"Yeni işlerle büyüyeceğiz"

Bosch Grubu, dünyanın önemli teknoloji ve hizmet tedarikçilerinden biri. Grup, 2015’te 70,6 milyar Euro’nun üzerinde bir ciro gerçekleştirdi. Endüstri 4.0’ın en önemli temsilcilerinden biri olan grup, gelecekte büyümenin de nesnelerin internetiyle birlikte oluşacak yeni iş modelleri ve yeni işlerden geleceğine inanıyor. Öte yandan geleneksel iş alanlarında önemli hamleler yapmaya devam ediyor. Bu kapsamda grup BSH Ev Aletleri şirketindeki Siemens hisselerinin tamamını satın aldı ve BSH’nin tek sahibi oldu. Otomotiv direksiyon iş kolunu oluşturan otomotiv direksiyon sistemi ortak girişimini de tamamen satın aldı. Bosch Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Volkmar Denner, “Bu satın almalar özellikle akıllı ev ve otonom (sürücüsüz) sürüş alanlarındaki faaliyetlerimiz açısından mükemmel ve stratejik katkı sağlıyor” diyor. Denner, ABD’deki start up Seeo’nun satın alınmasıyla birlikte bu alanda önemli bir ilerleme sağlayabilecek batarya teknolojisini elde ettiklerini belirtiyor. Denner, 2016’da yüzde 3-5 oranında bir büyüme hedeflediklerini söylüyor. Yenilikçi ürün ve servislerle büyümenin yaratılması hedefleniyor. Denner, “Endüstri 4.0’da kendimizi önde gelen bir kullanıcı ve sağlayıcı olarak görüyoruz. 2020 yılı itibarıyla ağa bağlı endüstrinin 1 milyar Euro’luk bir tasarruf sağlamasını ve 1 milyar Euro fazladan satış oluşturmasını bekliyoruz” diyor. Bosch Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Volkmar Denner ile global ekonomide büyümenin yeni yollarını konuştuk:
* 2015 Bosch için nasıl bir yıldı? 2016 nasıl gidiyor?
 2015, durgun global ekonomiye rağmen Bosch için iyi bir yıl oldu. Hedeflerimizi tutturduk. 2015‘te 70,6 milyar Euro’nun üzerinde bir ciroya ulaştık. 2016’da yüzde 3-5 arasında bir büyüme hedefliyoruz. Ama yılın başından beri devam eden yavaş büyüme hızı devam edecek olursa, bu ölçeğin alt limitini yakalarız. 2015’te ileriye yönelik harika bir adım attık. Satış gelirleri en yüksek seviyesine ulaştı ve kârla ilgili de artış yaşadık. Satış gelirlerindeki bu artışta, eski ortak girişimimiz BSH Ev Aletleri ile otomotiv direksiyon sistemi ortak girişiminin tamamen satın alınması kısmen rol oynuyor. Her ikisi de kendi alanlarının önde gelen oyuncuları. ABD’deki start up Seeo’nun satın alınmasıyla birlikte bu alanda önemli bir ilerleme sağlayabilecek batarya teknolojisini elde ettik. Mobilite çözümleri alanında, motosikletler, ayrıca ticari araçlar ve arazi araçları için yeni iş birimleri kurduk. Buradaki amacımız bu segmentlerdeki müşterilerimize daha yakın olmak.
* Global ekonomideki durgun ortam sizi etkiledi mi?
 Durgun ortama rağmen operasyonel seviyede iyi işler gerçekleştirdik. Çin pazarı başta olmak üzere gelişmekte olan ülkelerdeki yavaşlamadan etkilendik. Dahası Rusya ve Brezilya durgun ekonomiyle mücadele ediyor. Bununla birlikte başta Batı Avrupa olmak üzere Avrupa, beklenenden daha iyi bir performans sergiledi. Kuzey Amerika’da cesaret verici bir ekonomik büyüme yaşadık. Otomotiv üretimi, özel tüketim ve inşaat faaliyetleri gibi işimizin önemli faktörleri, orta seviyeli büyüme hızları kaydetti.
* Bulunduğunuz sektörlerde nasıl performans sergilediniz?
 Mobilite çözümleri sektörümüz, 2015’te yaklaşık yüzde 12’lik bir artışla 41,7 milyar Euro’ya yükseldi. Bu rakam, iş sektörünün operasyonları sadece yüzde 2’lik artışla 92 milyon adede çıkan global otomotiv üretiminden daha iyi bir performans sergilediğini gösteriyor. Araç elektrifikasyonu alanında da ilerleme kaydediyoruz. 30’un üzerinde proje yaptık. Elektromobilitenin geliştirilmesine her yıl neredeyse 400 milyon Euro yatırım yapıyoruz. 2015’te, marş motorları ve jeneratörler bölümünü ayırmaya hazırlanmaya ve ikinci bir adım olarak bir alıcı veya bir ortak aramaya karar verdik. Bölümü, geleceğe yönelik bir potansiyel olarak sunmak istedik. Dayanıklı tüketim malları sektörü, iyi bir büyüme kaydetti. 2015’te satış gelirleri 17,1 milyar Euro’ya yükseldi. Enerji ve bina teknolojisi sektöründe, satış gelirlerimiz yüzde 11 artarak 5,1 milyar Euro’ya yükseldi. Akıllı enerji ve bina teknolojisi alanında dünyanın önde gelen sistem tedarikçilerinden biri olma hedefimiz var. 2015’te satın almalar ve ortak girişimlerle pozisyonumuzu güçlendirdik. Akıllı ev pazarında da operasyonlara başladık ve böylece iş faaliyetlerimizin kapsamını genişlettik.~* Akıllı evlerin global pazar büyüklüğü nereye ulaştı? Burada planlarınız neler?
 Akıllı evler gelecek, bundan eminiz. Önümüzdeki yıl bile akıllı ev çözümlerinde 10 milyar Euro’luk bir global pazar potansiyeli öngörüyoruz. Bu yılın başında akıllı ev çözümlerine yönelik şirket kurduk. İlk ürünlerimizi pazara sunduk. Bu alanda rekabetin zorlu olmasını bekliyoruz. Ürün portföyümüzün çeşitliliği rakipsiz. Ürün sınıflarımızın neredeyse yüzde 50’si daha şimdiden internet bağlantısına sahip.
* AR-GE yatırımlarınızla dünya devlerinden birisiniz. Burada nasıl bir yıl geçirdiniz?
 2015’te AR-GE yatırımlarımız 6,4 milyar Euro’ya yükselerek ciromuzun yüzde 9’una ulaştı. Bizim açımızdan önemli dönüm noktalarından biri de Renningen’de yeni araştırma kampüsümüzün açılışı oldu. Amaç, bu kampüsü yaklaşık 56 bin çalışandan oluşan AR-GE ağımızın önemli bir merkezi haline getirmek. Araştırma merkezi, yaklaşık 310 milyon Euro’luk toplam harcamayla SÖYLEŞİ geçtiğimiz birkaç y��l içinde en önemli yatırımlarımız arasında yer alıyordu. Önemli projelere bir başka örnek ise şu anda yaklaşık 11 bin mühendisin çalıştığı Hindistan’daki mühendislik lokasyonumuz Bengaluru’nun büyütülmesi.
* 2016 ve sonrasında büyüme nereden gelecek?
 Bosch hem bir yüksek teknoloji şirketi hem bir servis tedarikçisi. Bu nedenle hem yenilikçi ürünlerle hem yenilikçi servislerle büyüme yaratmayı hedefliyoruz. Bu kombinasyon, ağa bağlı dünyada yeni iş alanları açmamızı sağlayacak. Aynı zamanda geleneksel iş alanlarımızı da koruyoruz. Bosch, gerçek sürüş koşulları da dahil olmak üzere dizel motorun Euro 6 emisyon standardına uyması için gerekli olan teknolojiye sahip. Ticari araçlarda artık hem yolda hem test tezgahında nitrojen oksit (NOx) emisyonlarına yönelik katı yasal limitlere uyabiliyoruz. Dizelle çalışan binek otomobillerde de dizel motorun temiz ve ekonomik olmasını sağlayacak teknolojiye sahibiz. Zaten dizel motorun yüksek seviyeli verimliliği, gelecekte iklimi korumada önemli bir rol oynamaya devam edeceği anlamına geliyor.
* Endüstri 4.0 Almanya’da başladı tüm dünyaya yayılıyor. Bosch bu konuda nasıl bir öncü rol üstleniyor?
 Bosch, üç büyük ekonomik bölgedeki ortaklarıyla birlikte çalışmalar yürütüyor. Yoğun bir şekilde Amerikan Endüstriyel İnternet Konsorsiyumu (IIC) ile birlikte çalışıyoruz. Almanya Homburg’da bulunan fabrikamızda ilk kez Endüstri 4.0 standartlarını bir araya getiriyoruz. Sınır ötesi bağlanabilirlik için ortak bir mühendislik dili esas. Homburg’da, azami yükü yaklaşık yüzde 10 azaltarak hem üretim faaliyetlerinin hem elektrik tüketiminin proaktif bir şekilde kontrol edilmesi sağlanıyor. Şu anda Endüstri 4.0’ın ilk öğelerini kendi operasyonlarına kuruyor. Bu noktada kendimizi hem önde gelen bir kullanıcı hem önde gelen bir sağlayıcı olarak görüyoruz. 2020 itibarıyla ağa bağlı endüstrinin masraflar açısından toplamda 1 milyar Euro’luk bir tasarruf sağlamasını ve toplamda aynı tutarda fazladan satış oluşturmasını bekliyoruz. Bosch olarak buna yönelik üç aşamalı bir yaklaşımımız bulunuyor. İlk olarak uygulamaları belirli fabrikalarda uygulamaya sokuyoruz. İkinci olarak son kullanıcıya kadar olan değer akışını optimize ediyoruz ve üçüncü olarak, global ağlar işletiyoruz.
* Otonom sürüşle ilgili hedefiniz 2020’de sürücüsüz araçların trafiğe çıkmasıydı. Bu süreye sadık kalabilecek misiniz?
 Amacımız, 2 yıl içinde tamamen otonom, sürücüsüz park etmeyi ve 2020 itibarıyla otobanlarda otonom sürüşü sağlamak. Daha fazla güvenlik için sürücü destek sistemlerini de kullanacağız. Bu sistemler, 1 milyar Euro barajını ilk kez 2016 yılında aşan satışlarla Bosch açısından hızla büyüyen bir iş alanı. Radar sensörlerimizin satış adedi bu yıl yüzde 60 artarken, videolu sensörlerimizin ise yüzde 80 artacak.Araştırmalar şehir içinde sürüşün üçte birinin sadece boş bir park yeri aramayla ilgili olduğunu gösteriyor. Bosch, park etme konusunda devrim yapmak istiyor. Birincisi, otonom vale park. Burada sürücülerin yapması gereken tek şey, aracın kendisini park yerine süreceği bırakma noktasında aracını bırakmak. Otonom vale park, 2018 yılında gerçeğe dönüşecek. İkincisi ise topluluk tabanlı park etme. Burada araçlar, sensör görevi görüyorlar. Caddede ilerledikleri sürece boş alanları kayıt altına alıyorlar. Bu bilgileri, internet üzerinden sunucumuza gönderiyorlar. Biz de bu bilgileri gerçek zamanlı bir park yeri haritası oluşturmada kullanıyoruz.~“TÜRKİYE’DE KÖPRÜ GÖREVİ ÜSTLENECEĞİZ”
UWE RASCHKE BOSCH GRUBU AVRUPA VE AFRİKA YÖN. KUR. ÜYESİ
TÜRKİYE ÖNEMLİ
Türkiye, Bosch Grubu’nun gelecek planları açısından büyük önem verdiği bir ülke. İstikrarlı bir çizgimiz var. 5 şehirde, 8 üretim üssü ve 4 AR-GE merkezimizle faaliyet gösteriyoruz. 16 bin 600 çalışanla Avrupa’da, Almanya’dan sonra ikinci sırada Türkiye geliyor. Burada büyümeye devam ediyoruz. Bosch Türkiye’nin cirosu, 2015’te yüzde 9 artışla 3,4 milyar Euro oldu. Bosch Türkiye’nin ihracatı ise 2,1 milyar Euro’ya ulaştı.
EN BÜYÜK 4’ÜNCÜ YATIRIM
Son 5 yılda Türkiye’ye 1 milyar Euro’nun üzerinde, geçen yıl ise 300 milyon Euro tutarında yatırım yaptık. Bu rakam, globalde Almanya, Çin ve Amerika’dan sonraki en büyük yatırımımız. Bu yıl da 220 milyon Euro’nun üzerinde yatırım planlıyoruz. Bosch Türkiye’nin, Ortadoğu’nun yönetimini üstlenmesi de Bosch Grubu’nun stratejik büyüme ve yatırım planlarında Türkiye’ye verilen önemin bir göstergesi.
ROBOTLAR BURSA’DA
Endüstri 4.0 için Türkiye’de köprü görevi üstleneceğiz. Bursa, Bosch’un Endüstri 4.0 zincirinin önemli bir parçası ve en son üretim teknolojilerini kullanıyor. Örneğin bu yıl lojistik robotları, malzemeleri ihtiyaç duyulan yere tam zamanında götürmeye başlayacak. Türkiye’de Endüstri 4.0 çalışmalarını 2014’te başlattık. Endüstri 4.0 ekibi, 2014’ten beri 5 farklı pilot proje yürütüyor. Bursa’da bakım maliyetlerini yüzde 30 oranında azaltmayı, üretim kapasitesini ise yüzde 5-10 artırmayı hedefliyoruz.

“IOT İŞİMİZİN AYRILMAZ BİR PARÇASI OLACAK”
SENSÖRDE LİDERİZ
Boş veya dolu olduğunu belirten, bir park yeri gibi nesnelere nasıl hissedeceğini öğreten şey sensörlerdir. Bosch, mikromekanik sensörler işinde global pazar lideri. Sensör işimiz çift haneli olarak büyümeye devam ediyor. 2015’te satışlar, ilk kez 1 milyar Euro seviyesini aştı. Nesnelerin interneti (IoT), bağlanabilirliğin beyni olarak bir yazılım platformuna ihtiyaç duyar. Bosch IoT Suite ile böyle bir beyni sunuyoruz. Şu anda bile 5 milyondan fazla nesne, Suite’in bileşenlerini kullanarak ağa bağlanıyor.
BULUT KOZUMUZ
Nesnelerin interneti için sensörleri, yazılımları ve servisleri tek bir kaynaktan sağlayan Bosch dışında çok az sayıda şirket bulunuyor. Bunu yapacaksanız, bağlanabilirlik işine dair tüm kozları elinizde bulundurmanız gerekir. Bizim elimizde tek bir koz eksikti ve bunu da 2 ay önce ekledik. Berlin’de Bosch Ağa Bağlı Dünya Endüstri Konferansı’nda, nesnelerin internetine yönelik kendi bulutumuzun sunumunu yaptık.
HERKESE AÇILACAK
İlk olarak kendi çözümlerimiz için tasarlanmış olan bulut, 2017 yılından itibaren diğer şirketlere de sunulacak. Böylece IoT işimizin ayrılmaz bir parçası haline gelecek. Bosch IoT Cloud ile sadece büyük bulut altyapısı sağlayıcılarıyla rekabet etmiyoruz. Bizim için daha da önemli olan şey bulutun, nesnelerin internetiyle ilgili olarak başka kimsenin sunmadığı üç özellik sağlaması.

“NESNELERİN İNTERNETİNDE MEYDAN OKUYORUZ”
YÜZDE 100 BAĞLILIK
Elektronik ürünlerin yüzde 100’ünü ağa bağlı hale getirme hedefi koyduk. Ancak bu, gerekli olan servisleri sağlamamız halinde bir işe dönüşebilir. Gelecekte, her ürünün internet bağlantısına sahip olmasını sağlamak aynı zamanda her ürünü bir servis paketiyle sunmak anlamına gelecek. Sonuç, nesnelerin sadece bir nesne değil, pek çok fayda sağlayan nesneler haline gelmesi olacak.
SERVİSLER YÜKSELECEK
Bu nedenle servislerin satışlar içinde artan payından söz etmek olayı fazla basite indirgeyecektir. Bunun yerine, servislerin ürün işimizin ayrılmaz bir parçası haline geleceğini ve donanım satışlarının aynı zamanda servislere yönelik satışlar oluşturacağını belirtmeliyiz.
TEK ŞİRKETİZ
Böylesine geniş tabanlı bir şekilde nesnelerin internetine dair iş geliştirme yapan tek şirketiz. Bu özel bir güçlü yön ama aynı zamanda da özel bir zorluk. Bosch, çok bilinen ürünler dışında ağa bağlı servislerle de müşterilerinin her gün yanında olacak. Bugüne kadar ağırlıklı olarak otomotiv sistemleri ve ev aletleri sunduk. Bugünden itibaren ise mobilite çözümleri ve akıllı evler sunuyor olacağız. Yenilikçilik avantajımızın dijital servisler dünyasında kullanılması konusunda meydan okuyoruz.