SAS TÜRKİYE’NİN BÜYÜMESİ NALBANTOĞLU’NA EMANET

Gökhan Nalbantoğlu, geçtiğimiz kasım ayında SAS Türkiye’ye genel müdür olarak transfer oldu. HP’deki Ortadoğu, Akdeniz ve Afrika Bölgesi’ni kapsayan 14 yıllık görevinin ardından SAS’a katılan Nalbantoğlu, EMEA ve Türkiye pazarlarında müşteri, iş ortakları ve portföy yönetimi konusunda geniş deneyime sahip. SAS’ın ondan beklentisi, Türkiye’deki büyümesinde ve analitik pazarlarda liderliğini sürdürmesinde önemli bir rol oynaması. SAS’ın Ortadoğu ve Afrika Bölgesi’nden sorumlu başkan yardımcısı Riad Gydien, bu transferle ilgili yaptığı açıklamada, Nalbantoğlu’nun güçlü liderlik yeteneği ve tecrübelerinin SAS Türkiye’nin başarılarının artarak sürmesine katkı sağlayacağını belirtmiş, “Önümüzdeki yıllarda, SAS’ın Türkiye’deki çalışmalarında Nalbantoğlu’nun vizyoner katkılarını bekliyoruz” demişti. İş zekası yazılımları ve hizmetleri alanında dünya lideri olan SAS, 34 yıllık bir şirket. Dünya çapında 45 bin şirkete hizmet veriyor, yıllık 2,3 milyar dolarlık ciro elde ediyor. Türkiye’de 1997 yılında kurulan SAS, kurumlara iş zekası ve analitik çözümler sunarken teknolojik danışmanlık hizmetleri de veriyor. Dünya genelinde olduğu gibi Türkiye pazarında da ağırlıklı olarak bankacılık, sigorta ve telekomünikasyon sektörleri SAS çözümlerini kullanıyor. Yeni görevi ve gündemiyle ilgili olarak Nalbantoğlu ile geçtiğimiz ay bir araya geldik. Göreve gelir gelmez Amerika’daki şirket merkezinde 3 haftalık bir eğitime katılan Nalbantoğlu, bu eğitimin şirketi tanıması açısından çok yararlı olduğunu belirtiyor. Eğitim sonrasında da hemen müşteri görüşmelerine başladığını, bu görüşmelerdeki amacının ise müşteri geri bildirimlerini alarak daha fazla neler yapılabileceğini öğrenmek olduğunu söylüyor. SAS gibi cirosunun yüzde 25’ni Ar-Ge’ye ayıran bir şirkette çalışmanın kendisi için heyecan verici olduğunu ifade ettikten sonra da hedeflerini şöyle sıralıyor: “Türkiye pazarının çok büyük olduğu konusunda şirketin üst yönetimi hemfikir. AS’ın Türkiye organizasyonunu büyütme hedefi var. Türkiye olarak 1997’den itibaren yüzde 900 oranında büyüdük. 2009 gibi zor geçen bir yılda bile yüzde 23’lük büyüme kaydettik. Türkiye’deki en büyük 10 banka ile çalışıyoruz. Bankacılık sektörünün yüzde 80’i, tüm telekom şirketleri müşterilerimiz. İş zekası ve analitikte pazar lideriyiz. Ancak müşteri portföyümüzü farklı sektörlerle genişleteceğiz. Örneğin finans ve telekomünikasyonun yanında enerji ve perakende pazarlarında da iş zekası konusunda hareketlilik var. Bunlarla ilgili üzerinde çalıştığımız projeler bulunuyor. Ayrıca krizde insan kaynağı zekasının, pazarlama otomasyonun önemi artıyor. Orada da büyüme bekliyoruz.” 2009 yılında risk çözümleri konusunda çok aktif olduklarının da altını çizen Nalbantoğlu, “Geçtiğimiz yıl ilk defa beklentilerin 2 katı üstünde bir katılımla karşılaştık. Risk çözümlerine ilgi ve talep krizle birlikte arttı. 2010’da özellikle kredi riski, operasyonel risk, pazar riski gibi konulardaki çözümlerin ilgi görmeye devam edeceğini düşünüyoruz” diyor.

SAHİLDE AİLECE BİSİKLET KEYFİ YAPIYOR
Yeni göreviyle birlikte yoğun bir dönem yaşayan Nalbantoğlu, iş dışındaki tüm zamanını eşi ve 4 yaşındaki kızına ayırdığını söylüyor. “Eşim de iş nedeniyle sürekli şehir dışında. Hafta sonları bir araya gelebildiğimiz tek zaman. Birlikteyken ailece bisiklete binmeyi seviyoruz. Caddebostan sahil yolunda bisiklete biniyoruz. Bunların dışında keyif aldığım şey müzik dinlemek. Genelde caz ve alternatif müzikler dinliyorum” diye konuşuyor.