Gelecek iyilikte

Bu yıl 21’incisini gerçekleştiğimiz “En Beğenilen Şirketler” araştırmamıza girmeye hak kazanan şirketlerin de bu vizyonla hareket ettiğini görüyoruz...

10.01.2022 17:03:000
Paylaş Tweet Paylaş
Gelecek iyilikte

Nil Dumansızoğlu

[email protected]

Pandeminin hızlandırdığı dönüşüm sürecinde “En Beğenilen Şirket” olmanın kriterleri de değişti. Değişimi yönetebilen, kendini bu değişim rüzgarından önce gelecekle uyumlandırabilen, çalışanlarıyla bir aile olmayı başarabilen şirketler, yeni dönemde ön plana çıkıyor. Bu yıl 21’incisini gerçekleştiğimiz “En Beğenilen Şirketler” araştırmamıza girmeye hak kazanan şirketlerin de bu vizyonla hareket ettiğini görüyoruz. Bundan sonraki hedeflerde ise “iyi” şirket olma yolculuğunu daha da geliştirmek en önemli amaç olarak öne çıkıyor.

“2030’A KADAR GIDA İSRAFINI YARIYA İNDİRECEĞİZ”

ÖZGÜR TORT / MİGROS TİCARET İCRA BAŞKANI

Ekosistemimizdeki 50 bini aşkın çalışanımız, 20 bin çiftçi ve üreticimiz, 3 bin tedarikçimiz, 2 bin 500’den fazla mağazamız ve online kanallarımızla ‘Yaşamın her alanında değer odaklı hizmet’ anlayışıyla ürün ve hizmet sunuyoruz. Müşterilerimizin bütçesini, sağlığını ve sosyal yaşamını destekleyen, günlük yaşamlarına hız, kolaylık ve değer katan inovatif çözümler sunarak sürdürülebilir bir gelecek için çalışıyoruz. Türkiye’deki hanelerin yüzde 94’üne ulaşıyor ve en iyi müşteri deneyimini sunabilmek için değişen ihtiyaç ve talepleri gözlemlerken dünya trendlerini de yakından takip ediyoruz. Yeni dönemde ‘iyi’ şirket olmanın önceliği, çevresel, sosyal ve ekonomik boyutlarıyla sürdürülebilirliği özümsemek. Biz, sürdürülebilirliği Migros İyi Gelecek Planımız çerçevesinde ve ölçülebilir hedefler doğrultusunda takip ediyoruz. BIST Sürdürülebilirlik Endeksi’nde, yayınlandığı ilk yıldan beri yer alıyoruz. Perakendeci olarak karbon ayak izini ölçüyor, azaltıyor ve yeni hedefler koyuyoruz. Ayrıca gıda israfını 2030 yılına kadar yarı yarıya indirmeyi hedefliyoruz. Ciromuzun ise yüzde 77’si tarıma dayalı ürünlerden geliyor. Tarıma yatırımın, geleceğe yatırım olduğu görüşündeyiz ve kurulduğumuz ilk günden bu yana tarlada üretim planlamasından verimlilik ve markalaşmaya kadar yerel üreticinin yanındayız. Tarımsal üretimin devamlılığı ve çiftçilerimizin emeğinin karşılığını güvenle alabilmeleri için de her türlü desteği sağlıyor, ürün alımlarında kadın kooperatiflerini de dahil ediyoruz. Son bir yılda çalıştığımız kadın kooperatiflerinin sayısını üç katına çıkardık. Kadınların hem sosyal hem ekonomik hayatta güçlenmesi için de çalışmalar yürütüyoruz. Her mağazamızda en az bir kadın yöneticimizin olması için çalışıyoruz. Dünyamız ve ülkemiz için iyi olan ne varsa sorumluluklarımızı yerine getirmeye devam edeceğiz.”

“İNSANIN MUTLULUĞUNDAN DAHA YÜCE AMAÇ YOK”

HAKAN POLATOĞLU ETİ İCRA KURULU BAŞKANI

Eti’nin sektöründe en beğenilen şirket olarak seçilmesinden memnuniyet duyuyoruz. Var oluş amaçlarını müşterileri ve tüketicileri için yarattıkları değerin ötesine taşıyarak toplum ve gezegenimiz adına somut faydalar üretebilen kurum ve markalar, başarılarını sürdürülebilir kılabilecek. Gelecekte başarılı olacak şirketlerin amacı, iş süreçlerine yön verecek kadar net, çalışanlarını motive edecek kadar güçlü ve en önemlisi, stratejik hedefleri belirleyecek kadar zamanın ötesinde ve vizyoner olmalı. Bu açıdan bakıldığında Eti’nin, var oluş amacını daha kuruluş aşamasında ve zamanın ötesine yönelik ortaya koyan şanslı şirketlerden biri olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Kurucumuz Firuz Kanatlı tarafından ‘İnsanlığın mutluluğundan daha yüce bir amaç yoktur’ sözüyle belirlenen varlık nedeni, bizim pusulamız. Gelecekteki başarımız için tüm paydaşlarımızın iyiliğini gözetiyor ve onların mutluluğunu önemsiyoruz. Müşterilerimizi memnun ederken onların işlerinde daha başarılı olmasın�� esas alıyoruz. Tüketicilerimize beklentileri karşılamanın ötesinde yaşam kalitesini yükseltecek ürün ve deneyimler sunmak için çalışıyoruz. Tedarikçilerimizle ilişkilerimizi sürdürülebilir bir yaklaşımla ele alarak kendi amaçlarına ulaşmalarında gerekli desteği sağlıyoruz. Çalışanlarımızın kişisel gelişimine, işlerini aşkla yapmalarına ve mükemmeli aramalarına her boyutta önem ve öncelik veriyoruz. Kaynakları sorumlu bir şekilde kullanırken gezegenimize sahip çıkıyoruz. Sosyal sorumluluk projelerimizi geliştirirken merkezinde insan ve çevre olan, toplumsal fayda ve farkındalık yaratabilecek alanlara odaklanıyoruz. Dolayısıyla tüm faaliyetlerimizi, izlediğimiz amaç temelli stratejimiz doğrultusunda gerçekleştirirken tüm paydaşlarımız için değer yaratmayı ve bu değerin tüm ekosistemimiz için sürdürülebilir olmasını hedefliyoruz.”

“MÜŞTERİ DENEYİMİ YATIRIMLARIMIZI SÜRDÜRECEĞİZ”

EMRE TURANLI SHELL&TURCAS CEO’SU

Sektörde her zaman bir adım önde olmayı, ilkleri gerçekleştirmeyi ve sektöre yön vermeye ilke edinen bir markayız. İstasyonlarımızda ilk Kanopi Uygulaması, ilk Market İçi Tuvalet, ilk kurşunsuz yakıt, ilk sadakat programı Shell Club Smart, ilk taşıt tanıma sistemi, ilk premium market konsepti Shell Select Market, istasyonlarda kadın istihdamını destekleyen ilk program Shell’de Kadın Enerjisi, çocuklar için özel olarak tasarlanmış ilk çocuk tuvaleti, engelli misafirlerimizin hayatını kolaylaştıran sektördeki ilk engelsiz hizmet alanı gibi gerçekleştirdiğimiz tüm faaliyetler, bugün sektörde birçok şirket tarafından örnek alındı ve operasyonlarına dahil edildi. Shell&Turcas olarak Türkiye’de 1.000’i aşkın istasyonumuzda, her gün 1 milyondan fazla misafirimize; yılda ise 10 milyon farklı araca akaryakıt, madeni yağ ve akaryakıt dışı ürün ve hizmet sunuyoruz. Bu, yaklaşık ortalama 20 milyon farklı kişi demek ki nüfusun neredeyse yüzde 25’ine dokunduğumuz anlamına geliyor. Bu nedenle her zaman odağımızda müşteri memnuniyeti yer alıyor. Müşteri deneyimini en üst seviyede tutmak için çalışmaya devam edeceğiz ve bu anlamda yatırımlarımızı sürdüreceğiz. En büyük amacımız, müşterilerimizin zamanlarını verimli şekilde kullanmalarına yardımcı olup hayatlarını kolaylaştırmak ve yolculuklarını daha iyi hale getirmek. Ayrıca dünyanın içinde bulunduğu bu büyük enerji dönüşümü sürecinde Shell olarak 2050 yılına kadar net sıfır emisyonla faaliyet gösteren bir enerji şirketi olmak. Diğer yandan, ülkemizin sosyal gelişimine katkı sağlama hedefiyle yürüttüğümüz sosyal yatırım programlarımızı sosyal etkisini artırarak sürdürmek.”

“DEĞİŞİMLERE HIZLI ADAPTE OLUYORUZ”

İNAN EKİCİ OTOKOÇ OTOMOTİV GENEL MÜDÜRÜ

93 yıllık maziye sahip olan Otokoç Otomotiv, hızlı değişimlere karşı da adaptasyon gücünü artırarak bugünden geleceği hazırlayan çevik dönüşüm yolculuğunu başlattı. Türkiye’de, alanında çevik dönüşüm yolculuğunu başlatan ilk satış organizasyonuyuz. Mobilite alanında faaliyet gösteren bir şirket olarak müşteriye en yakın konumdayız. Geleceği daha çok düşünen, daha hızlı adapte olan, liderlik tanımını değiştiren, egoları bir kenara bırakan, var olan potansiyeli ortaya çıkaran, böylelikle iyi fikirlerin tüm şirketten gelmesinin önünü açan bir kültürü temel alan kapsamlı dönüşümle, deneyimimizi çeviklikle buluştuyoruz. ‘En Beğenilen Şirketler’ arasında olmamızın ardında yatan temel neden, bütün süreçlerimizde var olan teknoloji ve inovasyon yaklaşımımız ve bu yöndeki sürdürülebilir hizmetlerimiz. ‘İyi’ şirket olmakla ilgili ölçütler noktasında, genel olarak tüm iş dünyasında başarının tanımında, öncekinden farklı olarak finansal göstergeler kadar insan odaklılık ve sürdürülebilirliğin de önemine ilişkin farkındalık öne çıktı. Bu açıdan bakıldığında, bizim gerek kurum kültürümüz gerek iş yaklaşımımız açısından fazla bir değişiklik söz konusu olmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Sürdürülebilirlik, topluma ve çevreye duyarlılık günümüzde iyi ve sorumlu şirket olmanın en temel gerekliliği. Bu değerlerle beraber ‘yenilikçi mobilite çözümleri geliştiren, küresel ve lider referans noktası olma’ vizyonuyla bizleri yarınlara taşıyacak faaliyetlerimize devam ederken yaptığımız çalışmalarla da ülkenin gelişimine ve toplumun destek bekleyen hassas noktalarına katkı sağlayacak her alanda yer alıyoruz.”

“CESUR KARARLAR ALABİLİYORUZ”

DR. NATASA KLICKO ROCHE İLAÇ TÜRKİYE GENEL MÜDÜRÜ

Sağlık alanında 125 yıl boyunca ilkleri gerçekleştiren bir şirket olmamızın temelinde, yeniliklere hızla uyum sağlama ve cesur kararlar alma kültürü yatıyor. Yenilikçi tanı ve tedavi çözümlerimizle her gün dünya çapında sayısız insanın yaşamına dokunuyoruz. Geleceğin sağlık hizmetlerini şekillendirme hedefiyle gelişen teknolojinin bize sağladığı olanaklarla birlikte yaratıcı zihinlerin yenilikçi fikirler üretebilecekleri bir çalışma kültürü oluşturuyoruz. Bu doğrultuda çalışanlarımızın potansiyellerini ortaya koyabilecekleri en iyi çalışma ortamını sağlarken inovatif çözüm portföyümüzü geliştirmek için önemli Ar-Ge yatırımları yapıyoruz. İyi şirket olmak, toplumda sürdürülebilir pozitif etki ve değer yaratmak demek. Geleceğin ihtiyaçlarına bugünden yanıt verme amacını benimseyen bir şirket olarak sürdürülebilirlik, tüm faaliyetlerimizin odağında yer alıyor. Sürdürülebilirliğe olan bütünsel yaklaşımımızla ürünlerimize erişim, sosyal sorumluluk, çevreyi koruma gibi alanlarda sürekli ilerleme sağlarken aynı zamanda çeşitliliğin ve kapsayıcılığın benimsendiği bir çalışma ortamı oluşturmayı hedefliyoruz. Bu kapsamda da 13 yıl arka arkaya Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi’nde (DJSI) İlaç Endüstrisinde en sürdürülebilir ilk üç şirketten biri olarak yer almaktan gurur duyuyoruz.”

“TEKNOLOJİYİ SAĞLIKLA BULUŞTURUYORUZ”

DR. ERHAN BULUTCU AMERİKAN HASTANESİ CEO’SU

Teknolojiyi sağlıkla buluşturarak sektörde öncü bir rol üstleniyoruz. Çünkü gelecekte bizi farkındalık seviyesi yüksek, kendini doktorla eş pozisyonda gören, verileri ölçen, mobil takip eden, sağlıklı kalmaya enerji ve para harcayan, fiziksel iyileşme yanında ruhsal-zihinsel iyileşme, sağlıklı beslenme ve dijital dünyayla yaşayan bir tüketici profilinin beklediğini biliyoruz. Biz de bu profile ve beklentilere uygun yatırımlara başladık. Pandemi öncesi gündemimize aldığımız sağlıkla ilgili hizmet ve bilgilerin teknolojik çözümlerle dağıtılmasını içeren ‘telemedicine’ kavramına odaklandık. Pandemide doktorlarımızla hastalarımızı online platformda buluşturan ‘Koç e-Sağlık’ hizmetimizi hayata geçirdik. Çok yakında ‘Koç Sağlık Yanımda’ uygulamamızı da hayata geçiriyoruz. Uygulamayı, Koç Sağlık çatısı altında hastaların, hasta yakınlarının ya da koruyucu sağlık hizmeti almak isteyenlerin sağlık ihtiyaçlarına uygun teşhis, tedavi, bakım ve rehabilitasyon hizmetlerinin ‘bulundukları yerde’ verildiği, multidisipliner ve profesyonel bir hizmet organizasyonu olarak konumladık. Projenin daha ileriki adımlarında, giyilebilir teknolojilerle hastanın takibi yapılacak. Mobil uygulamamız üzerinden acil yardım görüşmeleri sağlanacak. Bir diğer ürün de ‘catering’ hizmeti olacak. Sağlıklı yemek seçenekleri, diyabetik hastalara özel beslenme kitleri, kanser hastalarına özel ya da kronik/alerjik hastalıklara özgü catering grupları oluşturulacak.”

“YEPYENİ BİR ÇALIŞMA ŞEKLİ DENEYİMLİYORUZ”

VOLKAN İKİLER CONCEPT AJANS BAŞKANI

Son üç yıldır, En Beğenilen Şirketler arasında olmak bizim için her zamankinden daha anlamlı. Böylesi zor zamanlarda elde edilen başarının en önemli sırrının, aynı hedefe doğru birlikte yol aldığımız çalışma arkadaşlarımız ve uzun yıllardır birlikte çalıştığımız müşterilerimizin bizlere verdiği güç ve destek olduğunu düşünüyorum. Bu dönem yepyeni bir çalışma şeklini deneyimleme fırsatı yakaladık. Tüketicinin değişen ihtiyaç ve beklentilerine (duygusal ve fonksiyonel) anında cevap verebilmek için birlikte hızlı, çevik ve becerikli (agile) çalışma ekipleri kurduk. Sürekli yükselen toplumsal tansiyona cevap verebilmenin yolu buradan geçiyordu. Esnek yapılar kurarak ve taktiksel işlere ağırlık vererek bu sayede hızla değişen koşullara markalarımızla birlikte en iyi uyumu sağlamaya çalıştık. Birlikte tüketicinin nabzını gün gün tutarak onlara gerçekten fayda sağlayan ve bu zor dönemde hayatlarını kolaylaştıran projeleri hayata geçirdik. Bu sayede müşterilerimizin sektörlerini, hedeflerini ve ihtiyaçlarını çok iyi bildiğimiz için alışılagelmiş ajans-reklam veren ilişkisini bir sonraki adıma taşıyarak müşterilerimizin hedef kitleleri için maksimum faydayı hem pazarlama hem de iletişim anlamında oluşturmaya çalıştık. Çalışan memnuniyeti ve müşteri odaklılık, bugüne kadar iyi şirket olma kriterlerinin en önemli maddeleriydi. Yeni dönemde ise bu önemli özelliklere iş arkadaşlarımızın süreçlere demokratik şekilde katılımının sağlanması, müşteri ve tüketici ihtiyaçlarına göre pozisyon alma, iş odaklı veri kullanımını hayata geçirmek ve bu doğrultuda çevik takımlar kurmak, kişisel zamanın önemi, verimlilik ve sürdürülebilirlik kavramları da eklendi. Biz bu doğrultuda, hem ajansımızdaki ekip yapılarını adapte ediyor hem de iş arkadaşlarımızın bu alanlardaki kariyer gelişimlerine destek olmak adına, eğitim/seminer almalarını teşvik ediyoruz.”

“ÇALIŞANLARIMIZ, SAHİP OLDUĞUMUZ EN DEĞERLİ KAYNAK”

UĞUR DALBELER ÇOLAKOĞLU METALURJİ GENEL MÜDÜRÜ

Sektörde 76 yılı geride bırakan bir kurum olarak sahip olduğumuz en değerli kaynağı çalışanlarımız olarak benimsiyor, çalışanlarımıza gerekli yetkinlik ve beceriler kazandırmayı, öncelikli ve en önemli yatırımlarımızdan biri olarak görüyoruz. Sürdürülebilir bir başarının, çalışanlarımızın yetenekleri ve gelişimleriyle mümkün olduğuna olan inancımız iş yapma şekillerimizin değiştiği günümüzde, bizi hep bir adım öne taşıyor. Gerçekleştirdiğimiz üretimin çevresel, sosyal ve ekonomik etkilerinin bilinciyle sürdürülebilir çevre ve sürdürülebilir ekonomi prensibini ilke ediniyoruz. Sosyal ve çevresel anlamda bölge ve sektörde örnek ve öncü bir kurum olma yaklaşımıyla çalışmalarımızı sürdürüyor, sürdürülebilirliği kurumsal bir değer olarak benimsiyoruz. Sektörümüze ve ülkemiz ekonomisine sağladığımız katma değeri her geçen gün artırmak hedefiyle çalışıyoruz. Kurulduğumuz günden bu yana sahip olduğumuz rekabetçi ve yenilikçi hizmet anlayışımız, sadece Türkiye’de değil, uluslararası pazarda da güvenilen ve tercih edilen küresel bir marka olmamızı sağlıyor. Müşterilerimiz ve tedarikçilerimizle tüm süreçlerimizde süreklilik ve verimlilik kavramları üzerine çalışıyor, dijitalleşme uygulamalarını tüm süreçlerimize entegre ederek üretimde yapay zeka kullanımını her geçen gün daha da artırıyor, üretimin her aşamasında fark yaratan çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”

“GÜVEN VE KALİTEYLE ANILAN BİR MARKA OLDUK”

MERT BOYSANOĞLU MESA MESKEN SANAYİ YÖNETİM KURULU BAŞKANI

yıllık geçmişe sahip olan MESA’yı, bir ‘yaşam markası’ haline getirdik. MESA, Türkiye’de konut geliştirici olarak 52 yılını tamamlayan tek marka. Türkiye’de toplu konut yaklaşımını değiştirdik, ilk kez insanı ve binayı çevresiyle ele alan bir site anlayışını hayata geçirdik. Teslim sonrası hizmet anlayışımızla öne çıktık. Bunun için Türkiye’nin ilk toplu konut hizmeti şirketi KOSAŞ’ı kurduk. Hem girişimci hem yüklenici hem üretici olarak üstlendiğimiz taahhüt işlerinde ve projelerimizde bugüne kadar verdiğimiz tüm sözleri yerine getirdik, hedefimiz bu güveni tüm projelerimizde sürdürmek. MESA, sektörde adı ‘güven’ ve ‘kalite’yle anılan bir şirket oldu. İki yıl üst üste inşaat/konut sektörünün en beğenilen şirketi olmak, tüm MESA ailesi için yaptığımız işi daha da iyi yapmamız konusunda motivasyon kaynağı oldu. Önümüzdeki yıllarda hedefimiz, MESA markasını dünyada da tanınan bir Türk markası haline getirmek. Yurt içi ve yurt dışında taahhüt ve yatırım projelerine odaklanmaya devam edeceğiz. Almanya, Polonya ve Özbekistan’da halihazırda devam ettiğimiz projelerimiz var. Yakın zamanda ise Rusya ve Irak Bağdat’ta iki yeni projeye başladık. Konutun yanı sıra sanayi, turizm, konut hizmetleri, tarım, hayvancılık, enerji, peyzaj, sigorta sektörlerinde faaliyetlerimizi ileriye taşımayı hedefliyoruz. Konut sektöründe güvenilir olmak, projeleri müşterinin ihtiyaçlarına göre şekillendirmek, her dönemde önemliydi. Ancak pandemiyle birlikte evlerimizde geçirdiğimiz vakit arttığı için evimizle ilgili kriterlerimiz ön plana çıktı. MESA olarak avantajımız, her zaman sektörün ve ihtiyaç sahiplerinin nabzını iyi tutmamız oldu. Projelerimizi hayata geçirdiğimiz bölgeye, potansiyel müşterilerimizin ihtiyaçlarına göre belirli bir kalite standardında şekillendirdik.”

“DİJİTALLEŞME SÜREÇLERİMİZİ HIZLANDIRDIK”

EDA ULUCA ÖZCAN SODEXO AVANTAJ VE ÖDÜLLENDİRME HİZMETLERİ İCRA KURULU BAŞKANI VE YKÜ

Sodexo olarak iş hayatının her anında, her alanında var olan bir markayız. Ana odağımıza ‘çalışan’ı ve onun yaşadığı ‘deneyimi’ alarak paydaşlarımıza uçtan uca mükemmel bir dijital deneyim yaşatmak en öncelikli hedefimiz. Bu hedefe ulaşmak için dijitalleşme sürecimizi hızlandırdık. Mevcut dijital çözümlerimize yenilerini eklerken kusursuz kullanıcı ve ürün deneyimleri tasarlamaya odaklandık. Özellikle pandemi sonrasında, çalışanların kurumlarıyla bağlarının korunması bir hayli zorlaştı. Şirkete ‘gönülden bağlı’ çalışan yaratmak için artık daha fazla çaba göstermek gerekiyor. Bu durum da çalışanını dinleyen, onların farklılıklarını kabul eden, kendi hayatlarının lideri olduklarını bilerek onlara seçim özgürlüğü tanıyan şirketlerin ‘iyi işveren’ olarak ön plana çıkacağını ve çalışanlarıyla bağını kuvvetlendireceğini gösteriyor. Bu bağı iyi bir şirket olmak isteyen her bir yöneticinin önemsemesi gerekiyor. Çünkü verimliliğin ana kaynağı direkt olarak bu. Biz de iyi bir şirket olmak için insanı tüm süreç ve uygulamalarımızın başına koyuyoruz. Bireysel olarak her çalışanımızı önemsiyor, attıkları adımları, verdikleri kararları destekliyor, özgürce kendilerini ifade edebilecekleri, özgür seçimler yapabilecekleri platformları hayata geçiriyoruz. Son dönemde müşterilerimizin de benzer şekilde hem çalışanlarına seçme özgürlüğü vererek onları mutlu edecekleri ve tüm süreci tek elden yönetmelerini sağlayarak operasyonel süreçlerini hafifletecekleri Kurumsal dijital hediye platformumuz FlexoGift’i geliştirdik. Teşvik, ödüllendirme ve esnek yan haklar alanında çığır açan bu uçtan uca dijital ürünümüzle yemek kartındaki güçlü marka algımızı buraya da taşıyarak bu alanda tek adres haline gelmeyi hedefliyoruz.”

“TOPLUMSAL SORUNLARIN ÇÖZÜMÜNE KATKI SAĞLIYORUZ”

NEVRA EKER EKER SÜT ÜRÜNLERİ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI

Eker’in marka özünde iyilik bulunuyor. Müşterilerimize, sektörümüze, çalışanlarımıza ve topluma faydalı olmak, gelecek nesillere daha iyi bir Türkiye ve dünya bırakmak için çalışıyoruz. Müşteri odaklı, güven duyulan, çalışanlarına imkanlar sunan şirketler, şirketler daha iyi ve daha beğenilen arasında görülüyor. Son yıllarda bu kriterle dijital dönüşüm ve sürdürülebilirlik yetenekleri de eklendi. Eker olarak sorumluluğumuzun yalnızca sağlıklı üretim yapmakla bitmediğinin bilincindeyiz. Sağlıklı yaşam, toplumsal cinsiyet eşitliği ve eşitsizliklerin giderilmesi alanlarında projelerimizle toplumsal sorunların çözüm aşamalarına katkıda bulunmayı hedefliyoruz. 2014 yılından beri ‘Sağlıklı yaşam için koş!’ mottosuyla Eker I Run Koşusu’nu düzenliyoruz. Bursa’da yelkenciliği geliştirmek, İstanbul ve Bursa yelkencilerini buluşturmak amacıyla gerçekleştirilen Olympos Regatta yarışının ana sponsoruyuz. Otizmli bireylerin topluma kazandırılmasına ve ailelerinin geleceğe yönelik kaygılarının giderilmesine ön ayak olmak adına Tohum Otizm Vakfı’nın destekleriyle ‘Otizmli Bireyler İş Gücünde’ istihdam projesini uyguluyoruz. Şu anda iş koçlarının desteğiyle 9 otizmli bireyi istihdam ediyoruz. Kadının Güçlenmesi Prensipleri’ne (WEPs) imza atan şirketlerden biriyiz. Kadın erkek ayrımı yapmaksızın dayanışma anlayışıyla çalışmanın, toplumsal cinsiyete duyarlı bir şirket olmanın önemini çalışanlarımıza anlatırken topluma da örnek olmaya çalışıyoruz.”

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz