2007’nin ilk 9 ayında Türkiye’ye 15,3 milyar dolarlık yabancı sermaye girişi gerçekleşti. 2008 yılında ise ülkeye yapılacak yabancı sermaye girişinin 20-25 milyar dolar aralığında olması bekleniyor...
2007’nin ilk 9 ayında Türkiye’ye 15,3 milyar dolarlık yabancı sermaye girişi gerçekleşti. 2008 yılında ise ülkeye yapılacak yabancı sermaye girişinin 20-25 milyar dolar aralığında olması bekleniyor. Uzmanlar ve sektör yetkililerine göre yabancı girişi en yoğun olarak enerji, gayrimenkul, bankacılık ve perakende sektörlerinde gerçekleşecek. Capital önümüzdeki birkaç yıl içinde Türkiye’ye gelecek yabancı marka ve şirketleri 4 kategoride analiz etti. “Gelmesi kesinleşenler”, “Ortak arayanlar”, “Piyasayı koklayanlar” ve “Uzaktan ilgilenenler" başlıkları altında Türkiye’ye girecek markaları belirledi.
Türkiye uluslararası yabancı yatırımcıyı çekmeye devam ediyor. 15 milyonluk ciddi alım yapabilen nüfusuyla gelişmiş ülkeler kadar önemli ve büyük olarak nitelendirilen Türkiye, Avrupa’da yüzde 5’in üzerinde büyüyen tek pazar. Hükümetin koyduğu kişi başı milli gelirin 2011 yılında 10 bin dolar olması hedefi de birçok uluslararası oyuncunun iştahını kabartıyor. Türkiye her geçen gün dünyanın çeşitli ülkelerinden yabancı yatırımcının ilgi alanına giriyor.
Ülkenin son yıllarda doğrudan yabancı sermaye çekmedeki performansı da bu ilgiyi net olarak ortaya koyuyor. 2006 yılında Türkiye’ye 20 milyar dolar tutarında uluslararası yatırım yapıldı. YASED’in UNCTAD Dünya Yatırım Raporu verilerine göre, bu tutarla Türkiye 2006 yılında dünyada en fazla uluslararası yatırım çeken 16’ıncı ülke olurken gelişmekte olan ülkeler arasında ise 5’inci oldu. Aynı sıralamada 2003 yılında 52’inci, 2004 yılında 37’inci, 2005 yılında 23’üncü sıradaydı. 2007’nin ilk 9 ayında ülkeye 15,3 milyar dolarlık uluslararası yatırım girişi gerçekleşti. Girişlerin sektörel dağılımında sınai sektörlerin payı yüzde 28,4, hizmet sektörlerinin payı yüzde 71,6. 2002-2006 arasındaki son 5 yıllık dönemle karşılaştırıldığında sınai sektörlerin payındaki artış dikkati çekiyor. Son 5 yılda sınai sektörlerin payı yüzde 15’in de biraz altında iken, bu yıl yüzde 30’a yaklaştı. Buna karşılık hizmet sektörlerinin payı yüzde 85’den yüzde 70’e geriledi. İmalat sanayi alt kategorilerine bakıldığında ise; kimya sanayi, metal-dışı madenler sanayi, rafine petrol ürünleri ve gıda-içecek sanayi öne çıkan sektörler olarak karşımıza çıkıyor.
Genç nüfusu, nitelikli işgücü, coğrafi konumunun sağladığı lojistik avantajı, ekonomik istikrarı, artan milli geliri nedeniyle Türkiye’ye olan ilginin en az 2012 yılına kadar süreceği bekleniyor. YASED 2008 yılında ülkeye yapılacak yabancı girişin 20-25 milyar dolar aralığında olacağını belirtiyor.
Özelleştirme Etkisi Dikkat
Önümüzdeki dönemde yabancı girişini sürükleyecek en önemli etkenlerden biri özelleştirmeler olacak. Hali hazırda 2008 yılında gerçekleştirilmesi beklenen özelleştirmelerin başında TEDAŞ, karayolları, köprü özelleştirmeleri, EGO, limanlar, Halkbank, Tekel sigara bölümü, Türkiye Şeker Fabrikaları ve Milli Piyango özelleştirmesi geliyor.
Birleşme ve satın almalara aracılık eden en büyük şirketlerden biri olan E&Y Türkiye’nin kurumsal finansman bölüm başkanı Müşfik Cantekinler, 2008’de yabancı yatırımcı için lokomotif sektörlerin başında enerji, gayrimenkul, alt yapı yatırımları ve sağlığın geleceğini söylüyor. Cantekinler, “Toplam 29 milyar dolarlık yatırım beklentisi var. Bunun 10 milyar dolarının enerji sektöründe olacağını tahmin ediyoruz” şeklinde tahmin yaıyor.
Yabancı yatırımcının Türkiye’deki uğrak adreslerinden biri olan Paksoy Hukuk Bürosu’nda Ortak Avukat olan Togan Turan da piyasa gözlemlerine dayanarak 2008 yılında enerji ve gayrimenkul sektörlerinde yabancı sermaye akışının hızlanacağını belirtiyor. Özellikle yapılacak özelleştirmelerle, enerji üretim ve dağ��tım alanlarına yabancı sermaye girişinin artacağını söylüyor.
Orijinal Danışmanlık Yönetici Ortağı Murat Şahin de, “Gelecek 2 yılda genel kozmetik markalarının yanında, reçetesiz ilaç reklamına verilecek izinlerle ‘drug store’ dediğimiz zincirleri bekliyorum. Ev sahipliğindeki artışın yapı market zincirlerin ilgisini her zamankinden daha üst noktaya taşıyacağına inanıyorum” diyor.
Deloitte Türkiye Kurumsal Finansman Ortağı Başak Vardar’a göre ise yoğun olarak sigorta sektöründe satın almalar devam edecek. Sağlık ve hizmet sektörlerinde hareketlilik sürecek. Vardar, “Gelecek yıl birleşme ve satın almaların toplam hacmi 10 milyar dolar seviyesinde olur” diye konuşuyor.
Her Sektörde Arayış Var
Yabancı ilgisinin yoğun olduğu sektörlerden yöneticiler, sektörlerine yönelik ilgiyi doğruluyor. Bankacılık sektöründen üst düzey bir yönetici, finans ve bankacılığa ilginin devam ettiğini belirtiyor. Yıllardır piyasaya girmek için fırsat arayan İspanyol, Arap ve İtalyan bankalarının sırada olduğunu kaydediyor. Sektörden bir başka yetkili de, “2008’de 2 banka özelleştirmesi gündemde. Bunların toplam aktiflerdeki payı yüzde 15 civarı. Yabancı ortak arayışında olan 3 küçük banka var: Alternatif, Anadolu ve Tekstil. Sektörde yabancı payının da artması için yer var” diyor.
Sigortacılık sektörü açısından yabancı ilgisini değerlendiren Aviva Sigorta Genel Müdürü Ertan Fırat, son 2 yılda pazara çok yoğun bir yabancı ilgisi olduğunu satın almalardan net bir şekilde izlediklerini söylüyor. Pazara girmeye çalışan çok sayıda yabancı şirket olduğunu belirtiyor. Fırat, “Hayat ve emeklilikte fizibilite yaptıran en az 5-6 yeni şirket var. Bir o kadar da elementer branşlara ilgi duyan ve arayışta olan şirket olduğunu biliyorum. Türk pazarına ilgi duyanlar arasında, ING, Aegon ve Cardiff'ten bahsedebiliriz” diye konuşuyor.
İlaç sektöründe bu yıl geçtiğimiz yıla kıyasla daha ciddi bir hareketlilik bekleniyor. Nobel İlaç Genel Müdürü Ahmet Ünlü, gözlemlerini şöyle paylaşıyor:
“İsrail’in yanı sıra bazı Hintli firmaların gelmek istediklerini biliyorum. Ayrıca Biofarma ve Münir Şahin’i alan Citi Grup ortaklı uluslar arası finans kurumu da hala satın alacak ilaç firmaları arıyor. 2008 yılında bir veya iki ilaç firmasının daha yabancılarca satın alınacağını tahmin ediyorum. Bunların dışında pazara girmeye çalışan çok sayıda yabancı şirket var.”
1. Girmesi Kesinleşenler
Sektördeki hareketlilik ve araştırmaların da ortaya koyduğu gibi Türkiye’ye yabancı ilgisi devam ediyor. Ancak, bu ilgi, şu anda kendini “4 ayrı tipte” ortaya koyuyor. Birinci grupta, “Girmesi kesinleşenler” var. Diğer 3 grup ise “ilgi düzeylerine” göre şöyle sıralanıyor: “Ortak arayanlar”, “Havayı koklayanlar”, “Uzaktan ilgilenenler” yer alıyor.
Türkiye’ye gelmesi kesinleşenler kategorisindeki markalar ağırlıkla perakende sektöründen. Perakendenin çeşitli ayaklarından en az 20 marka 2007 yılında pazara giriş yapacak. Bu durumu sektörün önde gelen isimleri de doğruluyor. Orka Group Genel Koordinatörü Osman Arar, “Önümüzdeki bir buçuk yıl içinde 20-30 markanın Türkiye piyasasını girmesini bekliyoruz” diyor. Unitim Holding Yönetim Kurulu Başkanı Burç Cemiloğlu da 2008’de 20 markanın Türkiye’ye giriş yapacağını söylüyor.
Giyim perakendeciliği alanında Türkiye’ye girmesi kesin gözüyle bakılan markaların başında, Amerikan giyim markası Bebe, Amerikan iç giyim markası Victoria’s Secret, İtalyan giyim markası Marina Yatching, İtalyan kadın ve erkek giyim markası Henry Cotton’s, Japon giyim markası Muji geliyor. Gıda perakendeciliğinde girişi kesinleşenler arasında discount’lar öne çıkıyor. Pazara girecek en önemli gıda perakendecileri Alman Metro Group’un indirim marketleri zinciri Extra ve Alman indirim marketi Penny. Sektör yetkililerinin verdiği bilgiye göre her iki zincir de şu aşamada tedarikçileriyle anlaşma imzalıyor.
Perakendenin hareketli olan bir diğer ayağı yapı marketleri. Almanya’nın en büyük yapı market zincirlerinden Oli, Amerikalı ev dekorasyon mağazası Otantic ve Güneydoğu Avrupa’nın lider yapı marketi Georgetti, 2008 yılında Türkiye’ye giriş yapacak isimlerden birkaçı. Yıl içinde Türkiye’ye giriş yapacak diğer önemli şirketler ise enerji ve tütün sektöründen. Enerjide İtalyan enerji şirketi Edison SpA, 2008’in ilk çeyreğinde Türkiye’de ofis açıyor. Uzun zamandır Türkiye’ye yatırım yapmayı planlayan Koreli Korean Tobacco&Ginseng Corporation da bu yıl üretime geçiyor.
2. Türk Ortak Arayanlar
Türkiye’ye giriş yapacak olanlar arasında kararını veren, ancak ortak arayışı yüzünden henüz harekete geçemeyenler de var. Bu şirket ve markalar ortak arayışlarını sürdürüyor. Bu kategoride de yine perakende sektörü ağırlığını hissettiriyor. Gıda perakendeciliğinde ortak arayışı ile en dikkat çeken isimler Alman süpermarket zinciri Tengelmann, Fransız hipermarket zinciri Auchan, Alman perakende zinciri Lidl, Yunan perakende zinciri Viartia ve Danimarka’nın en kaliteli süpermarketlerinden Delhaize. Özellikle Tengellmann’ın şu sıralar BİM’le görüştüğü biliniyor. Viartia’nın da bölgesel perakende zincirlerine teklif götürdüğü ve pazarlıkları sürdürdüğü söyleniyor.
Ortak arayanlar arasında ağırlıkta olan bir diğer perakende türü de elektronik perakende zincirleri. İngiliz Maplin, Hollandalı Euronics, Yunanlı Germanos, Amerikalı Radio Shack, CompUSa bu alanda en çok adı geçen zincirler. Türkiye pazarındaki hareketliliği bir süredir takip eden bu şirketler, tek başlarına girmek yerine güvenilir bir ortakla pazarda yerlerini almak istiyor. Bu nedenle de özellikle kendilerine ortak olarak büyük grupları seçiyor, onlarla görüşmelerini sürdürüyor.
Pek çok sektör yetkilisi bu markaların büyük bölümünün çok da fazla zaman kaybetmeden pazarda yerlerini almak istediklerini belirtiyor. Türkiye pazarına girmek için ortak arayanlar arasında ilaç sektöründe faaliyet gösteren Danimarkalı Hycomed, İtalya’da yenilenebilir enerji piyasasında lider Relight SRL, Yunanistan’ın ikinci büyük bankası Alphabank ve Amerikalı sigorta şirketi Cardiff de bulunuyor.
3. Piyasayı Koklayanlar
Çeşitli sektörlerden onlarca yakın şirket Türkiye’de yatırım öncesi araştırma yapıyor. Amerika’da en çok elektronik ürün satan üçüncü marka olan 12 milyar dolarlık ciroya sahip Circut City bu kategoride… Türkiye piyasası ile ilgilenen şirket, şimdilik gelişmeleri takip ediyor. Yatırım yapmak konusunda henüz net bir karar almış değil.
Öte yandan İngiltere’nin en büyük elektronik perakendecisi 6 milyar sterlinlik Home Retail Group’un da Türkiye piyasasında danışmanları aracılığı ile pazar araştırması yaptırdığı biliniyor. Fransız elektronik perakende devi Fnac’ın Türkiye pazarına yönelik araştırmaları ise yeni değil.
Yunanistan’a kadar gelen zincir, artık çok yakın olduğu Türkiye’yi iyice mercek altına almış durumda. Şirket yetkilileri henüz yatırım yapacaklarına yönelik bir açıklama yapmadı. Ancak sektör yetkilileri bu şirketin 2008 yılı içinde Türkiye’ye yatırım yapmasının hiç de sürpriz olmayacağını belirtiyor.
Türkiye’ye girişi yılan hikayesine dönen Wal-Mart’ın adı ise hala piyasayı koklayanlar arasında geçiyor. Migros’un satışıyla yakından ilgilendiği bilinen Wal-Mart’ın Türkiye’ye giriş kararını bu yıl içinde netleştireceği düşünülüyor. Beyaz eşyadan cep telefonuna, bilgisayardan kozmetiğe binlerce çeşit ürünü tek mağazada toplayan Amerikalı BestBuy’ın Türkiye’ye yönelik araştırmaları ise hız kazanmış durumda. Bir süre önce Türkiye piyasasına gireceğini açıklayan şirket, henüz bir tarih saptamış değil. İngiliz Virgin Stores’un pazara ilgisi olduğu da sektör yetkilileri tarafından defalarca dile getirildi.
Piyasayı koklayanlar arasında sigorta, çimento, enerji ve gıda sektöründen de şirketler bulunuyor. Enerjide dikkat çekenler İtalyan Agritechnofood ve İtalyan Area Impianti Spa. Her iki şirket de enerji sektörüne yönelik tesisler inşa ediyor. Sigortada Türkiye ile yakından ilgilenen şirketler ise Hollandalı Aegon ile Amerikalı Metlife. Avrupa ve Asya’da yayılmayı düşünen şirketlerin hedef ülkeleri arasında Türkiye de yer alıyor.
4. Uzaktan İlgilenenler
Bazı şirketler de var ki şimdilik Türkiye’yi sadece uzaktan izliyor. Potansiyeli cazip bulmakla birlikte bir takım nedenlerden dolayı harekete geçmiyor, yatırım için doğru zamanı bekliyorlar. Bu şirketler içinde bir dönem Türkiye’ye yatırım yapma kararı almış ancak sonradan vazgeçmiş olanlar da var. Bunlardan biri de Aldi. Dünyanın en büyük ucuzluk marketleri zincirlerinden olan Alman Aldi yıllar önce Türkiye piyasası ile ilgilenmiş ancak yatırım kararı almasına karşın bu kararı uygulamaya geçirmemişti. Aldi’nin pazara ilgisi hala sürüyor. Ancak yine açıklanmış bir yatırım kararı yok. Sektörün önde gelen isimleri, Aldi’nin bir süre daha Türkiye ile uzaktan ilgileneceğini belirtiyor.
Aldi’nin yanı sıra perakende devleri arasında Türkiye ile uzaktan ilgilenen pek çok zincir bulunuyor. Hollandalı Spar, Ahold, Japon Aeon, Amerikalı Costco ve Kroger şimdilik pazarı uzaktan izlese de Türkiye piyasasına yatırım yapması beklenen şirketlerden birkaçı.
Büyük gıda perakendecilerinin yanında Türkiye pazarı ile ilgilenenler arasında mobilya perakendecileri, inşaat malzemeleri satan zincirler, departman store’lar, telekom ve enerji sektöründen şirketler de yer alıyor. İspanya’nın en büyük departman store’u El Corte Ingles ile Amerika’nın en seçkin departman store’larından Saks Fifth Avenue’nun dönem dönem Türkiye’ye gireceği söyleniyor. Ancak alınan duyumlara göre her iki departman store da pazarı cazip bulmakla birlikte Türkiye’ye giriş yapmak için pazarın biraz daha olgunlaşmasını bekliyor.
Telekom sektöründe yer alan ve Türkiye’ye ilgisi gün yüzüne çıkan şirketler içinde en önemlileri, Danimarkalı telekom şirketi Dangaard ile Fransız telekom şirketi Avenir. Her iki şirket de telekom sektöründe yaşanan rekabeti dikkatle izliyor. Yatırım yapma ihtimali yüksek bulunan bu iki şirketin 2008 yılında harekete geçebileceği söyleniyor.
“Enerji ve Perakendede Girişler Yoğunlaşacak”
Tahir Uysal/YASED Başkanı
2008 Beklentisi 25 Milyar DolarSon yıllarda yakalanan ivmeyle, Türkiye için yabancı sermaye girişinde elde edilen 20-25 milyar dolar aralığı istikrarın devamı koşuluyla orta vadede sürdürülebilir ve gerçekçi bir seviye oldu. 2008 yılı için de, orta vade için de beklentimiz 20-25 milyar dolar aralığında bir rakam yakalamak.
“Yeni Yatırımları Çekmeliyiz”
Ancak bu seviyenin korunması için özellikle yeni (greenfield) yatırımları çekmemiz gerekiyor. Buna yönelik olarak öncelikli konularımız kayıt dışı ekonomi, şeffaflık, vergi, teşvikler, istihdam, eğitim, ar-ge teşvikleri, fikri ve sınai mülkiyet hakları.AB üyelik süreci alanlarında gelişmeler kaydedilmesi gerekiyor.
Yatırımda Gözde Sektörler
Sektörel olarak uluslararası doğrudan yatırımların ağırlıkla enerji, kimya, petrokimya, perakende, gayrimenkul alanlarında yoğunlaşacağını öngörüyoruz. Ayrıca mevcut uluslararası yatırımcıların ek yatırımlarındaki artış da dikkat çekici boyutlarda. Hızlı tüketim malları, perakende, kimyasallar-ilaç, otomotiv ve daha pek çok alanda genişleme ve yeni yatırımlar olduğunu gözlemliyoruz.
“Yabancı Girişi BeyazYakada Ücretleri Artırdı”
Şerif Kaynar/Korn Ferry Türkiye Başkanı ve Yönetici Ortağı
Ücretler Avrupa’nın Üstünde
Türkiye’ye yabancı girişinin hızını artırması Türk pazarındaki rekabeti artırdı. Rekabette öne çıkmak isteyen şirketler insan kaynağına çok büyük yatırım yapınca birden bire beyaz yakada fiyatlar yükseldi.
Şu anda Türkiye’de bazı alanlarda beyaz yaka yönetici fiyatları Avrupa’nın üzerine çıkmış durumda. Şirketler büyüme hızlarına eş olarak üst düzey yönetici temin etmekte zorlanınca, 15 yıllık yönetici kariyeri olan kişiler fiyatları yükseltti.
Yabancı Yönetici Sayısı Artacak
Yaşanan değişim sonrasında önümüzdeki 2-3 yıl içinde Türkiye’de daha fazla yabancı yönetici göreceğiz. Özellikle beyaz eşya ve perakende sektörüne yabancı yönetici girişi olacak. Bunun da kötü bir şey olduğunu düşünmüyorum. Bu bizdeki çeşitlilik eksikliğinin giderilmesini sağlayacak. Türkiye bu açıdan yıllarca kapalı bir kutu gibiydi. Bizim yöneticiler yurtdışına gidip önemli yerlerde görevler aldılar ama biz yabancı yöneticilere ciddi pozisyonlarda görev vermedik. Şimdi bu durum değişecek. Şu anda Türkiye’ye gelmekte olan birçok marka ve şirket var. Yalnız Batı’dan değil, Hindistan, Pakistan, Çin ve Malezya’dan da birçok marka Türkiye’yi bir çekim merkezi olarak görüyor.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?