Değişen beceri ihtiyacı

17.03.2020 11:07:000
Paylaş Tweet Paylaş
Değişen beceri ihtiyacı

Siz de dijital teknolojilerin hızlı gelişimiyle işini kaybetme tehlikesinde olan insanlardan biri misiniz? Eğer değilim diyorsanız bir daha düşünün. Dünya Ekonomik Forumu raporuna göre çalışanların yüzde 54’ünün üç yıl içinde ciddi bir beceri yükseltmesi gerekecek. PWC’ye göre ise önümüzdeki on yıl içinde üç işten biri ya yok olacak ya da ciddi biçimde şekil değiştirecek. Okulda edinilen becerilerin zamanla geçersiz hale geldiği bilinen bir gerçek. Kendilerini güncel tutabilmek için kişilerin öğrenmeyi öğrenmesi ve bu alışkanlıklarını sürekli canlı tutması her zamankinden daha önemli. Tarım toplumundan sanayi toplumuna geçiş on yıllarca sürdüğü için becerilerin işlere uygun hale getirilmesi büyük sorun olmamıştı. Ancak şimdi dönüşüm çok hızlı ve dünyada oluşan ciddi bir beceri uyumsuzluğu var. 

YETENEK AÇIĞI Bir yandan yapay zeka, makine öğrenmesi, IoT, robotik, otonom sistemler gibi alanlarda milyonlarca yetkin insan bulunup doldurulamazken bir yandan da bugünün değil dünün becerilerine sahip milyonlarca insan şirketlerde çalışıyor. Yapılan araştırmalarda gelecekteki işler için değişen beceri ihtiyaçlarına ayak uydurmayla ilgili bir soruyu cevaplayan CEO’ların yüzde 70’i çalışanların bugünün işleri için gerekli becerilerde bile ustalaşamadıklarını belirtiyor. Türkiye’de özellikle düşük ve orta beceri isteyen işlerde çalışmak isteyen çok sayıda işsiz var. Kötü haber şu ki Türkiye’de de bu tip işler giderek azalacak. Şu andaki sıkıntı birkaç katına çıkabilir. Bir okuldan mezun olmanın artık pek bir şey ifade etmediği bir dönemdeyiz. Önümüzdeki dönem “beceri” dönemi. “Ne iş olsa yaparım” dönemi çoktan sona erdi. Artık kimse bu derecede vasıfsız insana itibar etmiyor. Çalışanların becerilerini yükseltme işine dünyada verilen ad “Upskilling”. Upskilling, insanlara sürekli gelişen teknolojileri ve değişen şartlarda gereken sosyal becerileri geliştirebilmek, iş yerinde ve günlük hayatlarında kullanabilmek için öğrenme imkanı ve araçlar vermeyle ilgili. Yalnızca bir kerelik bir hamle değil. Balık vermek değil, balık tutmayı öğretmek gibi bir şey. Dijitalleşme, otomasyon, yapay zeka, IoT, robotik uygulamalarla hızla değişen dünyanın ihtiyacı olan iş gücü nereden bulunacak? Şirketler açısından bütün çalışanları değiştirip yenilerini alma gibi bir seçenek yok. Hazırda böyle bir insan gücü olsa dahi hem teknolojik ve ince sosyal becerilere sahip hem şirketin işini bilen kişiler olması hayli zor. Bu nedenle şirketler önce kendi hayatiyetlerini korumak için burada öncü olup çalışanlarının becerilerini günün ve yarının gereklerini karşılayacak şekilde yukarı taşımak zorunda. 

ÖĞRENMEYİ ÖĞRETME Teknolojik beceriler de tek başına yeterli değil. İnce becerilerin arasında en başta inovatif beceriler ve yaratıcılık, kompleks problem çözme, eleştirel düşünce, duygusal zeka, iletişim ve iş birliği, empati, ikna edicilik gibi şeyler var. Şirket cephesinde öğrenme ve gelişme giderek daha önemli oluyor. Hatta öğrenmenin yetenek yönetimi konuları arasında ilk üçe girdiği söylenebilir. Dikkat ederseniz “eğitim” değil, öğrenme diyorum. Çünkü öğrenme ön plana alınmazsa eğitim verimsiz olabilir. Öğrenme, gerekli imkanların ve fırsatların sağlanması koşuluyla kişisel bir eylem. Peki bu nasıl sağlanacak? Şirketler ortamı hazırlamalı elbette ama öğrenme ve kendi geleceğini belirleme sorumluluğu kişiye ait. Çabaların başarılı olması için kişilerin öğrenmek istedikleri konularda seçimler yapması lazım. Öğrenme metotları da klasik sınıf eğitimleri yerine online kursları, mobil uygulamaları, genişletilmiş gerçeklik uygulamalarını, uzaktan öğrenmeyi içermeli ve her gün küçük küçük dozlarda olmalı. Bu yaklaşım maliyetleri de düşürür. Konunun sosyal bir boyutu ve milyonlarca çalışan işsiz kalma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu için devletin de bir sorumluluğu var kuşkusuz. Lüksemburg, Singapur, Hindistan ve Kanada, bu konuda çalışanlara beceri geliştirme teşvikleri vermek için programlar açıkladı. Umarım Türkiye’de de devlet bu konuyu gündemine alır. Eyleme geçme zamanı da bugün.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


YAZARIN DİĞER YAZILARI TÜMÜNÜ GÖRÜNTÜLE

Yorum Yaz