Vakıfbank Genel Müdür Yardımcısı Tahsin Ceylan, bu denizlerde Akdeniz foku, köpekbalığı ve denizatının yaşadığını olağanüstü güzellikte, fotoğraflarla ortaya koymuş bir sualtı fotoğrafçısı… Dünyada...
Vakıfbank Genel Müdür Yardımcısı Tahsin Ceylan, bu denizlerde Akdeniz foku, köpekbalığı ve denizatının yaşadığını olağanüstü güzellikte, fotoğraflarla ortaya koymuş bir sualtı fotoğrafçısı… Dünyadaki en iyi 10 denizatı fotoğrafından birini o çekti. Türkiye denizlerinde yaşayan canlıları, yaklaşık 30 yıldır bir fotoğraf karesinde ölümsüzleştirmek için derinlere dalan Ceylan ile denizlerimizin zenginliğini konuştuk.
Tahsin Ceylan, yaklaşık 28 yıldır finans işleriyle uğraşan bir profesyonel. Vakıfbank’ta genel müdür yardımcılığı görevini yürüten Ceylan’ın su altı fotoğrafçısı olduğunu duyanlar, bir bürokratın böylesine renkli bir hobisi olmasına şaşırıyor.
Sualtı fotoğrafçılığı içinde hem fotoğrafçılığı hem dalgıçlığı hem de biyoloji ve zooloji bilgisini barındırıyor. Ceylan, bu derin ve mavi dünyaya 1986’da dalış kurslarıyla, bu dünyaya adım atmış. Ceylan’ın bugüne dek ulusal ve uluslararası sualtı fotoğraf yarışmalarından elde ettiği 74 ödülü bulunuyor. Ceylan bu durumu, “Ankara’dan dünyayla yarışıyorum” diye ifade ediyor. Bankadaki makamında ziyaret ettiğimiz Ceylan’ı bir sualtı fotoğrafçısı olarak hayal etmek pek kolay olmasa da, çektiği olağanüstü fotoğrafları ve o fotoğrafların içindeki olağanüstü hayatı gördüğümüzde büyülendik. Bankadan kazandığını deniz altında harcadığını belirten, Vakıfbank Genel Müdür Yardımcı Ceylan’la, dünya finans piyasalarının çalkalandığı şu günlerde finansal piyasaların geleceği yerine, Türkiye denizlerindeki yaşamın geleceğini ve fotoğraf için en çok tercih ettiği 3 bölgeyi konuştuk. 300’den fazla makale yazmış biri olarak Ceylan, denizlerdeki yaşam konusunda iyimser değil. Ceylan’a göre denizlerdeki en tehlikeli canlı insan.
Ödüllü Denizatı
Dünyanın pek çok yerinde dalan Ceylan, ille de “Kendi denizlerim” diyor. Türkiye’de ekolojik olarak fakirleşme süreci dünyadan daha hızlı ilerliyor. 1977’li yıllarda nesli tehlikede olan canlı türleri 7-8 iken şu anda 24’e çıktı. Buradan hareketle, beni hayatta en çok etkileyen fotoğraf adını “Prenses” koyduğum Kaş’ta çektiğim denizatı olmuştur. Bu denizatını ilk kez görüntüleyen kişi oldum… Akdeniz Foku bizden daha eski Akdenizlidir. Karadaki yaşam alanlarını yok ettik. Sayıları 400’den 30’a indi. Sualtı fotoğrafçısı olarak bunları fotoğrafla geleceğe taşıma sorumluluğum var.
Kızıldeniz’inDuruluğu
Görsel anlamda en çok etkilendiğim coğrafya Pasifik Okyanusu ve Kızıldeniz.
Kızıldeniz, dünyanın en duru suyuna sahip çünkü nehirle beslenmiyor; Hint Okyanusu’ndan ve Akdeniz’den besleniyor. Gelecekte okyanus olmaya aday. Asya ile Afrika kıtasını birbirinden ayıran çatlak sürekli büyüyor. Bu aktif magma biyolojik çeşitliliği ve besleyici elementleri artırıyor. Bu da tür çeşitliliğini artırıyor. Türkiye denizlerinde 450 tür balık vardır. Kızıldeniz’de 1200 tür yaşıyor ve bunların sadece 600’ü sadece burada yaşıyor.
Pasifik’te 2000 Tür Yaşıyor
Pasifik’e gelince, yağmur ormanlarıyla kaplı olduğundan, alüvyonlarla denize taşınan besleyici element çok fazladır. Balık faunası 2000’in üzerindedir. Kızıldeniz’i duru suyu, Pasifik’i ise tür çeşitliliğinden dolayı tercih ediyoruz.
Endonezya Sulawessi de tür ceşitliliği çok fazla olan bir yer olduğu için çekim yapmayı çok sevdiğim yerlerden birisidir.
Çanakkale’nin Zenginliği
Çanakkale Boğazı, ticaret yolu olmasının yanı sıra Marmara’dan gelen Karadeniz kökenli soğuk su tabakası ve Ege’den Marmara’ya geçen tuzluluğu yüksek dip suların buluşma havzasıdır. Dolayısıyla bu bölgede hem sıcak seven canlılar hem de soğuk seven canlılar var. Gemilerin balans sularıyla gelen canlı türleri de burada bulunabiliyor. Canlı türlerinin zenginliğiyle bir fotoğrafçıyı cezbeden bir nokta.
Fotoğrafları Tür Delili
Ankara Kesikköprü barajında 1997’de çektiğim bir kaplumbağanın Ortadoğu’da bilinip de tür teşhisi yapılamayan bir canlı olduğunu öğrendim. Çekoslovakya’da bu fotoğrafım birincilik ödülü aldı, A sınıfı bir dergiye kapak oldu.
Denizatı, fok ve köpekbalığı fotoğrafları hem benim için hem Türkiye için ilkler arasında yer alıyor. Dünyanın çeşitli denizlerinde çektiğim 20 bini aşkın fotoğrafım var. Bundan sonraki hedefim Avustralya ve Kutuplara gitmek. Şunu da belirtelim; Prenses dünyanın en iyi 10 denizatı fotoğrafı arasında yer alıyor. Fotoğraf 6 ay boyunca Londra’da sergilendi.
Ekoloji Ve Biyoloji Yazan Tek Finansçı
Sualtında fotoğrafını çektiği canlıların ya da bitkilerin türlerini ve kökenlerini de makalelere döken Ceylan’ın çektiği türler üzerine 300’ün üzerinde bilimsel nitelikte makalesi de bulunuyor. Ceylan, bu merakını şöyle anlatıyor:
“Fotoğraf çekiyorsunuz, bir müddet sonra çektiğiniz fotoğrafın objesini merak etmeye başlıyorsunuz. Bu bir canlı mı, bitki mi hayvan mı, bilmek istiyorsunuz. Nereden geldiğini, kökenini dahi merak ediyorsunuz. Bunun için de bir bilim adamı bulmak gerekiyor. Ben artık bilim adamlarının peşine düşmekten yoruldum, kendi kendime biyoloji eğitimi aldım. Daha çok marin biyoloji. Üniversitelerle çok ortak çalışma yapıyorum. Ege, Aydın, Çanakkale, ODTÜ ve Boğaziçi üniversiteleriyle iç içe bir yaşamım var. Biyolojideki tabiriyle simbiyotik yaşam halindeyiz. Ben fotoğraf çekiyorum, onlar makale yazıyor. Bazen ben makale yazıp onlara teyit ettiriyorum. Bu düzeyde biyolojiyle uğraşan insan sayısı Türkiye’de 15 kişiyi bulmaz. Ekoloji, biyoloji yazan ve finansçı olan tek kişiyim.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?