Enerji ticaretinde de aktif olacağız

Zorlu Enerji Grubu Başkanı Murat Sungur Bursa ile 2011 yılına hayata geçirdikleri projelerden 2012 hedeflerine kadar pek çok konuyu konuştuk.

1.01.2012 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Enerji ticaretinde de aktif olacağız
Zorlu Enerji, 1993 yılından bu yana elektrik üretiminin yanı sıra elektrik, buhar ve doğalgaz satışı, santral kurulumu, enerji tesislerinin işletilmesi ve doğalgaz dağıtımı hizmeti vererek enerjinin her alanında faaliyet gösteriyor. Ankara, Yalova, Bursa, Lüleburgaz ve Kayseri'de bulunan beş doğalgaz santralinin yanı sıra Tokat, Eskişehir, Kars, Rize, Erzurum, Tunceli ve Erzincan'da faaliyet gösteren 7 hidrolik, Osmaniye'de geçen yıl faaliyete başlayan rüzgar ve Denizli'de bulunan jeotermal santrallerinde toplam 745 megavat elektrik üretiyor. Mevcut kapasitesi ile özel sektör elektrik üreticileri arasında yüzde 7,1'lik bir paya sahip olduklarını belirten Zorlu Enerji Grubu Başkanı Murat Sungur Bursa ile 2011 yılına hayata geçirdikleri projelerden 2012 hedeflerine kadar pek çok konuyu konuştuk.

Zorlu Enerji Grubu 2011'i nasıl geçirdi?
- 2011 yılının ilk 9 aylık döneminde ciromuz 316 milyon lira olarak gerçekleşirken, aktif büyüklüğümüz 3,1 milyar liraya ulaştı. Yine ilk dokuz aylık dönemde 2 milyar kilovat saat elektrik ve 450 bin ton buhar satışı gerçekleştirdik. 30 Eylül 2011 tarihi itibarıyla toplam yatırım harcama tutarımız ise 96,8 milyon dolar oldu.

2011'de gerçekleştirdiğiniz yatırımları açar mısınız?
- Son iki yılda yenilenebilir enerji yatırımlarımıza öncelik verdik. 135 megavat kurulu güçteki Gökçedağ Rüzgar Santrali tam kapasite olarak üretimine devam ediyor. Osmaniye'de bu santralimizin yanı sıra Sarıtepe'de 50 megavat, Demirciler'de ise 60 megavat iki rüzgar santrali lisansımız daha bulunuyor. Bu iki santralin faaliyete geçmesiyle mevcut rüzgar kapasitemizi toplam 245 megavata yükselteceğiz.

Büyüme alanlarınızdan bir diğeri de jeotermal. Buna yönelik çalışmalarınız neler?
- Jeotermalde çalışmalarımız iki sahada devam ediyor. 2011'de Denizli-Kızıldere'de halen faaliyette olan 15 megavat kapasiteli santrale ek olarak yeni bir santral inşa etme kararı aldık. 75 megavat kurulu güce sahip olacak bu santral, ülkemizin en büyük jeotermal santrali olacak. 2013 yılında hayata geçireceğiz. Kızıldere'deki mevcut ve yeni santrallerimizle bölgede seracılık ve termal turizm başta olmak üzere yeni iş alanlarının oluşmasına destek olmak istiyoruz. Uzun vadede hem yöresel istihdamı hem de doğal tarımı desteklemeye öncelik vereceğiz. Jeotermal alanındaki bir diğer projemizi de Türkiye'nin önemli potansiyele sahip jeotermal sahalarından biri olan ve 2040'a kadar üretim lisansına sahip olduğumuz Manisa Alaşehir'de yürütüyoruz. 2012'de 30 megavat kurulu güce sahip olacak jeotermal santralinin inşasına başlayacağız. Geçtiğimiz eylül ayında da yeni santralin rezervuar değerlendirme ve fizibilite çalışmalarında kullanmak üzere Amerikan Ticaret ve Kalkınma Ajansı'ndan 394 bin dolar hibe aldık. Bölgede kurulacak olan bu ilk jeotermal santralini 2014 yılında devreye almayı hedefliyoruz. Bu santral, yüksek potansiyele sahip bölgede kurulacak ilk jeotermal santrali olacak.~

Enerji sektöründe yaşanan yoğun rekabette nasıl bir strateji izliyorsunuz? Bu stratejiyle hedefleriniz neler?
- Enerji sektöründeki hedefimizi, yakın coğrafyada bölgesel güç olarak ülkemiz enerji sektörünün rekabet gücünü artırmak ve sektörümüzün önünü açacak öncü projelere imza atmak olarak belirliyoruz. Grup olarak bu yoldaki stratejimiz, en büyük olmak yerine, doğru enerjiyi üreten, sürdürülebilirlik konusunda öncü ve lider bir kuruluş olmak. Faaliyetlerimizi, projelerimizi ve araştırmalarımızı bu strateji doğrultusunda kurguluyor ve hayata geçiriyoruz. Global ölçekte enerji sektörüne örnek olacak yenilenebilir enerji projeleri hayata geçirmek, iklim değişikliğiyle mücadelede söz sahibi olmak, sosyal sorumluluk konusunda açık ara önde koşmak bu stratejimizin temel taşlarını oluşturuyor.

Şirket olarak 2012'ye ilişkin hedefleriniz neler?

- 2015 yılına kadar yerli ve yenilenebilir enerji alanındaki çalışmalarımıza devam edeceğiz. Önümüzdeki üç yıl içinde yeni yatırımlarımız ve mevcut yatırımlarımızda planladığımız kapasite artırımları ile kurulu gücümüzü 2 bin megavata yükselteceğiz. Enerji sektörüne yurtiçi ve yurtdışında olmak üzere bugüne kadar toplam 2 milyar dolarlık yatırım yaptık. Önümüzdeki dönemde, mevcut santrallerimizdeki rehabilitasyon çalışmalarımız ve hayata geçireceğimiz yeni projelerimizle bu rakamın artacağını öngörüyoruz. Sektörümüzdeki gelişmeleri yakından izlemeye devam edeceğiz. Hizmet alanlarımızda uygun fırsatları değerlendirmek konusunda istekli ve dikkatliyiz. Bunun yanı sıra, odaklandığımız diğer gelişme alanı ise enerji ticareti. Enerji ticareti, ilerleyen yıllarda sektörümüzün en hızlı ve stratejik gelişen alanlarından biri olacak. Biz de bölgesel güç olma vizyonumuz çerçevesinde, önümüzdeki dönemde Avrupa ile enerji ticaretinin aktif oyuncularından biri olma hedefiyle hazırlıklarımızı sürdürüyoruz.

Yurtdışına ilişkin mevcut çalışmalarınız ve yurtdışına yönelik yeni planlarınız hakkında bilgi verir misiniz?

- 2011 yılı, yurtdışı yatırımlarımız açısından olumlu gelişmeler kaydettiğimiz bir yıl oldu. Moskova'da her biri 340 megavat kurulu güce sahip olacak iki doğalgaz santralinin çalışmaları devam ediyor. Bunlardan Tereshkovo'nun 170 megavat kapasiteli ilk fazının inşasını tamamladık ve kasım ayında Promyshlennaya Energetika şirketi ile elektrik satış anlaşması imzaladık. Böylece santrali hizmete aldık. İkinci santral projemiz Kojukhovo'nun 170 megavatlık ilk faz çalışmaları ise 2012 yılında hız kazanacak. İsrail'de ise dört doğalgaz projemiz var. Ashkelon bölgesinde yapımı planlanan 800 megavat kapasiteli Dorad Doğalgaz Çevrim Santrali'nin proje finansmanı 2010 yılında tamamlandı. Santrali 2013 yılında faaliyete geçirmeyi planlıyoruz. İsrail'deki 250 megavat kurulu güce sahip olacak Ashdod, Ramat Negev ve Solad projelerinin değerlendirme süreçleri ise devam ediyor.

Pakistan'da da rüzgar santrali yatırımınız olduğunu biliyoruz...
- Evet, Pakistan'da ülkenin ilk rüzgar santralinin inşasını tamamlamak üzere çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Pakistan'ın güneyindeki Jhimpir Bölgesi'nde bulunan ve toplam 56,4 megavat kapasiteye sahip olacak projenin ilk fazı tamamlandı. 50 megavatlık ikinci faz için finansman sürecini sonlandırdık. Uluslararası Finans Kurumu IFC, Asya Kalkınma Bankası, ECO Ticaret ve Kalkınma Bankası ile Habib Bank'tan toplam 11,1 milyon dolar tutarında kredi aldık. Kısa bir süre önce Pakistan Ulusal İletim ve Dağıtım Şirketi ve Pakistan Alternatif Enerji Geliştirme Kurulu ile enerji satış ve uygulama anlaşması imzalandı. Grup şirketlerimizden Zorlu Enerji Pakistan, 143,7 milyon dolara mal olacak rüzgar santrali için imzaladığı anlaşmayla Pakistan devletinin teminatını aldı. 2012 yılının ilk çeyreğinde santral inşası hızlanacak. Hedefimiz santrali 2012 yılında hizmete açmak.~

"İHALELER GÜNDEMİMİZDE OLACAK"
Zorlu Enerji Grubu'nun 2010 yılındaki elektrik satışı toplam 2,8 milyar kilovat saat. Farklı sektörlerde çok sayıda şirkete elektrik sağladıklarını dile getiren Bursa, son dönemde ürettikleri elektriğin yanı sıra piyasa oyuncularından aldıkları elektriği de pazarlamaya başladıklarını söylüyor. Tüketicilere enerji verimliliğini öne çıkaran paketler hazırladıklarını belirten Bursa, "2011 sonu itibarıyla dört çözüm ortağımız ile 21 ilde müşterilerimize hizmet vereceğiz. Belli büyüklükteki zincirlerle bu bölgeler dışında kalan serbest tüketiciler için ise merkezi organizasyonumuz devrede olacak. 2012 yılında piyasadaki dinamiklerimizi güçlendirmeyi ve ticaret hacmimizi büyütmeyi amaçlıyoruz. Önümüzdeki yıl ihaleler de gündemimizde olacak" diyor.

"KURULU GÜÇ İKİ KAT ARTACAK"
Ülkemizde enerji sektörünün son 30 yılda oldukça önemli gelişmeler kaydettiğini söyleyen Bursa, şu değerlendirmede bulunuyor: "Türkiye'nin 1980'lerde 5 bin megavat olan kurulu gücü bugün toplam 48 bin 500 megavata ulaştı. Önümüzdeki on yıl için öngörümüz, bu rakamın iki kat artacağı yönünde. Ülkemizde enerji talebinin artması doğal olarak yeni kapasite ihtiyacını gündeme getiriyor. Ancak arz-talep beklentilerini karşılamanın önünde ciddi piyasa engelleri bulunuyor. Yakın dönemde siyasi otoritenin gösterdiği istikrar, sektörün liberalleşme sürecinde olumlu bir faktör olarak öne çıkmakla birlikte, daha kat etmemiz gereken uzun bir yol var. Sektördeki oyuncular olarak, yatırım kararı almak için, uzun vadeli öngörüde bulunmayı mümkün kılacak şeffaf ve liberal bir piyasa yapısına ihtiyaç duyuyoruz."

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz