İnsanlar

ÖZLEM YEŞİLDERE/MOBİLİZ CEO’SU

KÜRESEL OYUN KURUCU OLACAK

Mobiliz araç takip sektörünün en güçlü oyuncularından... Şirket  10 yıl önce araç takip sektöründe 20 yıllık deneyime sahip olan Levent Aydoğan tarafından kuruldu. Kurulduğu günden itibaren de hızlı bir büyüme kaydetti. Teknoloji alanında prestijli ödüllerin sahibi oldu. Teknoloji şirketlerinin en hızlılarını belirleyen “Deloitte Teknoloji Fast50 Programı”nda üst üste 3 yıl “Deloitte Fast50” ve “Fast500”e girmeyi başardı. Şirket bugün 15 bini aşkın kurum ve 200 binin üzerinde araca hizmet veriyor. Türk Telekom’dan Merkez Bankası’na, İş Bankası’dan Coca-Cola’ya birçok kurum ve şirket Mobiliz’in müşteri portföyünde yer alıyor. Dünyada hızla yükselen yeni teknolojiler arasında yer alan ve gelişmiş ülkelerin yatırım yapma kararı aldığı en kritik 10 teknoloji arasında sayılan Makineler Arası İletişim (M2M) alanında faaliyet gösterdiklerini belirten Mobiliz CEO’su Özlem Yeşildere, “Araç tarafında M2M uygulaması olarak tanımlanan araç takip ve filo yönetim sistemleri, yakıt tasarrufu, kontrol ve güvenlik sağlayarak operasyonel verimliliği artırma gücüne sahip. Aracı olan tüm işletmelere hem ciddi bir gider kalemi oluşturan yakıt giderlerini düşürmeye hem filo disiplinini sağlama yoluyla performanslarını ve verimlerini artırmaya yönelik çözümler sağlıyoruz. Hayati önem taşıyan, sürücünün aracı nasıl kullandığına dair bilgileri, ani hızlanma, sert fren, savrulma gibi kötü kullanım kayıtlarını raporluyoruz” diyor.
Mobiliz hizmet ve ürünlerini yurtiçinde Türkiye’nin ilk mobil takip operatörü FiloTürk markası ile yurtdışında ise GlobeFleet markası ile pazara sunuyor. Şirket 2012 yılında da Uluslararası sermaye fonu Mediterra ile stratejik ortaklık gerçekleştirdi. Bu ortaklıkla  dünya çapında oyuncu olma yolunda önemli bir adım attıklarını ifade eden Yeşildere,  ortaklığın ardından Mısır’ın araç takip konusundaki tek yetkili kuruluşu ile anlaşma yaptıklarını anlatıyor. “Söz konusu anlaşma ile Mısır’daki tüm araç takip hizmetleri Mobiliz sistemi üzerinden sağlanıyor. Mısır devletiyle gerçekleştirdiğimiz anlaşma sektör açısından bir ilk, Türkiye’nin yaptığı en büyük araç takip sistemi ihracatı ve aynı zamanda Ortadoğu bölgesinin en büyük araç takip projesi.  Bu projenin yanı sıra Türki Cumhuriyetler ile Afrika ve Avrupa’nın bazı ülkelerine araç takip sistemi ihracat ediyoruz ve partnerlik anlaşmalarımız hızla devam ediyor” diye konuşuyor.

Mobiliz’in hedefi kısa vadede bölgesel, orta vadede küresel oyun kurucularından olmak.
KADINLARI İŞ HAYATINA ISINDIRIYORUZ

Yeşildere sosyal sorumluluk çalışmalarında da aktif rol alıyor. TurkishWin ve YGA (Young Guru Academy)’ya mentor olarak katkıda bulunuyor. YenidenBiz’de yönetim kurulu üyeliği yapıyor. YenidenBiz’in Türkiye’de kadın istihdamına katkıda bulunmak üzere başlatılan bir sosyal girişim olduğunu anlatan Yeşildere, buradaki misyonlarını şöyle paylaşıyor: “Ana misyonu farklı sebeplerle bir süredir iş hayatının dışında kalmış ancak ‘yeniden’ dönmek isteyen, iyi eğitimli ve deneyimli kadınları profesyonel yaşama ısındırmak ve alternatif iş olanakları ile buluşturmak."
~
EVRİM HİZALER/ADEL KALEMCİLİK GENEL MÜDÜRÜ 
5 YILDA CİROYU  2’YE KATLADI

Bundan 46 yıl önce faaliyetine başlayan Adel Kalemcilik, üretim miktarı ve ürün çeşitliliği ile Türkiye’nin ve yakın coğrafyanın en büyük            kırtasiye ürünleri üreticisi. Avrupa genelindeki ağaç cidarlı kalemlerin üretiminin yaklaşık yüzde 13’ü Adel tarafından gerçekleştiriliyor.             Anadolu Grubu ve Faber Castell’in ortaklığı ile faaliyetlerini yürüten Adel Kalemcilik, 2000’li yılların başından itibaren rotasını yurtdışına           çevirdi. Bu kapsamda 2011 yılında Rusya’da LLC Faber-Castell Anadolu adını taşıyan şirketi kuruldu.
Bugün 60’tan fazla ülkeye ihracat gerçekleştiren Adel Kalemcilik, son yıllarda büyüme performansıyla da dikkat çekiyor.
Son 5 yılda şirket cirosunun 2 kattan fazla artış gösterdiğini belirten Adel Kalemcilik Genel Müdürü Evrim Hizaler, “30 Eylül 2014 tarihi itibariyle pay değerimiz son 5 yılda 7 kat artarak iyi bir performans sergiledi. Öte yandan şirket olarak düzenli temettü ödüyoruz. Son 10 yıldır düzenli temettü ödeyen ilk 25 şirketten biriyiz” diyor.
2014’ü de çift haneli büyüme ile tamamlayacağını öngören Adel Kalemcilik, bu yıl ise üretim kapasitesinde  artış planlıyor. Çayırova’daki yeni fabrikalarına taşınacaklarını belirten Hizaler, “Yeni üretim tesisimiz yaklaşık 36 bin metrekarelik bir alana kuruluyor. Fabrika bitiminde yatırım miktarımız yaklaşık 50 milyon TL olacak. Yeni tesisimizle birlikte üretim kapasitemiz de artacak” diye konuşuyor.
60 ülkeye ihracat gerçekleştiren Adel Kalemcilik’in odağında pazarlarını olabildiğince çeşitlendirmek var. Bu yıl ilk kez Türkmenistan ve Vietnam’dan sipariş aldıklarını anlatan Hizaler, “Afrika kıtası, Türki Cumhuriyetler ve Güney Amerika’da yeni ülkeler için çalışmalarımız sürüyor. Nihai hedefimiz ürünlerimizin kullanılmadığı ülke kalmaması” diyor.
"RUSYA BÜYÜK DEĞER KATTI"
Evrim Hizaler 2 yıldır Adel Kalemcilik’in genel müdürlüğü görevini yürütüyor. Ancak gruptaki geçmişi daha eski. Daha önce 15 yıl Efes’te çalıştı. Bunun 9 yılı Türkiye operasyonunda, 3,5 yılı Efes Bira Grubu’nda satış ve pazarlama departmanında geçti. Bu dönemde İngiltere’den Kazakistan’a kadar olan coğrafyada hem şirketin yurtdışı distribütörleriyle hem yurtdışı operasyonlarında sayısını hatırlamadığı kadar çok proje ve şirket kuruluşunda yer aldığını belirten Hizaler, “Organizasyonların yeniden yapılandırılmasında, marka yönetimi, pazarlama, ticari pazarlama ve satış konularında çalıştım. 2010 itibariyle Efes Rusya’ya pazarlama direktörü olarak gittim, yaklaşık 2,5 yıl Rusya’da yaşadım. Farklı kültürlerle çalışmak, sıfırdan kurulan işlerin parçası olmak  insana çok önemli tecrübeler ve değerler katıyor” diye konuşuyor.
~
DR. AXEL BUSCH/DEMİRDÖKÜM CEO’SU
DEMİRDÖKÜM’ÜN BÜYÜK DÖNÜŞÜMÜ
DemirDöküm, 1954’te kurulduğu tarihten itibaren Türk sanayisinin gelişmesinde lokomotif bir rol oynadı. Türk tüketicisi, ısıtma sektöründeki birçok cihaz, sistem ve hizmetle DemirDöküm aracılığıyla tanıştı. 
2007 yılında dünya devi Vaillant Group’un DemirDöküm’ü satın almasıyla şirket, geçmişten aldığı bu gücü teknoloji yatırımlarına ağırlık vererek pekiştirmeye çalıştı.
Son 7 yıldır önemli bir değişim yaşayan Demirdöküm, Bozüyük’deki AR-GE birimini özel sektöre ait 140’ıncı AR-GE merkezi olarak onaylattı. Viallant Group’tan yapılan teknoloji yatırımı da Bozüyük’ü, grubun Almanya’dan sonra ikinci sıradaki “yetkinlik merkezi” düzeyine yükseltti. 
Bozüyük’te hayata geçen yenilikçi ürünlerin dünyanın en prestijli tasarım ödülü Good Design ve Green Good Design ödüllerini kazandığını belirten DemirDöküm CEO’su Dr. Axel Busch, “Bozüyük’te tasarlanan ve patenti alınan güneş kolektörlerimiz yoğun olarak İspanya ve İtalya pazarında Vaillant Group markaları altında satılıyor. DemirDöküm olarak, bugüne kadar mevcutta korunan ve sınai üretimde kullanılan 8 patent,  2 faydalı model ve halen değerlendirmesi süren 2 patent başvurusuyla AR-GE, inovasyon ve tasarımda sanayi ihracatçısı konumundayız” diyor.
Vaillant Group çatısı altına girildikten sonra DemirDöküm’de kurumsal değişim hareketi de başlatıldı. Şirket tüm yetkili satıcı ve satış noktalarını bir çatı altında toplayan 2 binin üzerinde üyesi bulunan Demir Club’ı hayata geçirdi. Ayrıca bütün kurumsal tasarımlar, logodan showroomlara kadar baştan aşağı gözden geçirildi. 
DemirDöküm’ün Vaillant Group’un üçüncü büyük şirketi olduğunun altını çizen Busch, şirketin son dönemdeki performansından da oldukça memnun. “Türkiye’de ısıtma sektöründe lider konumdayız. Son yapılan araştırmalarda ise yüzde 92’lik bir oranla sektörde tüketicilerin aklına gelen ilk marka DemirDöküm. Küçük de olsa bir daralmanın yaşandığı 2014 yılında da yüzde 10’un üzerinde büyüme gerçekleştirdik” diyor.
DİNAMİK BİR YIL GEÇİRDİK
Busch, haziran ayında gerçekleşecek genel seçimlerin sektördeki konsantrasyonu bir miktar kaydıracağını düşünüyor. Ama öte yandan ertelenmiş bir satın alma talebi olduğunu da hatırlatıyor.  Yılın geneline ilişkin beklentilerini de şöyle paylaşıyor: “Ayrıca biraz yavaşlamış bir inşaat tamamlama süreci bulunuyor. Tüm bunlara bakıldığında 2015 yılının da 2014 yılına paralel oluşacağını tahmin etmekteyiz. Dinamik bir yıl bizi bekliyor. Buna hızlı adapte olabilen, pazarı hızlı çözebilen şirketler iyi bir yıl geçirecek.”
~
SONER CESUR/ARVATO TÜRKİYE CEO’SU
SEKTÖRÜN 2 KATI HIZLA BÜYÜYOR
Arvato, dijital teknolojiler konusunda önde gelen uluslararası teknoloji hizmetleri sağlayıcısı. Dünyada 66 bin, Türkiye’de 2 bini aşkın çalışanıyla, kurumsal müşterileri için dijital pazarlama, finansal çözümler, CRM ve BT çözümleri gibi çeşitli hizmetler sunuyor. Arvato Türkiye CEO’su Soner Cesur, “Arvato entegre e-ticaret hizmetlerinde Avrupa’nın en büyük servis sağlayıcısı. En güçlü yanımızın bu olduğunu söyleyebilirim. Kurumların e-ticaret dönüşümünde de onlara uçtan uca çözümler sağlamaktayız. Web-shop’un oluşturulmasından, ERP sistemleri ile entegrasyona, müşteri hizmetleri yönetiminden, dijital pazarlama çözümleri ve tahsilata kadar uzanan e-ticaretteki değer zincirinin bütününde müşterilerimize uçtan uca hizmet götürmekteyiz” diyor.
10 yıldır Türkiye pazarında yer alan Arvato son 2 yıldır sektörün 2 katı hızla büyüyor. Bu büyümenin arkasında ise 2013 yılı ortalarında Arvatro’nun Türkiye’yi global ölçekte “yatırımda öncelikli ülkeler” arasında konumlandırması var. Bu yatırım ve büyüme kararı kapsamında şirketin globalde çok kuvvetli olduğu çözümlerin Türkiye’ye getirmeye başladıklarını belirten Cesur, Arvato Türkiye’nin 2014 ve 2015 yılı stratejilerinde de yeni hizmet alanları, tedarik zinciri yönetimi, uçtan uca e-ticaret ve BT hizmetlerinin öne çıktığını söylüyor.
Arvato’nun büyümesinde geçtiğimiz yıl Türkiye’nin e-ticaret alanındaki lider lojistik servis sağlayıcı şirketi OGLI’yi Alman Otto Group’tan satın alması da etkili oldu.  Cesur böylelikle, entegre servisler portföylerine lojistik ve tedarik zinciri yönetimini de ekleyerek genişlettiklerini ifade ediyor. “Bu satın alma sayesinde şimdiye kadar çağrı merkezi, satış sonrası hizmetler ve bilişim hizmetleri alanında servis sağladığımız Türkiye pazarında e-ticaret alanında da şirketlere tedarik zinciri hizmetleri vereceğiz” diyor.
"İKİNCİ BÜYÜK TESİSİMİZ GELİYOR"
Arvato’nun önümüzdeki dönem rotası da net. Cesur yol haritalarını da şöyle açıklıyor: “Türkiye’deki büyüme odaklı stratejimiz kapsamında hizmet yelpazemizi genişletmeyi ve global hizmet portföyümüzü Türkiye’ye taşıyıp Arvato Türkiye’yi global ağımızın vazgeçilmez bir noktası yapmayı planlıyoruz. Büyümemiz gerek organik gerek satın almalarla önümüzdeki dönemde de sürecek. 2015 yılı başında ikinci ve daha büyük bir tesisi de devreye alacağız. Bu tesiste konusunda lider e-ticaret sitelerine hizmet ediyor olacağız. Pazarda doğrudan tüketiciye yönelik lojistik hizmetlerde gidilecek yol var. Bu alanda çalışmaya devam edeceğiz. Toplam platform çözümleri sağladığımız firma sayısını 2015’te artırmayı hedefliyoruz.”
~

ALEXANDER KÜHNEL/HANNOVER FAIRS TURKEY GENEL MÜDÜRÜ

“SAYIYA DEĞİL İÇERİĞE ODAKLANACAK”

 Deutshce Messe AG dünyanın en büyük 10 ticari fuar şirketinden biri. Her yıl yaklaşık 120 fuar organize ediyor ve dünya çapında 40 binin üzerinde  katılımcı ve 4 milyonun üzerinde ziyaretçiyi ağırlıyor. 

Şirketin fuar portföyü, BT ve telekomünikasyon alanında CeBIT, endüstriyel teknolojide Hannover Messe, biyoteknolojide Biotechnica gibi dünyanın lider ticaret fuarlarını kapsıyor. 100’den fazla ülkede faaliyet gösteren Deutshce Messe AG, yaklaşık 20 yıldır Türkiye’de yan kuruluşu Hannover Fairs Turkey Fuarcılık ile operasyonlarını yürütüyor. Hem global portföylerindeki uluslararası fuarların organize edilmesi ve yürütülmesi hem Türkiye ve Avrupa pazarları için yeni fuar konseptlerinin geliştirilmesine odaklandıklarını belirten Hannover Fairs Turkey Genel Müdürü Alexander Kühnel, “Bu paralelde bugün iş ortaklarımızla 19 ayrı fuar organize ediyoruz. Bunların büyük çoğunluğu imalat endüstrisine odaklı fuarlar. Ancak amacımız yalnızca ticaret fuarları yoluyla Avrasya pazarlarına girmek için uluslararası şirketleri cezbetmek değil aynı zamanda Türk şirketlerinin de Türkiye dışında organize edilen fuarlara katılmalarını desteklemek ve ticaret hacimlerini artırmalarına yardımcı olmak. Bu amaçla, dünyanın çeşitli ülkelerinde Deutsche Messe (DMAG) tarafından düzenlenen fuarlarda veya bunların dışındaki önemli fuarlarda Türkiye milli katılımlarını organize ediyoruz” diyor.
Son yıllarda gelişen pazarlardaki hareketlilik fuarcılık sektörünü de büyütüyor. Türkiye’de bugün 400’den fazla fuar düzenleniyor ve yaklaşık 400 milyon dolarlık pazar, her yıl ortalama yüzde 7 oranında büyümeye devam ediyor. Bu ortamda Hannover Fairs Turkey’nin büyüme planına gelince… Kühnel, fuar sayılarını artırmaktan ziyade var olan fuarların içeriklerini daha da zenginleştirme konusunda bir yönelimleri olduğunu söylüyor. “Örnek olarak, geçtiğimiz yıl CeBIT Bilişim Eurasia’a konsept değişikliğine giderek yüzde yüz iş dünyasına yönelen bir açılım gerçekleştirdik. Benzer şekilde bu yıl WIN Metal Working Fuarı kapsamında iş sağlığı ve güvenliği konusunda özel bir bölüm oluşturduk” diye konuşuyor.
"2023 HEDEFİNE PARALELİZ"
Hannover Fairs Turkey’nin uzun vadeli hedefi ise Türkiye’nin 2023 hedefleriyle bağlantılı. Türkiye’nin ihracatı artırmaya dönük talebinin fuarlarıyla doğrudan ilişkili olduğunu ifade eden Kühnel,  “Fuarlarımız otomotiv yan sanayi, makina sanayi, alüminyum, makina halısı üretimi gibi Türkiye’nin üretimde güçlü olduğu alanlarda düzenleniyor. Biz bu sektörler için yarattığımız ticari platformla ihracatı artırmaya dönük olarak bir çalışma yürütüyor, ziyaretçi çalışmalarımızı da bu anlamda ihracat hedeflerine uygun ülkeler olarak belirliyoruz. Bu konuda uzmanlaşmış ayrı bir departmanla hedef ülke-hedef sektör eşleştirmeleri yaparak ziyaretçi çalışması yürütüyor. Bu yolla, katılımcılarımıza etkili ve uluslararası bir etkinlik sunmayı hedefliyoruz” diye konuşuyor.