Patronum Bir Tanedir!

“Mektuplarımıza kişilik katarsınız, hislerimize tercüman olursunuz, telefonla arayanlara kalkan vazifesi görürsünüz…” Bu cümleler, Can Kıraç’ın kişisel web sitesindeki “Vazgeçilmeyen Sevgililer: Se...

1.03.2008 02:00:000
Paylaş Tweet Paylaş

“Mektuplarımıza kişilik katarsınız, hislerimize tercüman olursunuz, telefonla arayanlara kalkan vazifesi görürsünüz…” Bu cümleler, Can Kıraç’ın kişisel web sitesindeki “Vazgeçilmeyen Sevgililer: Sekreterlerimiz ve Patronlar” yazısından bir alıntı... O, 41 yıllık iş hayatı boyunca belki de en zor anlarını kendisiyle paylaşmış olan sekreterlerine olan vefa borcunu bu cümlelerle ödemek istemiş. Biz de iş dünyasının önde gelen duayenlerinin bu gizli kahramanlarına ulaşalım istedik. Bazı iş adamları, şirket politikası gereği bu tarz haberlerde bulunmak istemediklerini nezaketle belirtti. Bazıları ise tüm açık yüreklilikleriyle asistanlarının dünyasına girmemize izin verdi. İş dünyasının üç duayeni İshak Alaton, Asım Kocabıyık ve Tuncay Özilhan’ı bir kez de asistanlarının gözünden dinlemeye ne dersiniz?

Asım Bey’le Geçen 20 Yıl
Nihal Alptekin, Borusan Holding Kurucu ve Onursal Başkanı Asım Kocabıyık’ın asistanı. Bu görevi 15 Mart 1988 tarihinden bu yana, yani tam 20 yıldır yürütüyor. Aynı zamanda 1992 yılında kurulan Asım Kocabıyık Kültür Eğitim Vakfı’nın müdürlüğünü de üstlenmiş durumda. Nihal Hanım, Asım Kocabıyık’ı şöyle anlatıyor:

“Yıllardır bizlere verdiği öğütlerin başında ‘dürüst iş yapmak, bilmediğin işe girmemek ve aşırı borçlanmaktan kaçınmak’ gelir.

En çok nelerden hoşlanır?
Özel yaşamında yapmayı en çok sevdiği aktiviteler; kitap okumak, eğitim, kültür ve sanat konularında faaliyette bulunmak, Atatürk ilkelerini tanıtmak ve tatbikini sağlamak için gayret sarf etmektir. Her zaman, çalışanlara karşı müşfik, anlayışlı ve adil olunması gerektiğini vurgular. Yurtiçi ve yurtdışındaki randevularına çok dikkat eder. Bu konularda yapılacak hataları affetmez.”

En büyük zevki, “işi”
Asım Bey, babasının vefatından sonra ve Borusan’ın kuruluş yıllarında tek başına birçok işin üstesinden gelmesi gerekince vaktinin çoğunu işe ayırmış. En büyük zevki, işi haline gelmiş. Kendisi, bir konuşmasında bu durumu şöyle ifade etmişti: “Cumartesi günlerinin de iş günü olduğu bir dönemde sabah işe giderken rastladığım bir arkadaşım ‘Cumartesileri yarım gün için işe gitmesen de zevkli bir şeyle uğraşsan olmaz mı?’ dedi. Ben de kendisine ‘Tam da senin söylediğini yapıyorum. En çok zevk aldığım yere gidiyorum, büroma” diye cevap vermiştim.”

Eşinin büyük desteği var
Her vesileyle eşinin iş hayatında kendisine çok yardımcı olduğunu, kendisinden büyük destek gördüğünü anlatır. Ülkemizi ziyaret eden yabancı iş adamlarına verilen yemek davetlerinin çoğu evlerinde düzenlenir. Çocukları, gelini, damatları bu davetlere katılır, konuklarla ilgilenirler. Eşi Nurhan Hanım hemen hemen tüm iş seyahatlerinde kendisine eşlik eder. 2001 yılında Borusan Holding Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı oğlu Ahmet Kocabıyık’a devrettikten sonra, özel yaşamına ve torunlarına ayıracak daha fazla vakti olabiliyor. O tarihten bu yana işlere müdahale etmiyor. Zaman zaman tavsiyelerde bulunuyor. Son 3 yıldır her yaz tüm aile, çocuklar ve torunlar bir hafta birlikte tatil yapıyorlar ve bundan büyük keyif alıyorlar.

Ondan Neler Öğrendim?

• Ülke menfaatinin her zaman ve her şart altında şahsi menfaatin önünde tutulması gerektiğini,
• Atatürk’ün nasıl iyi bir lider, iyi bir asker, mükemmel bir devlet adamı, ileri görüşlü bir kişi olduğunu,
• Başarının ancak inanmak ve çok çalışmakla elde edilebileceğini,
• Eğitimin insanın hem kendi hem çevresinin gelişiminde çok büyük rolü olduğunu,
• Herkesin imkanları dahilinde sosyal sorumluluk çalışmalarına katılması gerektiğini,
• Hepsinden önemlisi büyük başarılara imza atmış ve her türlü maddi imkanı olan bir insanın nasıl alçakgönüllü olabileceğini öğrendim.

Tatlı-Sert Bir Patron: İshak Alaton
Alarko Holding Yönetim Kurulu Başkanı İshak Alaton’un asistanı Hülya Çınar, patronuyla tam 15’inci yılını doldurmuş. İshak Alaton’u birkaç cümleyle anlatmasını istediğimizde şunları söylüyor:

 “Her zaman bilge kişiliği ön plana çıkan, son derece entelektüel, erdemli, saygın, tatlı-sert muhteşem bir patron. Başarısını; prensiplerine bağlılığına, saygınlıktan ödün vermemesine, kavga etmeden konuşarak ve dinleyerek insanlarla anlaşabilmesine borçlu olduğunu düşünüyorum. Kendisi çok özel bir insan.”

İşte 15 yıllık asistanı Hülya Çınar’ın gözünden İshak Alaton:

Patronumun denge formülü
İshak Bey, her zaman “Ne kadar uzun yaşadığınız önemli değil, nasıl yaşadığınız önemli” diye konuşur. Kaliteli bir yaşam için kaliteli, saygın insanlarla dostluk geliştiren, onların bilgi ve becerilerinden istifade eden bir denge kurduğunu düşünüyorum. Okumak, klasik müzik dinlemek ve tenis ona büyük keyif verir.

Ayrıca sivil toplum örgütlerine ve iş yaşantısındaki kadınlara özellikle çok destek verir. Çok danışanı vardır. Gençlere yol göstericidir ve başarılarını yakından takip eder. Türkiye'ye gelen tüm yabancı diplomatlar, bürokratlar önce Topkapı Sarayı’nı sonra Ayasofya'yı sonra da İshak Bey'in ofisini ziyaret ederler…

“İş yapmayan, hata yapmaz”
Herkesin yaptığı işi kendi işi gibi önemsemesine, sevmesine önem verir. Ayrıca, yaptığınız işin kaliteli olmasını arzu eder. Zamana çok önem verir. Güne erken başlamak onun için çok önemlidir. İmla konusunda çok hassastır.

Ayrıca savurganlığı hiç sevmez. Çalışmalarımız esnasında elbette bazı hatalar olabiliyor. İshak Bey her zaman “İş yapmayan hata yapmaz. İş yapan hata yapar ve ancak hata yapa yapa akil olma yolunda mesafe alır” der. Affetmediği hata demek belki doğru olmaz ancak yapılan bir hatanın bir daha tekrar edilmemesi konusunda uyarıları olur. Bunun dışında son derece öğretici ve yol göstericidir.

Ondan Neler Öğrendim?

• Tıpkı Alarko Holding felsefesinde her zaman bahsettiğimiz gibi, saygınlığın önemini,
• Saygın olmak için gerek iş hayatımda gerekse özel yaşamımda elimden gelen tüm çabayı sarf etmeyi,
• Mutluluğun sırrını,
• Çalışmayı ve iyilik yapmayı,
• En önemlisi şükretmeyi öğrendim.

Tuncay Bey’in Basketbol Aşkı

Anadolu Grubu’nda 26 yılını tamamlayan Sevil Korun, tam 19 yıldır Tuncay Özilhan’ın asistanlığını yapıyor. İşini çok sevdiğini söyleyen Sevil Hanım, “Mizacıma çok uyan bir iş. İnsanlarla iletişim içinde olmayı, farklı konuları bir arada yürütmeyi ve çözüm üretmeyi seviyorum” diyor. İşte Sevil Korun’un sözleriyle Tuncay Özilhan…

“Çok hızlı karar alır”
Tuncay Bey, çok iyi bir patron ve işverendir. En önemli özelliklerinden biri çok çalışkan olmasıdır. İş bilgisi yüksek, kontrollü bir insandır. Konulara hakimiyeti etkileyicidir. İnsanlar üzerinde daima olumlu etki bırakan yapısı vardır. Sonuç odaklı bir yöneticidir, hızlı karar alma yeteneği yüksektir.

Çok dikkatlidir. Bazen çok yoğun temposunda bile, birkaç kişinin elinden çıkmış bir raporda ya da dokümanda gözden kaçan küçücük bir hatayı görür. İyi bir okuyucudur. Çalışkan insanları sever ve kendini geliştirenlere değer verir.

“Efes’in maçlarını hiç kaçırmaz”
Tuncay Bey bir basketbol aşığıdır. Geçen yıl 30’uncu yılını kutladığımız Efes Pilsen Spor Kulübü’nü kendi elleriyle kurdu. Takımın maçlarını hiç kaçırmaz. İş programı müsaade ettikçe yurtiçi, yurtdışı tüm maçlara mutlaka gider. Takım yenildiği zaman da çok etkilenir. Maçı takip etmemişsem, sonucunu ertesi gün Tuncay Bey’in yüz ifadesinden anlayabilirim.

Basketbol dışında, seyahat etmeyi ve denizi çok sever. Son yıllarda, ağustos aylarında 3-4 hafta teknesinde ailesiyle tatil yaparak dostlarını ağırlamaktan çok keyif alıyor. Müzik dinlemeyi, sinemaya gitmeyi, çarşı ve alışveriş yerlerini gezmeyi çok sever. Eskiden sinemaya daha fazla giderdi. Ama artık daha çok evinde film izliyor.

“Ailesi ve dostlarına zaman ayırır”
Tuncay Bey, çok iyi bir aile reisi olmasının yanı sıra iyi bir eş ve iyi bir evlattır. Aile birliğine ve gücüne inanan bir insandır. Ailesi içinde saygınlığı son derece yüksektir. Çocukları, yeğenleri ve yakın çevresi için Tuncay Bey hem arkadaş, hem her konuda danışılabilecek, fikir alınabilecek bir kişidir. Son dönemlerde ailesine daha çok zaman ayırabiliyor. Yoğun çalışma temposunun yarattığı stresi, ailesi ve dostlarıyla birlikte çıktığı kısa tatillerle gidererek enerjisini tazeliyor. 

“İşini doğru yapana değer verir”
Tuncay Bey için yapılan her iş önemlidir, yeter ki sevilerek, en iyi şekilde yapılsın. İşini önemseyen ve onu en doğru şekilde yapmaya çalışan kişiler Tuncay Bey için değerlidir. Çalışanının vizyonunu, kendisini nasıl geliştirdiğini ve şirkete neler kattığını dikkatle takip eder. Onların çağdaş, bilgili, dünyadaki gelişmeleri takip eden, iş dünyasının evrensel değerlerine uygun kişiler olmasını ister. Affetmediği hatalara gelince; Tuncay Bey insanların yanlışlarına, hatalarına karşı hoş görülüdür. Ancak hataların nedenlerinin doğru yansıtılmasını ve tekrarlanmamasını ister. Tembel ve ne istediğini bilmeyen insanlardan hoşlanmaz.

Ondan Neler Öğrendim?
• Birlikte çalıştığımız 19 yıl boyunca Tuncay Bey gibi olaylara farklı yönlerden bakabilmeyi, hatta zaman zaman onun gözüyle bakabilmeyi,
• Tuncay Bey’in neyi, ne zaman, nasıl isteyeceğini, soracağını ve nasıl fikir yürüteceğini önceden tahmin etmeyi,
• Çok farklı sektörlerden değişik insanlarla tanışmam ve iş birliği yapmam sayesinde bilgi anlamında kendimi geliştirmeyi,
• Makamın size kattığından çok, sizin makama ne kattığınızın daha önemli olduğunu öğrendim.

Hülya Çınar
Karadeniz Teknik Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Büro Yönetimi mezunu. 1993 yılından bu yana İshak Alaton’un asistanı olarak görev yapıyor.

Nihal Alptekin
Üsküdar Amerikan Lisesi ve Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu. 20 yıldır Asım Kocabıyık’ın asistanlığını yapıyor ve Asım Kocabıyık Kültür Eğitim Vakfı’nın müdürlüğünü yürütüyor.

Sevil Korun
Anadolu Grubu’na ilk olarak 1981 yılında Anadolu Eksport genel müdür sekreteri olarak girdi. 1989 yılında Tuncay Özilhan’ın sekreterinin ayrılmasıyla bu göreve geldi.

Yasemin Erdoğan
yerdogan@capital.com.tr

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz