Ortaklaşa tüketim

"Ortaklaşa tüketim trendinden etkilenecek sektörlerin gidişatı iyi izlenmesi ve hesaplarını iyi yapması gerekiyor."

26.05.2014 21:07:410
Paylaş Tweet Paylaş
Ortaklaşa tüketim
Ortaklaşa tüketim, dünyadaki ekonomik gidişatı ve şirketleri etkileyebilecek önemli trendlerden biri. Basitçe, kullanıcıların ürün ve hizmetlere sahip olmak yerine onlardan paylaşarak faydalandığı bir model.

Ortaklaşa tüketim modelini ön plana çıkaran gelişmelerin başında internetle birlikte var olan sosyal platformlar ve çevrimiçi alışverişin yükselişi geliyor. Çevre duyarlılığının artması ve enerji tasarrufu bilinci de modeli destekleyen eğilimler arasında. Ortaklaşa tüketimi yükselten ciddi bir kırılma noktası da 2008 ekonomik daralmasının tüketim alışkanlıkları üzerindeki etkileri.

Aslında konu Türk insanına yabancı değil. Yıllar önce ortaya çıkan “yazlık ev” furyası ile kıyılar yılın büyük kısmında atıl duran binalarla doldu. Boş durmaktan yıpranan, tamiri ve bakımı da bir derde dönüşen bu evlerden sonra bazı akıllılar devre-mülk sistemini Türkiye’ye getirdi ve yazlık kullanımı daha rasyonelleşti.

Daha sonra bu devreyi dünyanın başka yerlerinde de kullanabilmeyi sağlayan “kulüp” modelleri çıktı ve iş daha da cazip ve anlamlı hale geldi. Yine Türklerin icat ettiği dolmuş uygulaması da ortaklaşa tüketimin iyi bir örneği.

SİSTEM NASIL İŞLİYOR?
ABD ortaklaşa tüketimde başı çeken ülkelerden biri. Bu ülkede insanlar zaman zaman aldıkları az kullanılmış ve bazen etiketi bile çıkmamış ürünleri evlerinin önünde satardı. Tabii bu internetten önceydi.

Ortaklaşa tüketim deyimini ilk olarak yine iki Amerikalı, American Behavioral Scientist adlı dergide 1978 yılında yayınlanan araba paylaşımıyla ilgili bir makalede ortaya attı. Bugün gelinen noktada ise model üç ayrı şekilde işliyor.

Birincisi ürün hizmet sistemleri, yani ürüne sahip olmaya gerek kalmadan ürünü kullanmanın yararını ödemeye dayalı sistemler. Araba paylaşımı sağlayan şirketler buna iyi bir örnek. ABD’de kurulan ve dünyaya yayılan Zipcar, üyelik bazında şehrin çeşitli noktalarında hazır bekleyen ve elektronik kartla açılan ve çalışan saatlik kiralanan araçları hizmete sunuyor.

Benzerleri Türkiye’de de Atlagit ve YoYo gibi markalarla hizmet vermeye başladı. Araba paylaşımı işi bir adım daha ileriye gitti ve bir sistem üzerinden kişiden kişiye araba kiralama da yaygınlaşmaya başladı.

ABD’de başlayan ve dünyaya yayılan bir başka örnek de ev sahiplerinin boş duran evlerini veya bir odalarını kısa süreli kiraya vermelerini organize eden AirBnB. Bu organizasyon öylesine başarılı ki otel zincirlerine rakip oldu!

İkincisi, kullanılmış veya önceden sahibi olan ürünleri, ihtiyacı olmayandan alıp ihtiyacı olanlara yönlendiren yeniden dağıtım pazarı sistemleri. Bu sistemler çevreyi koruma, yeniden kullanım, tamir, geri kazanım ve atık azaltma başlıklarıyla özetlenen hedeflere de yardımcı oluyor. Ürünler ya bedava olarak ya takas yoluyla ya da satılarak el değiştiriyor. Düşünün bir DVD’yi kaç defa seyredersiniz?

Öte yandan sizin gördüğünüz bir filmi başkasının elinde olan onun gördüğü bir filmle takas ederek bir kazan-kazan durumu yaratabilirsiniz. Türkiye’de gittigidi-yor’u satın alan ve başlangıçta sahibinden eşya satışı için kurulan eBay yeniden dağıtımın en iyi örneklerinden biri.

Üçüncüsü, benzer ilgi alanları olan kişilerin bi-raraya gelerek özellikle zaman, yer, beceriler gibi daha az elle tutulur varlıkları ve bazı araçları paylaşması veya takas etmesine dayalı işbirliği yapan hayat tarzları.

FIRSATLAR VE TEHDİTLER
Bu trendden şirketlere çıkan önemli dersler var. Birincisi, bu trendden etkilenecek sektörlerin gidişatı iyi izlemesi ve hesaplarını iyi yapması gerekiyor. Şu anda popüler alan, kolay paylaşılabilecek ürünler. Otomobil sektörü, seyahat sektörü, kısa mesafe taşımacılık, küçük el aletleri etkilenmeye açık alanlar.

Kişilerin birbirine riski azaltılmış bir şekilde kredi vermesini organize eden Zopa gibi çok sayıda ağ sayesinde orta vadede etkilenecek sektörlerin arasında bankacılık da var. İkincisi, yeni pazarlama modelleri anlamında burada yatan fırsatları iyi değerlendirmek lazım.

Örneğin paylaşılan ürünlerde kolay ve dertsiz deneme fırsatı, satış anında değil sürekli müşteri ilişkisi, kullanıcılar arasında “kulaktan kulağa” etkisi, bir ürünün bütününü satın almaya gücü yetmeyen çok büyük bir kitlenin o üründen kısmen faydalanmaya hazır olması gibi. Örneğin herkes pahalı bir araba satın alamayabilir ama birkaç saatliğine kiralayabilir.

Şu anda ortaklaşa tüketimde sorunlar güven ve kalite etrafında odaklanıyor. Bunların aşılması için kurulan, şahısların alışverişte bulundukları kişiler tarafından sürekli değerlendirilmesine dayanan güncel bir puanlama sistemi işi büyük ölçüde çözüyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


YAZARIN DİĞER YAZILARI TÜMÜNÜ GÖRÜNTÜLE

Yorum Yaz