"Şu an Ortadoğu ve Irak pazarını hedef alacak şekilde Suriye ya da Ürdün üzerine bir çalışmamız var."
Türkiye’nin en sessiz sedasız ama emin adımlarla büyüyen holdinglerinden biri Kibar Holding… 2003’te 1 milyar dolar
cirosu bulunan holding, 2010 yılı sonunda 3,2 milyar dolarlık büyüklüğe
ulaştı. 1994’te Hyundai ile yaptığı ilk yabancı ortaklığıyla dönüm
noktasını yaşayan Kibar Holding, otomotivin yanında ana faaliyet dalı
demir çelik sektöründe de iddialı…
Öyle ki bu alanda geçtiğimiz Ocak ayında Güney Koreli Pohang Iron and Steel Company (POSCO) ve Daewoo International ortaklığıyla Kocaeli'de 350 milyon dolarlık bir anlaşmaya imza attı. Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve CEO’su Ali Kibar, “Biz sektörlerimizde daha ihtisaslaşmak istiyoruz. Ana sektörümüz demir çelikte önümüzdeki yıllarda Adapazarı’na bağlı Karasu’da ve İzmit’te büyük ölçekli yatırım projelerimiz var” diyor. Holdingin bu sektörde yatırımları yurtiçiyle de sınırlı değil... Ali Kibar, uluslararası ortamda daha uygun fiyata üretmek ve rekabet anlamında sektörde yurtdışı faaliyetlerine de başlayacaklarını açıklıyor. “Şu an Ortadoğu ve Irak pazarını hedef alacak şekilde, Suriye ya da Ürdün üzerine bir çalışmamız var. Bu yüzde 100 bizim yatırımımız olacak. Ayrıca Kazakistan ve Umman’da farklı yüzdelerde yerel şirketlerle yatırım yapmayı planlıyoruz” diye konuşuyor. Kibar, projeye start vermek için Ortadoğu’nun politik anlamda biraz sakinleşmesini bekliyor.EŞİ
2011
yılında Türkiye için çok ciddi bir risk olmayacağını düşünen Kibar,
holding olarak bu yıl yüzde 15 büyüyeceklerini tahmin ediyor. Uzun
vadede bu büyüme oranları ile yola devam etmeyi planlıyor. Holdingin
geleceğe dönük yatırım planları da bu hedefleri destekleyecek biçimde
tasarlanıyor. Bir yandan 2013 Nisan ayında faaliyete geçecek yeni
paslanmaz çelik yatırımıyla ciroda 800 milyon dolarlık artış yakalanması
bekleniyor. Otomotivde ise yabancı ortağı Hyundai ile kapasite artışı
ve yeni üretime geçecek model ivme oluşturacak. Tamamlanan İskenderun
Limanı’nda da Avrupalı bir şirket ile uzun vadeli bir stratejik
işbirliği düşünülüyor, burada yaratılacak iş kapasitesi de büyümeye destek sağlayacak.
Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve CEO’su Ali Kibar, onunla yaptığımız görüşmede
ana iş alanları otomotiv ve demir çelik konusunda gelecek
hedeflerinden, yurtdışındaki şirket kurma çalışmalarına kadar yeni
döneme ait tüm stratejilerini detaylı olarak açıkladı:
Capital: Holding olarak 9 farklı alanda 20 şirkete sahipsiniz.
- Cironuzun dağılımı nasıl gerçekleşiyor?
Capital: 2010 yılı ciromuz 3,2 milyar doların üzerinde…
- Bunun yaklaşık 1,2 milyar doları otomotiv alanından geliyor. Kalanı ise ağırlıklı olarak, yüzde 80- 85 oranında demir çelik grubundan sağlanıyor. Biz sanayiye ağırlık veren bir holdingiz. Hizmet sektöründe çok düşük aktivitesi bulunan, ağırlıklı olarak üretim yapmayı tercih eden bir grubuz.
Capital: Kibar Holding’i 2015’te nasıl konumluyorsunuz? Önümüzdeki 5 yıl için hedefleriniz neler?
- Öncelikle faaliyet gösterdiğimiz sektörlere
bakarsak, otomotiv ve otomotiv yan sanayi alanlarında varlığımızı devam ettiririz.~
Alüminyum ve demir çelik alanında, paslanmaz demir çelikte yeni yatırımımız yakın gelecekte devreye girecek o
nedenle bu sektörde daha ağırlıklı bir konumlanmamız söz konusu olur.
Bunun yanı sıra lojistik tarafında İskenderun’daki liman yatırımımızı
tamamladık, bu yıl orada çalışmaya başlayacağız. Bu yatırımızla iç
taşımacılıkta ciddi planlarımız var, bu alanda da büyümemiz olacak.
Dış ticaretle ilgili olarak da metal sektörü ağırlıklı pazarlamamız daha hacim kazanır diye düşünüyorum. Bir de tüm bunlara ek olarak gayrimenkul geliştirme alanına girebiliriz. Biz sektörlerimizde daha ihtisaslaşmak istiyoruz. Ana sektörümüz demir çelikte önümüzdeki
yıllarda Adapazarı Karasu ve İzmit’te büyük ölçekli yatırım projelerimiz var, onların altyapılarının oluşturmaya çalışıyoruz. Uluslararası ortamda daha uygun fiyatla mal etmeye çalışacağız.
Ayrıca rekabet anlamında metal ve alüminyum sektöründe yurtdışı faaliyetlerimiz söz konusu olabilir, bunun değerlendirmelerini yapıyoruz. Ciro anlamında belirgin bir hedef vermiyoruz. Türkiye hala kriz ortamlarından tamamen kurtulmuş bir yapıya sahip değil. Önemli olan sağlam bünyemizi muhafaza edebilmek; uzun vadede konjonktüre göre fırsatları değerlendirerek büyümemize devam etmek istiyoruz.
Capital: Gayrimenkulde nasıl bir planınız var?
- İstanbul’un gelişmesi sonucu bugün şehir içinde kalan sanayi Şirketlerimiz var, bunların bazılarını başka bölgelere alabiliriz diye düşünüyoruz. Şehir içinde kalan yerlerimizi konut, rezidans gibi projelere dönüştürebiliriz. Ancak bu uzun vadeli bir plan, 5 yıl ve sonrasında bu sektöre girmeyi düşünüyoruz. Zaten gayrimenkulü de dikey büyümemizin bir parçası olarak görüyoruz, mevcut değerlerin daha verimli hale dönütürülmesi olarak algılayabiliriz.
Capital: Yeni girilecek alan anlamında başka hangi sektörlerle ilgileniyorsunuz?
- Biz sürekli yatırımda olan bir grubuz. Gıda sektöründe bir aktivemiz var, kendi başına başarılı şekilde büyüyor. İnşaat malzemeleri ve metal sektöründe büyümelerimiz var; sandviç panel üretimi, galvanize veya alüminyum bazı ürünlerin boyasıyla ilgili yeni yatırımlarımız var. Birini 2010’da bitirdiğimiz, birini de önümüzdeki yıl tamamlayacağımız iki önemli yatırımımız bulunuyor. Bunların hepsi hacimli yatırımlar…
Tüm bunlar dikey büyümemizin birer parçası… Dikey entegrasyonumuza paralel, rekabetçiliğimizi artırmaya yönelik, pahalılaşan girdi maliyetleriyle piyasadaki konumumuzu muhafaza etmeye yönelik çalışmalar yapıyoruz. Aslında ana faaliyet sahalarımıza konsantre olmaya çalışıyoruz. Çünkü her yeni sektör için yeni bir enerji, yeni bir konsantrasyon icap ediyor. Bu da belli kaynakların israfına sebebiyet verebiliyor.
Capital: Çıkmayı düşündüğünüz alanlar var mı?
- Evet, holding yapımızın dışında kalacak alanlardan çıkabiliriz. Tüketici finansmanı alanından çıkabiliriz. Assan tüketici finansmanı şirketimiz diğer faaliyet alanlarımızla çok örtüşmüyor. Bu nedenle bu alandan herhalde çıkacağız. Ama ana faaliyet alanlarımıza paralel yan işlerimizde büyümeyi tercih ediyoruz.
Capital: Yabancı ortaklık kurma kültürüne sahip bir holdingsiniz. Yeni farklı alanlar için de yabancı ortaklıklar kurmayı planlıyor musunuz? Bu tarz teklifler geliyor mu?
- Otomotivde yabancı ortağımız Hyundai ile yeni bir kapasite artışı söz konusu olacak. Otomotiv yan sanayide de yabancı ortağımız Hanil Grup ile kapasite artışına yönelik çalışmalarımız var.~ Güvenlik üniteleri üreten Sicpa Assan’da İsviçreli Sicpa grubu ile ortaklığımız sürüyor. Güney Koreli Pohang Iron and Steel Company (POSCO) ve Daewoo International ile 350 milyon dolarlık yatırımla Kocaeli’de paslanmaz çelik üretmeye başlıyoruz. Bitirdiğimiz İskenderun Limanı’yla ilgili yakında uzun vadeli bir stratejik işbirliği söz konusu, Avrupalı bir şirketle
çalışmak üzere görüşüyoruz. Biz kendi sahasında uzman şirketlerle işbirliği veya ortaklık yapmayı tercih ediyoruz. Onlar da ülke pazarını iyi bilen, işinde belli bilgi birikimine sahip, sinerji yaratabilecekleri bizlerle işbirliğini tercih ediyor.
Capital: Metal ve alüminyum sektöründe yurtdışı faaliyetlerimiz söz konusu olabilir dediniz…
- Evet, metal ve alüminyum alanlarında sıfırdan yatırım yapmak istiyoruz. şu an Ortadoğu ve Irak pazarını hedef alacak şekilde, Suriye ya da Ürdün üzerine bir çalışmamız var. Bu yüzde 100 bizim yatırımımız olacak. Ayrıca ihtisaslaştığımız bu iş kollarında bizim tecrübemizi arzu eden ülkeler var. Buralarda ortaklıklar kurabiliriz. Kazakistan ve Umman’da bu anlamda farklı yüzdelerde yerel şirketlerle yatırım yapmayı planlıyoruz. Aslında bu yatırımlar için Ortadoğu’nun biraz sakinleşmesini bekliyoruz. Yüzde 100 bizim olacak yatırım için prensip kararını aldık. Çok yakın bir tarihte bir yatırıma başlamayı düşünüyoruz, Suriye ya da Ürdün olacak bu yatırıma bu yıl başlayacağız. Diğerleri için zamana ihtiyacımız var.
Capital: Halka arz için bir çalışmanız var mı?
- Türkiye’de halka arzla ile ilgili mevzuatlarda sıkıntılar var, halen tamamlanmadığını düşünüyorum.
O yüzden şu an böyle bir çalışmamız yok,ızamanı gelince açılabiliriz.
Capital: 3500 milyon dolarlık yatırımınız ne zaman devreye girecek? Nasıl bir artı sağlayacak?
- Daewoo International ve POSCO ile ortak yaptığımız 350 milyon dolarlık yassı paslanmaz
çelik haddeleme tesisi projesinde yıllık 200 bin ton kapasite söz konusu olacak. Bu da ilk etapta
2013 Nisan ayında fabrikanın aktif olması sonrası yıllık 800 milyon dolarlık bir ciro artışı sağlayacağımız anlamına geliyor. Bu projenin ikinci fazı devreye girdiğindeyse yani en yakın 2014 ya da 2015 yıllarında üretim 400 ila 600 bin tona çıkar. Üretim 400 bin tona çıkarsa da bu 1,6- 1,7 milyar dolar ciro anlamına geliyor. Tabii üretim 600 bin tona tırmanırsa ciro da 2,4 milyar dolara kadar çıkar.
Capital: Otomotiv alanında bu yıl planlarınız neler?
- 2011’de iç pazarda binek araçlarda yüzde 10’luk bir pazar payı hedefliyoruz. Zaten şu an bu Seviyelerdeyiz. 2009’da pazar payımız yüzde 16’ya kadar çıkmıştı ama şu anda yüzde 10’luk
payı korumayı düşünüyoruz. Toplam pazarda da yüzde 8’ler civarında bir pay almayı öngörüyoruz. Tabii burada yapısal değişikliklerle hafif ticari araçlara uygulanan ayrıcalıklı vergi sisteminde
farklılaşma olursa binek araçlardaki toplam hacmimiz daha da artar. Üretimde anlamında da 2011’de 95-100 bin araç üretmeyi planlıyoruz. Kapasite artırımı için de çalışmalar yapıyoruz. Sanıyorum bu kapasite artışı, mevcut tesisin ek binalarını büyütme şeklinde olur.
Capital: Yeni bir modelin Türkiye’de üretimine başlayacağınız konuşuluyor. Bu proje ne aşamada?
- Evet, yeni model için de çalışmalar yapıyoruz. Doğru modeli, bölge pazarlarına cazip maliyetlerle sunabilmek için çalışıyoruz. Çünkü bu otomobili, Avrupa’nın yanında Ortadoğu ve Afrika’ya da göndermeyi düşünüyoruz. Bu alanda yatırım rakamlarını telaffuz etmek için erken, biz yatırımı yapıp ardından açıklamayı net olarak yapmayı tercih ediyoruz.~
Capital: Gıdadaki faaliyetlerinizden memnun musunuz?Gıdada şirket satın almayı planıyor musunuz?
- Gıdadan gayet memnunuz. Tek ürün salçayla 100 milyon dolar ciro yapıyoruz. Açıkçası gıda başta olmak üzere her alanda satın almayı düşündüğünüz şirket çok değerli oluyor. Genelde sıfırdan kurmak bizim için daha mantıklı... Satın almalarda marka değeri devreye giriyor ve bu da alan ya da satan için çok farklı oluyor.
Capital: Peki başka alanda şirket satın almayı düşünür müsünüz?
- Geçen yıl boyalı saç üretimiyle ilgili bir tesis satın aldık, yine aynı şirketten Balıkesir’de sandviç panel üretimi üzerine olan tesisini de satın aldık. Kendi faaliyetlerimize paralel olan alanlarda
fırsatlara bakıyoruz.
Capital: Bu yıl ne kadarlık bir büyüme planlıyorsunuz?
- 2011’de yüzde 15 gibi bir büyüme yakalayabiliriz zannediyorum.
Capital: Gelecek yıllarda bu büyüme hızını koruyabilecek misiniz?
- Paslanmaz çelik yatırımının devreye girmesiyle
2013
sonrası 800 milyon dolarlık bir ciro artış yakalarız, bu da zaten yüzde
20 civarında bir büyüme getiriyor. Satın aldığımız boyalı saç tesisi de
aynı yıl devreye girecek, o da büyümeyi hızlandırır. Şöyle bir gerçek
var ki sanayici olunca hiçbir şekilde duramıyorsunuz. Bisikletin
pedalını devamlı çevirmek durumdasınız….
Türkiye’de sanayici girdi maliyetlerinde büyük dezavantaja sahip,
enerjiyi çok pahalı kullanıyor. Türk Lirası’nın değeri ile enflasyonun
maliyetlerdeki artış oranı tam paralel hareket etmiyor. Bu da dünyada
Türk sanayicisini rekabette geriye atıyor. Bunu ya daha yüksek otomasyon
ya da daha verimli, yalın üretim metotlarıyla aşmaya gayret ediyoruz.
Capital: Son sorum… Bu yıl toplam yatırım rakamınız ne kadar olacak?
- Yatırımlarımızı realize ettikçe açıklamayı tercih ediyoruz. 2011’de 350 milyon dolarlık bir yatırıma start verdik, diğer taraftan Dilovası’ndaki boyalı saç tesisinde 80 milyon dolarlık yatırım söz
konusu.
Otomotiv ve yan sanayisinde de bir yatırımımız olacak, rakamı karar
verildiğinde telaffuz ediyor olacağız. Yatırımlarımızı, imkanlarımıza,
nakit akışına paralel gidecek şekilde hesap kitap yaparak dikkatli bir
şekilde yapıyoruz.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?