Soma Grup Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan Capital'in sorularını yanıtladı.
Türkiye’de madencilik ve enerji sektörünün duayen
isimlerinden Soma Grup Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan, “Türkiye, 2023
yılında 500 milyar dolar ihracat hedefine ulaşmak istiyorsa elektrik üretimini 650 milyar kilovat saate çıkarmalı. Bunun
için bir an önce nükleer ve kömür santrallerini açmalı” Diyor. Zonguldak’ta
yeni aldıkları maden ile ilgili olarak da “Buradan çıkaracağımız mikst diye
tabir edilen kömürü kamu satın almazsa, biz de kendi termik santralimizi
kuracağız” Değerlendirmesini yapıyo Ülkemizde artan enerji talebi ve mevcut kapasiteler göz önüne alındığında gelecekte ciddi enerji açığı söz konusu olacak. Bu açığın 2012-2015 arası ciddi bir enerji krizine dönüşebileceği yönünde tahminler yapılıyor. Sektör üretkenliğini artırarak bu açığı kapatamayacağından, Türkiye'de bulunan mevcut kaynaklar olan kömür ve suya yönelmek şart. HES'lerle ilgili ciddi adımlar atılıyor ancak kömüre dayalı santrallerin yapımında temkinli adımlar atılıyor. Bugün doğalgaza dayalı olan enerji üretimimizin risk seviyesi geçtiğimiz yıllarda yaşanan doğalgaz ile ilgili problemlerden sonra iyice gün ışığına çıktı. "Kömüre dayalı enerji üretimi çok stratejik bir noktada" diyen Soma Grup Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan, "Yer altı kömür üretiminde lider olan grubumuz uzun vadeli perspektifte açık ocak kaynakların tükenmeye başlaması ile kilit bir noktada konumlanacak. Buradan çıkışla hedefimiz uzun vadeli stratejik ortaklıklarla enerji üretimine ve dağıtımına yatırım yapmak" şeklinde konuşuyor. Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun (TTK), Zonguldak'taki Bağlık İnağzı sahasının 36 yıl süreyle işletilmesi ihalesini 1 milyar 426 milyon TL'lik teklifle alan şirket 36 yılda 92 milyon ton koklaşabilir kömür üreterek Türkiye'nin kömür ithalatını azaltmayı hedefliyor. Alp Gürkan, "Bölgeden çıkaracağımız kömürün miksini bölgede kurulu santrallere satmayı düşünüyoruz. Bu tesislerden talep gelmezse yerli kömüre dayalı elektrik santrali kurabiliriz. Türkiye'nin enerji açığının kapatılması için elimizden geleni yapağız. 2023 yılı hedefi olan 500 milyar dolarlık ihracat için 650 milyar kilovat elektriğe ihtiyacımız var. Bugün 210 milyar kilovat olan üretimi 13 yılda 3 kat artırmalıyız" diyor. Soma Grup Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan Capital'in sorularını yanıtladı:
Enerji sektörünün dünyada ve Türkiye'deki durumu nedir?
- Dünyada 21 trilyon kilovat saat elektrik üretiliyor. Buna karşılık Türkiye'nin üretimi 210 milyar. Yani sadece yüzde 1'ini biz üretiyoruz. Dünyada kullanılan elektriğin yüzde 45'i kömürle üretiliyor. Diğer kısmında nükleer, HES ve doğalgaz var. Dünya elektrik üretiminin neredeyse yarısı kömürden üretiliyor. Türkiye'de ise sadece yüzde 25'i kömürden elde ediliyor. Türkiye elektrik üretmek için sahip olduğu kömür rezervlerini kullanmak yerine doğalgaz satın alarak üretim yapıyor. Kömürden eletrik üreten santrallerin karbondioksit sıkıntısı olduğu bir gerçek. Ancak doğru yaparsanız, yeni teknolojiler kullanırsanız bunu minimuma indirirsiniz. Yunanistan'ın yüzde 50'si kömürden elektrik üretiyor. Polonya da yüzde 80 oranında kömür kullanıyor ancak santralleri çevreyi kirletmiyor.~
Zonguldak'ta yeni bir maden işletmesini aldınız. Bölgede yer alan demir çelik fabrikaları kömür ithal ediyor, yerel üretimden kömür almıyor. Siz bu kömürü nasıl değerlendirmeyi düşünüyorsunuz?
-Türkiye'de elektrik santrallerinde kullanılacak kömür var. Zonguldak'ta taş kömürü mevcut. 1,3 milyar ton rezerv var. Bu rezerv ve bölgede bulunan kömürün kalitesi hem demir çelik sanayisi için kullanışlı hem de
elektrik üretimi için. 1950'li yıllarda Ereğli Demir Çelik Fabrikaları'nın (Erdemir) o bölgeye kurulmasının nedeni Zonguldak'taki kömür madenleriydi. Fakat kamu kontrolündeki kömür madenleri hantal yapısı ve eski teknolojisi nedeniyle sanayinin ihtiyacı olan kapasitede kömürü veremedi. Aslında burada işletme sıkıntıları devreye girdi. Çünkü kömür işletmelerinde istihdam çok fazla. Bu nedenle Erdemir'e düzenli olarak belirli bir kapasitede kömür vermeyi taahhüt edemedi. Erdemir'in bugün ithal kömürü tercih etmesinin yegane nedeni bu. Bizim burada çıkaracağımız "mikst" diye tabir edilen kömürü kamu santralleri almazsa biz de kendi santralimizi kurarız.
Termik santrallerin Türkiye ekonomisi içerisindeki yeri nedir?
- Türkiye 2023 yılı için 500 milyar dolar ihracat hedefi koydu. Bugün 135 milyar ihracatımız var. İhracatı elektrik kullanarak yapıyoruz. Cari açığımızın en büyük rakamı enerjiden geliyor. HES'lerin sayısını artırmalıyız. Türkiye'nin dinamiklerinin çalışması için artık farklı enerji kaynakları da gündeme gelmeli.2011 yılında 211 milyar kilovat saat elektrik ürettik. Basit bir denklemle 500 milyar dolara ulaşmak için en az 4 kat fazla elektrik üretmemiz gerektiğini görebiliyoruz. 2023'e kadar elektrik üretimimizi en az 650 milyar kilovata çıkarmamız gerekiyor. Bunun için iç kaynakları kullanmalıyız. Türkiye ürettiği elektriğin büyük çoğunluğunu doğalgazdan elde ediyor. Doğalgaz ithalatçısı bir ülke için elinde bulunamayan kaynak sanayici için büyük risk taşıyor. Rusya ve İran gazı kestiğinde sanayici mağdur oluyor. İşte sırf bu yüzden elimizdeki kaynakların daha iyi kullanılması gerekiyor. Burada devreye kömür giriyor. •
"SANTRAL ALAN ŞİRKETLER, ONLARI YIKIP YENİSİNİ YAPSIN"
Eski santraller yıkılmalı Türkiye'nin termik santrallerinde kullanılan teknolojiler o kadar eski ki, ürettiğiniz elektrik maliyetinin yüksek olması bir yana çevreye verdiği zarar çabası. Bu santrallerinde özelleştirilmesi gerekiyor. Fakat özelleştirmeyi kazanan şirketler santralleri revize etmek yerine yıkıp yerine yeni santraller kurmalı. Çevreye duyarlı, ileri teknoloji filtreler barındıran tesisler kurulmalı.
Enerjİ çeşitliliği şart Türkiye'nin cari açığının en büyük kalemini enerji ithalatı oluşturuyor. Rüzgar santralleri, güneş enerjisi santralleri kurulmalı. Ancak bunlar sadece yardımcı elektrik santralleri olabiliyor. Türkiye'de Akkuyu ve Sinop nükleer santrallerinin devreye girmesi, yeni termik santrallerin kurulması ile Türkiye'nin cebinden çıkan 800 milyon doları hazinemizde tutabiliriz.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?