İyimser, temkinli ve hazır

Son dönemde iş dünyasında gözlenen bir eğilim var. Tahmin edilenin aksine 2012 yılına yönelik beklentiler kötü değil...

1.03.2012 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
İyimser, temkinli ve hazır
Olumsuz beklentilere ve ekonomideki inişe rağmen, iyimser olanların sayısı azınsanmayacak düzeyde. Ancak, büyük holdinglerden orta ölçeklilere kadar "iyimserim" diyen CEO ve yöneticiler, ardından da bu saptamalarının başına "temkinli" sıfatını koyuyor. CEO Club üyeleri arasında yaptığımız ve 172 kişinin katıldığı anketten de benzer mesajlar çıkıyor. Ankete göre, "iyimser" olan CEO'lar, en çok agresif büyüme, risk alma ve borçlanma konularına karşı "temkinli"... Bu kapsamda tedbir olarak verimliliğe odaklanıyor, kârlılığı gündemin birinci önceliği yapıyor ve finansmana karşı daha hassas bir yaklaşım sergiliyorlar. 2012'ye temkinli bir iyimserlikle bakıyorum. Hem temkinli hem tedbirliyim. İş planında ürün çeşitlemesi için yeni ürün, pazar çeşitlemesi için de yeni pazarlar lazım. Değişen koşullara göre bazen satışa bazen tasarrufa çok daha fazla odaklanarak işi götürmek gerekiyor. Riskler açısından birincisi, döviz nedeniyle artıda veya ekside olmamaya dikkat edeceğiz. İkincisi, borçları mümkün olduğunca uzun vadeli yapacağız." Bu açıklamalar, Türkiye'nin en büyük özel sektör kuruluşu Koç Holding'in CEO'su Turgay Durak'a ait. Durak'ın sözleri önemli, çünkü iş dünyasındaki genel atmosferi net bir şekilde özetliyor. Son birkaç aydır Durak gibi birçok iş insanı, içinde bulunduğumuz yıla bakışını anlatırken, "temkinli" kelimesini adeta dilinden düşürmüyor. Türkiye'nin en büyük şirketlerinin üst düzey yöneticilerinden oluşan CEO Club üyeleri arasında yapılan anket de iş dünyasında benzer bir yaklaşımın hakim olduğunu kanıtlıyor. Ankete katılanların yüzde 68'i "temkinli iyimser" olduğu yönünde görüş belirtiyor. 172 CEO ve işadamının katıldığı ankette, üyelerin yüzde 15,1'i "temkinli" olduğunu belirtirken, "çok temkinli" olduğunu söyleyenlerin oranı yüzde 11,4 civarında. Ankete göre, iş dünyasınının temkinli olmasının bir numaralı nedenini "global belirsizlik" oluşturuyor. Katılımcıların yarıya yakını temkinliliğinin arkasında yatanın bu olduğunu itiraf ediyor. Yurtiçinde, "dışa bağımlı ciddi bir kriz riski" görenlerin oranı da yüzde 20'yi buluyor. Tüm bunların yanında, yurtiçi konjonktürde belirsizlik ihtimali, daha önce yapılan yatırımlar nedeniyle yaşanan borçluluk ve ihracat pazarlarındaki daralma da şirketleri 2012'de temkinli olmaya itiyor. Bütün bu risklerin yanında "iyimserliklerini" de koruyanlar, bu düşüncelerini "Türk ekonomisinin dinamizminden" aldıklarının altını çiziyor.

DİKKAT EDİLECEK NOKTALAR
İş insanlarının hangi konularda temkinli olduğuna gelince... Agresif büyüme, risk alma, borçlanma, yeni yatırım yapma ve farklı alanlara girme konuları ilk sırada geliyor. Katılımcıların yüzde 23'ü agresif büyüme, yüzde 22'si risk alma ve borçlanmada, yüzde 15,8'i yeni yatırımlar, yüzde 12,4'ü de farklı alanlara giriş konusunda temkinli olacağını açıklıyor. Yeni işe alım, satın alma gerçekleştirme, stratejik yeni bir karar alma ve yurtdışı operasyonlar gerçekleştirmek konusunda temkinli olacağını söyleyenler de bulunuyor. Peki temkinliler ne tür aksiyonlar alarak harekete geçiyor? İş dünyasında bir krize karşı hazırlıklı olanlar, temkini elden bırakmamak için ağırlıklı olarak verimlilik çalışmalarına odaklanacaklarını söylüyor. Ankete katılanların yüzde 28'inin "verimliliği" ilk sıraya koyması da bunu gösteriyor. İkinci sırada "kârlılığa odaklanmak" geliyor. Katılımcıların yüzde 22'si bu şekilde görüş belirtiyor. Bunları ise üçüncü sırada "nakit akışı" izliyor. "Nakit akışına dikkat edeceğiz" diyenlerin oranı yüzde 20'ye ulaşıyor. Borçluluğu etkin yönetmek, daha az risk almak, büyümede frene basmak, yeni işe alım gerçekleştirmemek, satın almaları dondurmak ve pazarlama yatırımlarını azaltmak da alınan diğer tedbirler arasında...~

Tabloyu görmek için görsele tıklayın


GÜNDEMDE VERİMLİLİK VAR

Şirketler cephesinde temkinlilik adına neler yapıldığını sorguladığımızda da uygulamaların detayını görmek mümkün. 2012 ile birlikte çok sayıda şirket verimlilik konusunu gündemin baş maddesi haline getirmiş durumda. Bu yıl açılması planlanan alışveriş merkezlerinde gecikmeler beklendiğini belirten Boyner Mağazacılık Genel Müdürü Aslı Karadeniz, "Bu nedenle perakende sektöründe faaliyet gösteren şirketler de mağaza açılışlarından ziyade ürüne odaklanarak zaman kazanmalı. Satın alma modellerinde iyileştirmeye gitmeli, verimliliği artırmak için çalışmalar yapmalı. Biz faaliyetlerimizi bu çerçevede planlıyor ve hayata geçiriyoruz" diyor. Park Bravo Group da verimliliği ön plana çıkarıyor. Park Bravo Group İş Geliştirme Direktörü Volkan Kurulgil, "Alacağımız tedbirler arasında verimsiz birkaç mağazamızı kapatmak veya metrekare olarak küçültmek yoluna gitmek var" diye konuşuyor. Batıçim Yönetim Kurulu Murahhas Azası Tufan Ünal, verimliliği ön planda tutarken maliyet düşürücü yatırımları süratle hayata geçirdiklerini açıklıyor. Vestel Şirketler Grubu CEO'su Ömer Yüngül, 2012'de sanayide verimlilik artırma ve yenilikçi düşünce içinde hareket ettiklerini söylüyor. Turkcell Global Bilgi katma değeri yüksek, fark yaratabileceği alanlara odaklanıyor. Gübretaş Genel Müdürü Osman Balta da 2012'de finansal, sektörel veya iklime bağlı koşullar arasındaki dengeyi kurmanın önemli olduğunu belirtiyor ve ekliyor: "Bir yandan verimlilik ve kaliteyi artırırken, bir yandan da faydalı tasarruf ilkesine özen gösteriyoruz".

Tabloyu görmek için görsele tıklayın.

KÂRA SARILAN CEO'LAR
Herhangi bir istikrarsızlık karşısında en az hasarı almak isteyen tüm şirketler, kârlılığını artırmanın peşinde. Bu yılın, risk almak için doğru bir dönem olmadığını düşünen Goldaş CEO'su Sedat Yalınkaya, "2012, satışlarımızı ve kârlılığımızı artırmaya odaklanacağımız bir yıl olacak" diyor. Teknoloji Holding, maliyetlerini optimum seviyede tutup, kârını en yüksek düzeye ulaştırmayı hedefliyor. Holding'in başkanı Emin Hitay, "Yatırım kararımızı verirken, yapacağımız yatırımın bize ne kadar zamanda geri döneceğini, ne kadar iç verim oranı elde edeceğimizi en detaylı şekilde inceledikten sonra karar alıyoruz" diye anlatıyor. 2012'ye temkinli bir iyimserlikle yaklaşan Teknosa Genel Müdürü Mehmet T. Nane, bu yıl parolalarının, "sürdürülebilir kârlılık ve sadık müşteri" olduğunu açıklıyor ve ekliyor: "Hedeflerimizi uygulanabilir seviyelerde tüm riskleri analiz ederek belirliyoruz." Tepe Home'un da odağında kârlı operasyon var. Tepe Home Yönetim Kurulu Başkanı İlhan İl, "Çok açık bir biçimde söyleyebilirim ki kârlı olmayacak ve pozitif nakit akışı yaratmayacak hiçbir mağaza planlaması yapmıyoruz" sözleriyle bu konudaki tutumunu ortaya koyuyor. Twigy'nin patronu Sinan Öncel, kârlılığı azaltan genel giderleri düşürme konusuna özel bir önem veriyor. Türkiye'den tedarik edebildiği ürünlerle ilgili mümkün olduğunca Türk üreticilerle çalışmayı planladıklarını söylüyor. Son yıllarda hızlı bir büyüme yaşayan THY de 2012'de temkinli. Avrupa'daki belirsizliğin devam etmesinden dolayı yıllık planlarını revize ettiklerini belirten THY Genel Müdürü Temel Kotil, "2012'deki temel hedefimiz, yıl sonunu kârla kapatabilmek" diyor.~

FİNANSMANDA HASSASLAŞANLAR
Son birkaç yılda yaşananlar neredeyse tüm şirketlerde, başta borçlanma olmak üzere finansal konulara karşı hassasiyetini artırdı. Bunlardan biri olan Zorlu Holding, özellikle dövizle borçlanma konusunda temkinli devam etmeyi planlıyor. Holding başkanı Ahmet Zorlu'nun, "Gereksiz açık pozisyon taşımamaya da dikkat edeceğiz" sözleri bu yaklaşımı ortaya koyuyor. Homend Genel Müdürü Hakan Koçer ise neler yaptıklarını şöyle anlatıyor: "Bilanço kalemlerindeki dengeyi koruma konusunda olağanüstü temkinli olacağız. Yani aktif ve pasif taraflardaki tüm TL ve döviz bazlı büyüklüklerin toplamlarının birbirine yakın olmalarını sağlayacağız. Bunun için de günlük olarak bilanço alabileceğimiz bir sistem kuruyoruz." Sarkuysan Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Çaycı, "Amaç kritik bir yılı öncelikle zarar etmeden geçebilecek tedbirleri almak. Nakit akışının çok sıkı takibi gerekiyor. Nitekim ülkemizde dövizin ve faizlerin devamlı artması gelecekte kredi temininde yaşanabilecek zorlukların bir habercisi" diye uyarıyor. Mc Donald's da maliyetlerini sürekli kontrol altında tutmaya çalışıyor. Genel müdür Dilek Başarır, maliyetleri kontrol almaya odaklandıklarını belirtiyor ve "Bunun için mal ve hizmet alımlarımızda optimizasyonu yakalamamıza yardımcı olacak uygulamaları yakından takip ediyoruz" diyor. Torunlar GYO, 2012'de alacakların takibinin daha da önemli olacağı düşüncesiyle hareket ediyor. Şirketin CFO'su İsmail Kazanç, nakit akışının, en önemli öncelikleri olacağını ifade ediyor. Groupe SEB Genel Müdürü Cüneyt Yağcı da stoklannı ve alacaklarını çok daha yakından takip edeceklerini anlatıyor. Penti Yönetim Kurulu Başkanı Sami Kariyo, kendilerini finansal açıdan zora sokmayacak, nakit akışını tehlikeye düşürmeyecek tüm tedbirleri aldıklarını söylüyor.

"PARMAK UCUNDA HAREKET"
Global belirsizlik, en çok yatırımlar konusunda temkinli olmayı gerektiriyor. Şirketler de bu noktada gardlarını almış durumda. Boyner Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cem Boyner, 2012'de bir yatırım konusunda hantal yakalanmamak için "parmaklarının ucunda hareket" ettiklerini belirtiyor ve ekliyor: "Çok çabuk direksiyon kırabiliyoruz, çok çabuk genel giderleri kısabiliyoruz. Ama gördüğüm şu var, yatırımı durdurduğunuz anda tekrar yatırıma başlamak bayağı bir dönem istiyor. Onun için yatırımları kısmak yerine devamlı ve dikkatli gitmeyi tercih ediyoruz. Yatırımlarımızda açılmıyoruz." ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, belirsizlikten dolayı yeni yatırımlarına bir süre mola vereceklerini açıklıyor. Turan, "2011'in ardından 2012'ye yeni stratejilerle temkinli başladık" diyor. Dimes Genel Müdürü Ozan Diren de bu yıl yeni yatırımlar ve risk alma konularında biraz daha temkinli olmakta fayda olduğunu düşünüyor. Diren, "Burada yeni yatırımlardan kasıt, kendi işimizle ilgili değil, yeni sektörlere giriş anlamında" diye ekliyor. Soyak Holding CEO'su Emre Çamlıbel, bu yıla yönelik kazma vurma ihtimallerinin gözükmediğini söylüyor. "Bu yıl başlamış olduğumuz yatırımları tamamlayacağız. Sıfırdan yeni bir yatırıma girmeyeceğiz. Hazırlık yapacağız" diyor. Starpet de yatırım kararlarında değişiklik yaptı. 2012'de farklı pazarlara ve alanlara yönelmek amacıyla kendi sektörlerinin dışında da yatırımlar yapmayı düşündüklerini belirten Starpet Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Murat Okalin, bu fikirden vazgeçtiklerini açıklıyor. Nedenini de şöyle anlatıyor: "2010'da ve 2011'de çok fazla yatırım yapmak durumunda kaldık. Bu yıl yatırımlarımızı daha ince bir süzgeçten geçirip ortak bir akılla kararlarımızı vereceğiz." ~

YAĞIZ EYÜBOĞLU / AYGAZ GENEL MÜDÜRÜ
"FİNANSMANDA TEMKİNLİYİZ"
EKONOMİLER KÜÇÜLECEK

Avrupa Merkez Bankası son dönemde likiditeyi artırdı. Avrupalı liderler daha sıkı bir mali birlik kurmak için büyük bir çaba gösteriyor. Bu atmosfer içinde Avrupa ekonomilerinin büyümesi ya düşük kalacak ya ekonomileri biraz küçülecek. Dünyanın geri kalan kısmı için de benzer bir durum söz konusu.
TALEP DARALMASI
Avrupa ve Amerika gibi gelişmiş ekonomilerde küçülme ve talep daralması varken, Çin başta olmak üzere gelişmekte olan ülkelerin hızlı büyüme oranlarını devam ettirmesi güç. 2011 yılının ikinci yarısında sanayinin kullandığı emtia fiyatlarının düşmesi de talep daralmasının devam edeceğine işaret ediyor.
FONLAMA MALİYETLERİ ARTTI
Biz hep ihtiyatlı bir iyimserlik içindeyiz. Önümüzü görerek adım atıyoruz. Uzmanlığımızın olduğu enerji alanında büyüyoruz. Ancak özellikle yeni projelerin finansmanı için fonlama maliyetleri önceki dönemlere göre arttığı için finansman olanaklarını kullanırken çok temkinli ve seçici davranıyoruz. Buna rağmen satın alma ve yatırımlar için her dönemde fırsatların bulunduğuna inanıyorum.
HESAPLANABİLİR RİSKLER
Şirket olarak kârlılık, tasarruf ve verimlilik her dönemde odaklandığımız noktalar. İşletme sermayesi ve etkin bilanço yönetimi bu yıl da bizim açımızdan öncelikli konular arasında olacak. Kurumsal risk yönetimi özellikle son birkaç yıldan beri çok önem verdiğimiz bir konu. Bu, risk almayacağız anlamına gelmiyor. Hesaplanabilir ve kontrol edilebilir riskleri aldık, almaya da devam edeceğiz.

HASAN ALEMDAR / TÜRK HENKEL YÜRÜTME KURULU BAŞKANI
YENİ YATIRIMLARA BAKIŞ

Özellikle yeni yatırımlar, istihdam artışı ve tedarik zincirindeki yapısal değişiklikler konusunda daha temkinli olmak gerektiğini düşünüyoruz. Yeni sektörlere girmek, özellikle marka iletişiminde gereken yatırım dikkate alındığında daha özenli bir değerlendirme gerektiriyor.
DAHA DETAYLI DEĞERLENDİRME
Kısa dönemli büyüme stratejimizde temel bir değişiklik öngörmüyoruz. Bunun yanında, büyüme açısından daha fazla risk taşıdığına inandığımız sektörler özelinde, planladığımız aksiyonların daha detaylı bir değerlendirme süreci sonrasında hayata geçmesi gerekecek.
KÂRLI BÜYÜME DAHA ÖNEMLİ
İşletme sermayesi temel odak noktalarımızdan biri. Alacak ve stok değerlerimizi mümkün olan en alt seviyelere çekmek adına aksiyonlar alıyoruz. Kârlı büyüme stratejisi, 2012 yılında daha fazla önem taşıyor. Bu bakışla büyüme planlarımızı titizlikle gözden geçiriyor olacağız.
ADAPTASYON ÇABASI
Global belirsizlik ve ülkemize yansıma ihtimali bir risk unsuru. Bunun yanında son yıllarda süre gelen yüksek büyüme oranlarının arkasından ekonomide bir nevi hazım süreciyle birlikte kısa dönemli yavaşlama mümkün görünüyor. Dış ticaret açığının azaltılmasına yönelik kararlı stratejilerin de büyüme oranlarını düşürücü bir etkisi olabilir. Bizim açımızdan son yıllarda alışılanın altında bir büyümeye adaptasyon çabası olarak özetlenebilir.~

ŞENOL ŞANKAYA / YEŞİM TEKSTİL CEO'SU
NAKİT AKISINI RAHATLATMAYI HEDEFLİYORUZ'
TEMKİNLİ OLUNACAK ALANLAR

2012 yılında özellikle hızlı büyüme, yeni sektörlere girme, istihdam artışı ve risk alma konusuna temkinli yaklaşıyoruz. Bu yıl bir önceki yılda elde ettiğimiz verileri korumak istiyoruz. Bu nedenle daha çok kârlılığa ve nakit akışına odaklanarak mevcut durumumuzu devam ettirmeye yönelik bir strateji izleyeceğiz.
YALIN YÖNETİME ÖNEM VERECEĞİZ
Şirket içinde geçtiğimiz yıllarda başlattığımız ERP projesini, bu yıl daha da hızlandırarak finans maliyet ve üretimde hayata geçirmeye odaklanacağız. Buna bağlı olarak da yalın yönetim ve stok konularına önem vereceğiz. Ayrıca finansal giderlerimizi azaltarak, vadelerini uzatıp, gelirlerimizin de vadesini kısaltarak nakit akışını rahatlatmayı hedefliyoruz.
ZORLU SÜREÇ BEKLİYOR
Gerek Avrupa Birliği'nin içine düştüğü borç sarmalı gerek ABD kaynaklı ekonomik sorunlar gerekse Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da yaşanan Arap Baharı ile ilgili siyasi problemler nedeniyle dünya ekonomisini 2012 yılında çok daha zorlu bir süreç bekliyor. Bu yüzden özellikle global belirsizlikler nedeniyle temkinli olmak gerekiyor.
TÜRKİYE EKONOMİSİ DARALACAK
2012'de diğer ülke ekonomilerinin daralması nedeniyle talep düşüşüne bağlı olarak, Türkiye ekonomisinde de mutlaka bir daralma yaşanacak. Yeşim Tekstil olarak Avrupa ağırlıklı olarak ihracat yapıyoruz. Bu krizden de en çok etkilenen bölge Avrupa olacağı ve talepte daralma olması söz konusu olabileceği için bu yıl büyüme konusunda temkinli olmayı planlıyoruz.

DR. MEHMET AKTAŞ/YAŞAR HOLDİNG CEO'SU
"KAYNAKLARI VERİMLİ KULLANACAĞIZ"
NE KADAR ETKİLEYECEK?

2012 yılı için "ihtiyatlı iyimserliğimizi" koruyoruz diyebiliriz. İhtiyatlı tutumumuzun nedeni, ABD ve AB ekonomilerinde yaşanan sıkıntılar ve bu sıkıntıların 2012'de Türkiye'yi nasıl ve ne kadar etkileyeceğinin tam olarak öngörülememesi. Türkiye büyüme potansiyeli, güçlü finansal sistemi, düzgün kamu maliyesi ve demografik fırsat penceresi ile yabancı yatırımcılar için hala cazibe merkezi.
YATIRIM PLANLARI HAZIR
Ancak cari açık ve cari açığın finansman kalitesi, yani büyümede dış finansmana bağımlılık sıkıntı olmaya devam ediyor. Yaşar Topluluğu olarak işlerimizi kârlı sürdürmek her zaman önceliğimiz. Ancak 2012 yılında sadece kârlılığa veya sadece büyümeye odaklanacağız diyemeyiz. Son 2 yılda yıllık ortalamada yüzde 15 büyüme kaydettik. 2012'de de bu büyümeyi devam ettirmek üzere yatırım planlarımızı hazırladık.
ESNEKLİK ÖNEMLİ
Ancak piyasalardaki gelişmeler doğrultusunda yatırımlarımızı uygulamaya alacak veya erteleyecek şekilde önümüzü görerek hareket ediyoruz. Bu tür belirsizliğin fazla olduğu dönemler hem bazı riskler içeriyor hem bazı fırsatlar sunuyor. Dolayısıyla esneklik ve proaktiflik 2012'de her zamankinden daha fazla önemli olacak. Kaynakların öncelikler doğrultusunda doğru ve en verimli şekilde kullanımı, piyasaların yakından takibi, alacak riskinin yönetimi, likidite yönetimi, maliyet optimizasyonu ve özellikle iş modellerinde inovasyon önem vereceğimiz konular arasında yer alacak.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz