmelerine ve küresel çapta büyümelerine destek oluyoruz. Mobilite, lojistik, enerji, iklim ve endüstriyel teknolojiler alanlarında girişimlere yatırımlar gerçekleştiriyoruz. Bunlar küçük yatırımlar ama bize faydası olabilecek, işimizi geliştirebilecek konulara öncelik veriyoruz.
Sizinle en son 10 yıl önce söyleşi yaptık. O zamandan bu zamana Borusan’ın büyüme performansını nasıl değerlendiriyorsunuz? En kritik gelişmelerin neler olduğunu düşünüyorsunuz?
Son 10 yılda tabii çok değişim oldu. 2014’te 7 bin olan çalışan sayımızı iki katına çıkarırken ciromuzu 7,9 milyar TL’den 185 milyar TL’ye yükselttik. Ama babam vefat ettikten sonra bir duraklama devri yaşadık. O da herhalde benden kaynaklanıyor. Babam ölünce motivasyonumu kaybettim. Sanki sırf babam için çalışıyormuşum gibi babam gidince boşlukta kaldım. 3-4 yıl duraklama devri yaşadım. Ondan sonra torunlar oldu. Baktım babam yok ama torunlar var. O zaman ciddi bir hedef koyduk. 200 yıl sonrası ve onlar için çalışmaya başladık. Aslında yeniden başladık.
2020 sonunda CEO’nuz Agah Uğur’un emekli oluşuyla birlikte yollarınızı ayırdınız ve CEO olarak grubun başına siz geçtiniz. CEO’luğa geçişiniz de bu kararınızın bir sonucu muydu?
O duraklama devrinden sonraki bir başlangıçtı. Duraklama döneminde Agah sayesinde bir zarar görmedik. Agah’la çok güzel çalıştık, bunun için ona müteşekkirim. Ama o devirden sonra yeni bir başlangıç yapmak istedik. Üçüncü neslin de dahil olduğu yeni başlangıçta kendimize 200 yıl sonra da var olalım diye bir hedef koyduk.
Bu hedef kapsamında nasıl bir yapılanma yaşadınız, nasıl bir büyüme stratejisi oluşturdunuz?
200 yıl ve ötesinde bir grup olma vizyonu doğrultusunda, “temel”, “yakın” ve “yeni” alanlarda büyüme stratejimizi hayata geçirerek geleceğin ekonomilerine açılmayı hedefliyoruz. Bu strateji hem mevcut işlerimizi güçlendirmemizi hem yeni büyüme alanları keşfetmemizi sağlıyor. Kurumsal girişim sermayesiyle start up’lara yaptığımız yatırımlar, bize yeni teknolojilere ve pazarlara erişim imkanı sunuyor. Aynı zamanda sürdürülebilirlik, dijitalleşme ve yetenek yönetimi gibi konularda öncü çalışmalar yaparak sektörümüze yön veriyoruz. Üretim, makine, otomotiv, lojistik ve enerji gibi temel alanlarımızda da sürekli olarak yenilikçi ürün ve hizmetler geliştirerek büyümeye katkı sağlıyoruz. Önümüzdeki dönemde de iklim, insan ve inovasyon odak alanlarımız çerçevesinde hem sürdürülebilirliğimizi sağlamak hem iş yapış şekillerimizi yeni dünya trendleriyle aynı çizgide tutabilmek için yine yenilenebilir enerji, Ar-Ge ve dijital teknolojiler gibi alanlardaki yatırımlarımıza devam edeceğiz. Global pazarlardaki ağımızı büyütme hedefimiz doğrultusunda yeni iş birlikleri kurarak büyümeyi sürdüreceğiz.
Sizin 2 yıllık CEO’luğunuzdan sonra Erkan Kafadar grupta CEO’luk koltuğuna oturdu. Orada doğru zamanın geldiğini nasıl anladınız?
Geçiş dönemi yaşadık. O dönemde de biraz merkez büyümüştü. Onu biraz küçülttük, şirketlere daha çok inisiyatif verdik. Böyle bir geçiş dönemimiz oldu. Sonra Erkan Bey geldi. Erkan Bey de uzun yıllardır grupta yetişmiş biri. O şekilde devam ettik.
200 yıllık şirket olma yolculuğunda size hangi sektörler güç katacak?
Yeni sektörlere muhakkak gireriz. Fakat mevcut sektörlerde büyümeye devam edeceğiz.
Son birkaç yıldır grup nasıl büyüyor?
2023 yılında güçlü bir büyüme elde ettik. 185 milyar TL net satış ve 25 milyar TL’nin üzerinde FAVÖK elde ederek rekor bir yılı geride bıraktık. Bu da 106 milyar TL ciroyla kapatılan 2022’ye göre TL bazında yüzde 73, dolar bazında yüzde 20 büyüme anlamına geliyor. Bu yıl biraz zor geçiyor. 2024 öngörüldüğü şekilde belirsizliklerin çokça yaşandığı bir yıl olmayı sürdürüyor. Bütçenin biraz altındayız, enflasyonun yüksek olması nedeniyle zorlanıyoruz. Uygulanan politikaları devam ettirebilirsek bunları aşabileceğimize ve herkes için sıkıntılı geçen bu sürecin biteceğine inanıyorum.
Bu dönem gaza basma dönemi mi frene basma dönemi mi?
Bizde fren yok, hep gazdayız. Sıkıntı var diye durmuyoruz. Geçmişte de bu sıkıntılı dönemleri yaşadık. Frene basan zararlı çıktı.
2025 nasıl bir yıl olur? 2025 sonunda ciroda 8 milyar doları geçme hedefiniz vardı…
Geçme hedefimiz vardı ama bu yıl biraz o rakamın altında kalırız. 2025’in de bu yıldan biraz daha kötü olma şansı var. Belki son çeyrekte iyileşebilir. Ama buna benzer bir yıl olur. Ondan sonraki yıl 8 milyar doları geçmemiz gerekir.
Büyürken yatırımlarınızı da sürdürüyorsunuz. Yatırımda nasıl bir stratejiyle hareket ediyorsunuz?
Son 5 yılda 15,4 milyar TL yatırım gerçekleştirdik. Bu yatırımlarımızın olumlu dönüşlerini almakla birlikte geleceğe yönelik yatırımlarımıza da hız kesmeden devam ediyoruz. 2024-2026 yılları arasında toplam 71 milyar TL’lik yatırım planımız bulunuyor. Üretime 31,2, otomotive 10,9, enerjiye 9,5, makine ve güç sistemlerine 6,1, lojistik sektörüne de 5,3 milyar TL’lik yatırım yapmayı planlıyoruz. Bu stratejik plan döneminin ilk yılı olan 2024’te geçtiğimiz yıl yapılan yatırımların 2 katına yakın bir yatırım yapmış oluyoruz.
Bu yatırımlar hayata geçtiğinde Borusan’ı nereye taşıyacak?
Kapasitemiz ve bu doğrultuda yurt içinde ve yurt dışında rekabet gücümüz artacak. Örneğin Gemlik’te kurulu Borçelik tesisinin kapasitesini artırıyoruz. 3 yıl içerisinde devreye girmesini planladığımız, ilave yarım milyon ton kapasiteli yeni bir galvaniz hattı üzerinde çalışıyoruz. 400 milyon dolar tutarındaki bu yatırım kapsamında, diğer üretim hatlarımızda modernizasyon da yapacağız. Özellikle otomotiv sektöründe orta vadede öngördüğümüz büyümeyi karşılayacağız.
Enerjide nasıl büyüyorsunuz?
Borusan EnBW Enerji, rüzgar, güneş ve hidroelektrik kaynaklara dayalı yenilenebilir elektrik üretiminde 13 santrale ve 740 MW kurulu güce sahip. Devam eden yatırımların tamamlanmasıyla bu yıl 855 MW’a, gelecek yıl ise 935 MW’a ulaşacak. 138 MW olarak Çanakkale’de kurulu mevcut Saros RES tesisimizin yardımcı kaynak projesi olan Saros GES projemiz ise tam kapasiteyle devreye alındığında Türkiye’nin en büyük RES-GES hibrit tesislerinden biri olacak.
Şu ana kadar enerjiye ne kadarlık yatırım yaptınız?
Şu ana kadar yapılan yatırım 800 milyon doların üzerinde. Enerji yatırımlarımızdan memnunuz ve büyümeye devam edeceğiz. Şarj istasyonlarına da başladık. İleride de enerjinin yeni alanlarına girmeyi planlıyoruz. Ürettiğimiz enerjiyi daha efektif ve iyi fiyata satmak için yeni alanlar olabilir.
Enerjide yatırımlarınıza hep Türkiye’de mi devam edeceksiniz, yurt dışında da büyüme planınız var mı?
Daha ziyade Türkiye’de büyümeyi planlıyoruz. Dışarıda da imkan olur mu diye bakıyoruz ama önceliğimiz Türkiye.
Özellikle Amerika’da uzun yıllardır yatırım yapıyorsunuz. Son olarak geçtiğimiz yıl bir boru şirketi satın aldınız. Orada nasıl bir büyüme planınız var?
Amerika’da ilk yatırımı 12 yıl önce yaptık. Ülkede uzun yıllardır varız. İşlerimiz de iyi gidiyor. Son olarak 2023 yılında Amerika’da Berg Pipe’ı 162 milyon dolara satın aldık. Amerika’nın yanında Avrupa’da Romanya’da yatırımlarımız var. Bu yılın ilk çeyreğinde otomotive yönelik ürünlere odaklanan Romanya tesisini hizmete aldık. Avrupa otomotiv boruları pazarında etkili pazar konumumuzu ileri taşıyacak bu yatırımla birlikte, Teksas- Baytown’daki tesiste de yeni boru üretim hattını faaliyete aldık. Yine bu yılın ilk çeyreğinde faaliyete geçen bu yeni hat yatırımıyla birlikte ABD’de inşaat ve genel endüstri uygulamaları alanlarında da ürünler üretebilecek yetkinliğe sahip olduk.
Şu anda gelirlerinizde yurt dışının payı nedir?
Şu anda yüzde 32’sini oluşturuyor. Bizim yurt dışında yatırımlarımız her zaman olacak ama önceliğimiz Türkiye. Türkiye’de işlerimizin büyümesini istiyoruz. Yurt dışında yatırım için bakınırken özellikle Türkiye’de olmayan bir şeyi yurt dışında öğrenip buraya getirme idealim var. Öte yandan sadece boruda değil Borusan Cat ile de yurt dışında büyüme hedefimiz var. Caterpillar ile başka ülkelerde bayilik almak için çalışıyoruz. Amerika ve Moğolistan ajandamızda. Önümüzdeki dönemde yurt dışının gelirdeki payı yüzde 40’a çıkabilir.
Güçlü ortaklıklarla da ilerliyorsunuz. Ama son olarak geçtiğimiz yıl Mannesmann’la ortaklığınız bitti. Ortaklığın bitme nedeni neydi?
Mannesmann’la ortaklık onların tercihiyle bitti. Çünkü onların sahibi Salzgitter, demir çelik üreticisi. Sırf demir çelikte kalmaya karar verdiler ve boru işinden çıktılar. Onlar için stratejik bir karardı.
Yurt içinde ve yurt dışında yeni ortaklıklar gündemde mi?
Şu an yeni ortaklık anlamında görünen bir şey yok ama çıkan her fırsatı değerlendirmek istiyoruz.
Birkaç yıldır üçüncü nesille birlikte çalışıyorsunuz, bu süreç nasıl ilerliyor?
Üçüncü nesil şirkete dahil olunca 5-6 yıllık dönemde üçüncü nesille anlaşamadığımızı aynı lisanı konuşamadığımızı fark ettik. Onlar bizi, biz de onları anlamıyorduk. Şirkete yeni gelen gençleri de anlamakta zorluk çektiğimizi hissettik. Ondan sonra kültürümüzü tekrar onlara göre adapte edelim diye bir uğraşıya girdik. Herkesin fikrini rahat açıklayabileceği bir platform kurduk. Babamdan gelen bütün değerleri bugüne uyarlamak, bugün de onlara anlam ifade etmesini sağlamak için çalıştık. Daha güven verici, daha şeffaf, işe girdiğinde on yıl sonra nereye gideceğini görebilecekleri bir dünya yaratmak istedik ve bunu yaptık. Kültürümüzü yeni nesille birlikte bugüne adapte ettik.
Grupta üçüncü nesilden kaç kişi var?
6 kişi var. 3’ünün şu an için işe ilgisi az. Ama en azından bir tanesi ilgilenecek diye tahmin ediyorum. Tercihim hepsinin ilgilenmesi.
Oğlunuz Levent Bey kaç yıldır işte?
Levent, birçok şirkette yönetim kurulunda. Bugün daha ziyade otomotive odaklı. Daha önce boruda çalışmıştı. Holdingde yönetim kurulu üyesi. Defne (Kocabıyık Narter), önümüzdeki yıl Borusan Cat’te benden başkanlık görevini devralacak. Boruda da bazı şirketlerin yönetim kurulunda. Emir (Özmen), enerjide başladı. Şarj istasyonlarının yatırımları onu çok heyecanlandırıyor. Onunla ilgileniyor. Aslı (Özmen) da sanatla ilgileniyor. Belki Mina (Hamedi) da ileride ilgilenebilir, öyle sinyaller alıyorum.
Yeni nesli nasıl buluyorsunuz?
Üçüncü nesil tabii ki çok iyi yetiştirilmiş bir nesil. Şirkete sağladıkları katkıyı görebiliyorum. Özellikle farklı insanların beraber çalışması onlara heyecan veriyor. Çalışanlar da onlara sahiden çok saygı duyuyor, bu da bana gurur veriyor. Onların devralmasıyla geleceğimizi parlak görüyorum.
Onlarla nasıl bir ilişkiniz var?
Devamlı görüşüyoruz. Her zaman bana telefon edip işle ilgili fikir danışıyorlar. Zaten çoğu şirketin yönetim kurulundalar, ne olup bittiğini görüyorlar. Ben onların şirketten sorumlu olmasından ziyade genel müdürleri yönlendirmelerini istiyorum, bunun için de önce işi bilmeleri lazım. Ondan sonra da şirketi doğrudan yönetmektense yönetim kurulunda profesyonelleri yönlendirici, onaylayıcı bir konumda olmalarını tercih ediyorum. Gelecekle uğraşmalarını istiyorum.
10 yıl önceki söyleşide 7 yıl sonra emekli olmayı düşünüyorum demiştiniz…
Emekli olmaya hazırdım ben. Üçüncü neslin, “Biz hazırız, tamam devralıyoruz” demesi lazım. O zamanın 3-4 yıl içinde geleceğini ümit ediyorum.
Borusan 80 yaşında, siz de 30 yıldır yönetimdesiniz. Bugüne kadar size en büyük gurur veren iş ne oldu?
Tek bir şey düşünemiyorum ama şirketi daha sürdürülebilir, daha kolay yönetilir bir şekilde üçüncü nesle devretmek en çok gurur veren şey olmalı.
İNSANA VERİLEN DEĞER BİZİ GÜÇLÜ KILIYOR “BABAMIN İZİNDEN DEVAM EDİYORUZ” Bu yıl Borusan Holding’in 80’inci yılı. 80 yıl uzun bir zaman. Babam her zaman “Türkiye’ye borcumu ödemeye çalışıyorum” derdi. Biz de onun izinden devam ediyoruz. Türkiye’nin büyümesine ve gelişmesine katkıda bulunmayı bir borç biliyoruz. Onun vizyonuyla hareket ediyoruz. Borusan’ı Borusan yapan değerleri doğruluk, çalışkanlık, yenilikçilik ve çağdaşlık. Bunu iş yaptığımız kişilere aşıladıysak ne mutlu bize. Ayrıca kurduğumuz vakıf ve yürüttüğü sanat faaliyetleri bize gurur veriyor. Bunlar ülkemize inancımızın bir sonucu. “PİŞMANLIĞIM YOK AMA HATALARIM VAR” Bugün 11 ülkede 14 bin 500 çalışanımız var. Grup şirketlerimizden Borusan Lojistik 50., Borusan Otomotiv ve Borusan Limanı 40., Borusan Cat 30., Borusan EnBW Enerji 15. yılını kutluyor. Borçelik’in üretime geçişinin 30. yılı, 2024-2025 yılı da BİFO’nun 25. yılı. Bence başarının sırrı şirkette çalışanların mutlu olması, şirketteki insan başarıyı getiriyor. Liderin de bunu sağlaması lazım. Onu sağlayabilirse her şey iyi gidiyor, sağlayamazsa zorluklar oluyor. İş hayatımda bugüne kadar hiç pişmanlığım yok ama hatalarım var. Hataların sonucu ne oluyor, kârınız düşüyor, zarar ediyorsunuz ama toparlanıyorsunuz. Sonuçta öğreniyor ve bir daha yapmıyorsunuz. |
PANDEMİDE MÜCELLİT OLDUM DÜNYAYI GEZMEKTEN NEDEN VAZGEÇTİ? 65 yaşından sonra tekneyle dünyayı dolaşacaktım olmadı. Olmayacak da… Torunlarımla olmak için vazgeçtim. 10, 8, 3 yaşında ve 8 aylık olmak üzere dört torunum var. Motosiklet seyahatlerim de bitti. Motorla seyahatlerimizi organize eden Alman bir arkadaşımız vardı. Bize rehberlik ederdi, gideceğimiz yerlere gider sonra bizi götürürdü. Bir kazada vefat etti. Ondan sonra motora dokunamadım. “50 KİTABI HAYATA KAZANDIRDIM” Pandemide yeni bir hobim oldu. Pandemide Amerika’da New York’un iki saat kuzeyinde bir kasabada 1,5 yıl rehin kaldım. O dönem ne yapayım derken eski kitaplardan oluşan koleksiyonumla ilgilenmeye başladım. Bazıları çok zarar görmüştü. Onları tamir etme fikri oluştu. 6 ay YouTube’dan bütün videoları izleyerek kitap tamirine başladım. Sonra üç dört kişiden ders alarak mücellit oldum. Kendi koleksiyonumdan 50 kitaba yeniden hayat kazandırdım. “BU YIL ENSTİTÜ KURDUK” Mücellitlik kaybolmaya yüz tutmuş bir meslek. Bu meslek aslında Çin’de başlamış, oradan İran’a ve Türkiye’ye gelmiş. Türkiye’den de Avrupa’ya yayılmış. Bu yıl bir enstitü kurduk. 5 öğrencimiz var, onları 3 yıl eğiteceğiz. Bütün makine ve ekipmanları aldık. Hocalarımız da var. Sonra onların kendi işlerini kurmasına ve iş bulmasına yardımcı olacağız. Böylelikle mesleği yeniden canlandıracağız. Kütüphanelerde ve müzelerde yenilenmesi gereken çok fazla kitap var. Yenilenmezse kaybedeceğimiz bu kitapları da günümüze kazandıracağız. |
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?