Şehirlere sürdürülebilir kalkınma için destek oluyoruz

Siemens İletişim ve Kamu İlişkileri Direktörü Alp Yörük sorularımızı yanıtladı.

1.10.2012 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Şehirlere sürdürülebilir kalkınma için destek oluyoruz
KALKINMA sözcüğü, iyileşmeyi ifade ediyor. Bu kavram genellikle de ülkeler için kullanılıyor. Geri kalmış ülkelerin, sosyo kültürel ve ekonomik anlamda iyileştirmeler yaparak gelişmiş ülkelere yetişme çabalarının bütününe kalkınma deniliyor. Eskiden bu sözcükle daha çok hükümetlerin hazırladığı kalkınma planları ile karşılaşırdık. Bugün ise sadece kalkınmış ülkelerden değil, kalkınmış veya kalkınmakta olan şehirlerden de uzmanlar bahsediyor. Artık şehirler, kendi avantajları doğrultusunda gelişmeye çalışıyor. Şehirlerin bu mücadelelerine destek veren şirketlerden biri de Siemens. Şirketin iletişim ve kamu ilişkileri direktörü Alp Yörük ile şirketin bu yöndeki planlarını konuştuk. Alp Yörük’ün sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle:

Siemens’in sunduğu çözümlerle şehirlerin hangi ihtiyaçları örtüşüyor?
-
Siemens, endüstri, enerji ve sağlık alanlarında sunduğu çözümlerle adından söz ettiren bir şirket. Bu üç alana yeni katılan dördüncü sektörümüz altyapı ve şehirler ile de şehirlerin hizmetine sunduğumuz ürün ve çözümleri görebilirsiniz. Bugünün modern dünyasında şehirleri de canlı bir organizma olarak ele almak gerekiyor. Nasıl biz insanlar yaşamımızı sürdürmek için gıda, su, ulaşım, temiz hava gibi ihtiyaçlarımızı karşılamak zorundaysak şehirler de benzer şekilde endüstrinin üretim yapmasına, havasının daha temiz olmasına, ulaşımının rahatça işlemesine ihtiyaç duyar. Siemens olarak şehirlerin büyümesine, yani gelişmesine ve kalkınmasına tüm bu alanlarda destek olacak ürün ve çözümleri barındıran bir portföye sahibiz.

Peki Siemens, kalkınmada hangi noktalara daha çok odaklanıyor?
-
Kalkınma, bizim için birbirinden ayı-ramayacağınız bir ekosistemi barındırıyor. Bu ekosistemin parçalarından bazılarını enerji, ulaşım, sağlık, akıllı binalar, otomasyon ve yönetim olarak sıralamak mümkün. Siemens olarak şehirlere bu alanların tümünde doğrudan ya da dolaylı destek oluyoruz. Alt başlıklara baktığımızda ise özellikle enerjinin öne çıktığını söyleyebiliriz. Günümüzde dünya üzerindeki her iki kişiden biri şehirlerde yaşıyor. Bu da enerjinin neden kesintisiz olması ve sürekliliğinin sağlanması gerektiğini net bir şekilde ortaya koyuyor. Siemens olarak yaklaşık 100 yıl Türkiye’deki şehirlere enerji sağlıyoruz. Bununla yetinmiyor, iletim ve dağıtım alanlarında yenilikçi teknolojilerimizle aktif rol alıyoruz. Ulaşımda yalnızca şehir içi ulaşım anlamında değil, tıpkı enerjide olduğu gibi şehirlerarası, hatta ülkelerarası hatların gelişimini sağlıyoruz. Bu anlamda tramvaylardan akıllı metro sistemlerine, sürat konusunda uçaklarla yarışan hızlı trenlerimize kadar zengin bir portföyle faaliyetlerimizi sürdürüyoruz.~

Şehirlerin kalkınmasında en yoğun destekleri alması gereken KOBİ’ler, yoğun olarak organize sanayi bölgelerinde (OSB) bulunuyor. OSB’ler için ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?
-
Bir OSB’nin ihtiyaçları, şehrin ihtiyaçlarıyla paralellik taşır. Tıpkı şehrin kendisi gibi enerjiye ve etkin yönetime ihtiyaç duyar. Bizim OSB’lere sunduğumuz çözümler de bu bağlamda oldukça çeşitli. Sürdürülebilir kalkınma yaklaşımımız doğrultusunda OSB’ler için de tıpkı şehirler gibi verimlilik odaklı çözümler sunuyoruz. OSB yönetimlerini elektrik, doğalgaz, atık su yönetimi gibi alanlarda verimli ve kolay yönetim olanağı sağlayan uygulamalarla tanıştırıyoruz. Türkiye’de gerçekleştirdiğimiz projeler arasında, İnegöl OSB için sunduğumuz atıksu projesi gibi alanında Siemens’in küresel ölçekteki en büyük projesi olan örnekler de bulunuyor. Diğer yandan ‘Akıllı Şebekeler’ portföyümüzle tek bir merkezden yönetilebilen, tüm sürecin uzaktan kontrol edilebildiği, kolay yönetim ve verimlilik sağlayan çözümler sunuyoruz. Bunları daha da çeşitlendirmek mümkün.

OSB’lerden çıkıp şehrin içine döndüğümüzde kalkınma ve gelişim adına ne tür faydalar sağlıyorsunuz?
-
Tek bir cümleyle özetlemek gerekirse şehrin tüm alanlarında Siemens’le karşılaşabilirsiniz. Modern bir şehri ele aldığımızda enerji iletim hatlarında, bu hatlardan gelen elektriğin şehir şebekesine verilmesinde önemli bir payımız bulunuyor. Bina ve tesislerdeki otomasyon sistemleriyle enerji verimliliği sağlayarak maliyetleri düşürüyor ve verimliliği artırabiliyoruz. Diğer yandan havalimanları, tren istasyonları gibi ana ulaşım noktalarında kargolamadan sinyalizasyona kadar tüm alanlarda ürün ve hizmet sunuyoruz. Olimpiyatlar gibi büyük organizasyonlarda ihtiyaç duyulan pek çok sistemi, kamu yönetimlerine verebiliyor, ayrıca büyük ölçekli projelerin finansmanının sağlanmasında da görev alabiliyoruz. Özetle kalkınma ihtiyacı olan bir şehre pek çok alanda destek veriyor ve bu projelerin sürdürülebilir olması için çalışıyoruz.

Üzerinde durduğunuz kavramlardan biri de sürdürülebilir kalkınma. Bu kavramı biraz açar mısınız?
-
Sürdürülebilir kalkınma ilk olarak 1960’lı yıllarda ortaya atılmış bir kavram. Uzun vadeli bakış açısına ihtiyaç duyan bu yaklaşım, bugün alınan kararların sonraki nesilleri nasıl etkileyeceğinin öngörülmesini içeriyor. Bu kararlar, sürdürülebilir bir kalkınmanın sağlanmasını mümkün kılıyor. Biz, sürdürülebilir kalkınmayı sağlamada dünya genelinde faaliyet gösteren kurumların ve sosyal girişimcilerin önemli bir rolü olduğuna inanıyoruz. Sürdürülebilirliğin en önemli başlıklarından biri olan karbon salımı-nı ve karbon ayakizini azaltma konusunda Siemens’in kendi tesisleri ve ürettiği ürünler için belirlediği hedefler bulunuyor. Bu hedefler arasında müşterilerimizin karbondioksit salım miktarlarını 300 milyon ton azaltmak, su ve hava kalitesinde yüzde 20’lere varan iyileştirmeler yapılmasını sağlamak bulunuyor. Dünyanın en büyük çevreci ürün portföyüne sahip şirketi olarak bu hedeflerimizi her yıl daha da geliştirmek için çalışıyoruz.~

Siemens’in sürdürülebilir kalkınma için çözümleri devam edecek
Siemens, şehirlerin altyapılarının sürdürülebilirliklerini geliştirmelerine yardımcı oluyor ve portföyü, etkili enerji üretimi ile hane, endüstri ve taşımada enerji tüketimini, aynı zamanda enerjinin iletimi ve dağıtımı dahil olmak üzere tüm enerji zincirini hedefliyor. Portföy olarak da hava ve su kirliliği kontrol teknolojilerini içeriyor. Ürün ve çözümleriyle Siemens, şehirler için düşük emisyonlu kombine çevrim enerji santralleri, rüzgar enerjisi santralleri ve yenilenebilir enerji kaynaklarını entegre eden akıllı şebekeler gibi verimli ve çevreye uyumlu enerji kaynakları sağlıyor. "Sürdürülebilir Şehirler" çalışması da kalkınma için desteklenen projeler arasında yer alıyor. Proje, mevcut teknolojilerin kullanımının bile şehirleri çevre ve iklim koruma hedeflerini yakalamaya büyük ölçüde yaklaştırabileceğini ortaya koyuyor. Siemens'in de destek olduğu ve Londra'yı örnek olarak alan bu çalışma, bu teknolojilerin kullanımıyla şehirlerin iklim ve çevre hedeflerine şehir sakinlerinin yaşam kalitelerinde ciddi bir düşüş yaşanmadan ulaşabileceklerini gösteriyor. Binalar, ulaşım sistemleri ve güç kaynağı sistemleri dahil altyapının her boyutu için teknolojik çözümler bulunuyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz